Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.533.083

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Övünmek Için Söylemiyorum Peygamberlerin Reîsiyim

Nûreddîn Hâdırî hazretleri hadîs, nahiv, kırâat ve Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 747 (m. 1346) senesinde doğdu. Şam’a gidip oranın büyük âlimlerinden ilim öğrendi. Haleb’de Hanefî kadılığına getirildi. Burada fetvâlar verdi ve ders okutarak talebe yitiştirdi. 824 (m. 1421) senesinde Haleb’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Yalnizlik Köşkü

1909 yılı, Nisan ayının 27'nci günü, çift atlı saray arabaları Yıldız Sarayı'nın önünde sıra sıra dizilmiş, yolcularını bekliyorlardı. Akşam karanlığında koşuşturan subaylar, askerler ve içinde mum yanan fanuslu lâmbaların ışığında güçlükle fark edilen sürücülerdeki telâş ve tedirginlik, atlara da sirayet etmişti. Huysuzlanıyor, başlarını aşağı yukarı sallıyor, ayakları ile toprağı eşeliyorlardı. Sanki, felâketlerle geçecek yılların işaretlerini şimdiden veriyorlardı.
600 yılı geride bırakarak yedinci asrını süren Osmanlı İmparatorluğu tarihinde, kırılma noktası denilebilecek çok önemli bir gün yaşanıyordu. 32 yıl, 7 ay ve 27 gün süren bir saltanattan sonra 34'üncü padişah Sultan İkinci Abdülhamid Han, o gün tahttan indirilmiş, yerine kardeşi geçirilmişti.

Vehbi Tülek

Çandarli Kara Halil

Vehbi Tülek

Bizans’in Korkulu Rüyasi Orhan GÂzi

Vehbi Tülek

Zulm İle ÂbÂd Olanin

Vehbi Tülek

Fâtih Sultan Mehmed Hân'ın babası Sultan II. Murad Hân devrinde, bir gün sadrâzam askere mûtad ulûfesini dağıttıktan sonra, padişahın huzuruna girmiş ve durumu şöyle rapor etmişti:"Devletlû Hünkârım, asâkir-i hümâyuna ulûfesini dağıttık. Ancak bir miktar akçe arttı. Ferman buyurursanız, ihtiyat akçesi olarak hazine-i hâssaya koyup saklayalım..." Sadrâzam, paranın artması haberine padişahın sevineceğini umuyordu. Fakat yanıldığını anlamakta gecikmedi. Sultan Murad Hân bu durumdan memnun olmamıştı. Zira o güne kadar ulûfe dağıtıldıktan sonra geriye para kalmazdı. Şimdi kaldıysa bunun bir sebebi olmalıydı. Bu yüzden sadrâzama şu sözleri söyledi:"Lala, her zaman ulûfe dağıtırken geriye akçe kalmaz iken, bu sefer fazla gelmesinin sebebi ne ola ki? Herhal Defterdârım bize yaranmak, gözümüze girmek için halktan fazla akçe toplamış, hazinede her zamankinden fazla akçe cem' eylemiş. Padişah'a yaranmak için halka zulmeden, tebaanın malını zorla elinden alan bir Defterdâr bize gerekmez..."Bu sözlerden sonra, Sultan Murad Hân Defterdârı'nı derhal vazifeden aldı. Zira 'Zulm ile âbâd olanın, kahr ile berbâd olacağı' hakikatine gönülden inanıyor, halkına elinden geldiğince adâlet ile muâmele etmeye çalışıyordu

Bir Salkim Üzüm

Vehbi Tülek

89 - Rüyanin Tabiri Budur

Vehbi Tülek

Sultani Zafere Zorlayan Müderris

Vehbi Tülek

Yavuz Sultan Selim’in Erlik Sözü

Vehbi Tülek

Benim Milletimin Ocaği Yaniyor

Vehbi Tülek

72 - Kanunlar Yürüdükçe Devlet Zeval Bulmaz

Vehbi Tülek

Seydi Ahmed Paşa

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

İslamiyet, Kıyâmete Kadar Bâkîdir

Karaçelebizade Abdülaziz Efendi 42. Osmanlı Şeyhülislâmıdır. 1000 (m. 1592)'de Bursa'da doğdu. Burada medrese tahsilinden sonra İstanbul'a giderek ilmini ilerletti. Çeşitli medreselere müderris olarak tayin edildi. Nihayet Şeyhülislamlık makamına getirildi. 1068'de (m. 1658) vefat etti. Bir dersinde şöyle anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ebû Müshir El-gassânî

Vehbi Tülek

Ebû Müshir el-Gassâni hazretleri Maliki fıkıh âlimidir. 140'da (m. 679) Şam'da doğdu. Küçük yaşta Kur'ân-ı kerimi ve kıraat ilmini öğ­rendi. Tabiinin büyük âlimlerinden hadis tahsil etti. İmam-ı Malik'ten fıkıh öğrendi. 218'de (m. 833) Bağdat'ta vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Kırâat Imamlarından Abdullah Bin İdris

Vehbi Tülek

Abdullah Fahri Baba

Vehbi Tülek

Malatya evliyasından olan Abdullah Fahri Baba, 1865 (H.1282) senesinde Harput'da doğdu. 1908 (H.1326)'de vefât etti. On iki yaşında Malatya'ya gidip ilim tahsiline başladı. Ayrıca tasavvufta yetişmek üzere önce Kâdiri yolunda Şeyh Hasan Baba adlı bir zâta talebe olup, uzun müddet onun talim ve terbiyesi altında yetişip icâzet aldı.

Müsâfeha Ederken Muhabbet Geçer

Vehbi Tülek

Ondan Daha Üstün Birisini Yaratmadım

Vehbi Tülek

Ölüm Hâlindeki Bir Kimsenin Dili Tutulur

Vehbi Tülek

dervişin Vatanı Yoktur!

Vehbi Tülek

Ömer (radiyallahü Anh)

Vehbi Tülek

“otuz Beş Yaş” Ve Cahit Sıtkı Tarancı

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Körükçüzâde Efendi isminde bir âlim, bir gün Süleymâniye Câmiinde vâz eder, altı gün de umûmi ders verirdi. Abdülehad Nûri Efendiye ve talebelerine gerek vâzında, gerekse derslerin de dil uzatır, aleyhinde konuşurdu. Abdülehad Efendinin halifeleri ve talebeleri, o zâtın bu sözlerini duyunca çok üzüldüler, onu hocalarına şikâyet edip, vâzına ve derslerine mâni olmasını istediler. Abdülehad Efendi de onlara; "Birkaç gün tahammül edin. Onun bizi inkârı ve düşmanlığı, bize bağlılığa dönüşecek. Bizim talebelerimiz arasına girecek. Vefâtımızdan sonra otuz sene tasavvuf yolunun doğruluğunu müdâfaa edecek." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Vehbi Tülek

Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Hayat Kurtaran Yalan

Gerçek Zehir

İftiranin Neticesi

Allah Diyen Genç

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Vehbi Tülek

Adalet Ve Tevazu

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

İcÂzetin Sirri

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Vehbi Tülek

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek