Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.472.615

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Yalnız Olmak, Kötülerle Oturmaktan Daha Iyidir!

Muhammed Tâhir Fettenî hazretleri hadîs âlimlerindendir. Hindistan’ın Gücerât eyâletinde bulunan Fetten kasabasında, 910 (m. 1504) senesinde doğdu. Zamanının âlimlerinden aklî ve naklî ilimleri tahsil etti. Birçok ilimlerde yüksek derecelere ulaştı. Zamanında Gücerât âlimleri arasında ondan daha yüksek kimse yoktu. 986 (m. 1578) senesinde Fetten’de vefat etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Hergün Bin Akçe Dağitirdi

Sultan II. Mustafa tarafından 18 Eylül 1697'de sadrâzamlığa getirilen Amcazade Hüseyin Paşa, ilk olarak 1683 yılından beri müttefik Avrupa devletlerine karşı devâm eden harbe son vermek istedi. Çünki, silah ve teknoloji bakımından Osmanlılardan kat kat üstün olan Birleşik Avrupa Kuvvetleriyle daha fazla harbe devam etmenin Devleti yok olma tehlikesiyle akrşı larşıya getirdiğini biliyordu. Bu sûretle Almanya, Venedik ve Polonya ile sulh yaparak Karlofça Antlaşmasını imzâladı.On altı sene süren muhârebe tabii olarak memleketin iktisâdi bünyesini bozmuştu. Osmanlı mâliyesi buhranlı zamanlar geçirdiği gibi, artan vergiler de halkı zor durumda bırakmıştı. Amcazâde Hüseyin Paşa, halkın kalkınması ve çalışma sâhasına atılması için savaş sebebiyle alınan bâzı vergileri kaldırdı ve bakâya kalanları da affetti. Bu hal çiftçilere rahat bir nefes aldırttığı gibi sanâyinin gelişmesine de yol açtı. Amcazâde'nin ehemmiyetle tâkib ettiği işlerden birisi de Yörük ve Kürd aşiretlerinin iskânı oldu. Antalya, Alâiye, Manavgat, Urfa ve Malatya taraflarına yapılacak bu iskân hareketiyle, bölgede zirâi faâliyet büyük ölçüde artacaktı.

Vehbi Tülek

Akka’da Durdurulmasaydim Bütün Doğu’yu Ele Geçirebilirdim

Vehbi Tülek

Fatih’in Ruhaniyeti

Vehbi Tülek

Fatih’in Medreseleri

Vehbi Tülek

Fatih'in bilime olan hizmetlerine tanıklık eden anıtların en önemlisi, kuşkusuz camisinin etrafına yaptırdığı medreselerdir... Ancak ilk medrese eğitimi, fetihten hemen sonraki günlerde cami haline getirilen Ayasofya'da başlamış ve caminin yanındaki papaz odaları boşaltılarak öğrencilerin buralarda kalmaları sağlanmıştır. Molla Hüsrev'in başmüderrisliğe getirildiği bu ilk öğretim kurumunda, İstanbul'un ilk kadısı,Ayasofya'yı Cami olarak "tescil eden" Hızır Çelebi 'nin ilk müderrisler arasında bulunduğu görülmektedir. Bu sıralarda molla Zeyrek de müderris olarak Zeyrek camisinde derslere başlamıştır. (Türkiye Tarihi 2 s: 243) İşte İstanbul'da fetihten sonra öğretime başlayan ilk iki medrese bunlarrdır. Fatih medreselerinin yapımı bitince, Zeyrek'teki öğrenciler oraya taşınmış, Ayasofya'da ise öğretim sürdürülmüştür. Vakfiyesinde de belirtildiği üzere, Medaris-i Semaniye adı ile Fatih Camii'nin etrafında yapılmış olan bu yeni kuruluş, sekiz medrese ve her medresenin arkasında Tetimme adı verilen daha küçük sekiz medreseden oluşmaktadır. Ayrıca müderris ve öğrencilerin yararlanması için bir kitaplık, bir Darüşşifa ve bir de misafirhane bulunmakta idi. medreselerin her birinde "akli" ve "natli" bilimlerde birer müderris, Daruşşifada ise hangi ulustan olursa olsun iki hekim, bir göz hekimi, bir cerrah ve bir de eczacı görevlendirilmişti. Hekimlerin hastaları günde iki kez ziyaret etmeleri şart koşulmuştur.Fatih döneminde üzerinde durulması gereken önemli bir kuruluş da hızla geliştiği görülen bir yüksek okul niteliğindeki Enderun Okulu'dur. Bu kuruluş içinde askerlik, yöneticilik,güzel sanatlar bölümleri olduğu gibi, ayrıca bir de hastane bulunmakta idi. tanzimat dönemine kadar yaşadığı görülen Enderun Okulu'nda Galata Sarayı,Eski Saray ve Edirne Sarayı gibi sarayların orta dereceli saray okullarını bitirenler kabul edilmekte idi.

Koca Cafer Paşa

Vehbi Tülek

42 - Birakmam Seni Santa Barba

Vehbi Tülek

Kanuni Sultan Süleyman Han’in Çekmecesi

Vehbi Tülek

Mimar Sinan’in Yumurtalari

Vehbi Tülek

İlyas Reis

Vehbi Tülek

10. Yy.'da Bir Bati'linin İslam Hastanelerini Tasvir Eden Mektubu

Vehbi Tülek

18 - İskender Paşa

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Kimseyi Günahından Dolayı Ayıplama

Beşikçizâde Süleymân Halvetî Efendi Osmanlı âlim ve velîlerindendir. İstanbul’da Fındıkzâde Kızılelma Caddesi üzerinde kurduğu Beşikçizâde Tekkesinde, yıllarca İslâmiyetin emir ve yasaklarını anlattıktan sonra 1799'da vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hazreti Ali’ye Tokat Atan Adam!

Vehbi Tülek

Takıyyüddîn Kâdiri, evliyânın büyüklerinden olup, Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî hazretlerinin torununun oğludur. 767 (m. 1365) senesinde Bağdad’a bağlı Ciyl kasabasında doğdu. Buradaki âlimlerin derslerine devam ederek ilim tahsil etti. Sonra Yemen’de Zebîd şehrine giderek Şerefüddîn İsmâil bin İbrâhim el-Cebertî’den ilim ve feyiz aldı, onun halîfelerinden oldu. Tekrar Bağdad’a dönerek pek çok talebe yetiştirdi. 832 (m. 1428) senesinde orada vefât etti.

Kudürî Ahmed Bin Muhammed

Vehbi Tülek

Abdürrahmân Bin Muhammed

Vehbi Tülek

Abdürrahmân bin Muhammed rahmetullahi aleyh, Cezayir'deki Tilmsân'da yetişen İslâm âlimlerinin büyüklerindendir. Seyyid, yani Peygamber Efendimizin "sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem" soyundan olup, 929 (m. 1523) senesinde doğdu. 1011 (m. 1602) senesinde vefât etti. Vefatından kısa bir zaman önce bir sohbetinde buyurdu ki:

Pişmanlık Içinde Olan Insanlara Ne Mutlu!

Vehbi Tülek

Cennet Ve Cehennem Ehlinin Amelleri Nelerdir?

Vehbi Tülek

Bir Hikmet Ehli Mensûr Bin Ammâr

Vehbi Tülek

Âhir Zamân Peygamberi Doğdu

Vehbi Tülek

Ebü’l-abbâs Vâsıtî

Vehbi Tülek

hikmetten Bir Nükte Öğreteyim

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Anzakli Ömer

Anzakli Ömer

Türk olmanın nasıl bir şey olduğunu unutanlara hatırlatmak için, Türk olmanın tadına varmak için, lütfen okuyun.

Bu hakiki hikayeyi aktaran, sayın Dr. Ömer Musoğlu 85 yaşındadır ve halen MODA/ İstanbul'da oturmaktadır.

Anzaklı Ömer'in Hikayesi 1957 Yılında İstanbul Tıp Fakültesi'nden mezun olup ihtisas yapmak üzere ABD'ye giden doktor Ömer Muşluoğlu, görev yaptığı hanede başından geçen çok enteresan bir hadiseyi şöyle anlatıyor:

Amerika 'ya gittiğim ilk yıllar.. New York'da Medical Center Hospital'da görev almıştım. Fakat vazifem kan almak, kan vermek, serum takmak, elektrokardiyografi çekmek gibi işler.. Hastaya o kadar önem veriyorlar ki yeni doktorlar hemen direkt olarak hasta muayenesine, tedavisine verilmiyor .Diğer zamanlarda da laboratuarda çalışıyorum. Bir hastaya gittim. Yaşlıca bir adam, tahminen yetmiş beş yaşlarında..

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Allah Haramdan Kaçani Korur

Vehbi Tülek

Evliyalar Ölmez İmiş

Bülbülün Zikri

Kum Ve Kaya

Değişen Sizin Kalbiniz

Dört Şey Mühimdir

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Vehbi Tülek

Cimrilik Ve Nankörlüğün CezÂsi

Vehbi Tülek

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

Vehbi Tülek

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Vehbi Tülek

Keramete İnanmayan Âlim

Vehbi Tülek