Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.401.336

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Başka Mezhebi Taklit Eden, Kendi Mezhebinden Çıkmaz!

Yunuszade Ahmet Vehbi Efendi, son devir Osmanlı müderrislerindendir. 1 Temmuz 1871 tarihinde Afyon-Bolvadin’de doğdu. DedesiKonya'nınTuzlukçu kasabasıKoraşı köyünden gelerek Bolvadin’e yerleşmişti. İstanbul Fatih Medresesinden mezun oldu. 1894’te Şam’a gidip, hadis ilmi üzerine ihtisas yaptı. Dönüşünde Bolvadin Nebi Efendi Medresesinde müderrislik yaptı. Zamanında yayınlananbazı dergi ve gazetelerde yazı ve şiirleri yayınlandı. Millî Mücadele’de önemli hizmetleri bulunan Yunuszade Ahmet Vehbi Efendi 9 Aralık 1938 tarihinde vefat etti. Soyadı kanunu ile birlikte Ünlü soyadını aldı.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Millî Şehid KemÂl Bey

Birinci Dünya Savaşı'nda Boğazlıyan'da kaymakam olarak bulunan Kemâl Bey, Mütareke olunca, Ermenilere zulüm yaptığı iddiası ve işgalci İngiliz-Fransız makamlarının baskısı ile haksız yere idâm edilmişti. (19 Nisan 1919) Sirkeci Gümrük Müdürlüğü'nden emekli Arif Bey, Bekirağa Bölüğü'nde tutuklu bulunan oğlu Kemâl Bey'e her günkü gibi yemek götürmek için, Kadıköy'deki evinden çıkmış, Beyazıt Meydanı'na varmıştı. Vakit akşam üzeriydi.Birden, meydana toplanmış büyük bir kalabalık gördü. Ne var, ne oluyor, diye merak etti. Kalabalığın arasına sokuldu. Tiplerinden, konuşmalarından, meydanı dolduranlardan çoğunun Ermeni olduğu anlaşılıyordu. İçlerinden birine sordu:- Bu kalabalık nedir, bir şey mi var?- Bir adam asıldı, ona bakıyoruz.Bu cevâbı duyan Arif Bey, kalabalığı yararak, yaklaştı. Sehpada sallanan, oğlu Kemâl Bey'in cesediydi. Bir feryat kopararak yığıldı.

Vehbi Tülek

Peki Yikilmasin

Vehbi Tülek

İnebahti Deniz MuhÂrebesi

Vehbi Tülek

Hamevî'nin Osmanli Padişahlari İle Alakali Önemli Tesbiti

Vehbi Tülek

Zenbilli Ali Efendi başta olmak üzere, bazı İslam hu­kukçuları bu çeşit vakıfların meşrûiyet dayanağı hakkında tartışmalar yapmaya başlayınca, bunlara Büyük Hanefi Hukukçusu Seyyid Ahmed Hamevi de katılmıştır. II. Selim devrinde Mısır'da yaşayan bu âlimin, Osmanlı padişahlarının önemli tasarruflarından olan bu vakıflar hakkında yazmış olduğu "El-Es'ilet'ül-Hanefiyye Bil-Ecvibet'il-Hameviyye"[1][2] adlı eserinde bakınız neler diyor:"Şafii hukukçusu İbn-i Ebi Asrûn, tahsisat kabilin­den vakıflara fetva vermiştir. Buna zamanındaki Maliki, Hanbeli ve Hanefi hukukçuları da muvafakat etmiştir. Bunun üzerine Eyyubi devlet adamı Nureddin Eş-Şehid, beytülmala ait araziden bir çoğunu, Şam'da hayır cihet­lerine vakıf yoluyla tahsis etmiştir. Selahaddin Eyyubi de, Kudüs, Şam ve Mısır'da bu tür çok vakıflar yapmışlardır. Bunlara daha sonra gelen Türk ve Çerkez Sultanları tabi olmuşlardır. Nihâyet saltanat ve devlet, ZAMANIN EN ÂDİL HÜKÜMDARLARI OLAN OSMANLI PADİŞAHLARINA geçmiştir. OSMANLI PADİŞAHLARI, EHL-İ KEŞİF VE İRFANIN KİTAPLARINDA SAHABEDEN SONRA EN ÂDİL HÜKÜMLARDARLAR olarak vasıflandırılmışlardır.


Hamevî'nin Osmanli Padişahlari İle Alakali Önemli Tesbiti

Vehbi Tülek

Ali Onbaşi

Vehbi Tülek

106 - Sultan I. Mahmud'un Duasi

Vehbi Tülek

İkinci Bayezid HÂn’in Tuğlasi

Vehbi Tülek

Ekmeğe 5 Para Bile Zam Yok

Vehbi Tülek

Bir Kâse Yoğurt

Vehbi Tülek

I. Viyana Kuşatmasi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Hayber Gazâsında Şehit Düşen Genç

Hayber, Medine-Şam yolu üzerinde, bol hurmalı, iç içe kalelerle çevrili, münbit arâzisi bulunan, çok mühim bir yerdi. Hayber, Yahûdilerin elinde idi. Medine'den çıkarılan Yahûdilerin bir kısmı da, buraya gelip yerleşmişti. Burası, bütün Hicaz Yahûdilerinin merkezi ve hisarlı bir kalesi durumunda idi. Bu Yahûdiler, İslâm'a karşı Mekkelileri dâimâ kışkırtmışlar, Hendek Muhârebesini onlar tezgâhlamışlardı. Ayrıca kendilerine yapılmış olan anlaşma tekliflerini de reddetmişlerdi. Medine'ye hücum etmek için plân hazırlıyorlardı...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

ya O Yiğidin Hâli Ne Oldu?

Vehbi Tülek

Hazret-i Ömer (radıyallahü teâlâ anh), Peygamber efendimizin ikinci halifesi ve kayınpederidir. Hafsa validemiz onun kızıdır. Hayatta iken Cennet ile müjdelenmiş on kişiden ikincisi olup, Hazret-i Ebu Bekir'den sonra Eshab-ı kiramın en büyüğüdür. Çok âdil, abid, çok merhametli, aşağı gönüllü bir zat idi...

kim Bana Isnâden Yalan Söylerse!..

Vehbi Tülek

İzzeddîn Abdülazîz Dîrînî

Vehbi Tülek

İzzeddin Abdülaziz Dirini rahmetullahi aleyh, Mısır evliyâsındandır. 1216 (H.613) yılında doğdu. 1295 (H.694) senesinde Kahire'de vefât etti. Küçük yaşta ilim tahsiline başlayan Abdülaziz Dirini, zamânındaki âlimlerden ilim öğrendi. Tasavvuf yolunda yüksek mertebelere kavuştu. Bu mübarek zat, vefat etmeden önce talebelerine şöyle nasihat etti:

Mizah Yapan Hafife Alınır

Vehbi Tülek

Allah Adamlarına Karşı Gelmekten Çok Sakın!

Vehbi Tülek

Kalpleri Tövbe Ile Tedavi Ediniz

Vehbi Tülek

İman Etmek, Şerefli Olmaya Sebeptir

Vehbi Tülek

Müslümanları En Çok Sevindiren Hadis-i Şerif

Vehbi Tülek

Abdullah Ezdî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Allah Diyen Genç

Allah Diyen Genç

Fakir bir genç, padişahın kızına aşık olmuş. Bu ümitsiz sevdasını gidip o beldenin meşhur dervişine anlatarak yardım dilemiş. Derviş: "Evlâdım, şehrin girişinde tam yol ağzında otur, kim ne derse desin sadece 'Allah' diye cevap ver." demiş. Fakir genç, denileni yapmış. Günlerce, aylarca şehrin girişinde başka hiçbir kelime konuşmadan "Allah" demiş. Derviş, yiyeceğini, içeceğini her gün getiriyormuş. Zamanla "Allah" diyen genç halk arasında meşhur olmaya başlamış. Nihayet bir gün padişah da genci merak etmiş. Dervişten, genç hakkında bilgi istemiş. Derviş, gencin devrin büyüklerinden olduğunu söylemiş. Padişah, kalkıp genci ziyarete gitmiş. "Kimsin? Derdin ne? Ne istersin?" demiş ise de, genç, padişaha karşı da "Allah" demekten vazgeçmemiş. Başka tek kelime konuşmamış. Derviş akşam gencin yanına gelmiş. "Padişah sana "Kızımı vereyim" diyene kadar, sen ondan sakın ola ki bir istekte bulunma!" diye tembihte bulunmuş. Nihayet bir gün padişah gelip: "Ne istiyorsun, istiyorsan seni kızımla evlendireyim." deyince, genç, dervişin şaşkın bakışları altında "Yok" demiş. Artık onu da istemiyorum. Ben başka birisinin hatırı için Allah dedim, Allah devrin padişahını ayağıma getirip, benim gibi miskin bir gence kendi kızını teklif ettirdi. Eğer Onun hatırı için Allah deseydim kim bilir ne olurdu? Ben bundan böyle Ondan başkasını anmıyor, ondan başkasını istemiyorum.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Latif Bir Şikayet

Vehbi Tülek

Firkateyne Bininiz

Vehbi Tülek

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Bereketi Var Mı?

Allah Nasil Misafir Edilir?

Veliye Rastlamak İstiyorsan

Bizi Hatirlayin!

SelÂmetle Gidip Gel

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Vehbi Tülek

Kum Ve Kaya

Vehbi Tülek

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

Vehbi Tülek

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Vehbi Tülek

Firkateyne Bininiz

Vehbi Tülek

Allah'tan Utanandan Her Şey Utanir

Vehbi Tülek