Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.431.149

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Onlar Ne Isrâf, Ne De Cimrilik Ederler

Şemsüddîn Muhammed Şirbînî hazretleri Şâfiî fıkıh âlimidir. Mısır’ın Şirbîn köyünde doğdu. Tahsil için Kahire’ye gitti. Zekeriyyâ Ensârî ve Şehâbeddin Remlî’nin derslerine devam etti. İcazet aldıktan sonra Mansûrî Külliyesi’nde tefsir hocalığına tayin edildi. 977 (m. 1570)’de Kahire’de vefat etti. “Muğni’l-muhtâc” isimli eseri, Nevevî’nin “Minhâc” şerhidir. Bu kitabında şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

10 - Bir Daha Gelmemize Hacet Kalmaz

Bir gün cihân pâdişâhı Sultan Mehmed bin Sultan İbrâhim Hanın çuhadarlarından Kara Mehmed isminde birinin dizlerine sızı inip, kötürüm oldu. Pâdişâh, hekim başısı Sâlim Efendiye;

"Şu çuhadarımız iyi olmalıdır." diye tenbih etti. Sâlim Efendi bu ferman üzerine çuhadar efendi ye çeşitli ilaçlar tatbik etti ise de fayda vermedi. Saray hekimleri ve şehirdeki diğer tabibler ona faydalı ilaç bulamadılar. Pâdişâh bir gün çuhadarının yattığı odayı teşrif ettiler, hâlini sordular ve;

Vehbi Tülek

Din Adamlarindan Devlete Zarar Gelmez

Vehbi Tülek

5 - Doğan Bey Ve Yildirim Bayezid

Vehbi Tülek

PÂdişÂhim, Baba Haydar Sizi Bekliyor!

Vehbi Tülek

Zamânın pâdişâhı Kânûni Sultan Süleymân, bir gece rüyâsında ak sakallı, nûr yüzlü bir ihtiyârın sırtını sıvazladığını gördü. İhtiyâr kendisine: "Efendimiz, Eyüp'teki Baba Haydar, sizi kulübesinde bekliyor. Onu ziyâret ediniz." dedi. Pâdişâh uyanınca bu sıcak sesi mânâlândırmaya çalıştı. Kimdi bu Baba Haydar? Devamlı Eyüb'e gitmesine rağmen, Baba Haydar diye birisinden bahsedildiğini hiç duymamış tı. Pâdişâhı ayağına dâvet eden bu zât kimdi? Kânûni bunları düşünürken Şeyhülislâm huzûra girdi. Pâdişâhı düşünceli görünce; "Bir derdiniz mi var Sultânım?" diye sordu. Pâdişâh da; "Hayrolsun inşâallah. Bu gece rüyâda yaşlı bir zât bana; "Eyüp'te Baba Haydar sizi bekliyor." dedi. Buna bir mânâ veremedim. Bu dâvete, sen ne dersin?" dedi. Şeyhülislâm; "Hayırdır inşâallah Pâdişâhım! Eyüp'te hiç bu isimde kimsenin bulun duğunu bilmiyorum. Baba Haydar kim acabâ? Sizinle Baba Haydar'ı arayıp bir ziyâret etsek iyi olur." dedi.

Ecdaadimizin Vakiflari

Vehbi Tülek

Kendi Re’yimizle İş Yapmayiz

Vehbi Tülek

Yoksa Hemen Geliyorum

Vehbi Tülek

Y Kilidi

Vehbi Tülek

Ata Efendi’nin Vatan Aşki

Vehbi Tülek

Buna Karişmak Bizim Vazifemizdir

Vehbi Tülek

Haci Bayram-i Veli’nin Sultan Murad’a Nasihati

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Buharalı Müderris Osman Efendi

Seyyah olarak gelen Buharalı Osman Efendi, tabii konumu ve insanlarının cana yakınlığı dışında güler yüz ve tatlı dilli olmalarına hayran kalıp Elbistan'a yerleşir... Osman Efendi âlimdir, velidir. Kısa zamanda kendisini sevdirir. Müderrislik (Medrese hocalığı) vazifesine getirilir. Elbistan ve havalisi çocuklarının zeki olduğu bilinmektedir. Kısa zamanda çok talebe yetiştirir. Bu yaşı küçük, ilmi büyük talebelerin ünü Padişah Dördüncü Mehmed Han'ın kulağına kadar gider...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hezheplere Göre Süt Kardeşliği.

Vehbi Tülek

Şemsüddin ibn-i Kasım el-Gazzi Şafii fıkıh ve hadis âlimidir. 859'da (m. 1455) Filistin'de Gazze'de doğdu. İlk tahsilinden sonra Kahire'ye giderek birçok âlimden fıkıh dersleri aldı. Daha sonra Ezher'de müderrislik yaptı. 918 (m. 1512)'de vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Ali Bin Hasen

Vehbi Tülek

Ölüm Hastası Olan Vasiyet Yazmalıdır

Vehbi Tülek

Şihâbüddin Sirci hazretleri Şafii mezhebi fıkıh âlimidir. 778 (m. 1377)'de Kahire'de doğdu. 862 (m. 1457)'de orada vefât etti. "El-Mürebbâa" isimli eseri ferâize dâirdir. Bu eserinde buyuruyor ki:

En Güzel Ölüm, Şehitlerin Ölümüdür

Vehbi Tülek

Allahü Teâlâyı Hatırla Kurtulanlardan Ol

Vehbi Tülek

Zeyneddin Tâybâdî

Vehbi Tülek

Enbiyânın Ve Şühedânın Gıbta Ettiği Zatlar!

Vehbi Tülek

Sadık Dost, Hüzün Ve Sevinçte Ortak Olandır

Vehbi Tülek

Ümmetim! Yâ Rabbî! Ümmetim

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Maveraünnehir alimlerinden Hâce Ubeydullah-ı Ahrar hazretlerinin sohbetinde yetişen Abdullah-ı İlâhi hazretleri, hocasından öğrendiklerini Anadolu'da yaymayı kendisine vazife edinip, insanların huzur ve saâdete kavuşmaları için gece gündüz çalıştı. Muhammed Behâeddin-i Buhâri hazretlerinin dergâhından aldığı feyzleri Anadolu'da ilk yayan veli oldu. Bir müddet sonra Anadolu kâdıaskeri Manisalızâde Muhyiddin Mehmed Çelebi (v.1483)'nin dâveti üzerine Fâtih Sultan Mehmed Hanın vefât ettiği günlerde İstanbul'a geldi (1481). Kâdıasker Mehmed Çelebi'nin gösterdiği odaları ve teklifleri kabul etmeyip, daha önce ilim tahsil ettiği Zeyrek Câmii etrâfındaki virâne hâline gelmiş boş medrese odalarını tercih etti. Orada yerleşti. Şeyh Ebü'l-Vefa Konevi gibi Allah dostları ile sohbet etti. İstanbullular onun gelişini rahmet bilip, sohbetine koştular. Az zamanda halktan ve devlet adamlarından birçok kimse, Abdullah-ı İlâhi'nin talebeleri arasında yer aldı.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Anzakli Ömer

Vehbi Tülek

"encümen-i Bîzebân"

Vehbi Tülek

Bülbülün Zikri

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

Keramete İnanmayan Âlim

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Gül Yaprağı

Üç Kandil

Bizi Hatirlayin!

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Bana Delil Getir

Vehbi Tülek

Veliye Rastlamak İstiyorsan

Vehbi Tülek

Kadin Akli

Vehbi Tülek

Helvaci Çocuk

Vehbi Tülek