Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.412.708

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Ölümü Hatırlamak, Haram Işlemeye Cesareti Azaltır!

İbrâhîm bin Ebî Bekr Tilmsânî hazretleri Mâlikî fıkıh âlimlerindendir. 609 (m. 1212)’de Cezayir’in Tilmsân şehrinde doğdu. Endülüs’te (İspanya) Gırnata (Granada) ve Mâleka’da (Malaga) tahsil yaptı. Sonra Fas’ta Sebte’ye yerleşerek talebe yetiştirdi. 690 (m. 1291)’de orada vefat etti. “Urcûzetü’t-Tilmsânî fi’l-ferâiz” isimli eseri feraiz ilmine dairdir. Bu kitabında şöyle yazmaktadır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Yavuz'un Kuvveti

YAVUZ SULTAN SELİM, TRABZON VALİLİĞİ DÖNEMİNDE BİR GÜN KONAĞININ BALKONUNDAN ETRAFI SEYREDİYORDU. SAHİLDEN BALIKÇILARIN ŞEN GÜRÜLTÜSÜ GELİYORDU. BU GÜRÜLTÜYÜ DİNLEMEYE BAYILIRDI; DERTLERİNDEN KURTULUR, İÇİ NEŞEYLE DOLARDI. BİRDEN GÜRÜLTÜ ACILAŞTI. ÇIĞLIKLAR KOPTU. NE OLDUĞUNU ANLAMAK İÇİN KULAK KABARTTI; FAKAT ANLAYAMADI. UZUN UZUN BAKTI AMAKALABALIK KÜMELEŞTİĞİNDEN OLANI BİTENİ GÖREMEDİ. HEMEN ATINA ATLADIĞI GİBİ ATINI SAHİLE SÜRDÜ. KALABALIĞI BİRKAÇ OMUZ DARBESİYLE YARDI:

Vehbi Tülek

İngilizlerin El Koyduklari Osmanli Gemileri

Vehbi Tülek

Yavuz Sultan Selim Ve İbrahim Gülşeni

Vehbi Tülek

Etin Okkasi Sekiz Akçe

Vehbi Tülek

Sultan IV. Mehmed Han bir divan toplantısında sadrazama:"Yaptığım tetkiklere göre etin okkası sekiz akçeye satılır, fakat yine de et bulunmaz imiş, sebebi nedir?" diye sorunca sadrazam:"Hünkarım, et ve ekmek zaman-ı devletinizde pek çoktur. Fiyat artışı yoktur. Var diyen size yala söylemiştir" dedi. Divanda hazır bulunan Hocazade Mesut Efendi:"Devletli vezir, asıl yalanı imdi siz söylediniz" dedikten sonra, Padişaha dönerek:"Şevketlim, hâlâ narha takyit yoktur. Şehirde bir okka et bulunmaz. Bulunursa sekiz akçedir. Hatta semiz etler gizlice 10-12 akçeye satılır. Fukara muzdariptir. Fukarası muzdarip olan bir memlekette bolluktan bahsetmek abestir" dedi. Bu sözleri üzerine sadrazam onu susturmak istedi ise de Hocazade:"Burada da mı sus dersiniz? Bu, huzur-u hümayundur. Hak ne ise onu söylemek gerekir. Bunda yalan ve hatır için söz, din ve devlet için söz, din ve devlete hıyanettir" dedi.

Devletin İki Kanadi

Vehbi Tülek

Eğri Fatihi Iii. Mehmed Han

Vehbi Tülek

Burasi Hakikat Sultanlarinin Payitahtidir

Vehbi Tülek

Hergün Bin Akçe Dağitirdi

Vehbi Tülek

63 - Sultan Vi. Murad Ve Polonya Elçisi

Vehbi Tülek

Fetih Vaktidir

Vehbi Tülek

Sultan Iv. Murad’in Tasavvuf Ehline Hürmeti

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Şemseddin Desûkî

Şemseddin Desûki hazretleri Mâliki fıkıh ve kelâm âlimlerindendir. Mısır'ın Desûk köyünde doğdu. Tahsil için Kahire'ye gitti. Burada büyük âlimlerden fıkıh ve kelâm dersleri okudu. Ezher'den mezun olan Desûki daha sonra burada müderrislik yaptı. 1230 (m. 1815) tari­hinde Kahire'de vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Cennete Allahın Lütfu Ihsânı Ile Girilir

Vehbi Tülek

Ebû Bekir Abdullah Nişâpûri hazretleri Şafii fıkıh ve hadis âlimidir. 238 (m. 852)'de İran'da Nişâpur'da doğdu. Tahsil için Horasan, Şam, Mısır ve Hicaz'a gitti, sonra Bağdat'a yerleşti. Burada çok talebe yetiştirdi. 324'te (m. 936) vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Veli Dede

Vehbi Tülek

Cemaat Rahmet, Tefrika, Bölünmek, Ise Azaptır

Vehbi Tülek

Şeyh Müftî hazretleri Kânûnî Sultan Süleymân Hân zamânında yaşamış âlim ve velîlerdendir. Asıl adı Abdülkerîm Efendi'dir. Kirmastı’da (Bugünkü adı Mustafakemalpaşa) doğdu. Bursa’ya giderek Karabâlî'nin derslerine devâm etti, "İmâmzâde" diye tanınan zâtın hizmetine girdi. Onun sohbetlerinde bulunup, feyiz aldı. Sonra, İstanbul'da Küçük Ayasofya Camii'nde vaaz etti. İlminin çokluğunu, zamanın Pâdişâhı Kânûnî Sultan Süleymân Han duyunca, maaş bağladı. Daha sonra memleketine döndü. 1544 (H.951) senesinde orada vefât etti. Bir vaazında şunları anlattı:

Hanefî Mezhebinde Mestin Hükmü

Vehbi Tülek

Kabirdekiler Birbirlerini Ziyaret Ederler

Vehbi Tülek

Mushafa Bakarak Okumanın Faziletimushafa Bakarak Okumanın Fazileti

Vehbi Tülek

mahşî Bin Humeyr Abdürrahmân Bin Sâbit

Vehbi Tülek

Ebü'l-fadl Ahmedî

Vehbi Tülek

Zikredenin Kalbinde Nifâk Kalmaz

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Niyâzi-i Mısri, devamlı ibâdet ve tâatla meşgûl olduğu sırada, bir gece rüyâsında Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretlerini gördü. Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri büyük bir taht üzerinde oturmaktaydı. Etrâfına talebeleri toplanmıştı. Niyâzi-i Mısri, kendisini onların arasın da görünce, hayâsından dışarı çıkmaya yol ve fırsat aradığı bir sırada, Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri, onu yanına çağırıp, bir kese altın hediye verdi ve; "Senin nasibin diyâr-ı Rûm'dadır. Mısır'da değildir." buyurdu. Ertesi gün Niyâzi-i Mısri bu rüyâsını hocasına anlatın ca, hocası hemen ona hilâfet verdi ve duâ etti. Bunun neticesinde Niyâzi-i Mısri 1646 sene sinde Mısır'dan ayrılarak İstanbul'a gitti. İstanbul'da Sultanahmed Câmii civârında Sokullu Mehmed Paşa dergâhında ikâmet edip, uzun süre riyâzette kaldı. Kaldığı odada çok gözyaşı döktü. Halil Paşa, Niyâzi-i Mısri hazretlerinin kaldığı odanın döşemelerini yenilemek için teşebbüste bulunduğu zaman, Niyâzi-i Mısri hazretlerini rüyâsında gördü. Rüyâda "Gözlerimin yaşı ile yıkanmış olan tahtaları muhâfaza ediniz." diye emretmesi üzerine, tahtalarını muhâfaza etmek sûretiyle odayı tâmir etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bizi Hatirlayin!

Vehbi Tülek

Meşayihın Kadrini Bilmezsen

Vehbi Tülek

İcÂzetin Sirri

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Tüccarin Rüyasi

Abdullah-i EnsÂrî

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Keramete İnanmayan Âlim

Arkadaşlarımı Korumak Için

Vehbi Tülek

Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

Vehbi Tülek

Abayi Yakmak

Vehbi Tülek

Zalimlere Dersini Verdi!

Vehbi Tülek

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufiler

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Vehbi Tülek