Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.435.844

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bütün Ibâdetlerini Kusurlu Bil!

Lâli Mehmed Fenaî Efendi, Gülşenî tarikati şeyhlerindendir. 1002 (m. 1592)’de Kastamonu’da doğdu. Memleketi Kastamonu’da bir süre tahsil gördükten sonra İstanbul’a oradan da Edirne’ye gitti, Gülşenî şeyhlerinden Sırrî Mehmed Efendi’ye intisap edip kendisinden hilâfet aldı ve talebe yetiştirdi. Hasan Sezâî bunların en meşhurudur. 1112 (m. 1700)’de Edirne’de vefat etti. Buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Ezan Sesi

Erzurum, Rusların hücûmuna uğradı. 8 Kasım 1877'de vukû bulan bu savaş, târihte Doksanüç Harbi adıyla bilinir. Aziziye tabyalarının düşmesi üzerine Erzurum halkı yediden yetmişe silâhlanıp, düşmana karşı kahramanca bir müdâfaa yapma hazırlığı içindeydi. 8 Kasım 1877 gecesi Erzurum mahallelerinde gümbür gümbür davullar çalınarak halk cihâd için uyandırıldı. Tanyeri ağarmadan önce halk kalkıp, balta, tahra, dehre, sopa ne bulduysa eline alıp hazırlandı. Tanyeri ağarırken, Ayaz Paşa Câmii şerifi minâresinden sabah ezânı okunmaya başladı. Bu ezânı İmâm Efendi okuyordu. Ezân, ihlâs ve sadâkatle öyle okunuyordu ki, Erzurum'un dağı-taşı, deresi, tepesi, yamaçları, ağaçları sanki dile gelmiş, ezânı tekrar ediyordu. Ezân sesi dalga dalga yayılıp, ufukları aşıyordu. Bu ezân halka bambaşka bir şevk ve cesâret vermişti. Okuyanda bir başka hâl vardı. Bu arada mehter de çalınmaya başladı.

Vehbi Tülek

Hamevî'nin Osmanli Padişahlari İle Alakali Önemli Tesbiti

Vehbi Tülek

Allah Ne Derse Öyle Olur

Vehbi Tülek

Ii. Murad Han Ve Şücaeddin Karamani Hazretleri

Vehbi Tülek

Bir gün Sultan İkinci Murâd Hân, Edirne'de abdest tâzelemek üzere çıktığı zaman ayağı kayıp düştü. O sırada nûr yüzlü bir kimse peydâ oldu. Sultânı elinden tutup, o tehlikeli hâlden kurtardı ve âniden kayboldu. Sonra Pâdişâh, kendini tehlikeden kurtaran o zâtla görüşmek istedi. Edirne'nin bütün sâlih kimselerini huzûruna dâvet etti. Ancak, dâvet ettiği kimseler arasında aradığı zât yoktu. Nihâyet bütün Edirne halkını bir yere toplatıp, birer birer gözden geçirdikten sonra, aralarında, elinden tutup kurtaran Şücâeddin Karamâni'yi buldu. Ona hürmet edip, iltifât ve ihsânlarda bulundu. Debbaglar Mahallesinde ona bir mescid ve bir dergâh yaptırdı. Talebelerine Murâdiye evkâfından maaş bağlatıp, ihsânlarda bulundu.

Kanije Kalesinin Fethi Ve Muslihuddin Efendi’nin Yardimi

Vehbi Tülek

Astaze

Vehbi Tülek

Koca Yusuf

Vehbi Tülek

Topal Arabaci

Vehbi Tülek

Verin Bana Şu Yilan Yavrusunu!”

Vehbi Tülek

Yirmisekiz Mehmed Çelebi Ve Parisde Opera

Vehbi Tülek

Moskoftan Padişah Olur Muymuş Be!

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

O Şahsı Cennet Ile Müjdele

Abser bin Kâsım hazretleri meşhûr hadis âlimlerindendir. Kütüb-i sitte râvilerinden olup, 178 (m. 794)'de Kûfe'de vefât etti. Hadis ilminde hafız derecesinde olup, yüz bin hadis-i şerifi senetleriyle birlikte ezbere bilirdi. Bunlardan bir hadis-i şerif şöyledir:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ebü'l-hasen Kâsım Şâşî

Vehbi Tülek

Ebü'l-Hasen Kâsım Şâşi hazretleri, Şafii mezhebinin meşhûr fıkıh âlimlerindendir. 400 (m. 1010) yıllarında Semerkand'da vefât etmiştir. Bir dersinde buyurdu ki:

Rebî' Bin Heysem

Vehbi Tülek

Cehennem Ateşinin Yakmadığı Müminler!

Vehbi Tülek

Haris Bin Ebu Usame hazretleri hadis hafızıdır. 186'da (m. 802) Bağdat'ta doğdu. Küçük yaşta ilim tah­siline başladı. Tahsil için Mekke, Medine ve Basra gibi ilim merkezlerine gitti. Meşhur âlimlerden hadis öğrendi. 282 (m. 895)'de vefat etti. Eshâb-ı kirâmın fazileti hakkında şunları nakletti:

Abdülvehhâb Sa’lebî

Vehbi Tülek

Nûreddîn Taşkendî

Vehbi Tülek

Mal Sevgisinin Zararı Zehirden Çoktur!

Vehbi Tülek

Molla Marûf Nûdihî

Vehbi Tülek

Mücâhid Velîlerden Dâvûd Samadî

Vehbi Tülek

Ey Mümin! Vaktini Boş Şeylerle Geçirmeyesin!

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Delik Kova

Delik Kova

Mesnevi'de şöyle bir hikaye anlatılır:Bir zamanlar efendisinin evine her gün nehirden su taşıyan bir köle vardı. Köle boynunda taşıdığı bir sopanın iki ucuna birer kova asar, bu kovaları nehirden aldığı su ile doldurur ve eve getirirdi. Ancak kovalardan birisi birkaç yerinden delinmiş eski bir kovaydı. Dolayısıyla, nehirde ağzına kadar doldurulan suyun ancak yarısını tutabilirdi eve kadar. Diğeri ise yepyeni ve sağlam bir kovaydı. Suyu hiç sızdırmadan taşırdı. Tam iki yıl bu böylece devam etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Padişah Ve At

Vehbi Tülek

Abdullah-i EnsÂrî

Vehbi Tülek

Ahde Vefa

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Sünnet Akçesi

Pişman Oldular!

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Vehbi Tülek

Eğer Senin Yanında Makbul Oldu Ise

Vehbi Tülek

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Vehbi Tülek

Padişah Ve At

Vehbi Tülek

Geç Gelen Kurtarıcı

Vehbi Tülek

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Vehbi Tülek