Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.532.369

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Övünmek Için Söylemiyorum Peygamberlerin Reîsiyim

Nûreddîn Hâdırî hazretleri hadîs, nahiv, kırâat ve Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 747 (m. 1346) senesinde doğdu. Şam’a gidip oranın büyük âlimlerinden ilim öğrendi. Haleb’de Hanefî kadılığına getirildi. Burada fetvâlar verdi ve ders okutarak talebe yitiştirdi. 824 (m. 1421) senesinde Haleb’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Vermeyince Ma’bud

Rivayet olunur ki, Sultan II. Mahmud, tebdil gezdiği bir Ramazan gününde Üsküdar'da mücerred bir kunduracının, boş örse çekiç vurarak her hamlede "Tıkandı da tıkandı" dediğine şahit olmuş. Merak saikiyle içeri girip bunun sebebini sormuş. Adamcık anlatmış: Bir gece rüya gördüm. Çeşmeler vardı. Bazılarından şarıl şarıl sular akıyor, bazılarından sızıyor, bir tanesi de tıp tıp damlıyordu. O sırada bir pir-i nurani belirdi. Ona bu çeşmeleri sordum. "-Şu şarıl şarıl akanlar, padişahımızın talihidir. Sızanlar devlet erkanından filanca paşaların ve falanca zenginlerin talihleridir. Şu damlayan da senin talihindir." deyip kayboldu. Yerden bir çöp aldım ve benim talihim olan çeşmeye yaklaştım. Çöple biraz kurcalayıp lüleyi açmaya çalıştım. Ah, ellerim kurusaydı! Filvaki çöp kırıldı ve artık eski damlalar da damlamaz oldu. O günden sonra müşterim kesildi, kazancım bitti. İflas ettim, bu hale geldim. Şimdi de talihimden şikayet ile "tıkandı da tıkandı" zikriyle boş örsü dövüyorum.

Vehbi Tülek

İngiliz Elçisinin Sultan Abdülhamid’e Hayranliği

Vehbi Tülek

Sultan Ii. Muradin Oğlu Ii. Mehmede Öğütleri

Vehbi Tülek

Yarasina Bir Avuç Ot Tikamişti

Vehbi Tülek

Çanakkale savaşlarına katılan bir Fransız Generalinden, memleketine döndüğünde savaş hatıralarını anlatmasını istediler. General söze; "Fransızlar böyle mert bir milletle savaştıkları için daima iftihar edebilirler!.." cümlesiyle başlaması üzerine bir gazetecinin; "Neden iftihar edebilirmişiz?" sorusuna General, dünya savaş ve insanlık tarihine altın harflerle yazılacak bir menkıbeyle cevap verdi:

Fatih Ve Papazlar

Vehbi Tülek

Mimar Koca Mehmed Ağa

Vehbi Tülek

Küçük Zabit

Vehbi Tülek

Fransiz Donanmasinin Osmanlilara Rehin Edilmesi

Vehbi Tülek

Çomar Bölükbaşi

Vehbi Tülek

Elçiye Zeval Yok

Vehbi Tülek

Ermeni Tehciri

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Teyemmüm Ne Zaman Caiz Olur

Ecezâde Muhyiddin Efendi Osmanlı âlimlerindendir. Zamanın âlimlerinin büyüklerinden ders okudu. İlim tahsilini tamamladıktan sonra, İznik Medresesi Müderrisliği, Trabzon Selanik ve Bursa Kadılığı yaptı. 924 (m. 1518)'de vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Müslümânlar, İmâm-ı Azam’ın Ev Halkı Gibidir

Vehbi Tülek

Sadrü’l-İslâm Muhammed Pezdevî hazretleri Hanefî fıkıh âlimidir. 421 (m. 1030)’da Türkistan’da Nesef yakınındaki Pezde şehrinde doğdu. Şemsüleimme Hulvânî gibi meşhur âlimlerin derslerinde yetişti. Semerkant kadılkudatlığına getirildi 493 (m. 1100)’da Buhara’da vefat etti. “Usûlü’d-dîn” isimli fıkıh kitabında buyuruyor ki:

iki Çul Sahibi Abdullah El-müzeni

Vehbi Tülek

Himmetzade Abdullah Efendi

Vehbi Tülek

Himmetzade Abdullah Efendi, Osmanlı âlimlerinden olup, Bayrâmiyye şeyhlerinden Himmet Efendi'nin oğludur. 1050 (m. 1640)'da İstanbul'da doğdu ve tefsir ve hadis ilimlerinde tahsil yaptı. Bayrâmiyye tarikatına intisap ede­rek babasına mürid oldu. İstanbul'un çeşitli camilerinde vaizlik yaptı. Sultan II. Mustafa'nın Avusturya seferi­ne ordu vaizi olarak katıldı. 1122 (m. 1710)'de İstanbul'da vefat etti. Resûlullah efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem), hayatını konu alan Gencine-i İ'câz isimli eserinde şöyle anlatır:

Beylikten Üç Kıtaya... Osman Gazi

Vehbi Tülek

Ebü’l-kâsım Şîrâzî

Vehbi Tülek

Yalan Söylemek Büyük Günahtır

Vehbi Tülek

Hadîs-i Şerîfleri Tespit Ve Tetkik Hususu

Vehbi Tülek

Sizi Ve Bütün Yaptıklarınızı Allahü Teala Yaratıyor

Vehbi Tülek

Ebû Ca’fer Feracî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Bir gün Yalova'dan İstanbul'a bir gemi gidiyordu. İstanbul'a yaklaştıkları sırada, şiddetli bir rüzgâr esmeye, dalgalar gittikçe büyümeye, gemiye şiddetle vurmaya başladı. Dalgaların vuruşundan tahtalar gıcırdıyordu. Gemi, koca denizde bir o tarafa, bir bu tarafa yalpalıyor, devrilecek gibi oluyordu. Yolcular ne yapacaklarını şaşırdılar. Herkes geminin bir tarafına birikince, tehlike daha da büyüdü. Kaptan, yolcuları teskin etmeye çalışıyor ve herkesin yerinde oturmasını tavsiye ediyordu. Herkes birbiriyle helâlleşiyor ve şimdiye kadar işlediği günahlarına tövbe ediyordu. Bâzıları da, kurtulmaları için adakta bulunuyordu. Yolcuların arasındaki bir genç, Fâtiha-i şerife ve İhlâs sûrelerini okuyarak, hâsıl olan sevâbı; Peygamber efendimizin, Eshâb-ı kirâmın, evliyânın, âlimlerin ve zamânın velilerinden Üftâde hazretlerinin rûh-ı şeriflerine hediye etti. Sonra da; "Yâ hazret-i Üftâde! Himmetinizi, yardımınızı istirhâm ediyorum." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Allah'tan Utanandan Her Şey Utanir

Vehbi Tülek

Hakikati Görmek

Vehbi Tülek

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Yuhçu Baba

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Keramete İnanmayan Âlim

Üç Kandil

Bizi Hatirlayin!

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Vehbi Tülek

Derdi Olan Neylesin?

Vehbi Tülek

Alabilirsen Al

Vehbi Tülek

İmanı Ona Kafidir

Vehbi Tülek

B0r Çuval Toprak

Vehbi Tülek