Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.559.025

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Ehl-i Sünnet Itikadının Temel Esasları

İshâk bin Muhammed Semerkandî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. Semerkand’da doğdu. Fıkıh ve kelâm ilmini, meşhûr âlim Ebû Mensûr Muhammed Mâtürîdî’den tahsil etti. Ebû Bekr Verrâk ve zamanındaki Belh evliyâsı ile sohbet etti ve onlardan tasavvuf ilmini öğrendi. 342 (m. 953) senesinde vefât etti. Çok kitap yazdı. Eserlerinden “es-Sevâd-ül-a’zam” kitabında, bir insanın “Ehl-i sünnet vel cemâatten olabilmesi için, altmışbir temel esâsı kabûllenmesi gerekir. Bu temel esaslardan bazıları şunlardır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Ii. MurÂd Han Ve İstanbul Kuşatmasi

25 Haziran 1421'de Bursa'da tahta çıkan Sultan İkinci Murâd Han 1422'de Osmanlı Devleti için büyük tehlike arz eden Bizans'ın entrikalarına son vermek ve hazret-i Muhammed sallallahü aleyhi ve sellem tarafından vaad edilen mânevi müjdelere kavuşmak için İstanbul'u kuşattı. Bunun üzerine Bizans İmparatoru, Anadolu Beyliklerini Osmanlı Devleti aleyhine kışkırttı. Sultan İkinci Murâd Hanın kardeşi Küçük Mustafa isyan ederek Karaman ve Germiyan beylik kuvvetleriyle Bursa'yı kuşatınca, İstanbul'da kâfi miktarda kuvet bırakıp, Edirne'ye gitti. Edirne'den Bursa'ya geçti. Küçük Mustafa yakalanıp, cezâ landırıldı. Karaman, Eflak beyleri ve Venedikliler ile antlaşma yapıldı. Candarlı İsfendiyar Bey itâat altına alındı. İstanbul kuşatmasını hızlandıran Murâd Han İmparatorun şehri Venedik hâkimiyetine teslim edebileceği ihtimâliyle 22 Şubat 1424'te Bizanslılarla antlaşma yaptı. Bu antlaşma ile Ege ve Karadeniz kıyılarınıOsmanlılara terkeden Bizanslılar, yıllık otuz bin düka altın haraç vermeyi kabûl ettiler. Anadolu'da İzmir, Menteşe ve Teke beylikleri Osmanlı hâkimiyetine geçti. Germiyan Beyliği, Osmanlı Devletine katıldı. 1425'teSelânik'i ele geçiren Venedikliler Osmanlılara karşı Macarlar ile ittifâk kurdular. 1426'da Batı Anadolu'dan hareket eden Türk denizcileri, Venediklilere âitEğriboz, Modon ve Koron'a sefer yaptılar. Osmanlı-Venedik Harbi 1425-1430 yılları arasında devâm etti. Venediklilerin batı ve doğu devletleriyle ittifâk kurmasına rağmen, Sultan İkinci Murâd Han Şubat 1430'da Selânik'i fethetti. Venedik donanması Gelibolu'da Türk donanmasına taarruz ettiyse de müthiş bir bozguna uğradı. Temmuz 1430'da Osmanlı-Venedik Harbine son veren Lapseki Antlaşması imzâlandı. Selânik Osmanlılarda kaldı. Venedikliler yıllık vergiye bağlandı.İtalyanların hâkimiyetindeki Yanya'da ahâli despot kavgalarından bıkmıştı. Yanyalılar Selânik'te bulunan Osmanlı Sultanı İkinci Murâd Hana mürâcaat edip, Türk adâletine sığınarak hürriyet istediler. Rumeli Beylerbeyi Sinân Paşa, ahâlinin hürriyetine dâir Sultan Murâd Hanın fermânını getirince, şehrin anahtarı Osmanlılara teslim edildi. Böylece 1431'de Yanya ve çevresi de Osmanlı hâkimiyetine girmiş oldu.

Vehbi Tülek

İstanbul'un Fethi Ve İnsan Haklari

Vehbi Tülek

Preveze Deniz Zaferi

Vehbi Tülek

İngiliz Elçisi Sir Flip Küri’nin Pişmanlığı!

Vehbi Tülek

Ermeni olaylarının cereyanı sırasında Sultan İkinci Abdülhamid'e şiddetle muarız olan ve hükûmetine yazdığı raporla İngiltere hariciye nazırı (dışişleri bakanı) Lord Salzbury'nin Türkiye aleyhinde icra ettiği teşebbüslerin ve nihayet parlâmentoda söylediği şiddetli nutkun âmillerinden bulunan İstanbul'daki İngiliz elçisi Sir Flip Küri'nin teşebbüsü neticesiz kalınca İstanbul'dan gönderilecekti... Vedânâmesini takdim için hariciye nezaretine tevdi ettiği huzura naliyet istidası padişah tarafından bilhassa uzatıldıktan ve binaenaleyh sefir epeyce kızdırıldıktan sonra nihayet huzura kabul olundu.

78 - Orhan Gazi Ve Kesik Baş

Vehbi Tülek

Türk Adaleti

Vehbi Tülek

Sirpsindigi Zaferi

Vehbi Tülek

Bir Yalanla İki Kelleyi Kurtardin

Vehbi Tülek

Bizim Maksadimiz

Vehbi Tülek

Hükümdar Ne İmiş Görsünler

Vehbi Tülek

Tek Kollu Reis

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

"allâmet-ül-islâm" Hazret-i A'meş

Hazret-i A'meş, hadis ilminde hâfız (yüz bin hadis-i şerifi râvileri ile birlikte ezberlemişti), sikâ, güvenilir, sağlam bir zât olup, ilmi ve fazileti çok yüksekti. İlminin çokluğu sebebiyle kendisine "Allâmet-ül-İslâm"; sıdkı, doğruluğu dolayısıyla da "Mushaf" denilmiştir. Zamânında, Kûfe'de Allahü teâlânın kitâbını onun kadar iyi okuyan, onun kadar güzel söz söyleyen, onun kadar anlayışlı, sorulan her suâle onun kadar süratle cevap veren biri yoktu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

onun Başını Bana Verin!

Vehbi Tülek

Kerametler menbaı Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri, evliyânın büyüklerindendir. "Gavs-ül-a'zam", "Kutb-i Rabbâni", "Sultân-ül-evliyâ" ve "Kutb-i a'zam" gibi lakabları vardır. İran'ın Geylân şehrinde 1078 (H.471)'de doğdu. 1166 (H.561)'da Bağdad'da vefât etti. Babası Ebû Sâlih bin Mûsâ Cengidost'tur. Hazret-i Hasanın oğlu Hasan-ı Müsennâ'nın oğlu Abdullah'ın soyundandır. Annesinin ismi Fâtıma, lakabı Ümm-ül-hayr olup seyyidedir. Bunun için Abdülkâdir Geylâni, hem seyyid, hem şeriftir. Vefatından sonra da çok kerameti görüldü...
Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri fıkıh ve hadis ilimlerinde müctehid idi. Kâdiriyye tarikatının kurucusudur. Ehl-i sünnet itikâdını ve din bilgilerini her tarafa yaydı. Kıymetli nasihatleri vardır. Buyurdu ki:

Sadık Bir Asker Yozgatlı İbrahim

Vehbi Tülek

Dîne Karıştırılan Bidatlerden Sakın

Vehbi Tülek

Şihâbüddin Ahmed bin Ali hazretleri evliyânın büyüklerinden. Doğum târihi ve yeri bilinmemektedir. 969 (m. 1561) senesinde Kudüs'te vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Dirilerin Ölülere Olan Hediyesi

Vehbi Tülek

Cahil Din Adamları Fitne Çıkarırlar!

Vehbi Tülek

Sakızadalı Sadık Efendi

Vehbi Tülek

seni Nereye Defnedelim?

Vehbi Tülek

Büyük Mutasavvıf Celâleddîn Tebrîzî

Vehbi Tülek

Cemâlüddîn Yûsuf Erdebîlî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Niyâzi-i Mısri, devamlı ibâdet ve tâatla meşgûl olduğu sırada, bir gece rüyâsında Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretlerini gördü. Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri büyük bir taht üzerinde oturmaktaydı. Etrâfına talebeleri toplanmıştı. Niyâzi-i Mısri, kendisini onların arasın da görünce, hayâsından dışarı çıkmaya yol ve fırsat aradığı bir sırada, Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri, onu yanına çağırıp, bir kese altın hediye verdi ve; "Senin nasibin diyâr-ı Rûm'dadır. Mısır'da değildir." buyurdu. Ertesi gün Niyâzi-i Mısri bu rüyâsını hocasına anlatın ca, hocası hemen ona hilâfet verdi ve duâ etti. Bunun neticesinde Niyâzi-i Mısri 1646 sene sinde Mısır'dan ayrılarak İstanbul'a gitti. İstanbul'da Sultanahmed Câmii civârında Sokullu Mehmed Paşa dergâhında ikâmet edip, uzun süre riyâzette kaldı. Kaldığı odada çok gözyaşı döktü. Halil Paşa, Niyâzi-i Mısri hazretlerinin kaldığı odanın döşemelerini yenilemek için teşebbüste bulunduğu zaman, Niyâzi-i Mısri hazretlerini rüyâsında gördü. Rüyâda "Gözlerimin yaşı ile yıkanmış olan tahtaları muhâfaza ediniz." diye emretmesi üzerine, tahtalarını muhâfaza etmek sûretiyle odayı tâmir etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Delik Kova

Vehbi Tülek

Adalet Ve Tevazu

Vehbi Tülek

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

Kadin Akli

Tüccarin Rüyasi

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufiler

Latif Bir Şikayet

Başka Du Bilmez Misin?

Vehbi Tülek

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek

Hizir Ve Gelin

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Vehbi Tülek

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Vehbi Tülek

Yeterki Kalbi Kirilmasin

Vehbi Tülek