Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.466.566

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Herkes, Ehl-i Sünnet Îtikatını Öğrenmelidir

Hüseyn Fethî Şîrâzî hazretleri hadîs ve Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 814 (m. 1411) senesinde İran’da Şîrâz’da doğdu. Mekke, Medine ve Kâhire’ye giderek büyük âlimlerden ilim tahsil etti ve icazet alarak talebe yetiştirdi. 895 (m. 1489) senesinde vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Ben Ağlamayayim Da Kim Ağlasin

Emekli bir albay anlatır: Sultan Ahmet camiine gidiyorum her sabah, ne kadar erken gidersem gideyim mihrabın bir kenarında saçı sakalı bembeyaz olmuş ihtiyar bir adam ümitsizce bedbin durmadan ağlıyor. O kadar ağlıyor ki ağlamadığı tek dakikayı yakalayama dım. Nihayet bir gün yanına sokuldum: "Muhterem dedim, Ah Efendim dedim, Allah'ın rahmetinden bir insan bu kadar ümitsiz olur mu? Niye bu kadar ağlıyorsun?" Bana: "Beni konuşturma" dedi, "kalbim duracak". Ben çok ısrar edince ağlıya ağlıya anlattı. Dedi ki :

Vehbi Tülek

Misir’a Bedeldin Ey Sinan

Vehbi Tülek

Türk Adaleti

Vehbi Tülek

Bir Avuç Bulgur

Vehbi Tülek

Osmanlı Sultânı Dördüncü Murâd Han, Bağdât seferine giderken Misâli Baba'nın bulunduğu köyün yakınında bir yerde ordusunu istirâhate çekmişti. Bu sırada çevreyi dolaşan Sultan, onun köyüne uğradı. Köyün alt tarafında küçük bir kulübe gördü. Yaklaşıp kapısını çaldı. Kulübenin kapısı açılıp, Sultanı, nûr yüzlü bir zât karşılayıp, tebessüm ederek içeri aldı. Onun velilerden olduğunu fark eden Sultan, hürmetle huzûrunda oturup, bir müddet sohbetini dinledi ve duâsını aldı. Ayrılıp giderken Sultana birkaç avuç bulgur ve bir torba da saman verdi. Sultan bunları alıp ordusuna döndü.O gün yemek zamânı kendisine Misâli Baba tarafından hediye edilen birkaç avuç bulgurun pilav yapılmasını istedi.

Burak Reis

Vehbi Tülek

Ii. Abdülhamid Han'in İmzasi

Vehbi Tülek

Nalinci Baba Ve Sultan Iii. Murad

Vehbi Tülek

Verin Bana Şu Yilan Yavrusunu!”

Vehbi Tülek

Onun Görmediği Yer

Vehbi Tülek

Bayezîd Han Ve “yiğitbaşı”...

Vehbi Tülek

Çanakkale İçinde Aynali Çarşi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Amr Bin Vehb'in Akıllı Ve Güzel Kızı

Eshab-ı kiramdan biri, Resûlullah sallallahü aleyhi ve selleme geldi ve şöyle dedi: -Ya Resûlallah! Siyahlığım ve yüzümün sevimsizliği, cennete girmeme engel olur mu?
Bunun üzerine, Resûlullah efendimiz "Hayır, olmaz" buyurdu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kabir Ziyâreti, Cuma Günü Daha Sevaptır

Vehbi Tülek

Muhaşşi Sinân Efendi Osmanlı devletinde yetişen âlim ve velîlerdendir. 1487 (H.893) senesinde Tokat iline bağlı Erbaa ilçesi Bidevî köyünde doğdu. İlk tahsîlini Tokat’ta yaptıktan sonra, Amasya, Bursa ve İstanbul'da medreselerde meşhur âlimlerden ilim öğrendi. Müderrislik ve kadılık yaptı. Ebüssü'ûd Efendi vefât ettiği zaman Şeyhülislâmlığı teklif ettikleri hâlde kabûl etmemişti. 1578 (H.986) senesinde İstanbul'da vefât etti.

Otuz Dördüncü Sultan Ii. Abdülhamid Hân

Vehbi Tülek

İlim Öğrenmek Için Yollara Düşenler

Vehbi Tülek

Ebü'l-Hattâb İbn-i Dıhye hazretleri Endülüs'te yetişen hadis âlimlerindendir. Eshâb-ı kirâmdan Dıhye-i Kelbi'nin (radıyallahü anh) soyundan olup, 544 (m. 1149)'da Endülüs'te doğdu, önce burada ilim tahsil etti. Sonra Mısır'a gelip oraya yerleşti. "Sahih-i Müslim"i ezberleyen hafızlardandır. 633 (m. 1235)'de Kâhire'de vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Mîraç'a Inanmayanların Durumu Hakkında

Vehbi Tülek

Muhammed Bin Fadl Belhî

Vehbi Tülek

Göklerin Anahtarı "lâ Ilahe Illallah"tır

Vehbi Tülek

Kaza Ve Kader Meselesi Ilahî Sırlardandır

Vehbi Tülek

Mahrûk Efendi

Vehbi Tülek

Şihabüddin Ahmed

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Padişahlardan birine değerli bir gül fidanı hediye edilir. O da bunu bahçıvanına verip bahçeye dikmesini, gül açılınca da kendisine haber vermesini ister. Aylar sonra nihayet gül açılır. Fakat gayet iri ve son derece güzel bir gül. Bah çıvan onu hayranlıkla seyrederken, bir bülbül gelip gül fidanına konar ve başlar ötmeye. Bahçıvan önce onu kıvmak ister, fakat bülbülün yanık yanık ötüşü onu etkilemiştir. Sonunda bahçıvan, padişahı çağırmak için yerinden kalkınca, bülbül ürker ve gülü paramparça eder. Buna çok üzülen bahçıvan, korkarak padişaha durumu haber verir. Fakat padişah:-Üzülme, der, bu dünya etme bulma dünmyası, ona da kalmaz.Bahçıvan padişahın bu sözü ile rahatlamıştır. Bir zaman sonra bahçıvan, biryılanın o bülbülü yuttuğunu görür ve padişaha gelerek:-Keramet gösterdiin efendimiz, dünya o bülbüle de kalmadı.-Merak etme, o yılana da kalmaz.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Vehbi Tülek

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufiler

Vehbi Tülek

Başka Du Bilmez Misin?

Delik Kova

Abdullah El-acemî

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

A'meş Ve Hanımı

Vehbi Tülek

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Alabilirsen Al

Vehbi Tülek

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Hayat Kurtaran Yalan

Vehbi Tülek