Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.508.362

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Nefis, Gerçekten Kötülüğü Şiddetle Emreder!

Ahmed bin Muhammed Guneymî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 964 (m. 1557) senesinde Mısır’da doğdu. Orada meşhûr âlimlerden ilim öğrenerek yetişen Guneymî, ilim öğrenmek maksadıyla Anadolu’ya geldi. Büyük âlimlerin derslerinde bulundu. Mısır’da o zamanda bulunan Hanefî mezhebi âlimlerinin en büyüklerinden ve en önde gelenlerinden oldu. 1044 (m. 1634) senesinde vefât etti. Guneymî hazretleri çok eser yazmış olup, “İrşâd-ül-ihvân” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Hasan Can’in Tabiri

Mısır'ın fetholunduğu günlerdi. Bir sabah, Yavuz Sultan Selim Han, Hasan Can'a şöyle buyurdu: "Bu gece rüyâda Muhammed Bedahşi'yi gördüm. Yolculuk hazırlığında olup, bir beyaz kepenek giymiş, üstüne de bir ip kuşak bağlamıştı. Bu halde gelip, yolculuğa çıkacağını söyleyip bizimle vedâlaştı." Pâdişâh bu sözleri söyler söylemez Hasan Can gençlik atılganlığı ile hemen rüyâyı tâbire girişti ve; "Velilerin görünüşte çıkacakları yolculuk, âhiret seferi olmak gerektir. Eğer vefât etmemiş ise, yakında vefât edeceklerine işârettir." dedi. Sultan Selim Hanın bu cevâba cânı sıkıldı ve; "Rüyânın gerçekleşmesinin yormaya da bağlı olduğunu bilmez misin? Eğer Şeyhe bir hal olursa senin yorumuna bağlarız. Cezâlandırılmayı hak eyledin." dedi. Bu sözler üzerine Hasan Can rüyâyı o şekilde tâbir ettiğine çok üzüldü ve pişmanlık duydu.

Vehbi Tülek

Orhan Gazi Devri Ve Ilk Donanma Faaliyetleri

Vehbi Tülek

Çanakkale İçinde Aynali Çarşi

Vehbi Tülek

99 - Deli Hüseyin Paşa Ve İran Şahinin Yayi

Vehbi Tülek

İran Şahı, Sultan IV. Murad Han'a bir çok hediyeler göndermişti. Bunlar arasında bir de yay bulunuyordu. Dünyada bir benzeri olmayan bu yay, son derece sertti ve ancak kuvvetli bir pehlivan bunu gerebilirdi. Padişah bu yayı ellerine alıp incelediler. Hediyeleri getiren İran elçisi sinsi sinsi gülüyordu:-Pek serttir efendim!..dedi.Fakat Murad Han'ın bakışlarını farkedince susmayı tercih etti. Yoksa kellesinden olacağını anladı. Padişah, çok kuvvetliydi. Fakat kendisi yayı kurmayı denemeden önce, başkalarını denemek istedi ve :-Bu yayı kim germek diler?...diye sordular. Kimsenin cevap vermesini beklemeden:-Sen gel!..diye nöbetçilerden birini çağırdı.

Mes’ul Olursunuz

Vehbi Tülek

Sözümüzün Netîcesini Görürsün

Vehbi Tülek

Buna Karişmak Bizim Vazifemizdir

Vehbi Tülek

Iii. Osman Han Ve İstanbul’un Yeniden İmari

Vehbi Tülek

Ruh Ve Ceset

Vehbi Tülek

Kahraman Osmanli Hanimi: Emine BÂnû

Vehbi Tülek

Savaşin Zorluklarina Katlanmadan Zafere Ulaşilamaz

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Ebü'l-ferec Abdülvâhid Şîrazî

Ebü'l-Ferec Abdülvâhid Şirazi hazretleri Hanbeli fıkıh âlimidir. Aslen Şirazlı olup Urfa-Harran'da doğdu. Soyu meşhur sahâbi Sa'd bin Ubâde'ye (radıyallahü anh) ulaşmaktadır. Bağdat'­ta Kâdi Ebû Ya'lâ el-Ferrâ'dan fı­kıh okudu. Daha sonra Şam'a yerleşti ve birçok talebe yetiştirdi. 486 (m. 1094)'de orada vefat et­ti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Allahü Teâlâdan Kork Ve Helâlinden Ye

Vehbi Tülek

Muğlalı Mustafa Efendi Osmanlı evliyâsınındandır. 884 (m. 1479)'de Muğla'da doğdu. 968 (m. 1560)'da Semerkand'da Hâce Ubeydullah-i Ahrar zaviyesinde vazifeli iken vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

En Çok Korkulacak Şey!..

Vehbi Tülek

Kabir Ziyareti Ölümü Hatırlatır

Vehbi Tülek

Abdullah bin Yûsuf hazretleri Şafii fıkıh âlimidir. 708 (m. 1309)'de doğdu. 761 (m. 1360)'de Mısır'da vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Ali Behçet Efendi

Vehbi Tülek

Nasipli Hükümdar Seyf Ibni Zilyezn

Vehbi Tülek

Abdestte, Gusülde Kullanılan Sular

Vehbi Tülek

Haccı Kabul Olanın Günahları Affolur

Vehbi Tülek

Ali Havvâs'ın Huysuz Hanımı

Vehbi Tülek

Dört Seyfeddîn!..

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Şikayet

Şikayet

Bir köylü, mübarek bir zatın yanına geldi ve şikayete başladı:"Ne olur bana yardım edin, yoksa çıldıracağım. İki göz bir evde yaşıyoruz. Ben, karım, çocuklarım. Herkesin siniri tepesinde. Birbirimize bağırıp duruyoruz. Ev sanki bir cehenneme döndü. Bize geniş bir ev lazım, ama yapmaya gücümüz yok.""Sana söyleyeceğim şeyi yapacağına söz verir misin?" diye sordu mübarek zat."Yemin ederim, ne söylerseniz yapacağım.""Pekâla. Kaç hayvanın var?""Bir inek, dört keçi ve altı tavuk.""Onların hepsini evinize al. Bir hafta sonra yanıma yine gel."O köylü çok şaşırmıştı, ama itaat edeceğine söz vermişti bir kere. Böylece, hayvanları da ahırdan evin içine aldı. Bir hafta sonra geldiğinde perişan haldeydi. Acı ve kederle inliyordu. "Mahvolmuş durumdayız. Pislik! Koku! Gürültü! Hepimizin aklının kaçırmasına ramak kaldı!""Şimdi git ve hayvanları evden çıkar" dedi mübarek zat. Adam eve kadar hiç durmadan koştu. Ertesi gün o zatın yanına geldiğinde gözleri mutluluktan parlıyordu:"Hayat ne kadar güzel. Biz evde, hayvanlar ahırda. Evimiz, öyle sessiz, öyle temiz ve öyle geniş ki, sanki bir cennet!"

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Namazini Ben Kildirayim

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Sarayda İftar

Bunlar Şarapti

Kul Hakkı

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

O Kullarına Çok Merhametlidir

Bizi Hatirlayin!

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Abdullah Bin MübÂrek

Vehbi Tülek

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Vehbi Tülek

Yirmi Saniyede

Vehbi Tülek

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

Vehbi Tülek