Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.446.306

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

İslâmiyete Uyuldukça, Nefsin Istekleri Azalır!

Nasuhzade Abdülmecid Efendi Osmanlı evliyasındandır. Kastamonu-Tosya’da doğdu. Şeyh Nasuh Efendinin oğludur. Nasuh Efendi, Zeyneddin Hafi'nin talelerinden Abdüllâtif Kudsi’nin halifesi Taceddin Efendiden hilâfet aldı. Abdülmecid Efendi babasının vefatından sonra irşad faaliyetini devam ettirdi. 973 (m. 1565)de Tosya'da vefat etti. Tezkire-i Ülü'l-Elbâb isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Kanli Zarf

27 Mart 1916 tarihinde, Irak Cephesi Felâhiye Muhârebesi'nde boğazından ağır yaralanan 18. Kolordu, 51. Tümen, 9. Alay emir subayı İstanbullu üsteğmen Muzaffer, hayatının son dakikalarına geldiğini görünce, sükûnetle son görevini yapmaya başlamış ve konuşamadığından cebinden çıkardığı bir mektup zarfının üzerine, kurşun kalemle önce: Kıble ne yöndedir?" diye yazıp o tarafa dönerek, kalbindeki şehâdeti dille söyleyeme diğinden, kana boyanan zarfın ortasına, okunaklı bir şekilde kelime-i şehâdet-i yazdıktan sonra, zarfın üç yerine; "Bölük cihada devam etsin! Benim kanım da yerde kalmasın!" cümlesini yazmış, ikisini imzalayıp üçüncüyü imzalayamadan son nefesini vermiştir.
Muzaffer efendinin bu yüce davranışı, yâni bir Türk subayının hareketi olan o kanlı zarf, Askeri Müze'ye gönderilerek, Türk çocuklarına ve gelecek nesillere cevher değerinde bir miras olmuştur. 6. Ordu Komutanı Halil (11 Temmuz 1916)

Vehbi Tülek

Ravza-i Mutahara Müdafii Fahreddin Paşa

Vehbi Tülek

Önce İmtihana Girin

Vehbi Tülek

Kiymeti Takdîr

Vehbi Tülek

Sultan Abdülmecid Hân, Selânik'e giderken fırtına sebebi ile gemi Limni'ye sığınmak zorunda kaldığı zaman, uzaktan gördüğü türbenin kime âid olduğunu sordu. Yanındakilerden birisi türbenin Niyâzi-i Mısri'ye âid olduğunu söyledi ve onun başından geçenleri anlattı. Bunun üzerine Sultan Abdülmecid, Niyâzi-i Mısri hazretlerinin kabrini ziyâret etmek için türbeye gitti. Türbede, Niyâzi-i Mısri'nin rûhâniyetine hitâben; "Ey Niyâzi-i Mısri, kıymetini takdir edemeyen kimselere bedduâ eylemişsin. Sonra gelen bizlerin bunda bir kabahati yok. Bizlere, feyzli nazarının geldiği âşikâr olmadıkça, türbenden dışarı çıkmam" diye yalvardı ve Kur'ân-ı kerim okuyarak rûhuna hediye eyledi. Sultan Abdülmecid Hân, Niyâzi-i Mısri hazretlerinin feyz dolu nazarlarına kavuşunca dışarı çıktı ve türbenin tâmir edilmesi için emir verdi.

Ferid Paşa Ve Haci Abdullah Efendi

Vehbi Tülek

2 - Şanli "yanya" Müdafaasi Ve Şehid Cavit Paşa

Vehbi Tülek

Yüzbaşi Şevket

Vehbi Tülek

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Vehbi Tülek

Osmanli Tüccari

Vehbi Tülek

Patrona Halil Ve Sultan Ahmed

Vehbi Tülek

Tapusunu Hanimin Üzerine Çikartacağim

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Edepli Olanlar Feyiz Alırlar

Abdullah Niyâzi Efendi Osmanlı âlimlerindendir. Aslen İranlıdır. Önce kendi memleketinde ilim tahsil etti. İran'dan İstanbul'a geldi. Yavuz Sultan Selim Hân zamanında ona vazife verildi. 936 (m. 1530) senesinde vefat etti. Buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hakîm Nîşâpûrî

Vehbi Tülek

Hakim Nişâpûri hazretleri meşhur hadis âlimlerindendir. 321 (m. 932)'de İran'ın Nişâpûr şehrinde doğdu ve 405 (m. 1014)'de orada vefat etti. Buhâri'de ve Müslim'de bulunmayan sahih hadisleri toplayarak meydana getirdiği (Müstedrek) kitabı çok kıymetlidir. Bu kitapta yer alan bazı Hadis-i şerifler:

Şerefli Bir Hayat Için...

Vehbi Tülek

Başkasının Malına Zarar Verenler

Vehbi Tülek

İbrâhim Nazira Efendi Osmanlı kadılarındandır. Edirne'de doğdu. 1188 (m. 1774)'de aynı yerde vefât etti. Fetvalarında buyurdu ki:

Hayber Gazâsında Şehit Düşen Genç

Vehbi Tülek

Abdülhâlık Goncdüvânî

Vehbi Tülek

Seyyid Emir Burhân

Vehbi Tülek

Konuşma âdâbı Ve Çok Konuşmanın Zararları!

Vehbi Tülek

İslâmiyetin Hakîkatine Kavuşanlar

Vehbi Tülek

Namazda âzâlar Hareketsiz Olmalı

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Bunlar Şarapti

Bunlar Şarapti

Kâdı Yâkûb şöyle anlatır:

Birgün Şam'da bir mescidin kenarındaydım. Orada bir köprü vardı. Hava çok sıcaktı. Abdullah el-Yuneyni, abdest almak için dereye indi. O sırada bir nasrâni, şarap yüklü katırı ile köprüden geçiyordu. Katır bir ara ürktü ve yük yere yıkıldı. Çevrede başka kimse yoktu. Abdullah el-Yuneyni, yukarı çıkıp bana; "Yükü yüklemeye yardım et!" dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sarayda İftar

Vehbi Tülek

Helvaci Çocuk

Vehbi Tülek

Kabahat Kilincin Midir?

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Allah Haramdan Kaçani Korur

Garip Karşilanan Bir Adak

İftiranin Neticesi

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Vehbi Tülek

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Vehbi Tülek

Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Vehbi Tülek