“Silsile-i aliyye”den Seyyid Emîr Külâl

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 09 Nisan 2007

Seyyid Emîr Külâl, Hazret-i Hüseyin’in soyundan olup, seyyiddir. Evliyânın meşhûrlarından olan Muhammed Bâbâ Semmâsî’nin talebesi ve Behâeddîn-i Buhârî Nakşibend hazretlerinin hocasıdır. Pehlivan idi. Gençliğinde güreş yapardı. Daha sonra çömlekçilik yaptığı için “Külâl” veya (Gilâl) ismiyle meşhûr olmuştur. Buhârâ’nın Sûhârî kasabasında doğdu. 1370 (H. 772) sensinde Sûhârî’de vefât etti. Kabri oradadır...

Devamını oku...

Kastamonu velîlerinden Seyyid Ahmed Hicâbî

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 08 Nisan 2007

Kastamonu’da 1826 (H.1242) senesinde dünyâya gelen Ahmed Hicâbî hazretleri, sözleri pek tatlı, ifâdesi çok açık bir zat idi. En ince bir ilmî meseleyi, en mühim bir fennî faydayı hiç hoca görmemiş bir ümmîye bile anlatmakta güçlük çekmezdi.
Bu mübarek zat 1889 senesinde hastalandı. Geceleri uyumaz, namaz ve zikir ile meşgul olurdu. Kendilerinde yirmi senedir bulunan kalp hastalığına müptelâ oldukları halde, aslâ hastalıklarından bahsetmez ve soranlara; “Rabbimizin keremine şükür, âfiyetteyim” cevâbıyla mukâbele ederlerdi.

Devamını oku...

İmâm-ı Rabbânî’nin torunu Muhammed Ubeydullah

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 07 Nisan 2007

Muhammed Ubeydullah Serhendî, Hindistan’da yetişen büyük İslâm âlimlerinden ve evliyânın en üstünlerindendir. İsmi, Muhammed Ubeydullah Serhendî olup, İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin torunu ve İmâm-ı Muhammed Ma’sûm’un üçüncü oğludur. Güzel ahlâkı, kıymetli vasıfları, üstünlüğü, yazı ile anlatılamaz. 1628 (H.1038) senesinde dünyâya geldi.

Devamını oku...

Son devir âlimlerinden Ahmed Davudoğlu

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 06 Nisan 2007

Zamanımızın ilim adamlarından olan Ahmed Davudoğlu, Bulgarca ve Arapça bilirdi. İslamiyeti içeriden yıkmaya yönelik, dinde reformculuk ve mezhepsizlik fitnesine karşıydı. Bu fikirleri ortaya atan Cemaleddin-i Efgani, Abduh ve onların yolunda giden günümüz mezhepsizlerine ilmi cevaplar vermiştir. Böyle kimselerin yeterli dini tahsil görmediklerini, etrafın propagandalarına aldandıklarını yazılarında belirtmiştir.

Devamını oku...

Ahmed Rıfâî’nin dayısı Mansûr el-Betâih

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 05 Nisan 2007

Mansûr el-Betâihî hazretleri Rıfâî yolunun büyüğü olan Seyyid Ahmed Rıfâî hazretlerinin dayısı ve hocası idi. Çok âlim ve velî yetiştirdi. Mansûr Betâihî hazretleri hikmetli sözleriyle meşhûr oldu. Kendisine dünyâ sevgisi hakkında soruldu. Buyurdu ki:
“Dünyâyı tanıyan, fânî olduğunu anlayan, ona düşkün olmaz. Allahü teâlâyı tanıyan her şeyi bırakıp, O’nun rızâsını kazanmaya bakar. Nefsini tanımayan, bilmeyen büyük aldanış içindedir.”

Devamını oku...

“Silsile-i aliyye”den Kâsım bin Muhammed

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 04 Nisan 2007

Kâsım bin Muhammed, Tâbiînin büyüklerinden, Medîne-i münevveredeki yedi büyük âlimden biridir. İnsanları Hakk’a dâvet eden onlara doğru yolu gösterip, hakîkî saâdete kavuşturan ve kendilerine “Silsile-i aliyye” denilen büyük âlim ve velîlerin üçüncüsüdür. Babası Muhammed, hazret-i Ebû Bekir’in oğludur. Annesi Sevde, Yezdücerd’in kızı olduğundan, İmâm-ı Zeynel-âbidin ile teyze çocuklarıdır.

Devamını oku...

Dumlupınar’dan yükselen son söz: Vatan sağ olsun

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 03 Nisan 2007

1953 yılı... 3 Nisan’ı 4 Nisan’a bağlayan gece, Dumlupınar Denizaltısı Ege’de katıldığı NATO tatbikatından geri dönüş yolunda, Çanakkale Boğazı’ndan içeriye giriyordu. Sisli ve rüzgârlı gecede su üstü seyri yapan denizaltının rotası Gölcük’teki Denizaltı Komutanlığı ana üssüydü. Dumlupınar; manevralar boyunca iki gün su altında kalmış, üstün başarı gösteren gemi personeli yerli yabancı tüm komutanların takdirini kazanmıştı...

Devamını oku...

Ebû Abdullah Rugandî

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 02 Nisan 2007

Ebû Abdullah Rugandî hazretleri, büyük velî Ebû Osman Hayri (Saîd bin İsmâil Hîrî)’nin sohbetlerine devâm ederek ondan çok istifade etti ve yüksek derecelere kavuştu. Ayrıca çok âlimin sohbetinde bulundu ve onlardan ilim öğrendi. Yaşadığı beldede zamanın bir tânesi idi. Kerâmet sahibi olup himmeti çok idi. İnsanlardan uzak bir hayat sürmüştür. 350 (m. 961) yılından sonra vefât etti...

Devamını oku...

Mezheb İmamı Mâlik bin Enes

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 01 Nisan 2007

İmâm Mâlik bin Enes, 708 (H.90) senesinde Medîne-i münevverede doğdu. Doğum târihiyle ilgili başka rivâyetler de vardır. 795 (H.179) senesinde Medîne-i münevverede vefât etti.
Tebe-i tâbiînden olan Mâlik bin Enes, ilimle ve hadîs-i şerîf rivâyetiyle meşgûl olan bir âilede ve çevrede yetişti. Dedesi Mâlik, babası Enes, amcası Süheyl hadîs-i şerîf rivâyet etmişlerdir. Sevgili Peygamberimizin yaşadığı ve İslâm dîninin hükümlerinin vazedildiği zamânın en önemli ilim merkezlerinden olan Medîne-i münevverede hayat sürdü.

Devamını oku...

Mevlânâ Seyyid İbrâhim Efendi

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 31 Mart 2007

Mevlânâ Seyyid İbrâhim Efendi, on beş ve on altıncı asırlarda Anadolu’da yetişen İslâm âlimlerinden ve evliyânın büyüklerindendir. İsmi, Mevlânâ Seyyid İbrâhim bin Muhammed bin Hüseyin bin Ali el-Horasânî olup, Mevlânâ Seyyid İbrâhim adı ile tanınır. Ayrıca “Emîr Efendi” diye de bilinir. Babası Horasan diyârının ileri gelenlerinden Sadrüddîn Muhammed isminde bir zât olup, Anadolu’ya gelerek, Amasya yakınında bulunan Yenice ismindeki köyde yerleşmişti. O köyde bulunan büyük bir zâviyede talebe okuturdu. İbrâhim Efendi bu köyde dünyâya geldi...

Devamını oku...