Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.425.742

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bütün Din Kardeşlerine Hizmet Etmelidir

Afîfüddîn Süleymân Tilmsânî hazretleri evliyanın büyüklerindendir. 610’da (m. 1213) Cezayir’in Tilmsân şehrinde doğdu. Burada tahsilini tamamlayıp, bir rehber aramak için memleketinden ayrıldı. Mısır, Suriye ve Anadolu’ya gitti. Konya’da Sadreddin Konevî’yi görünce, ona intisab etti. Sohbetlerinde kemale erdi. İcazet verilerek Şam’a gönderildi. Burada talebe yetiştirdi. 690’da (m. 1291) Şam’da vefat etti. Buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Bu Yüzden Kara Çaldim

Osmanlı şairlerinden Çâkeri, bir ara Sultan II. Bayezid'e nedimlik etmiş ve sancakbeyliği de yapmıştı. Kendisi pek genç olmasına rağmen, hastalıktan dolayı rengi sararmış, sakalı da ağarmıştı. Bu yüzden sakalını siyaha boyardı. Bir gün Sultan II. Bayezid ona:

"Çâkeri, sakalındaki bu nuru ne için zulmete tebdil edersin? Ak sakalının yüzüne kara çalıp mücrimler gibi teşhir edersin?" diye sorunca Çâkeri:

"Devletlû padişahım! Yaşımı hiç şüphesiz ki bilirsiniz. Fakat sakalım yalan söylüyor. Bu yüzden ona kızdım. İntikam almak için yüzüne kara çaldım" cevabını verir.

Vehbi Tülek

İslamiyet Dersi

Vehbi Tülek

Osmanlilarin Müslüman Devletlere Silah Yardimi

Vehbi Tülek

Mübarek Beldelerin Hizmeti Ona Ve Nesline Verildi

Vehbi Tülek

Yavuz Sultan Selim Han pâdişâh olmadan önce, Trabzon'da vâliyken Halimi Çelebi'yi kendine hoca edinip, talebe oldu ve ondan feyz aldı. Gece-gündüz onun huzûrundan ayrılmazdı ve devamlı sohbetinde bulunurdu. Abdülhalim Efendiye pekçok iltifât ve ihsânlarda bulundu. Allahü teâlânın inâyet ve ihsâniyle Osmanlı tahtına geçip pâdişâh olunca, onu yine yanından ayırmadı. Devamlı birlikte olmak ister ve kendisiyle ilmi sohbetlerde bulunurdu. Halimi Çelebi, Yavuz Sultan Selim Han ile birlikte Mısır Seferine katıldı.Nakledilir ki: Yavuz Sultan Selim Han zamânında, Molla Şemseddin diye bir saray hocası vardı. Teheccüd namazını kılan, iyi huylu bir zâttı. Yazması çok süratliydi ki, on günde bir mushaf-ı şerifi yazıp bitirirdi.

Sultan Ii. Mahmud Ve Süleyman Rüşdi Efendi

Vehbi Tülek

Görev Şuuru

Vehbi Tülek

Sen Kandiye Fatihi Olarak İstanbul’a Döneceksin

Vehbi Tülek

Kanuni Sultan Süleyman Han’in Çekmecesi

Vehbi Tülek

Osmanlilarda Silah Kullanma Sanati

Vehbi Tülek

Büyük Fen Dahisi: Fatih Sultan Mehmed

Vehbi Tülek

Ii.mahmud Han’in İlim Ve Sanat Aşki

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Bolulu Himmet Efendi

Bolulu Himmet Efendi Bolu'nun Gice köyündendir. 1683 (H.1095) senesinde İstanbul'da vefât etti. Kabri, Üsküdar'da Bezcizâde Efendi türbesinde, hocasının yanındadır. İlk tahsilini tamamladıktan sonra İstanbul'a geldi. Burada Hüsâmeddin Uşşâki hazretlerine rastladı. Onun tedrisinde yetiştikten sonra Kâsım Paşa Câmiinde vaaz ve nasihat etmeye başladı.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ruhun Mahiyetini Bilmek Imkânsızdır

Vehbi Tülek

Âtıfzâde Hüsâmeddin Efendi 146. Osmanlı Şeyhülislâmıdır. 1213'te (m. 1799) İstanbul'da doğdu. Tahsilini tamamladıktan sonra Encümen-i Dâniş ve Meclis-i Maârif üye­liği, Meclis-i İntihâb-ı Nüvvâb-ı Şer' reisliği, nihayet Şeyhülislâmlık makamına getirildi. 1288'de (m. 1871) ve­fat etti. Buyurdu ki:

Sen Bizim Dînimizi Bırakmışsın Öyle Mi

Vehbi Tülek

Sarayı Sular Altında Kalan Hükümdar

Vehbi Tülek

Abdullah bin Muhammed Belhi hazretleri hadis hafızı (yüz bin hadis-i şerifi sened ve râvileriyle bilen) ve tarihçidir. Belh'te doğdu. 295 (m. 907)'de Bağdâd'da vefât etti. Kitâb-ül-i'lel ve Kitâb-üt-târih isimli iki eseri vardır. Kitâb-üt-târih'te şöyle nakleder:

Belâ Ister Gibi Duâ Doğru Değildir!

Vehbi Tülek

Ebu Salih Mısri

Vehbi Tülek

Mümin, Helâl Ve Temiz Rızık Talep Etmelidir

Vehbi Tülek

Dünya Dönüp Gitmekte âhiret Ise Gelmektedir

Vehbi Tülek

Mümine Lanet Etmek Onu Öldürmek Gibidir

Vehbi Tülek

Ebedî Saadete Kavuşmak Için

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Kânûni Sultan Süleymân Hânın kadıaskerlerinden Mirim Kösesi diye meşhûr olan Muhammed Efendinin hizmet ve sohbetlerinde bulunup, ilmi yüksek derecelere kavuştu. Bu sırada dünyâdan ve dünyâ makamlarından yüz çevirip, tasavvuf ehlinden Sofyalı Bâli Efendinin dergâhına gidip, ona talebe oldu. Hizmetinde ve sohbetinde uzun müddet kalıp, feyz aldı. Tasavvufta yükselip, insanları Allahü teâlânın yüce dinine dâvet etmek ve Resûlullah efendimizin sallallahü aleyhi ve sellem güzel ahlâkını öğretmekle meşgûl oldu. Allahü teâlâya muhabbetinden dolayı, dünyâya hiç önem vermez oldu. Onun bu durumunu anlayamayan bâzıları pâdişâha şikâyet ettiler. Pâdişâh meselenin tahkik edilmesini emretti. Tahkikat için İstanbul'a geldi. Tahkikat sonunda berâat etti ve hakkındaki ithamlardan kurtuldu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek

Adam Olmazsan

Vehbi Tülek

Sarayda İftar

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

"encümen-i Bîzebân"

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Allah Haramdan Kaçani Korur

Helvaci Çocuk

Abdullah-i EnsÂrî

Vehbi Tülek

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

Vehbi Tülek

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Vehbi Tülek

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

Vehbi Tülek

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Vehbi Tülek

Eğer Senin Yanında Makbul Oldu Ise

Vehbi Tülek