Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.453.119

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Allahü Teâlâ, Bu âlemi Insanoğluyla Süsledi

Ebû Saîd Ferec hazretleri tefsîr, hadîs, kelâm, fıkıh, kırâat, usûl ve nahiv âlimidir. Endülüs’te (İspanya) Gırnata’da (Granada) 701 (m. 1301) senesinde doğdu. 782 (m. 381) senesinde orada vefât etti. O zamanın en meşhur ilim merkezlerinden olan Gırnata’da büyük âlimlerden ilim tahsil etti ve her birinden icazet alarak talebe yetiştirdi. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Sultan Abdülaziz Eğer O Topu Patlatsaydi

Sultan Abdülaziz'i taşıyan Sultaniye vapuru, 29 Haziran 1867 Cumartesi günü Toulon limanına girince, adeta yer yerinden oynadı. Limandaki Fransız savaş gemi erinde bulunan ve sahilin çeşitli kesimlerine konulan toplar sürekli ateşleniyor, III. Napoléon'un seçkin misafiri, kulakları sağır edici gümbürtülerle istikbal ediliyordu. O gün kaç top mermisinin havaya savrulduğu bilinmiyor. Ama büyükçe bir meydan muharebesindeki sarfiyat ölçüsünde olduğu tahmin ediliyor. Vapur ağır ağır ilerliyor, salvo ların ardı arkası kesilmiyordu.

Vehbi Tülek

Sarayda Bir Doğum

Vehbi Tülek

Ev Sahibinin İşine Karişilmaz

Vehbi Tülek

Ezan Sesi

Vehbi Tülek

Erzurum, Rusların hücûmuna uğradı. 8 Kasım 1877'de vukû bulan bu savaş, târihte Doksanüç Harbi adıyla bilinir. Aziziye tabyalarının düşmesi üzerine Erzurum halkı yediden yetmişe silâhlanıp, düşmana karşı kahramanca bir müdâfaa yapma hazırlığı içindeydi. 8 Kasım 1877 gecesi Erzurum mahallelerinde gümbür gümbür davullar çalınarak halk cihâd için uyandırıldı. Tanyeri ağarmadan önce halk kalkıp, balta, tahra, dehre, sopa ne bulduysa eline alıp hazırlandı. Tanyeri ağarırken, Ayaz Paşa Câmii şerifi minâresinden sabah ezânı okunmaya başladı. Bu ezânı İmâm Efendi okuyordu. Ezân, ihlâs ve sadâkatle öyle okunuyordu ki, Erzurum'un dağı-taşı, deresi, tepesi, yamaçları, ağaçları sanki dile gelmiş, ezânı tekrar ediyordu. Ezân sesi dalga dalga yayılıp, ufukları aşıyordu. Bu ezân halka bambaşka bir şevk ve cesâret vermişti. Okuyanda bir başka hâl vardı. Bu arada mehter de çalınmaya başladı.

Alçakliğin Böylesi

Vehbi Tülek

10. Yy.'da Bir Bati'linin İslam Hastanelerini Tasvir Eden Mektubu

Vehbi Tülek

37 - Sultanhisar Torpidobotunun Zaferi

Vehbi Tülek

Yildirim Bayezid Ve İhtiyar Kadin

Vehbi Tülek

Müftî Olsa Gerektir

Vehbi Tülek

Sarayda Bir Doğum

Vehbi Tülek

Sultanim Özür Dileriz

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Abdullah Bin Necmüddîn

Abdullah bin Necmüddin Mısri hazretleri, Mâliki mezhebi fıkıh âlimidir. 616 (m. 1219) senesinde, Mısır'daki Dimyat'ta vefât etti. Vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bâyezîd-i Bistâmî Ve Ebû Türâb'ın Talebesi

Vehbi Tülek

Bâyezid-i Bistâmi hazretleri, kendilerine "Silsile-i aliyye" denilen büyük âlim ve velilerin beşincisidir. "Sultân-ül-Ârifin" lakabıyla meşhûrdur. Tasavvufta derecesi çok yüksek idi. Talebelerine sık sık şöyle nasihat ederdi:

Farzları Ve Harâmları Öğrenmek De Farzdır

Vehbi Tülek

Ümit Ediyorum Ki Sen O Kimselerdensin

Vehbi Tülek

İshak ibn-i Râheveyh hazretleri hadis, fıkıh ve tefsir âlimidir. 161 (778)'de Merv'de dünyaya gel­di. Abdullah bin Mübarek ve İmam-ı Şafii gibi âlimlerden hadis rivayet etti. Kendisinden de Ahmed bin Hanbel, Buhâri, Müslim, Ebû Dâvûd, Tirmizi, Nesâi rivayette bulundular. 238'de (m. 853) vefat etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Namazı Vaktinde Kılmayan "veyl Kuyusu"ndadır

Vehbi Tülek

Şeytan Cimrileri Çok Sever

Vehbi Tülek

Şemsüddîn Muhammed Râzî

Vehbi Tülek

Sâlim Şebşîrî

Vehbi Tülek

kalburcu Şeyhi Ahmed Dede

Vehbi Tülek

İnsanlara Allah Için Nasîhatte Bulun

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Bir gün Yalova'dan İstanbul'a bir gemi gidiyordu. İstanbul'a yaklaştıkları sırada, şiddetli bir rüzgâr esmeye, dalgalar gittikçe büyümeye, gemiye şiddetle vurmaya başladı. Dalgaların vuruşundan tahtalar gıcırdıyordu. Gemi, koca denizde bir o tarafa, bir bu tarafa yalpalıyor, devrilecek gibi oluyordu. Yolcular ne yapacaklarını şaşırdılar. Herkes geminin bir tarafına birikince, tehlike daha da büyüdü. Kaptan, yolcuları teskin etmeye çalışıyor ve herkesin yerinde oturmasını tavsiye ediyordu. Herkes birbiriyle helâlleşiyor ve şimdiye kadar işlediği günahlarına tövbe ediyordu. Bâzıları da, kurtulmaları için adakta bulunuyordu. Yolcuların arasındaki bir genç, Fâtiha-i şerife ve İhlâs sûrelerini okuyarak, hâsıl olan sevâbı; Peygamber efendimizin, Eshâb-ı kirâmın, evliyânın, âlimlerin ve zamânın velilerinden Üftâde hazretlerinin rûh-ı şeriflerine hediye etti. Sonra da; "Yâ hazret-i Üftâde! Himmetinizi, yardımınızı istirhâm ediyorum." dedi. O anda, uzaklardan bir karaltı peydâ oldu. Yaklaştıkca, bunun bir insan olduğunu, suyun üzerinde süratle kendilerine doğru geldiğini gördüler. Onun yürüdüğü yerlerde dalgalar hemen sâkinleşiyordu. Nihâyet o zât geminin yanına geldi ve gemiyi eliyle bir mikdâr tuttuktan sonra, geminin önünden yürümeye başladı. Yürüdüğü yerlerde deniz durgunlaşıyordu. Bir müddet sonra gözden kayboldu. Kaptan, o kimsenin su üzerinde gittiği istikâmete göre, geminin dümenini ayarladı. Bir müddet sonra, selâmetle sâhile vardılar. Herkes bu hâdise karşısında şaşırıp kaldı. Sâdece o delikanlı şaşırmamıştı. Yolcular sâhile çıktıklarında, bir kimse karşılarına çıkıp onlara; "Ey yolcular! Üftâde hazretlerinin selâmı var. Sağ olduğum müddetçe, bu sırrı kimseye söylemesinler diye bana emretti." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Vehbi Tülek

Korkma!

Vehbi Tülek

Latif Bir Şikayet

Hizir Ve Gelin

Hizir Aleyhisselam Nasil Görülür

Cünnetü'l-esmâ

Karşılık Beklemiyorum

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

Vehbi Tülek

Altıyüz Dirhemlik İp

Vehbi Tülek

Şikayet

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Vehbi Tülek

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufiler

Vehbi Tülek