Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.454.925

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Allahü Teâlâ, Bu âlemi Insanoğluyla Süsledi

Ebû Saîd Ferec hazretleri tefsîr, hadîs, kelâm, fıkıh, kırâat, usûl ve nahiv âlimidir. Endülüs’te (İspanya) Gırnata’da (Granada) 701 (m. 1301) senesinde doğdu. 782 (m. 381) senesinde orada vefât etti. O zamanın en meşhur ilim merkezlerinden olan Gırnata’da büyük âlimlerden ilim tahsil etti ve her birinden icazet alarak talebe yetiştirdi. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

16 - Yavuz Ve Sina Çölü

Yavuz Sultan Selim'in iki atı vardı: Akduman ve Karaduman. Sulh zamanlarında Akduman'la dolaşırdı. Harpte ise Karaduman'a binerdi. İkisi de çok cins Arap atlarıydı. Akduman'ın kuyruğu ve yeleleri pek gösterişliydi. Karaduman ise, uzun bacaklı ve daha kuvvetliydi. Alnı ak akıtmalı, ayakları sekiliydi. Hiçbir yarışta onu geçen görül memişti. Güzel bir sonbahar sabahı, Cihan Padişahı Yavuz Selim Han at gezintisi yapıyordu. Yanında can yoldaşı Hasan Can bulunuyordu. Yavuz'un, Allah, Peygamber ve atlarından sonra en sevdiği insandı. Gizli ve açık müşküllerini sadece onunla dertleşirdi. Fakat Hasan Can merak içindeydi. Çünkü büyük Padişah, bugün Karaduman'a binmişti.

Vehbi Tülek

85 - Çelebi Sultan Mehmet Ve Karamanoğlu

Vehbi Tülek

Nesilleri HelÂk Olurdu

Vehbi Tülek

Böylesini Hiçbir İngiliz Yapamaz

Vehbi Tülek

Çanakkale Harbi sırasında Karagah-ı Umumi Muhafız Piyade Bölüğü Kumandanı Mülazım-ı Evvel Ruhi Bey, Mehmetçiğin ağzından şu hatırayı kaydeder: Bizim mıntıka kumandanı Süvari Kaymakamı Mahmut Bey tayyarelere pek kızar efendim. Daima ateş ettirir onlara; katiyyen üzerimize sokmaz onun zaten tabiatı böyledir. Bir tayyare geldi miydi,haydi ütün bataryaya ateş ettirir.Evet efendim; tayyare düştü. Hava hafif sisli olduğu için tabii gemiler bu sükutu (düşüşü) görmüyorlardı. Tayyareciler kendilerini denize attılar. Kendi gemilerini istikametine yüzmeye başladı. Bunu gören bataryamız düşmanın kendi gemilerine iltihak etmemesi için efendim, ateş etti ki tayyareciler geriye dönsünler. O vakit gemilerde tayyarenin burada düştüğünü anladılar. Onlar da ateş açtılar. Tayyare tahrip edildi. O vakit de bizim hiç olmazsa bir esire fevkalade ihtiyacımız vardı. Çünkü düşmanın o dakikadaki vaziyetini anlamak istiyorduk. Zira düşman Anafartalar'dan çektiği askeri Seddülbahir'e ihraç yapmak istiyor gibi göstertiyor du. Yani açıkçası bunu blöf olarak yapıyordu.

Midilli Müdafaasi

Vehbi Tülek

Orhan Gazi’nin Vasiyeti

Vehbi Tülek

Kanuni’nin Merhameti

Vehbi Tülek

Cephede Bir Bayram Namazi

Vehbi Tülek

Yavuz Sultan Selim Ve İbrahim Gülşeni

Vehbi Tülek

Kendi Re’yimizle İş Yapmayiz

Vehbi Tülek

RidÂniye Meydan MuhÂrebesi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

İyilerle Arkadaş Olmak Kötülüğün Panzehridir!

Mahrez bin Halef hazretleri büyük velilerdendir. 953 senesinde Tunus'ta Avyara kasabasında doğdu. 1032 yılında vefat etti. Medrese hâline getirdiği evinde yüzlerce talebe yetiştirmiştir.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Göz Görmeyince Gönülden De Uzak Olur

Vehbi Tülek

Yâr Muhammed Kadim Talkâni hazretleri İmâm-ı Rabbâni hazretlerinin yüksek talebelerindendir. Hicri onbirinci asrın sonlarında vefât etti. Yâr Muhammed Kadim, İmâm-ı Rabbâni hazretlerine çok hizmet ederek teveccühlerine kavuştu. Yüzü çok güzel olup, görenler hayran kalırdı.

Kişinin Kıymeti Himmetine Göredir

Vehbi Tülek

Yol Üzerinde Oturmaktan Sakınınız

Vehbi Tülek

Ebû Ali Vâsıti hazretleri hadis imâmıdır. Bâğdad'da doğmuş olup, yine orada 249 (m. 863)'de vefât etmiştir. Kitabında naklettiği bazı hadis-i şerifler:

Tâc’ül-Ârifîn Sıddîkî

Vehbi Tülek

Âlimler, Peygamberlerin Vârisleridir

Vehbi Tülek

Küfre Düşmekten Çok Korkmalı, Az Konuşmalı

Vehbi Tülek

Ahıret Amellerinin Başı Namazdır

Vehbi Tülek

Seydişehir’in Kurucusu Seyyid Hârun Velî

Vehbi Tülek

Hesap Için Ilk Çağrılanlar

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Bir gün Yalova'dan İstanbul'a bir gemi gidiyordu. İstanbul'a yaklaştıkları sırada, şiddetli bir rüzgâr esmeye, dalgalar gittikçe büyümeye, gemiye şiddetle vurmaya başladı. Dalgaların vuruşundan tahtalar gıcırdıyordu. Gemi, koca denizde bir o tarafa, bir bu tarafa yalpalıyor, devrilecek gibi oluyordu. Yolcular ne yapacaklarını şaşırdılar. Herkes geminin bir tarafına birikince, tehlike daha da büyüdü. Kaptan, yolcuları teskin etmeye çalışıyor ve herkesin yerinde oturmasını tavsiye ediyordu. Herkes birbiriyle helâlleşiyor ve şimdiye kadar işlediği günahlarına tövbe ediyordu. Bâzıları da, kurtulmaları için adakta bulunuyordu. Yolcuların arasındaki bir genç, Fâtiha-i şerife ve İhlâs sûrelerini okuyarak, hâsıl olan sevâbı; Peygamber efendimizin, Eshâb-ı kirâmın, evliyânın, âlimlerin ve zamânın velilerinden Üftâde hazretlerinin rûh-ı şeriflerine hediye etti. Sonra da; "Yâ hazret-i Üftâde! Himmetinizi, yardımınızı istirhâm ediyorum." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Vehbi Tülek

Dört Şey Mühimdir

Vehbi Tülek

Ahde Vefa

Arkadaşlarımı Korumak Için

Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Alabilirsen Al

Gül Yaprağı

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Vehbi Tülek

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Vehbi Tülek

Ölüyü Diriltemem

Vehbi Tülek

Dördüncü Murad Han Ve Ankaravi İsmail Efendi

Vehbi Tülek

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

Vehbi Tülek