Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.491.596

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Hanefî Mezhebinin Reîsi: İmam-ı A'zam Ebû Hanîfe

Cemâlîzâde Fudayl Efendi Osmanlı âlimlerinden olup Şeyhülislam Zenbilli Ali Cemâlî Efendi’nin oğludur. 920 (m. 1514) senesinde İstanbul’da doğdu. Ebüssü’ûd Efendi gibi zamanının büyük âlimlerinden ilim tahsil etti ve Ebüssü’ûd Efendinin kızıyla evlendi. İstanbul’da çeşitli medreselerde müderrislik ve Mekke-i mükerreme kadılığı yaptı. Şeyhülislâmlık teklif edildiyse de, bu vazîfeyi kabûl etmedi. 991 (m. 1583) senesinde İstanbul’da vefât etti. Çok kitap yazdı. Bunlarda, Hanefî mezhebine göre fıkıh bilgilerini açıklayan “Dımânât” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Öyleyse Sultanimizi Üzme !

Yıldırım Bayezıd Niğbolu zaferinde kazanılan gânimetlerle muhteşem bir mescid yaptırmak ister. Mimarlar bugün Ulucami'nin bulunduğu mevkide karar kılarlar. Söz konusu arsa üzerinde evi, bahçesi olanlara başka yerden muadil yer verilir. Hatta ceplerine birkaç kese altın sıkıştırılır gönülleri hoş edilir. Ancak yaşlı bir kadıncağız bir "Evim de evim" feryadı tutturur ki sormayın. Değerinin fevkinde ücretlere omuz silker, bütün tekliflere "olmaz" der. Önce vezirler, sonra bizzat Sultan, kadının ayağına gider, iknaya çalışırlar. Ama o direnir. Sultan Bayezid caminin yerini sevmiştir. Hiç hesapta olmayan pürüz canını sıkar. Hatta divanı toplar, çözüm yolu arar. Kadılar "mal onun değil mi" derler, "satarsa satar, satmazsa satmaz!" Meclis çaresizlik içinde dağılırken Bayezid'in aklına damadı gelir. Emir Sultan'ı bulur meseleyi anlatır. Mübarek sadece tebessüm eder. "Acele etme!" der, "Bir gecede neler değişmez?"

Vehbi Tülek

21 - Sokollu Mehmet Paşa'nin Şehadeti

Vehbi Tülek

64 - Sadik Sadrazam Sultanzade Mehmed Paşa

Vehbi Tülek

4 - Bir Şehidimizin Son Mektubu

Vehbi Tülek

2 Haziran 1916'da Kolağası (Yüzbaşı) Mehmet Tevfik, Çanakkale harbinde bir İngiliz mermisi ile yaralanmış ve şehid olmadan önce şu mektubu yazmıştır:

Sebeb-i hayatım, feyz-i refikim
Sevgili babacığım, valideciğim;

Arıburnunda ilk girdiğim müthiş muharebe de sağ yanımdan ve pantolonumdan hâin bir İngiliz kurşunu geçti. Hamdolsun kurtuldum. Fakat, bundan sonra gireceğim muharebeler den kurtulacağıma ümidim olmadığından, bir hatıra olmak üzere şu satırları yazıyorum.

Sokollu Mehmed Paşanin Mahareti

Vehbi Tülek

Ancak İstanbul Kadisi Olursun

Vehbi Tülek

Kismetinde Olanin Kaşiğina Çikar

Vehbi Tülek

Orhan Gazi Ve İznik’in Fethi

Vehbi Tülek

Sizi Sultan İlan Edelim

Vehbi Tülek

Sultan Iii. Mehmed Ve Karabaş Ali Efendi

Vehbi Tülek

Onun Görmediği Yer

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Bâyezîd-i Bistâmî Ve Ebû Türâb'ın Talebesi

Bâyezid-i Bistâmi hazretleri, kendilerine "Silsile-i aliyye" denilen büyük âlim ve velilerin beşincisidir. "Sultân-ül-Ârifin" lakabıyla meşhûrdur. Tasavvufta derecesi çok yüksek idi. Talebelerine sık sık şöyle nasihat ederdi:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Tâbiînin Büyüklerinden Ebû Eyyûb-i Sahtiyanî

Vehbi Tülek

Ebû Eyyûb-i Sahtiyani, Tâbiinin büyüklerinden, hadis ve fıkıh âlimlerindendir. 66 veya 67 (m. 685) senesinde doğdu. 131 (m. 748)'de altmışüç yaşında iken tâûn hastalığından Basra'da vefât etti...
Ebû Rebi, Ebû Yamer'den şöyle nakleder:

Hz. Mevlânâ'nın Torunu Ulu Ârif Çelebi

Vehbi Tülek

İnsanları Doğru Yoldan Saptıranlar

Vehbi Tülek

Zeynüddin Mükri hazretleri Kırâat, hadis ve Şafii mezhebi fıkıh âlimidir. 759 (m. 1367)'de Mısır'da Münye'de doğdu. 852 (m. 1448)'de Kâhire'de vefât etti. İlmin kıymeti hakkında bazı hadis-i şerifleri nakleredek buyurdu ki:

İnsanların Hep Iyi Taraflarını Gör, Günahlarını Araştırma!

Vehbi Tülek

İlimde, Önemli Olan Öne Alınmalıdır

Vehbi Tülek

Hoca Abdürrahim Efendi

Vehbi Tülek

Son Nefes Endişesi Ile Hep Ağlayan Zat

Vehbi Tülek

O Zalim, Şimdi Cezâsını Gördü

Vehbi Tülek

Zekât Vermeyen, Temiz Malını Kirletmiş Olur

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Kabahat Kilincin Midir?

Kabahat Kilincin Midir?

Sultan III. Mustafa zamanındaki evliyanın büyüklerinden olan Abdülehad Nuri Efendi, Süleymâniye Câmiinde vâz ettiği bir gün, kürsüye bir kâğıt kondu. Vâzdan sonra, bu şekilde konan kâğıtları okurlardı. Kâğıdı okuyunca; "Sizin gavs olduğunuz söyleniyor. Gavs olan, Allahü teâlânın izni ile istediğini yaparmış. Eğer gavs iseniz, beni bu mecliste öldürün bakalım." yazıyordu. Abdülehad Efendi bu yazıyı okuyunca; "Taassub insanı nelere götürürmüş. Sübhânallah, biz âciz ve fakir bir kuluz. Halk bizi gavs ve kutb bilir. Hak teâlâ onları tasdik eyleye. Kutb olanlar nefis ehli olanlar gibi, ben bunu yapamaz mıyım diye elinden geleni yapmaya kalkışmaz. Onlara sıkıntı ve cefâ verilse bile onlar affederler. Onun için yüksek mertebelere eriştiler. Fakat evliyâ, kınından çekilmiş bir kılıçtır. Bir kimse kendini kılıca vursa, kabahat kılıcın mıdır, yoksa kendini kılıca vuranın mı?" buyurduklarında, câminin içinde; "Aman, eyvah, eyvah." diye bir çığlık koptu. O kâğıdı yazan kişi o anda vefât etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hakikati Görmek

Vehbi Tülek

Latif Bir Şikayet

Vehbi Tülek

Bize Teveccüh Edin

Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

Vehbi Tülek

Korkma!

Vehbi Tülek

Adalet Ve Tevazu

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Vehbi Tülek