Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.476.259

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Dînin Temel Direği, Fıkıh Bilgisidir

Abdürrahmân bin İbrâhim Bedrî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 624 (m. 1227) yılında Şam yakınlarında Neva kasabasında doğdu. Zamanın büyük âlimlerinden hadîs ve fıkıh ilmini öğrendi. Şafiî mezhebi fıkıh bilgilerinde mütehassıs oldu. Bâderiyye’de yerleşip, medresede ders verdi. Pekçok talebe yetiştirdi. 690 (m. 1291) yılında Bâderiyye’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Yavuz Sultan Selim Han’in Şehzadeliği

Trabzon'da başlayan devlet idâreciliğinde, pehlivan yapılı vücûdu, devrin silâhlarını kullanmadaki mahâreti, Müslümanlara hayranlık ve rahatlık, düşmanlara korku ve dehşet verdi. İdâreciliğini Trabzon dışına da taşırarak, Osmanlı Devleti aleyhine propaganda yapan âsileri tâkip ettirdi. Trabzonluları rahat bırakmayan Gürcüler üzerine üç sefer yaptı. 1508 Kütayis Seferinde Kars, Erzurum, Artvin illeriyle on beş mahalli fethederek Osmanlı toprak larına kattı. Buralarda yaşayan Gürcülerin hepsi Müslüman oldu. Diğer taraftan Şah İsmâil in Doğu Anadolu'da artan ve Akdeniz sâhilleriyle İç Anadolu içlerine ve Rumeli'ye kadar varan propagandasına karşı, gâyet şiddetli tedbirler aldı. Şah İsmâil'in gâyesi ve propagandasının neticesini iyi tespit ettiğinden, daha köklü tedbirler alınması gerektiğini teşhis etti. Vâlilik selâhiyetiyle bütün ülkede, Şâh İsmail'in faaliyetlerinin önüne geçilemeyeceğini bildiğinden, şehzâdeler meselesinden faydalanarak, Osmanlı tahtına namzed oldu. Babası İkinci Bâyezid Han hayatta olmasına rağmen, Şehzâde Ahmed ve Korkud Osmanlı Sultanı olmak için faaliyetlerde bulunduğundan, Şehzâde Selim de harekete geçti. Uzun mücâdelelerden sonra, 24 Nisan 1512 târihinde, Osmanlı Sultanı olup, babası İkinci Bâyezid Hanı yılda iki milyon akçe tahsisatla Dimetoka'ya, büyük hürmet göstererek maiyetiyle berâber yolcu etti. Babası 26 Mayıs 1512 târihinde yolda vefât edince, cenâzesini İstanbul'a getirtti. Bâyezid Câmii yanına türbe yaptırıp, buraya defnettirdi.

Vehbi Tülek

Tek Kollu Reis

Vehbi Tülek

90 - Sultan Ii. Bayezid'in Mora Seferi

Vehbi Tülek

Hakani Mehmed Bey’in Ricasi

Vehbi Tülek

1600 senelerine kadar, küçük devlet memurları ve serveti ne olursa olsun halk, surların içinde kalan İstanbul'da ata binemezlerdi. "Hilye-i Peygamberi" adlı eseri yazmış olan Hâkâni Mehmed Efendi bu kitabını bitirdiği 1598 senesinde yetmiş yaşını geçmiş bulunuyordu. Vazifesi Babı âli kaleminde, evi de Edirnekapı'da idi. Padişah III. Mehmed Han, Hâkâni Mehmed Efendi'ye, bu eserine karşılık ne gibi bir mükafat istediğini sordu. Mehmed Efendi:

"Artık ihtiyar oldum. Her gün Edirnekapı'ya kadar yayan gidip gelmeğe kudretim kalmadı, müsaade buyurulursa hayvan ile gidip gelmek istiyorum" dedi.

Padişah, bu kadar kıymetli bir eser meydana getirmesine rağmen Mehmed Efendi'nin hatırı için kanunu bozmadı. Ona Bâbıâli civarında bir ev aldılar ve arzusunu bu şekilde yerine getirdiler.

Dede Molla Ve Yavuz Sultan Selim

Vehbi Tülek

Haci Bayram-i Veli’nin Sultan Murad’a Nasihati

Vehbi Tülek

Şaşiran ŞÂir

Vehbi Tülek

Ekmeğe 5 Para Bile Zam Yok

Vehbi Tülek

Onun Görmediği Yer

Vehbi Tülek

Kinali Kuzu

Vehbi Tülek

Kirkpinar'in Doğuşu

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Rabbinize Istiğfar Edin Ki

Erzincanlı Hâcı Fehmi Efendi son devir velilerindendir. Erzincan'da yaşadı. Mevlânâ Hâlid-i Bağdadi hazretlerinin yolunun âdâb ve erkânını Erzincan'da yayan Terzi Baba'ya talebe oldu. Onun sohbetlerinde yetişip kemâle geldi. "93 Harbi" olarak bilinen 1877-78 Osmanlı-Rus harbinde Hâcı Fehmi Efendi de, yetmiş-seksen kişilik talebeleri ve sevenlerini toplayıp cepheye koştu. Büyük kahramanlıklar gösterdi. 1298 (m. 1890) senesinde Mekke-i mükerremede, hac esnasında hastalandı ve vefât etti. Hâcı Fehmi Efendi bir sohbetinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Kaffâl

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Kaffâl hazretleri, Şafii âlimlerindendir. 291 (m. 903)'de Semerkand'da doğup, 365 (m. 975)'de yine burada vefât etmiştir... İslâm düşmanları ile kılıcı ile de çarpıştı. Anlatılır ki Müslümanlarla Bizanslılar arasında bir muharebe olmuştu. Bizans İmparatoru, kendisini İslam halifesinden üstün gösteren bir şiir yazdırıp harp meydanına gönderdi. Kaffâl da, Bizans İmparatoruna verilmek üzere bir şiir yazıp İstanbul'a yolladı. Kaffâl'ın yazmış olduğu şiirin açıklamasının bir kısmı şöyledir:

Sünnet-i Müekkede Ve Sünnet-i Gayr-i Müekkede

Vehbi Tülek

Evliyânın Rûhâniyetinden Yardım Istemelidir.

Vehbi Tülek

Şerîfzâde Mehmed Efendi Osmanlı âlimlerindendir. 1553 (H.960) yılında Eğirdir'de doğdu. İstanbul'da Şeyhülislâm Zekeriyyâ Efendinin derslerine katıldı. Ondan icâzet aldıktan sonra çeşitli medreselerde müderrislik yaptı. Sultan Dördüncü Murâd Han devrinde Anadolu Kâdıaskeri oldu. Padişah onu Nakîbü'l-eşrâflık müessesesinin başına getirdi. 1630 (H.1040) da İstanbul'da vefât etti.

Cennet Ve Cehennem Ehlinin Amelleri Nelerdir?

Vehbi Tülek

İbrahim Bin Ömer Bikâî

Vehbi Tülek

Yersiz Söz Etmekten Dilinizi Tutunu

Vehbi Tülek

Bir Kavmin Efendisi, Onlara Hizmet Edendir

Vehbi Tülek

Nasihat Etmek Kolay, Onu Yerine Getirmek Zordur!

Vehbi Tülek

Sağlam Din âlimleriyle Birlikte Bulun!

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah Bin MübÂrek

Abdullah Bin MübÂrek

Merv'de bir yıl ticâretle uğraşır, kazancının hepsini fakirlere dağıtırdı. İkinci yıl İslâmiyet'i yaymak için cihâda, düşmanla harbe giderdi. O, medresede müderris, hoca; câmide vâiz, şehirde tüccâr; harbde büyük bir kahramandı. Kılıç ve kalem sâhibi idi. Kalemiyle cihâda dâir eser yazdı, kılıcıyla da dillere destan olan kahramanlıklar gösterdi.

Abbâsiler devrinde Bizanslılarla yapılan harplerden birine katılmıştı. Abbâsi ordusu sessiz, sâkin ve aydınlık bir gecede Tarsus'un kuzeyinde karargâh kurmuştu. Tarsus'un sırtlarında İslâm ve Bizans orduları görünüyordu. İki taraf da kendilerini kuvvetli göstermek için alevleri göklere yükselen ateşler yakmışlardı. Bu ateş ocaklarından birinin etrafında tepeden tırnağa silâhlı askerler hilâl şeklinde oturmuşlar, ortalarında ise ince yapılı, nûrâni yüzlü bir zat onlara ders anlatıyordu. Kimse vaktin nasıl geçtiğinin farkına varmamıştı. Sözü kesip, duâsını yapınca istirahate çekildiler.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hayat Kurtaran Yalan

Vehbi Tülek

Cimrilik Ve Nankörlüğün CezÂsi

Vehbi Tülek

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

Bunlar Şarapti

Abdullah El-acemî

Cennetlik Hanım Isteyen...

Adalet Ve Tevazu

Sarayda İftar

Ölüyü Diriltemem

Vehbi Tülek

Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Vehbi Tülek

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Vehbi Tülek