Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.474.587

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bu Ümmet, Dalâlet Üzere Ittifak Etmez!

Mevlânâ Mehdî Şîrâzî hazretleri Osmanlı tefsîr âlimlerindendir. İran’da Şîrâz’da doğdu. Şirâz’da ilim tahsil ettikten sonra İstanbul’da meşhur âlimlerin derslerine devam etti. İstanbul, Dimetoka, Silivri ve Filibe’de müderrislik vazîfesinde bulundu. 957 (m. 1550) senesinde Filibe’de vefât etti. Bu mübarek zat, bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

O Kendini Tanitti

Kânûni, bir gün kayıkla Boğaz'da gezmeye çıkmıştı. Ortaköy hizâsına gelince kıyıya yanaşıp, bir adam göndererek Yahyâ Efendiyi çağırttı. O da yanında bir ahbâbı ile gelip kayığa bindiler. Birlikte giderlerken, Yahyâ Efendinin ahbâbı, devamlı olarak Kânûni'nin parmağında bulunan çok kıymetli bir yüzüğe bakıyor ve bu bakış dikkati çekiyordu. Kânûni bu hâli farkedince, parmağındaki o kıymetli yüzüğü çıkarıp; "Buyurun, daha yakından iyice bakıp ince leyebilirsiniz." dedi. O zât yüzüğü aldı. Evirip çevirdikten sonra, denize atıverdi. Yahyâ Efendi hâriç, kayıkta bulunanlar çok hayret ettiler. Bir müddet gittikten sonra, o zât inmek istediğini bildirince, kayık kıyıya yanaştı. O zât, ineceği sırada denizden bir avuç su alıp Sultana uzattı. Avucunda biraz önce denize attığı yüzük vardı. Yahyâ Efendi hâriç, kayıkta bulunan herkes, yine çok hayret ettiler. Kânûni, elini uzatıp yüzüğü alınca, o zât birdenbire gözden kayboluverdi. Kânûni, Yahyâ Efendiye dönüp;"Ağabey, neler oluyor?" dedi. O da; "O gördüğünüz Hızır aleyhisselâm idi." dedi. Bunun üzerine Kânûni; "O hâlde bizi niye tanıştırmadınız?" deyince, Yahyâ Efendi; "O kendini tanıttı. Ama siz tanımakta geç kaldınız." buyurdu.

Vehbi Tülek

Huzur Dersleri

Vehbi Tülek

53 - Osmanli Esnaf Ahlaki

Vehbi Tülek

Osmanli Kadinlari Avrupada Hiç Taninmaz

Vehbi Tülek

Meşhur tarihçi, ilim ve devlet adamımız Ahmed Cevdet Paşa'nın hanımı Seniha Sultan, bir Fransız diplomatının hanımı olan Madame Simone de La Cherte ile pek çok kez mektuplaşmıştır. Bu mektuplarda, 1911'lerin Osmanlı kadınından birçok mevzuda bilgiler mevcuttur. İşte bunlardan bir tanesi:"Sevgili iki gözüm,Biz Türk kadınları, Avrupa'da hiç tanınmayız. Hatta diyebilirim ki, Çin ve Japon kadınları kadar bile tanınmayız. Halbuki Pekin ve Tokyo, Paris'e çok uzaktır. İstanbul ise çok yakındır. Bizim hakkımızda akla hayâle gelmeyecek şeyler uyduruyorlar. Ne ehemmiyeti var. Bizim esir olduğumuzu, kafes içinde birbirine rakip sayısız zevceler topluluğu hâlinde yaşadığımızı sanıyorlar. Ve nihâyet -sevgili büyük Loti'mizin yazdığı öylesine güzel fakat öylesine yanlış anlaşılan- içimizden çoğunun Latince ve eski Yunanca, cebir ve felsefebildiğini, câhil olsun, âlim olsun, bütün Türk kadınlarının, gece gündüz hiç ara vermeden "boyunduruğumuzdan" kurtulmayı, "hürriyetimizi ve itibarımızı ve kadınlık haklarımızı" elde etmeye çalıştığımızı sanıyorlar.

Traş Edilmiş Sakal Daha Gür Çikar

Vehbi Tülek

Devletin İki Kanadi

Vehbi Tülek

Kadem-i Şerif Ve Sultan Ahmed

Vehbi Tülek

Sakiz Adasinin Fethi Ve Nasuhi Efendi’nin Duasi

Vehbi Tülek

69 - Hasan Can'in Rüyasi

Vehbi Tülek

Galiçya Cephesinde Bir Türk Çocuğu

Vehbi Tülek

Çocuk Eğitimine DÂir Ferman

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Müslümanların Hangisi Daha Hayırlıdır?

İbn-ül-Harrât hazretleri hadîs âlimlerindendir.  510 (m. 1116) senesinde Endülüs’te (İspanya) İşbîliyye’de (Sevilla) doğdu. Bâce’ye (Baeja) gelip yerleşti. Orada çeşitli ilimleri tahsil etti. 582 (m. 1186) senesinde orada vefât etti. Endülüs’te pekçok âlimden öğrenip, onlardan rivâyetlerde bulundu. Hadîs ilminde hafız (yüz bin hadîs-i şerîfi ezberlemiş) idi. İbn-i Harrât’ın “El-Cem” beyn-es-Sahihayn” adlı eserinde kaydettiği hadîs-i şerîflerden bazıları şöyledir:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Cinciler, Falcılar Büyücü Sınıfına Girerler!

Vehbi Tülek

Sayrafî hazretleri Şafiî mezhebindeki hadîs, fıkıh, usul-i hadîs, usul-i fıkh âlimlerindendir. 330 (m. 941) târihinde Mısır’da vefât etti. Zamanındaki pek çok âlimden ilim öğrendi ve hadîs-i şerîf rivâyet etti. Kendisinden de Ali bin Muhammed ve ondan sonra gelen âlimler hadîs-i şerîf rivâyetinde bulundu. “Kitab-ün-fi’ş-şurût” isimli eserinde şöyle anlatır:

Fıkıh Ve Hadîs âlimi İbn-i Ebî Şeybe

Vehbi Tülek

Baba Duydun Mu? Pâdişâh Mısır Seferine Çıkmış!

Vehbi Tülek

Dede Molla Orta Anadolu'da yetişen velilerdendir. Yavuz Sultan Selim Hanın pâdişâhlığı sırasında yaşamıştır. Kabri, Konya'nın Çumra ilçesinde, kendi adıyla anılan Dedemoğlu köyünde olup ziyâret edilmektedir. Meşhur menkıbesi şöyle anlatılır:

Kulların En Aşağısı, Ibâdetini Beğenendir

Vehbi Tülek

Nasipli Amca Ebû Talib

Vehbi Tülek

İbrâhim Tennûrî Hazretleri

Vehbi Tülek

Alâüddîn Haskefî

Vehbi Tülek

Hindistan Velîlerinden Emânullah Pâni-püti

Vehbi Tülek

Tâbiînin Büyüklerinden Abdülmelik Bin Umeyr

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Cimrilik Ve Nankörlüğün CezÂsi

Cimrilik Ve Nankörlüğün CezÂsi

Bağdad'ı kıtlık kırıp geçiriyordu. En çok da hamallar açlık çekiyordu. İçinde ekmek piştiği, sokağa kadar yayılan kokudan belli olan bir evin, kapısından seslendi hamalın biri:" Allah rızâsı için birazcık ekmek... Günlerdir lokma girmedi ağzımdan.Tandırın başındaki kadın, taze bir ekmeği kızına uzattı, "Ver şu adama" dedi. Kızcağız ekmeği verdi hamala. Hamalın sevinci târif edilemezdi. Evine doğru hızlandı. Kim bilir kaç günlük açlığını giderecekti! Tam bu sırada karşıdan gelen birinin sert ikâzı durdurdu onu:" Çabuk söyle, bu ekmeği hangi evden aldın?

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Geç Gelen Kurtarıcı

Vehbi Tülek

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Vehbi Tülek

Yirmi Saniyede

Allah'ın Takdirine Kulun Aklı Ermez

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

Salavat-ı Şerifin Bereketi

Üç Kandil

Abdullah El-acemî

Allah'ın Emaneti

Vehbi Tülek

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

İcÂzetin Sirri

Vehbi Tülek

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek