Esas Pehlivan, Nefsine Galip Gelendir!
Şihâbüddîn Şâgûrî hazretleri hadîs âlimidir. 530 (m. 1116) senesinde İran’da Şâgûr’da doğdu. 615 (m. 1218) senesinde Şam’da vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
(Rahmetullahi Aleyh)
e-Gazete (Bugün)
Bizim Sayfa (Bugün)
16.485.635
Caliyet-ül Ekdar
Silsile-i Aliyye Büyükleri
Şihâbüddîn Şâgûrî hazretleri hadîs âlimidir. 530 (m. 1116) senesinde İran’da Şâgûr’da doğdu. 615 (m. 1218) senesinde Şam’da vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:
Süleyman Nazif Bağdat Valisi'dir. Bir gün III. Ordu Kumandanı Hafız İsmail Hakkı Paşa'dan bir telgraf alır. Telgrafı okuyunca birden rengi atar. Şaşkınlığından kolları iki yana yığılır kalır. Etrafındakiler telaşlanıp çok kötü bir haber olduğunu sanırlar. O sırada Nazif gayet alaycı bir şekilde mırıldanır:-Acayip, böyle emir olur mu?Telgrafta şu cümleler yazılıdır: "Onbin okka şeker ile bin okka çayın yirmidört saat içinde tedarik edilerek sevki..."Süleyman Nazif hemen bir kağıt ve hokka ister. Bir cümle de o yazar ve telgrafı getiren zata uzatır:-Götür bunu hemen Paşa'ya tellesinler.Cevabi telgrafta şunlar yazılıdır: "Çin İmparatoruna yazmış olduğunuz telgrafın yanlışlıkla vilayetimize gelmiş olduğu ma'ruzdur
Fâtih Sultan Mehmed Hân hazretleri, Topkapı Sarayı'nı yaptırdığında burası şimdiki gibi büyük binâlardan müteşekkil değildi. Ama Hz. Fâtih buradaki bir odayı, hazine odası adıyla müze yaptırmayı ihmâl etmemişti. Burada hem ata yâdigârı silahlar, hem de kıymetli mücevherât muhâfaza edilirmiş. Dünyada henüz modern müzecilik anlayışı gelişmeden kurulan bu Osmanlı müzesinin, Yavuz Sultan Selim Hân'dan sonraki en kıymetli eserleri hiç şüphesiz Mukaddes Emânetler olmuştur.Hz. Fâtih'in hazine odasında çok kıymetli bir mücevherât koleksiyonu olduğu bilinmektedir. Hatta müsâfir elçilere ve hükümdarlara bu oda gezdirilir ve bu koleksiyon gösterilmiş.
Abdullah bin Avn hazretleri Basra'da doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. Hadis-i şerif mütehassısı olarak Basra'da şöhret buldu. 768 (H.151) senesinde vefât etti...
Bu mübarek zat, devrinin büyük âlimlerinden okudu. Hadis-i şerif ilminde zamânın önde gelen âlimleri arasına girdi. Semâme bin Abdullah bin Enes, Muhammed ibni Sirin, İbrâhim en-Nehai, Ziyâd bin Cübeyr bin Hayve, Kâsım bin Muhammed, Hasan-ı Basri, Şa'bi, Mücâhid ve daha birçok âlimden hadis-i şerif rivâyet etti...
Muhammed Osman Mirgani, Abdullah bin İbrâhim Mirgani hazretlerinin torunu olup tefsir ve tasavvuf âlimidir. 1208'de (1793) Hicaz'da Tâif şehrinde doğdu. Babasından tasavvuf terbiyesi aldıktan sonra Mekke'ye gitti. Burada tefsir âlimlerinin derslerine devam edip icazet alarak Tâif'e döndü ve talebe yetiştirdi. 1268 (m. 1852)'de burada vefat etti. Bir dersinde buyurdu ki:
İbn-i Berhân rahmetullahi aleyh, Şafii âlimlerindendir. 479 (m. 1087) senesinde Bağdad'da doğdu. Fıkıh ve usûl ilimlerinde derin bir âlimdir. Kıymetli kitapları vardır. 520 (m. 1126) senesinde vefât etti. Vefatından kısa bir zaman önce talebelerine şunları vasiyet etti:
Hükümdarlardan biri vezirine oğlunun hocasından yakınıyordu: - Ben istiyorum ki oğlum ilim öğrensin, benim yerime iyi bir hükümdar olsun, o ise devamlı müzikle, sesle, sazla meşgul Demek ki hocası buna iyi bir yön veremiyor. Vezir aynı görüşte değildi: - Hükümdarım hocanın elinde mucize yok. Çocuğun kabiliyeti neye ise hocası ancak onda ilerlemesine, olgunlaşmasına yardım edebilir İnsanın tabiatı değiştirilemez Terbiye yaratılışa tabidir.