Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.550.549

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kûfe Kadısı Ebû Amr-ı Hafs

Ebû Amr-ı Hafs hazretleri, Hanefî mezhebi imamlarındandır. 117 (m. 735) târihinde doğdu. 198 (m. 809)’da Kûfe’de vefât etti. İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin talebesi olup, ondan fıkıh ilmi tahsil etti. Halife Hârûn Reşîd zamanında Bağdâd’ın bir mahallesinde iki sene kadılık yaptı. Daha sonra bu vazîfeden Kûfe kadılığına verildi. Onüç sene Kûfe’de kadılık yaptı. Muhammed bin Hamîd’in verdiği habere göre kadı olması şöyle olmuştur:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Sultan Mahmud’u Kurtaran Zat

Bir gün Sultan İkinci Murâd Hân, Edirne'de abdest tâzelemek üzere çıktığı zaman ayağı kayıp düştü. O sırada nûr yüzlü bir kimse peydâ oldu. Sultânı elinden tutup, o tehlikeli hâlden kurtardı ve âniden kayboldu. Sonra Pâdişâh, kendini tehlikeden kurtaran o zâtla görüşmek istedi. Edirne'nin bütün sâlih kimselerini huzûruna dâvet etti. Ancak, dâvet ettiği kimseler arasında aradığı zât yoktu. Nihâyet bütün Edirne halkını bir yere toplatıp, birer birer gözden geçirdikten sonra, aralarında, elinden tutup kurtaran Şücâeddin Karamâni'yi buldu. Ona hürmet edip, iltifât ve ihsânlarda bulundu. Debbaglar Mahallesinde ona bir mescid ve bir dergâh yaptırdı. Talebelerine Murâdiye evkâfından maaş bağlatıp, ihsânlarda bulundu.

Vehbi Tülek

DÂmÂd İbrÂhim Paşa

Vehbi Tülek

Ezan Sesleri DevÂm Etsin!

Vehbi Tülek

Alçakliğin Böylesi

Vehbi Tülek

Balkan Savaşları sırasında İstanbul'a gelen Fransız Matin gazetesi başyazarı Stephane Lausanne, 1913 yılında yayınlanan kitabında, Osmanlı Devletindeki Ermenilerin yaptıkları zulüm ve katliamları anlatır. Kitabın bir yerinde şöyle bir hadise nakleder:

1890 senesinde Sivas'da Ermeniler isyan çıkararak silahsız Müslüman ahaliye saldırdılar ve bir çok suçsuz insanı katlettiler. Bunun üzerine oraya sevkedilen askeri birlikler hadiseyi bastırdı. Bunun üzerine şehirdeki silahlı Ermeniler, Fransız konsolosluğuna sığındılar. Bizzat konsolos ve eşi onları Osmanlı makamlarına vermemek için direndiler.

1 - Aydos Kalesi

Vehbi Tülek

Savaş İçin Planiniz Var Mi?

Vehbi Tülek

Astaze

Vehbi Tülek

Lütfi Paşa Ve Ya’kub Efendi

Vehbi Tülek

Kanuni Adina Yemin Eden Çavuş

Vehbi Tülek

Vehhabi İsyani Ve Kavalali İbrÂhim Paşa

Vehbi Tülek

56 - Paris'de Bir Osmanli

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Kâinâta Ibret Nazarıyla Bak

Harputlu İshak Efendi son devir Osmanlı âlim ve evliyâsındandır. Elazığ'da, Harput'un Percenç köyünde 1803 (H. 1218) senesinde doğdu. 1891 (H.1309) senesinde İstanbul'da vefât etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ey Gençler! Fırsatı Ganimet Biliniz

Vehbi Tülek

Yûsuf bin Esbât hazretleri Tebe-i tâbiînin büyüklerindendir. Haleb ile Antakya arasında bir köyde doğdu. Âmir bin Şüreyh, Süfyân-ı Sevrî, Yâsîn ez-Zeyyât gibi zâtlardan hadîs-i şerîf rivâyet etti. 810 (H.195) de Antakya’da vefât etti.

Molla Câmî Ve Bir Arabî...

Vehbi Tülek

Hayâ Ve Cömertlik, Ahlâkların En Efdalidir

Vehbi Tülek

Ebû Bekr eş-Şebehî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Horasan’da Nişâbûr’da yaşadı. 360 (m. 970)’de vefât etti. Zamanında Nişâbûr’da bulunan evliyânın en üstünlerinden ve en çok fetvâ verenlerinden idi. Ebû Bekr eş-Şebehî’nin rivâyet ettiği bir hadîs-i şerîfte, Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki:

Korku Ve Ümit, Nefsi Bağlayan Iki Yulardır!

Vehbi Tülek

anka Kuşuna Tuzak Kurulmaz!

Vehbi Tülek

Nûreddîn Cerrâhî Hazretleri

Vehbi Tülek

İnsanlar, Birtakım Sapık Yollara Ayrılmışlardı

Vehbi Tülek

İlim, Müminin En Samîmi Dostudur

Vehbi Tülek

Herkesi Kendinden Iyi Bil Ki

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Vehbi Tülek

Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

B0r Çuval Toprak

Cennetlik Hanım Isteyen...

Anzakli Ömer

Ayyaşin Sonu

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Ahde Vefa

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Vehbi Tülek

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek

Minareden Okunan Şiir

Vehbi Tülek