Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.475.072

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bu Ümmet, Dalâlet Üzere Ittifak Etmez!

Mevlânâ Mehdî Şîrâzî hazretleri Osmanlı tefsîr âlimlerindendir. İran’da Şîrâz’da doğdu. Şirâz’da ilim tahsil ettikten sonra İstanbul’da meşhur âlimlerin derslerine devam etti. İstanbul, Dimetoka, Silivri ve Filibe’de müderrislik vazîfesinde bulundu. 957 (m. 1550) senesinde Filibe’de vefât etti. Bu mübarek zat, bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Ii. Mahmud Han’in Hocasi

Abdurrahman Harputi hazretleri, küçük yaşta ilim tahsili için gittiği Diyarbakır'da tahsili sırasında, bütün derslerden geri kalması üzerine, arkadaşları onunla alay ederlerdi. Bu durumu hocası öğrenince, onun daha çok rencide olmaması için, yanına çağırarak; "Şimdiye kadar okudukların ve öğrendiğin bilgi sana kâfidir. Köylerde çok rahat imamlık yapabilirsin. Var git oralarda kısmetini ara." dedi. Bunun üzerine medrese tahsilini bırakarak, şehirden ayrıldı. Yolda bir hanın önünden akmakta olan bir çayın kenarında oturup düşünür ken, çayın içerisindeki taşların, suyun şiddetli akıntısından yusyuvarlak olduklarını ve pırıl pırıl parladıklarını gören genç Abdurrahmân, üzüntü ve kırık bir kalb ile; "Yâ Rabbi! Beni sen yarattın. Bu dersleri anlayamamam da senin kudretin iledir. Senin emrinde akan sular, şu taşları nasıl yusyuvarlak yapıyor ve parlatıyorsa, sen de benim zihnime kuvvet ihsân et de, rızâna kavuşturacak ilim deryâsın dan biraz nasib alayım." diye Allahü teâlâya yalvardı.

Vehbi Tülek

83 - Misir'i Fetheden Ordu

Vehbi Tülek

Turhanzade Ömer Bey’in Cevabi

Vehbi Tülek

Yeşil Sarikli Gazi

Vehbi Tülek

Gavs-ül-Memdûh'un akrabâlarından Ali Efendi birkaç arkadaşıyla hacca gitmişti. Dönüşte Lazkiye civârına geldiklerinde yiyecekleri bitti. Lazkiye'ye giderek orayı idâre eden Osmanlı paşasına durumu anlattılar ve yardım talebinde bulundular. Onların Tillolu olduğunu öğrenince, Gavs-ül-Memdûh hazretlerini sordu. Yeğeni olduğunu söyledi. Paşa buna çok sevindi ve hocalarının evsâfını sordu. O da tek tek anlattı. Anlattıkça paşa tasdik ediyordu. Buna oldukça şaşırdı. Acabâ paşa, hocamı nereden tanıyordu? Dayanamayıp sordu. Paşa da cevap olarak şöyle anlattı:

Helal Lokma Gerek

Vehbi Tülek

Belgraddan Bağdada

Vehbi Tülek

Yavuz Ve Garip Derviş

Vehbi Tülek

102 - Şahitliği Kabul Edilmeyen Padişah

Vehbi Tülek

CÂmide Nargile

Vehbi Tülek

Şehzade Selim’in Cevabi

Vehbi Tülek

Bunlar Yemek Olarak Kafidir

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Mümin Allahü Teâlâya Kavuşmak Ister

Muhammed bin Hüseyn El-Ezdi hazretleri Musul'da yetişen hadis âlimlerindendir. Hadis ilimlerine âit birçok eserler yazdı. 374 (m. 984)'de Musul'da vefât etti. Rivâyet ettiği hadis-i şeriflerde Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

mecâzî Aşktan ilâhî Aşka...

Vehbi Tülek

Mecnun, Hicaz'da bir kabile reisinin Kays adlı oğludur. Bir vesile ile başka bir kabile reisinin kızı olan Leyla ile tanışır. Bu iki genç birbirlerine sevdalanırlar... Gittikçe alevlenen bu macerayı Leyla'nın annesi öğrenir. Kızının bu durumuna kızan annesi, onu bir daha evden dışarı çıkarmaz. Kays bir daha Leyla' yı göremeyince üzüntüden çılgına döner, başını alıp çöllere gider ve Mecnun diye anılmaya başlar...

Bir Büyüğün Büyük Babası Hace Şehabeddin Şâşî

Vehbi Tülek

İmâm-ı Gazâlî

Vehbi Tülek

Çocukluğundan itibâren ilim tahsil eden Muhammed Gazâli, fıkıh ilminin bir kısmını kendi memleketinde okudu. Bir müddet sonra Cürcân'a giderek İmâm Ebû Nasr İsmâili'den ders aldı. Üç sene kadar Cürcân'da ilim öğrendi. Sonra tekrar memleketi olanTûs'a dönmek üzere yola çıktı. Memleketinde bulunduğu üç sene içinde âlim zâtların derslerine ve ilim meclislerine devâm etti. Üç yüz binden fazla hadis-i şerifi ravileriyle ezbere bilen İmam-ı Gazali hazretleri "Hüccetül-İslam" adıyla meşhurdur.

Muhammed Kurtubî

Vehbi Tülek

Hakîm Nîşâpûrî

Vehbi Tülek

İnsanla Hayvan Arasını Ayıran Fark Edeptir!

Vehbi Tülek

Be­de­ni In­san, Ba­şı ­mer­keb O­lan â­lim!

Vehbi Tülek

Uzun Emelli Olmaktan Çok Sakınmalıdır

Vehbi Tülek

O Kâinatın Efendisi Zamanın Güneşidir

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Padişah Ve At

Padişah Ve At

Padişahın yakınlarından bir beyin çok güzel bir atı vardı. Bir gün o ata binip padişahın alayına katıldı. Padişahın gözü, ansızın o ata takıldı. Böyle bir at kendi sürüsünde yoktu. Atın çalımı, rengi padişahın gözünü aldı, attan gözünü ayıramıyordu. Çevikliği, güzelliğiyle beraber atta padişahı çeken bir şey vardı. Önce önemsemek istemedi ama, gönlü atı istiyordu.
Padişah geziden dönünce, vezirine durumu açtı. Yolda bir at gördüğünü, derhal gidip o atı, sahibinden alıp, getirmelerini emretti. Padişahın adamları, hızla atın sahibi beyin yanına geldiler. Padişahın atı çok beğendiğini, ne fiyat isterse hemen vereceklerini bildirdiler. Bey, beyninden vurulmuşa döndü. O güzelim, canı gibi sevdiği atını padişah istiyordu ha! Ne yapacağını, ne söyleyeceğini şaşırdı. Padişahın adamlarını oyalamak için onlara yemek ikram etti. Onlar yemeklerini yerken İmadülmülk aklına geldi. Hemen durumu ona danışmalı, ondan akıl almalıydı. Çünkü o, zamanın en bilgini, en akıllısı, en güzel ahlaklısıydı. Kaç kere vezirliği bırakıp, ibadet için uzlete çekilmişse de padişah ona yalvararak izin vermemişti. Atın sahibi üzüntülü bir halde zamanın şeyhülislamının yanına koştu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Anzakli Ömer

Vehbi Tülek

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Geç Gelen Kurtarıcı

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Arafatta Görüşürüz

Namazini Ben Kildirayim

İsmail Hakki Efendi

Bu Gece Yolcu Olsa Gerektir

Kadin Akli

Vehbi Tülek

Yüz Vermedin!

Vehbi Tülek

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Vehbi Tülek

Derdi Olan Neylesin?

Vehbi Tülek

Sakin Kalyona Binme

Vehbi Tülek

Eğer Senin Yanında Makbul Oldu Ise

Vehbi Tülek