Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.504.502

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Allahü Teâlâ Evliyâya Bazı Sırlar Verir!

Muhammed bin Abdülvâhid Bâverdî hazretleri hadîs, tefsîr ve fıkıh âlimidir. 261 (m. 875) yılında Horasan’da Ebyurd’da doğdu. 345 (m. 956) yılında Bağdâd’da vefât etti. Yüz bin hadîs-i şerîfi, râvileriyle birlikte ezbere bilirdi. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Her Kim Bu Taşi Kaldirirsa

Osmanlı Devleti zamanında, İstanbul Okmeydanı, birçok ünlü atıcılar görmüştür. Bunların en namlılarından biri de Tozkoparan İskender'dir. O sıra İran'dan Bahtiyar adını taşıyan bir pehlivan gelip, hükümdarın yanında sert yaylar çekmiş, birçok aynalar (metal levha) vurmuş ve büyük hünerler göstermiş. Hükümdar; "Bizde buna gâlip olan kimse yok mudur?" deyince,"Pâdişahım bir nice gün izin verin tedârik olunur." demişler. Atıcıların ileri gelenleri bir yere toplanıp görüşmüşler ve şu tedâriki görmüşler: Birkaç kantar ağırlığındaki bir top taşına demirden bir halka yapıp Bab-ı Hümayun'dan içerideki meydana koymuşlar ve; "Her kim bu taşı kaldırırsa, çok büyük ihsan vardır!" diye etrafa haber yaymışlar. Bileğine güvenen herkes o demir halkaya yapışıp ancak yerden iki parmak kadar kaldırabilmiş. Ziyade kaldırabilen ancak bir karışı bulabilirmiş.

Vehbi Tülek

Babiali Baskini

Vehbi Tülek

Naime Sultan

Vehbi Tülek

95 - Sultan Ahmed'in Rüyasi

Vehbi Tülek

Birinci Ahmed Hanın sultân olduğu zaman, Osmanlı Devleti çok zor şartlar ile karşı karşı ya idi. Devlet batıda Avusturya ve doğuda İran ile harp hâlinde bulunduğu bu sırada; içte celâli adı verilen âsiler yirmişer otuzar bin kişilik gruplar meydana getirmişler, köyleri yakıp yıkmaya, üzerlerine gönderilen orduları bozmaya başlamışlardı. Bu iç gâile, Osmanlı Devletini temelinden sarsacak bir manzara görünümündeydi. Bilhassa İran, bu iç fitneyi körüklüyor ve Osmanlı Devleti içerisindeki hurûfiler de bütün güçleri ile bu fitne hareketlerini destekliyorlardı.Bostan Çelebi hazretleri, Sultan Birinci Ahmed'in tahta geçmesinden sonra büyük ceddi Mevlânâ Celâleddin-i Rûmi hazretlerinin mânevi işâreti üzerine İstanbul'a geldi. Kadir gecesi olması muhtemel bir gecede Ebû Eyyûb el-Ensâri hazretlerinin kabr-i şerifini ziyâret etti. Aynı gece Sultan Ahmed Han da şöyle bir rüyâ gördü:

İstanbul’un Sulari

Vehbi Tülek

Sabetay Sevi Ve VÂnî Muhammed Efendi

Vehbi Tülek

Zigetvar Kalesi Ve Bahri Dede

Vehbi Tülek

Ne Dediler

Vehbi Tülek

Yildirim Bayezid Ve İhtiyar Kadin

Vehbi Tülek

Burak Reis

Vehbi Tülek

Kibris’in Fethi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

işte Rüyâda Gördüğüm Zat!

Ubeydullah-ı Ahrâr hazretleri, Türkistan'ın büyük velilerindendir. Silsile-i aliyyenin on sekizincisidir. 1403 yılında Taşkend'de doğdu. 1490'da Semerkant'ta vefat etti. Talebelerinin ileri gelenlerinden biri şöyle anlatmıştır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Necmi Efendi

Vehbi Tülek

Necmi Efendi, Osmanlı âlimlerindendir. Acem diyarından (İran'dan) Bursa'ya gelip yerleşti. Asrının büyük âlimlerinden Kara Dâvûd Efendi'nin derslerinde yetişti. 978 (m. 1570)'de İstanbul'da vefât etti. Bir dersinde şöyle buyuruldu:

Hâfız Abdülazîm-i Münzirî

Vehbi Tülek

resû­lul­lahla Ilk Na­maz Kı­lan O­dur!

Vehbi Tülek

Haz­ret-i Ali'den "ra­dı­yal­la­hü teâ­lâ anh" şöy­le ri­vâ­yet edi­lir:
Ev­ve­lâ İs­lâ­ma ge­len, Ebû Be­kir'dir "ra­dı­yal­la­hü anh". Re­sûl-i ek­rem "sal­lal­la­hü aley­hi ve sel­lem" ile ilk ön­ce kıb­le­ye du­rup, na­mâz kı­lan Ebû Be­kir'dir. Haz­ret-i Ebû Be­kir ön­ce­le­ri tüc­câr idi. Se­fer ve ti­câ­ret ya­par­dı. Ek­se­ri Şâm'a gi­der­di...

Ey Oğul! Kimseyi Hakir Görme

Vehbi Tülek

Nimetlerin En Büyüğü Nefsten Kurtulmaktır

Vehbi Tülek

Şihabüddin Ahmed

Vehbi Tülek

Fakirlerin Sığınağı Huzeyfetü'l-mer'âşî

Vehbi Tülek

Allahü Teâlânın Bu Ümmete Hediyesi

Vehbi Tülek

Kefevî Hüseyin Efendi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

Hz. Mugire, Sa'd bin Ebi Vakkâs tarafından sefir olarak gönderilmişti. İranlılar, sert konuşup, Müslümanları korkutacaklarını zannettiler. Söz sırası Mugire'ye gelince, o, büyük bir cesaretle konuşmaya başladı ve şöyle dedi: "İslâmiyetin esaslarına göre, herkes Allahü teâlâ indinde bir kul olarak eşittir. Hiç kimsenin diğerine karşı bu hususta bir imtiyazı yoktur."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Vehbi Tülek

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Yüz Vermedin!

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Yüz Vermedin!

Namazini Ben Kildirayim

Vehbi Tülek

Cünnetü'l-esmâ

Vehbi Tülek

Abayi Yakmak

Vehbi Tülek

Arkadaşlarımı Korumak Için

Vehbi Tülek

Eğer Senin Yanında Makbul Oldu Ise

Vehbi Tülek

Sakin Kalyona Binme

Vehbi Tülek