Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.551.141

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kûfe Kadısı Ebû Amr-ı Hafs

Ebû Amr-ı Hafs hazretleri, Hanefî mezhebi imamlarındandır. 117 (m. 735) târihinde doğdu. 198 (m. 809)’da Kûfe’de vefât etti. İmâm-ı A’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin talebesi olup, ondan fıkıh ilmi tahsil etti. Halife Hârûn Reşîd zamanında Bağdâd’ın bir mahallesinde iki sene kadılık yaptı. Daha sonra bu vazîfeden Kûfe kadılığına verildi. Onüç sene Kûfe’de kadılık yaptı. Muhammed bin Hamîd’in verdiği habere göre kadı olması şöyle olmuştur:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Fransiz Kadinlarin İftar Ve Teravih Seyri

III. Ahmed Han devrinde Fransa'ya büyükelçi olarak gönderilen Yirmisekiz Çelebi Mehmed Efendi, bu ülkede kadınların hükmünün geçtiğini, çünkü itibarlarının erkeklerde yüksek olduğunu söyler. Ve ilave eder:"İstedikleri ne ise işlerler ve murat ettikleri yere giderler. En âlâ Beyzade, onların en aşağısına haddinden ziyade riayet ve hürmet eder."Çelebinin seyahatnamesinde yazdığına göre, Osmanlı elçilik heyeti, Fransa'ya ayak basışından itibaren adeta kadın kafilelerinin hücumuna maruz kaldı. Hele Ramazan ayı geldiğinde bu ilgi büsbütün arttı. Seyahatnamede bu olay şöyle rivayet edilmektedir:

Vehbi Tülek

Fatih’in Ruhaniyeti

Vehbi Tülek

İyiliğe Karşi Kemlik

Vehbi Tülek

Bir Salkim Üzüm

Vehbi Tülek

Avrupa hristiyanları, Papa'nın kışkırtması ile bir araya gelip Osmanlı topraklarına saldırmaya teşebbüs edince, yeryüzünün sultânı Kanuni Sultan Süleyman Han, ordusu ile sefe re çıktı. Târihlere şan veren ordu ağır ağır ilerliyor, hedefine bir an önce ulaşmak için gayret sarf ediyordu. Havalar da iyice ısınmıştı. Bir Hristiyan beldesinden geçerken, yolun dar olması sebebiyle, askerlerden kimisi üzüm bağlarından yürümek mecburiyetinde kaldı. Olgunlaşan üzümler susuzluktan dudağı çatlamış askerlere; "Al beni, ye beni" dercesine duruyordu. Askerlerden biri dayanamayıp, sahibinin haberi olmadan bir salkım üzüm kopardı. Yerine de bir keseye koyduğu parayi bağladı. Üzümü de yedi.

İslamiyet Dersi

Vehbi Tülek

Baba Yusuf Sivrihisari Ve Ii. Bayezid Han

Vehbi Tülek

Somuncu Baba

Vehbi Tülek

İşte, İnsan Bunlari Görüp Gurura Kapilmamali

Vehbi Tülek

Sultan Abdülaziz Eğer O Topu Patlatsaydi

Vehbi Tülek

SehzÂdelerin Sünnet Dügünü

Vehbi Tülek

Ii. Abdülhamid Han'in İmzasi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Çanakkale Şehidi Üsteğmen Zahid

Şiran ilçesinden Yetimoğlu Mustafa'nın oğlu Üsteğmen Zahid, (Mülâzim-i Sani Zahit Efendi) Çanakkale'de şehit olan kahramanlarımızdan biridir. Vefatından önce hanımına yazdığı mektubu ibretle okuyalım:

"Eşim Hanife Hanıma..."
"Aziziye (Pınarbaşı) ilçesinin Kılıç Mehmet Bey Köyü'nden Ahmet Efendi kızı eşim Hanife Hanıma...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sen Dilin Ile Değil Kalbinle Mümin Ol

Vehbi Tülek

Muhammed bin Hasen İsterâbâdi hazretleri fıkıh, hadis ve tefsir âlimidir. 311 (m. 924)'de İran'da İsterâbâd'da doğdu. 386 (m. 996)'da Cürcan'da vefât etti. Bir dersinde, Kelime-i tevhidin üstünlüklerini anlatırken buyurdu ki:

Fahreddin-i Rumi

Vehbi Tülek

Kırâat Imamlarından Abdullah Bin İdris

Vehbi Tülek

Abdullah bin İdris, Tebe-i Tâbiin'in fıkıh, hadis ve kırâat imamlarındandır. Hicretin 120 (m. 737) yılında Kûfe'de doğdu. 192 (m. 807) yılında orada vefât etti.
Abdullah bin İdris hazretleri ilmin her dalında geniş bilgi sahibiydi. Hârun Reşid, kendisini kadı yapmak istedi. Ancak bazı sebeplerle, Abdullah bin İdris bunu kabul etmedi. Bunun üzerine Hârûn Reşid oğluna hadis okutmasını istemiş, O da oğlu cemaate gelirse, ona hadis okutabileceğini söylemiştir.

Harputlu Hacı Ömer Efendi

Vehbi Tülek

Hangi Hükümleri Inkâr Edenler Imansız Olur?

Vehbi Tülek

Bir ân Rabbinden Gâfil Olma Sakın

Vehbi Tülek

ben Muradıma Nail Oldum...

Vehbi Tülek

Şâfiî Fıkıh âlimi Ebû Bekr Eş-şelî

Vehbi Tülek

Bir Hikmet Ehli Cimmeni

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Bize Teveccüh Edin

Bize Teveccüh Edin

1604 senesinde Sivas'daki Şemsiyye Dergâhı şeyhi ve Kara Şems'in dâmâdı Receb Efendi vefât edince, Abdülmecid Efendi onun vazifesini yürüttü. İlim ve irfândaki şöhretini duyan Sultan III. Mehmed Han tarafından İstanbul'a dâvet edildi. Üçüncü Mehmed Han, Abdülmecid Efendiyi İstanbul'a dâvet ederken, kendi el yazılarıyla şu mektubu yazmışlardı:"Fazilet ve kerâmet sâhibi Sivaslı Abdülmecid Efendi! Merhûm amcan Şemseddin Efendi nin, Eğri seferinde maddi ve mânevi çok yardımlarını gördüm. Döndükten sonra İstanbul'da kalmasını istemiştim. Fakat o arzu etmeyince, ihtiyârlığı sebebiyle memleketine gitmesine izin verdim. Şimdi sizin söz, fiil ve diğer özelliklerinizle ona tam olarak benzediğinizi duydum. İstanbul'u teşrifinizi cân-ü gönülden istiyorum. Hatt-ı şerifim size ulaştığı zaman ihmal etmeyesiniz."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Derdi Olan Neylesin?

Vehbi Tülek

Latif Bir Şikayet

Vehbi Tülek

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

Gerçek Zehir

Geç Gelen Kurtarıcı

Bunlar Şarapti

Derdi Olan Neylesin?

Tencere Yuvarlanir, Kapağini Bulur

Vehbi Tülek

Adam Olmazsan

Vehbi Tülek

Keramete İnanmayan Âlim

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Vehbi Tülek

Dört Şey Mühimdir

Vehbi Tülek

Hakikati Görmek

Vehbi Tülek