Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.417.982

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kardeşim Ağır Hasta Ya Resûlallah!

Abdülazîz Dehlevî hazretleri, Hindistan evliyâsının büyüklerinden Şah Veliyyullah Dehlevî hazretlerinin oğludur. 1746 (H.1159) senesinde Dehli'de doğdu. Küçük yaşta Kur'ân-ı kerîmi ezberledi. On bir yaşında iken babasının vazîfelendirdiği hocalardan okudu. Meşhur altı hadîs kitabı Kütübü Sitte gibi kıymetli eserleri babasından dinledi. Hadîs-i şerîf ilminde diploma aldı. Hindistan'da İngiliz yönetimine karşı hürriyet meşalesini yakarak "Sirâc-ül-Hind" lakabıyla tanındı. 1824 (H.1239) senesinde Delhi'de vefât etti. Elli kadar eser yazdı. Tefsîr-i Azîzî isimli eserinde Bekara sûresinin fazîletlerini bildirirken diyor ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

İki Defa Tahta Çikan Padişah I. Mustafa Han

Ağabeyi Birinci Ahmed Hanın vefâtı üzerine 22 Kasım 1617'de ilk defâ ekberiyet kâidesine göre, yâni hânedânın en yaşlı mensûbu olarak zorla tahta çıkarıldı.Sultan Mustafa Han, devlet meseleleriyle ilgilenmediğini ifâde ederek saltanatı kabul etmediyse de bu hâl devlet erkânınca göz önüne alınmadı. Ancak çok geçmeden devlet işlerinde Sultânın yabancı kalması ve işlerin karışması üzerine, durumun böyle devâm edemeyeceğini anlayan devlet adamları hal'ine fetvâ aldılar ve 26 Şubat 1618 günü Sultan Mustafa'yı tahttan indirerek yerine Genç Osman'ı çıkardılar.Ancak yenilik taraftarı olmayanların tahrikleri neticesinde isyân eden yeniçeriler 19 Mayıs 1622'de Genç Osman'ı tahttan indirdiler. Bu durum Sultan Mustafa'nın ikinci defâ tahta geçirilmesine yol açtı. Bu sırada Sultan Osman Hanın veziriâzam Kara Dâvûd Paşa tarafından şehit ettirilmesi büyük karışıklıklara sebep oldu. Sultan Mustafa Han, Dâvûd Paşayı azlederek yerine Mere HüseyinPaşayı getirdiyse de, isyanlar son bulmadı. Erzurum Beylerbeyi Abaza Mehmed Paşa başkaldırarak, bölgesindeki yeniçerilerin bir kısmını öldürttü. "Genç Osman'ın intikâmını alacağım" diye and içen Abaza, İstanbul'a gelmek için yola çıktı. Bursa'yı muhâsara ettiyse de alamadı. Kış geldiği için Niğde'ye çekildi.

Vehbi Tülek

23 - Budin Müdafaasi

Vehbi Tülek

Alin Terinde Bereket Vardir

Vehbi Tülek

Ordusunun Başinda Sefere Çikan Son Osmanli Padişahi

Vehbi Tülek

İkinci Ahmed Hanın 6 Şubat 1695'te vefâtıyla tahta çıktı. Pâdişâh olduğunda, Osmanlı Devleti on iki yıldan beri Avusturya, Lehistan, Rusya ve Venediklilerle harp ediyor du. Gayretli ve kahraman ruhlu bir hükümdar olan Sultan Mustafa Hân, tahta çıkışının üçün cü günü sadrâzama gönderdiği fermânda;"Cenâb-ı Hak, bu âciz, bu günahkâr kuluna bir cihân pâdişâhlığı ihsân etti. Pâdişâh ların hangisi zevk ve sefâya; kendi nefsinin râhatına düşmüş ise, eli altındaki memleketleri nin ve tebeasının huzûru ve râhatı kaçmıştır. Biz, bugünden zevki ve sefâyı kendimize haram kıldık. Düşmana karşı ceddim (Kânûni) Sultan Süleymân gibi kendim sefere çıkmaya kat'i niyet ettim. Sizler ki veziriâzamım, vüzerâ, ulemâ, vükelâ ve ocak ağalarısınız, cümleniz bir yere gelip, bu hatt-ı hümâyûnumu okuyup düşününüz, gazâya gitmem mi makbul, yoksa Edirne'de oturup, kalmamız mı münâsip? Din ve devlet ve halka hangisi faydalı, Allah için söyleşüp, doğruyu bana bildiriniz vesselâm..." buyurarak vazifeye başladı. Bu Hatt-ı Hümâyûn devlet adamlarını, âlimleri, kumandanları, askerleri ve ahâliyi çok memnun edip coşturdu. Hocası Seyyid Feyzullah Efendiyi yanından ayırmayıp, sultanlığında da çok istifâde etti. Ordunun başında sefere karar verip, saltanatının ilk günlerinde sevindirici zaferler kazanıldı. 18 Şubat 1695'te Sakız Adasının Venedik İşgâlinden kurtarılmasını temin eden Koyun Adaları Zaferi kazanıldı.

Bir Bayram Günü

Vehbi Tülek

Ümid Bekler

Vehbi Tülek

İngiliz Kraliçesi I. Elizabeth Osmanli Himayesinde

Vehbi Tülek

Al Mührü Ver Mührü

Vehbi Tülek

Sen Kim, Bu Evi Yapmak Kim

Vehbi Tülek

Osmanli Askeri Ve Papazlar

Vehbi Tülek

Türk Adaleti

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Saîd Bin Fîrûz Tâî

Said bin Firûz Tâi hazretleri Tabiin'in hadis ve fıkıh âlimlerindendir. Kûfe'de doğdu. İbn-i Abbas, İbn-i Ömer ve Ebû Said el-Hudri (radıyallahü anhüm) gibi sahâbilerden hadis rivayet etti. Kendi­sinden de Amr bin Mürre ve Atâ bin Sâib gi­bi tabiinin hadis alimleri rivayette bulundular. Haccâc'a karşı yapılan Deyrülcemâcim Savaşında 82 (m. 701)'de şehid oldu. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Cüzcânî

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Cüzcâni hazretleri kelam ve Hanefi fıkıh âlimlerindendir. Horasan'da Cûzcân'da doğdu. İlk tahsilinden sonra Bağdad'a giderek zamanın büyük âlimlerinden fıkıh ve kelam dersi aldı. Ebû Nasr İyâdi ile Ehl-i sün­net itikadı mezheb imamlarından Ebû Mansûr Mâtüridi hazretleri, Cûzcâni'nin en meşhur talebeleridir. Cûzcâni hazretleri, dokuzuncu yüzyılın ikinci yansında vefat et­ti. Bir dersinde şunları anlattı:

Lânet Etmek Için Gönderilmedim

Vehbi Tülek

Kur’ân-ı Kerim, Harf Ve Kelime Olarak Gönderildi

Vehbi Tülek

Seyfüddin İbnü'l-Cündi hazretleri kı­raat âlimidir. 699 (m. 1300)'de Şam'da doğdu. Zehebi bu tarihi 698 olarak vermiştir. Mekke'de ve Kahire'de zamanın büyük âlimlerinden kıraat ilmi tahsil etti. 769 (m.1368)'de Kahire'de vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Akıl, Göz Gibidir Din Bilgileri De Işık

Vehbi Tülek

Eshâb-ı Kirâmın Yolunda Gidenler

Vehbi Tülek

Siz Yalancı Ve Kâfir Olmuşsunuz!

Vehbi Tülek

Havftan Daha Yüksek Makam!

Vehbi Tülek

Muhammed Acluni

Vehbi Tülek

Nesibe Hâtûn Ve Habib Bin Zeyd

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
At Hirsizi

At Hirsizi

Abdullah-ı İlâhi'nin sohbetleri çok tesirli ve faydalı olurdu. Sohbetlerinde ve diğer zamanlarda herkesin gönlünü almaya çok dikkat gösterirdi. Sohbette bulunanlardan birinin bir sıkıntısı, bir müşkülü olsa onun hâlini keşfeder sıkıntısını giderirdi. Sohbetiyle, tereddütleri ortadan kaldırırdı.

Yine bir gün sohbette, söz çalışmak ve gayretten açılmıştı ve; "İnsan çalışıp, gayret göstermedikçe olgunlaşamaz ve bir mertebeye ulaşamaz." buyurmuştu. Bu sırada sohbetinde bulunan bir âlim, bu sözleri işitince, "at hırsızı kıssası" diye bilinen bir hâdiseyi hatırladı. "Peki onun hâli nasıl oldu?" diye düşündü. Abdullah-ı İlâhi, o âlimin kalbinden geçen düşünceleri kerâmetiyle anlayıp, ona doğru dönerek; "Söylediğim söze, at hırsızlığı yapan kimsenin hâli ile karşı çıkmak hâtıra geldi değil mi? Fakat ona da cevap vardır." dedi. Sonra sohbetinde bulunanlara dönüp; "Hiç o hâdiseyi işiteniniz var mıdır?" diye sordu. Ve hâdiseyi şöyle anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Eğer Senin Yanında Makbul Oldu Ise

Vehbi Tülek

Üzülmeyiniz, Allahü Teala Sizi Kurtardi

Vehbi Tülek

Keramete İnanmayan Âlim

Annenin Hizmete İhtiyaci Var

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Cennetlik Hanım Isteyen...

Firkateyne Bininiz

Yeterki Kalbi Kirilmasin

Vehbi Tülek

Hayat Kurtaran Yalan

Vehbi Tülek

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Vehbi Tülek

Alabilirsen Al

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Vehbi Tülek