Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.519.834

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bilgisiz Kişiler, Zillete Düşmeye Mahkûmdur!

Ebû Ahmed Muzaffer hazretleri, evliyânın büyüklerindendir. Ebû Sa’îd-i Ebü’l-Hayr ve diğer büyük zâtlarla görüşüp onlardan ilim öğrendi. Kendisinden de birçok kimseler istifâde etti. Hicri 5. asrın ortalarında vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Moskoftan Padişah Olur Muymuş Be!

Osmanlı'nın şanını, sadece harp meydanlarında değil, diğer sahalarda da yücelten lerden biri de cihan pehlivanı Filiz Nurullah idi. Avrupalıların "fevkalbeşer" insanüstü dedikleri bu koca adam, daima geçim sıkıntısı çekiyordu. Çünkü çıktığı minderlerde hiçbir güreşçi onu mağlup edemiyor, bu yüzden kimse de onunla güreşmek istemiyordu. Güreş yapamayın ca da parasız kalıyordu.1894'de Koca Yusuf ile birlikte gittikleri Paris'te önüne gelen bütün güreşçileri en çok on dakika içinde yenerek büyük bir nam kazandı. Bu yüzden güreş organizatörleri onu başka güreşlere sokmadılar.İvan adında bir Rus güreş organizatörü, onu Rusya'ya götürdüğü takdirde ilgi toplayıp büyük paralar kazanacağını düşündü ve İstanbul'a geldi. Filiz Nurulah'ı buldu ve ona Rusya'da güreşler yapmasını teklif etti. Ayrıca, hiçbir Türk güreşçisinin Rusya'ya gitmeyeceğini zannederek, onu teşvik için dedi ki:

Vehbi Tülek

Saltanat Tahtina Oturacaktir

Vehbi Tülek

Emir Sultan’in Himmeti

Vehbi Tülek

Zulm İle ÂbÂd Olanin

Vehbi Tülek

Fâtih Sultan Mehmed Hân'ın babası Sultan II. Murad Hân devrinde, bir gün sadrâzam askere mûtad ulûfesini dağıttıktan sonra, padişahın huzuruna girmiş ve durumu şöyle rapor etmişti:"Devletlû Hünkârım, asâkir-i hümâyuna ulûfesini dağıttık. Ancak bir miktar akçe arttı. Ferman buyurursanız, ihtiyat akçesi olarak hazine-i hâssaya koyup saklayalım..." Sadrâzam, paranın artması haberine padişahın sevineceğini umuyordu. Fakat yanıldığını anlamakta gecikmedi. Sultan Murad Hân bu durumdan memnun olmamıştı. Zira o güne kadar ulûfe dağıtıldıktan sonra geriye para kalmazdı. Şimdi kaldıysa bunun bir sebebi olmalıydı. Bu yüzden sadrâzama şu sözleri söyledi:"Lala, her zaman ulûfe dağıtırken geriye akçe kalmaz iken, bu sefer fazla gelmesinin sebebi ne ola ki? Herhal Defterdârım bize yaranmak, gözümüze girmek için halktan fazla akçe toplamış, hazinede her zamankinden fazla akçe cem' eylemiş. Padişah'a yaranmak için halka zulmeden, tebaanın malını zorla elinden alan bir Defterdâr bize gerekmez..."Bu sözlerden sonra, Sultan Murad Hân Defterdârı'nı derhal vazifeden aldı. Zira 'Zulm ile âbâd olanın, kahr ile berbâd olacağı' hakikatine gönülden inanıyor, halkına elinden geldiğince adâlet ile muâmele etmeye çalışıyordu

Hamdolsun İslam Askeri Muzaffer Olmuştur

Vehbi Tülek

Kibris’in Fethi

Vehbi Tülek

Binbaşi Mehmed Ali Bey

Vehbi Tülek

Kanuni Sultan Süleyman’in Vesikalarla Konuşmasi

Vehbi Tülek

Traş Edilmiş Sakal Daha Gür Çikar

Vehbi Tülek

Yildirim Bayezid’in Mendili

Vehbi Tülek

Din Ve Devletin Ayakta Kalmasi İçin

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Ömrünü Faydalı Şeyler Için Harca

Emir Osman Efendi İstanbul velilerindendir. 1513 (H. 919) senesinde Sivas'ta doğdu. Küçük yaşta ilim öğrenmek için İstanbul'a geldi. Sahn-ı semân medreselerinde ilim tahsil etti. Kırklareli'nin Vize kazasında Şeyh Alâüddin Ali Efendinin, sonra İstanbul'da Nûreddinzâde'nin sohbetlerinde yetişti. İcazet alarak Kasımpaşa'daki dergâhında talebe yetiştirdi. 1594 (H. 1003) senesinde İstanbul'da vefât etti. Nasihat isteyen bir talebesine şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

kalbin Katılaşırsa!..

Vehbi Tülek


Ahmed Diyobendi hazretleri, Hindistan'da yetişen velilerdendir. Doğum ve vefât târihleri belli değildir. Sehârenpûr'a yakın Diyobend şehrinde doğdu. Serhend şehrine giderek İmâm-ı Rabbâni hazretlerine talebe oldu. İhlâsı sebebiyle İmâm-ı Rabbâni'nin iltifat ve merhametine kavuştu. İcâzet alarak halifesi oldu.

Hanbeli Fıkıh âlimi Ebu Abdullah El-takî

Vehbi Tülek

Atâullah Efendi

Vehbi Tülek

Atâullah Efendi rahmetullahi aleyh, elliikinci Osmanlı şeyhülislâmıdır. Doğum yeri ve târihi bilinmemektedir. 1127 (m. 1715) senesinde Bolu'da vefât etti. Güzel ahlak hakkında şunları anlattı:

Kabirde Nimet De Vardır Azap Da

Vehbi Tülek

Ahmak Olan Nefsinin Arzuları Peşinde Koşar

Vehbi Tülek

İlim Öğrenmek, Kalbi Îmar Etmekle Olur

Vehbi Tülek

Karamollazade Abdülhamid Efendi

Vehbi Tülek

Mushafa Bakarak Okumanın Faziletimushafa Bakarak Okumanın Fazileti

Vehbi Tülek

Ahmed Beykendî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Altıyüz Dirhemlik İp

Vehbi Tülek

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Vehbi Tülek

Arkadaşlarımı Korumak Için

Helvaci Çocuk

O Kullarına Çok Merhametlidir

Korkma!

Kabahat Kilincin Midir?

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Vehbi Tülek

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Vehbi Tülek

Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

Vehbi Tülek

9 Evi Dolaşan Kelle

Vehbi Tülek

Zalimlere Dersini Verdi!

Vehbi Tülek

SelÂmetle Gidip Gel

Vehbi Tülek