Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.499.393

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kim Kibirli Olursa Allahü Teâlâ Onu Alçaltır!

Abdurrahmân Fûrânî hazretleri hadîs ve Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 388 (m. 998) yılında Türkistan’da Merv’de doğdu. Buradaki büyük âlimlerin derslerine devam ederek ilmde yüksek derecelere ulaştı ve icazet aldı. Şafiî mezhebinde mutlak müctehid ile müntesib müctehid arasında bir derece olan eshâb-ı vücûhtan sayıldı. Hadîs ilminde zamanının ileri gelenlerinden idi. 461 (m. 1069) yılında Merv’de vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Akşemseddin Ve Fatih Sultan Mehmed

İkinci Murâd Hanın vefâtı ile Osmanlı tahtına çıkan genç pâdişâh Sultan Mehmed, İstanbul'un fethi hazırlıklarını tamamladıktan sonra şehre doğru hareket ederken, Allah adamlarının da ordusunda bulunmasını istedi. Bu dâvet üzerine Akşemseddin, Akbıyık Sultan, Molla Fenâri, Molla Gürâni, Şeyh Sinân gibi meşhûr âlim ve veliler, talebeleriyle birlikte orduya katıldılar. Yine orduya katılan Aydınoğlu, Karamanoğlu, İsfendiyaroğlu kuvvetleri gibi gönüllü birlikler, İstanbul'un fethinin, bütün Türk-İslâm âlemince mukaddes bir gâye kabûl edildiğini dile getirdiler. Bilhassa talebeleriyle birlikte orduya katılan Akşemseddin hazretleri ve diğer âlim ve evliyâ zâtlar, askerlere ayrı bir şevk ve azim veriyorlardı. Fâtih Sultan Mehmed Han, İstanbul önlerinde ordugâhını kurduktan sonra, düşmana önce İslâmı tebliğ etti. İslâmiyetin emri olan hususları bildirdi. Fakat, Bizanslılardan red cevabı alınca, şehri kuşatmaya başladı. Kuşatmanın uzaması ve bir netice elde edilememesi bâzı devlet adamlarını ümitsizliğe düşürdü. Bunlar şehrin alınamayacağını, üstelik bir Haçlı ordusunun Bizans'ın imdâdına koşacağını sanıyorlardı. Bütün bu olumsuz propagandalara karşı orduda pâdişâhı ve askeri fethe karşı gayrete getiren bir din büyüğü vardı; Akşemseddin. O, şeyhi Hacı Bayram-ı Veli'nin; "İstanbul'un fethini şu çocukla bizim köse görürler!" sözünü biliyor ve tahakkuk edeceğine kalpten inanıyordu.

Vehbi Tülek

Toprak Taşimaya Giderüm

Vehbi Tülek

Kuzey Afrika’yi İspanyollardan Kurtaran Osmanlilar

Vehbi Tülek

Sakiz Adasinin Fethi Ve Nasuhi Efendi

Vehbi Tülek

Sakız Adasını Venedikliler yeniden istilâ etmişler, oradaki müslüman halka eziyet ve işkencelerde bulunmuşlardı. Bunlara karşı Mezomorto HüseyinPaşa komutasında bir donanma gönderildi. Bu donanma Sakız'ı almak üzere savaşa girdi. Osmanlı yiğitleri Sakız'da çarpıştıkları bir sırada, Nasûhi Efendi, Üsküdar'daki dergâhında kırk gün süren bir halvete çekildi. Kimsenin olmadığı bir odada Allahü teâlâyı zikreder, oruç tutar, namaz kılar, Kur'ân-ı kerim okuyarak ibâdet ederdi. Bir gün yakın dostlarına; "Elhamdülillah Sakız Adası ehl-i İslâma nasib oldu." buyurdu. Yakın dostları bugünün târihini bir yere kaydettiler. Birkaç gün sonra fetih haberi duyuldu. Aylar sonra Sakız Adasının fethine katılan gâzilerden bâzıları Nasûhi Efendinin dergâhına ziyârete geldiler. Adanın fethi sırasında, Venediklilere karşı elinde kılıç olduğu halde asker kıyâfetinde olmayan pekçok yiğitle birlikte Nasûhi Efendiyi çarpışır gördüklerini söylediler. Adanın fetholunduğu günü bildirdiler. Talebeler daha önce kaydettikleri târihle karşılaştırdıkla rında bunun, bildirilen güne rastladığını hayretle müşâhede ettiler.

Sultan Ii. Murad Ve Şücaeddin Karamani

Vehbi Tülek

95 - Sultan Ahmed'in Rüyasi

Vehbi Tülek

Galiçya Cephesinde Bir Türk Çocuğu

Vehbi Tülek

Ii.mahmud Han’in İlim Ve Sanat Aşki

Vehbi Tülek

Harp İlanindan Vazgeçsin

Vehbi Tülek

102 - Şahitliği Kabul Edilmeyen Padişah

Vehbi Tülek

Habib Baba

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

“imâm Efendi” Osman Bedreddin

Osman Bedreddin (İmâm Efendi), Mahmud-ı Samini hazretlerinin talebesidir. Onun huzurunda kısa zamanda kemâle erdi ve on sekiz gün gibi kısa bir zamanda icâzet aldı. Bu mübarek zat da hocası gibi, hayâtı boyunca dâimâ insanları saâdete kavuşturmak için çalıştı. Vaaz ve nasihat etti...
Osman Bedreddin hazretleri vefâtından birkaç gün evvel vasiyetini yazdı. Vefât ettiğinde, halk arasında çok sevildiğinden, cenâzesinde büyük bir kalabalık toplandı. Harput'ta Meteris Kabristanına defnedildi...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sözün Fazlası Mı Yemeğin Fazlası Mı Daha Zararlıdır?

Vehbi Tülek

Hüseyn bin Abdullah Neccâd hazretleri hadis, usûl ve Hanbeli fıkıh âlimidir. Bağdad'da yaşadı. 360 (m. 971) yılında vefât etti. Hanbeli mezhebinin büyük âlimlerinden Ebû Hasen, Beşşâr, Ebû Muhammed Berbehâri ve daha birçok âlimden ilim öğrendi. Hadis, usûl ve Hanbeli fıkıh bilgilerinde imam ve zamanın en büyük âlimi oldu. Eshâb-ı kiramın (radıyallahü anhüm) bir kısmını severiz deyip, diğerlerini kötüleyen Râfızileri kendi delilleriyle perişan etti. Müslümanları bu fitnecilere karşı uyardı. Onların doğru yoldan sapmamaları için nasihatlerde bulundu. Kıymetli bilgilerini talebelerine öğretti. Pek değerli eserler de yazdı.

Muhammed Nesâvî Hazretleri

Vehbi Tülek

Allah'tan Hayâ Etmek, Müminlerin Hazinesidir

Vehbi Tülek

Ebû Ali Rodbâri hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Bağdâd'da doğdu. Mısır'da yerleşti. 321 (m. 933)'de vefât etti. Cüneyd-i Bağdadi, Ebü'l-Hüseyn Nûri ve başka zâtların sohbetlerinde bulunup, yüksek ilimlerinden istifâde etti. Tasavvufun inceliklerine dâir çok güzel sözleri ve çok sayıda hoş menkıbeleri vardır. Ebû Ali Rodbâri hazretleri buyurdu ki:

Müşfik Bir Asker H. Hayri Aytepe

Vehbi Tülek

Arkadaşları Arasında Kendini Farklı Görmek

Vehbi Tülek

Allaha Tam Kulluk Helâl Lokmayla Olur

Vehbi Tülek

Kutlu Talebe İmâm-ı Züfer

Vehbi Tülek

Abdülazîz Debbağ

Vehbi Tülek

Allahü Teâlâ, Kibirliyi Elbette Sevmez

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Kul Hakkı

Kul Hakkı

Bâyezid-i Bistâmi yağmurlu bir havada Cumâ namazına gitmek için evinden çıktı. Sağnak hâlde yağan yağmur, yolu çamur hâline getirmişti. Yağmur bitinceye kadar bir evin ihâta duvarına dayandı. Çamurlu ayakkabılarını duvarın taşlarına sürerek temizledi. Yağmur yavaşlayınca câmiye doğru yürüdü. Bu sırada aklına bir mecûsinin duvarını kirlettiği geldi ve üzülerek;

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Vehbi Tülek

B0r Çuval Toprak

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

O Kullarına Çok Merhametlidir

Ayyaşin Sonu

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

Vehbi Tülek

Bana Delil Getir

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Vehbi Tülek

Yirmi Saniyede

Vehbi Tülek

Anzakli Ömer

Vehbi Tülek