Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.452.109

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Allahü Teâlâ, Bu âlemi Insanoğluyla Süsledi

Ebû Saîd Ferec hazretleri tefsîr, hadîs, kelâm, fıkıh, kırâat, usûl ve nahiv âlimidir. Endülüs’te (İspanya) Gırnata’da (Granada) 701 (m. 1301) senesinde doğdu. 782 (m. 381) senesinde orada vefât etti. O zamanın en meşhur ilim merkezlerinden olan Gırnata’da büyük âlimlerden ilim tahsil etti ve her birinden icazet alarak talebe yetiştirdi. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Dilsiz Dili

Osmanlı sarayında bizebân da denilen sağır-dilsiz görevliler bulunur, bunlar devlet işlerinin görüşülmesi esnasında hizmet eder, evrak getirip götürürlerdi. Sağır-dilsiz oldukları için devlet sırlarının işitilmesi ve yayılması tehlikesi ortadan kalkardı.Bunların anlaşmak için kendilerine mahsus işâretleri ve el hareketleri vardı ki, buna 'Dilsiz dili' denirdi. Bütün saray halkı bu dili öğrenmişti. Pâdişahın huzûrunda konuşmak ayıp sayıldığı için saraylılar bu dille anlaşırlar, hattâ başka zamanlarda bile bu dille birbirlerine hikâyeler anlatırlardı. Dilsiz dili sarayda neredeyse moda olmuştu. Sağır-dilsiz görevliler Tanzimat'ın ilânından sonra kurulan meclislerde ve Heyet-i Vükelâ denilen bakanlar kurulunda da kullanıldı. Devlet adamları bunlarla anlaşabilmek için dillerini öğrenmek zorundaydılar. Bunlar son derece hassas ve zeki kimselerdi. Hâfızaları çok güçlüydü. Şâhit oldukları tarihi olayları en ince teferruâtına kadar anlatırlar, tarihi şahsiyetleri kendilerine mahsus hareketleriyle karikatürize edebilirlerdi. Sözgelişi, sağ ellerini parmakları açık tuğ gibi başlarına götürdüklerinde pâdişahı, ellerini yumup baş parmağı 'birinci' der gibi dimdik yukarı kaldırdıklarında da sadrâzamı kasdettikleri anlaşılırdı. Günümüzde de bâzı toplantılarda sağır-dilsiz görevliler hizmet etmektedir.

Vehbi Tülek

Velinimeti Uğrunda Feda-yi Can Eden Kahraman

Vehbi Tülek

Yeniçeri Zorbalari Ve Iv. Mustafa Han

Vehbi Tülek

Demek Yolda Kaldiniz

Vehbi Tülek

Şeyh Alâüddin, tasavvuf yoluna girişini şöyle anlatır: "Sultan İkinci Bâyezid Hânın ordusunda bir nefer idim. Ordu, bir zaman küffâr üzerine sefer etti. Dönüşte yolda şiddetli bir soğuk ve yağmur başladı. Bu esnâda ben civar bir köyde misâfir olmak istedim. Köylüler beni kabûl etmediler. Gece karanlığında yola koyuldum. Yağmur, gökten bardaktan dökülürcesine yağıyordu. Her taraftan seller akıyordu. Vâdi, deniz gibi oldu. Ben, Allahü teâlâya tevekkül ederek ilerledim. Yol üzerinde bir nehirle karşılaştım. Akan sellerle nehir daha da kabarmış, köprüyü de örtmüştü. Sulara girip, önümdeki tehlikeden gâfil olarak, gece karanlığında ilerledim. Sular, atımın ayaklarını örtmeye başlamıştı. O esnâda beni boğulma korkusu kapladı. Geri dönmek istedim. Yolu bulamadım. Ölümle burun buruna geldim. Ölümü düşünerek, tövbe ve istigfâra başladım.

Ii. Adülhamid’in Verdiği Senet

Vehbi Tülek

Artik Serbestsiniz

Vehbi Tülek

Sultan I. Murad Hanin Oğullarinin Sünnet Düğünü

Vehbi Tülek

86 - Hoşa Giden Tabir

Vehbi Tülek

Sultan Abdülhamid’e Feminist Teşekkür

Vehbi Tülek

Rumeli Fatihi Lala ŞÂhin Paşa

Vehbi Tülek

Kahraman Bir Türk Düşmani

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Bakara Kur´ân'ın Zirvesi Yasîn Ise, Kalbidir

Simkeşzade Hasan Feyzi Efendi Osmanlı ulemasındandır. Şeyh Abdülehad Nuri'den hilâfet aldıktan sonra Bayramiye melâmilerinin şeyhlerinden Şeyh Beşir Efendi'ye intisap etti. 1102 (m. 1690)'da vefat etti. "Beydavi tefsirinin Bakara sûresi bölümüne talikatı" isimli eserinde şöyle nakleder:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Dünyâ, Imtihân Için Sâlih Kullardan Alındı

Vehbi Tülek

Şemsüddîn Muhammed Rûcî hazretleri evliyânın büyüklerindendir. 1417 (H. 820) senesinde Türkistan’da Rûc köyünde doğdu. Mevlânâ Sa'düddîn'in sohbetine kavuşarak yüksek derecelere ulaştı ve icazet verilerek talebe yetiştirdi. 1498 (H. 904) senesinde vefât etti. Buyurdu ki:

Hacı Abdullah Efendi

Vehbi Tülek

Utanmayan Kimsede Hayır Yoktur

Vehbi Tülek

Mahmûd Bedreddin Efendi, Osmanlı âlimlerindendir. 937 (m. 1530)'da Edirne kadısı iken vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Kitap, Sünnet İcmâ Ve Kıyâs

Vehbi Tülek

Ziyaeddin Makdisi

Vehbi Tülek

Namazın Ahkâm Ve Erkânına Riâyet Etmek

Vehbi Tülek

Meyyitin Kefaretini Velîsi Verir

Vehbi Tülek

Farza Ve Harama Önem Vermemek Küfürdür

Vehbi Tülek

Bir Allah Adamı... Abdülmecîd Şirvânî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

Osmanlı evliyalarından olan bu zat, Çanakkale'de yaşamıştır. Devrin Osmanlı sultanı Dördüncü Mehmed Han rüyâsında Ahmed Câhidi hazretlerini gördü. Bunun üzerine derhâl Kilidü'l-Bahr'e gelerek onu ziyâret etti. Sohbeti ile şereflenerek duâsına mazhar oldu. Ahmed Efendi, Sultanın hiç bir maddi ikramını kabûl etmedi. Dördüncü Mehmed Han bunun üzerine Ahmed Câhidi hazretlerine "Sultan" ünvânını verdi. Bundan sonra Evliyâ Sultan ve Ahmed Câhidi Sultan diye de anıldı.1659 (H.1070)'da vefât eden Ahmed Câhidi Kilidü'l-Bahr'de zevcesi Kerime Hâtun'un medfun bulunduğu türbeye defnedildi. Kendisinden 17 yıl önce vefât eden oğlu Âdem Efendinin kabri ise türbenin dışında güney taraftadır. Câhidi Sultan, vefâtının üzerinden üç asırdan fazla bir zaman geçmesine rağmen hâlâ gönüllerde yaşamakta kabri ziyâret olunarak mânevi istifâdelere kavuşulmaktadır.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek

Cimrilik Ve Nankörlüğün CezÂsi

Vehbi Tülek

Namazini Ben Kildirayim

Abdullah-i EnsÂrî

Allah Haramdan Kaçani Korur

Fani Dünya

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Adalet Ve Tevazu

Vehbi Tülek

Kabahat Kilincin Midir?

Vehbi Tülek

Eğer Senin Yanında Makbul Oldu Ise

Vehbi Tülek

Latif Bir Şikayet

Vehbi Tülek

Allah Nasil Misafir Edilir?

Vehbi Tülek

Allah’a Firar Et

Vehbi Tülek