Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.506.842

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Nefis, Gerçekten Kötülüğü Şiddetle Emreder!

Ahmed bin Muhammed Guneymî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 964 (m. 1557) senesinde Mısır’da doğdu. Orada meşhûr âlimlerden ilim öğrenerek yetişen Guneymî, ilim öğrenmek maksadıyla Anadolu’ya geldi. Büyük âlimlerin derslerinde bulundu. Mısır’da o zamanda bulunan Hanefî mezhebi âlimlerinin en büyüklerinden ve en önde gelenlerinden oldu. 1044 (m. 1634) senesinde vefât etti. Guneymî hazretleri çok eser yazmış olup, “İrşâd-ül-ihvân” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Hiddet Değil Gayret

Ne Dediler

Haci Mesud

Kum Ve Kaya

Onun Görmediği Yer

Değişen Sizin Kalbiniz

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Osmanli Sinirlarini Atlas Okyanusuna Kadar Genişleten Padişah

Osmanlı Devletinin zirvede olduğu bir devirde sultan olan Üçüncü Murâd Han, dünyâ siyâsetinde faal bir rol oynadı. Osmanlı hâkimiyeti en geniş sâhasına ulaştırıldı. Akdeniz'de denizci bir kavim olan Venedikliler ve kara Avrupa'sında Avusturya ile antlaşmalar yenilendi. Lehistan (Polonya) ile Osmanlı Devletinin kuzey siyâsetini belirleyen antlaşma, 30 Temmuz 1577'de imzâlandı. Rus Çarlığının yayılma siyâsetine karşı, Lehistan ile Kırım Hanlığının münâsebetleri tanzim edildi. Şii ideolojisinin temsilcisi İran Safevi Devletinin Osmanlı ülkesindeki yıkıcı ve bölücü faaliyetlerine karşı 1578'den itibâren her türlü tedbire başvuruldu. Ahâlisi sünni olan Şirvan ve Dağıstanlıları Safevi taarruzlarına karşı korumak ve hudûdu emniyet altına almak için 5 Nisan 1578'de başlatılan harekât 21 Mart 1590 târihinde imzâlanan İstanbul Antlaşması ile tamamlandı. Antlaşmaya göre;

1. Tebriz şehri ile Âzerbaycan'ın Tebriz mıntıkası, Karabağ, Gence, Kars, Tiflis, Şehrizûr, Nihâvend, Lûristan tarafları Osmanlılara kalacaktı.

Şiiler hazret-i Ebû Bekir, Ömer ve Osman (radıyallahü anhüm) ile hazret-i Âişe'ye iftirâ ve küfür etmeyeceklerdi. İran'daki Ehl-i sünnet Müslümanlara kötü muâmele yapılması Şah tarafından yasaklanacaktı.

Vehbi Tülek

Hepsi Osmanli Padişahinin Gölgesine Siğinmişlardir

Vehbi Tülek

Bir Bayram Günü

Vehbi Tülek

Düğün-bayram Alayina Gitmiyor Ya!

Vehbi Tülek

Koca Râgıp Paşa hem vezir, hem de kitap te'lifiyle uğraşan takvâ sâhibi âlim bir zât idi. Halkın arasından geldiği için, vezirliği esnasında sık sık İstanbul sokaklarında dolaşır, insanlarla konuşurmuş. Nüktedân, şakacı ve âlicenap bir mizâcı varmış. Bir gün yanında birkaç devletlü ile Bayezit'ten Aksaray'a doğru giderlerken arkadaşlarından biri ona, yolları üzerindeki Kuyucu Murad Paşa türbesinde, sözünü dudaktan esirgemeyen bir türbedâr bulunduğunu söylemiş. Paşa, biraz sonra türbeden içeri dalmış. Tabii diğerleri de... Türbedâr, sadrâzamın geldiğini görünce pek sevinmiş ve onu elinden geldiğince ağırlamış. Lâkin o gün paşanın muzipliği üzerindedir ve adamı sinirlendirip sözdeki cesâretini görmek ister. Sonra aralarında şu konuşma cereyan eder:

Orhan Gazi’nin Oğluna Nasihati

Vehbi Tülek

60 - Yavuz'un Adaleti

Vehbi Tülek

87 - Sultan Ii. Murad Ve Haci Bayram Veli

Vehbi Tülek

İstanbul’un Fethi Ve İnsan Haklari

Vehbi Tülek

Ii. Selim Ve Yahya Efendi

Vehbi Tülek

Kibris Fatihi Lala Mustafa Paşa

Vehbi Tülek

Zor Şehzade

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Abdullah Hâdimî

Abdullah Hâdimi hazretleri, büyük İslam âlimi Muhammed Hâdimi'nin oğludur. Konya-Hadim'de doğdu. Tahsilini babasının medresesinde yaptı ve babasının vefatından son­ra Hadim Müftüsü oldu. Ayrıca Nakşibendi yoluna intisab ederek hilâfet aldı. Abdullah Hâdimi 1192 (m. 1778)'de Hâdim'de vefat etti. Birgivi şerhlerinden olan "Şerh-u dibâceti'n-Netâic" isimli eserinde şöyle yazmaktadır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kuzey Afrika Fatihi Ukbe Bin Nafi

Vehbi Tülek

Ukbe bin Nafi, Hazret-i Muaviye (radıyallahü anh) zamanında İfrikıyye (Kuzey Afrika) Valisi idi. Tunus'ta Kayrevan şehrini inşa eden meşhur mücahittir. Yezid'in halifeliğinin ilk yıllarında ikinci defa Kuzey Afrika Valiliğine tayin edilmişti. Ukbe, Kayrevan'a varır varmaz ordusunu toparlayıp Müslümanlarla sürekli savaş halinde olan Bizanslılarla şiddetli çarpışmalara girişti...

Bir Hikmet Ehli Abdullah Bin Muhammed

Vehbi Tülek

Açlık Nûr, Tokluk Ateş Şehvet Ise Odundur!

Vehbi Tülek

Yahyâ bin Muâz-ı Râzî hazretleri büyük âlim ve velîlerdendir. İran’da Rey'de doğdu. Bağdât ve Belh şehirlerine gitti. Tasavvuf ehli büyük âlimlerle görüşüp sohbet etti. 872 (H.258) târihinde Nişâbur'da vefât etti. Kardeşlerinden birisi Mekke’ye gidip oraya yerleşti. Yahyâ hazretlerine bir mektup yazıp; “Üç arzum vardı. Ömrümün sonunu en kıymetli yerde geçirmek, bir hizmetçimin olması ve ölmeden önce sizi bir defa daha görmek. Bunlardan ikisine kavuştum. Şu anda Harem-i şerîfte bulunuyorum ve bir hizmetçim var. Duâ edin de Allahü teâlâ üçüncü arzuma da kavuşmayı nasîb etsin” dedi. 

Şâh Kubâd Şirvânî

Vehbi Tülek

Ebû Süleymân Dârânî

Vehbi Tülek

Allâme Mehmed Efendi

Vehbi Tülek

Resûlullahı Vesîle Ederek Dua Eden Muradına Erer

Vehbi Tülek

Şerefli Bir Insan Olabilmek Için

Vehbi Tülek

Ebü’l-hasen Begavî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Musa Aleyhisselam zamanında bir adam insanlara; "Benimle Kelimullah Musa konuşur. Ben, Safiyullah Musa'nın yakınlarındanım " diyerek böbürlenir, Musa aleyhisselam'ın ismini alet ederek kendine menfaat temin ederdi. Bu sözlerin üzerinden uzun bir zaman geçti. Musa Aleyhisselam'ın yanına, adamın biri, siyah bir iple yularlanmış bir domuz getirdi ve Musa Aleyhisselam'a dedi ki:
- "Ey Allah'ın Peygamberi! Filan adamı biliyor musun?" Musa Aleyhisselam:
- "Onu işitirim" diye cevap verdi. Adam:
- "O adam, işte bu domuzdur" dedi.
Musa Aleyhisselam, adama niçin böyle olduğunu sormak için, Allahü Teâlâ'dan, onu eski haline döndürmesi için niyaz etti. Bunun üzerine Allahü Teala Musa Aleyhisselam'a şöyle buyurdu:
- "Ya Musa! Adem Aleyhisselam'ın ve ondan sonra gelen peygamberlerin dualarıyla dua etsen yine de bu adam hakkındaki duanı kabul etmem. Fakat ben sana onu niçin o hale soktuğumu bildireyim. O, senin adını kullanarak, sana olan yakınlığını alet ederek menfaat elde ettiği için, dinini dünya için satıp, din ile dünyayı yediği için ben onu o hale soktum".

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Vehbi Tülek

Yüz Vermedin!

Annenin Hizmete İhtiyaci Var

Latif Bir Şikayet

Abdullah El-acemî

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Sarik Ve Sakal

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

Vehbi Tülek

Dördüncü Murad Han Ve Ankaravi İsmail Efendi

Vehbi Tülek

Ölüyü Diriltemem

Vehbi Tülek

Yirmi Saniyede

Vehbi Tülek

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Vehbi Tülek

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Vehbi Tülek