Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.216.136

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kim Resulullah'ı Severse Allah'ın Ihsanına Kavuşur

Seyyid Muhammed Kavukçu Osmanlı âlimlerindendir. 1224’te (m.1809) Lübnan'da Trablusşam’da doğdu. İlk tahsiline memleketinde başlayıp 1239’da (1823) Mısır’a gitti; Ezher’de aklî ve naklî ilimler tahsil etti. 1305’te (1888) Mekke’de vefat etti Çok eser yazdı Bunlardan Mevlid-in-Nebî'nin önsözünde şöyle buyuruyor: 

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Rumeli Hisarinin Şekli

Fatih Sultan Mehmed Han İstanbul'u almadan önce Boğaz'ın Avrupa yakasındaki en dar yerine, Yıldırım Bayezid'in yaptırdığı Anadoluhisarı'nın tam karşısına boğazları kontrol altına almak için bir hisar yaptırmak isteğindeydi... Buna paralel olarak da 24 Nisan-28 Ağustos 1452 tarihleri arasında 30.000 metrekare alan üzerine ve 17 kulesi birbirine bağlı olan Rumelihisarı'nı yaptırmıştır... Ne var ki Fatih, devrin ünlü mimarı Muslihuddin Ağa bu eserin planlarını çizerken gece gündüz onun başında durarak ona nezaret etmiştir... Fatih özellikle kulelerin yerleri ve hisarın iç düzenlemesi için her yerin konumunu arazi arızalarına uyum göstermeksizin ayrı ayrı belirtiyordu...

Vehbi Tülek

Kahve İkrami

Vehbi Tülek

Sokollu Mehmed Paşanin Mahareti

Vehbi Tülek

Sultan Ii. Murad Ve Şücaeddin Karamani

Vehbi Tülek

Bir gün Sultan İkinci Murâd Hân, Edirne'de abdest tâzelemek üzere çıktığı zaman ayağı kayıp düştü. O sırada nûr yüzlü bir kimse peydâ oldu. Sultânı elinden tutup, o tehlikeli hâlden kurtardı ve âniden kayboldu. Sonra Pâdişâh, kendini tehlikeden kurtaran o zâtla görüşmek istedi. Edirne'nin bütün sâlih kimselerini huzûruna dâvet etti. Ancak, dâvet ettiği kimseler arasında aradığı zât yoktu. Nihâyet bütün Edirne halkını bir yere toplatıp, birer birer gözden geçirdikten sonra, aralarında, elinden tutup kurtaran Şücâeddin Karamâni'yi buldu. Ona hürmet edip, iltifât ve ihsânlarda bulundu. Debbaglar Mahallesinde ona bir mescid ve bir dergâh yaptırdı. Talebelerine Murâdiye evkâfından maaş bağlatıp, ihsânlarda bulundu.Şücâeddin Karamâni, kendi mezarının duvarını, kendi eliyle kerpiçden yaptı. Her kerpici, yerine üç defâ İhlâs sûresi okuyarak koydu.Kânûni Sultan Süleymân Hân, pâdişâhlığı zamânında Edirne'ye geldiğinde, mescidini büyültüp câmi hâline getirdi. OrayaKur'ân-ı kerim okuyan hâfızlar, müezzin ve hatib tâyin etti. O sırada dergâhında vazifeli olan Cerrahzâde Mustafa Çelebi, Şeyh Şücâeddin Karamâni hazretlerinin yaptığı duvarı yıktırmayıp, bereketlenmek için olduğu gibi bıraktırdı.Şücâeddin Karamâni, dergâhını ve mescidini büyütüp imâr eden müslüman olmayan mimârın rüyâsına girip, onu İslâma dâvet etti. O da ertesi gün İslâmı kabûl edip, hidâyete kavuştu ve ismini "Hidâyet" olarak değiştirdi.

Sultan Adülaziz’in Avrupa Seyahati

Vehbi Tülek

Türklerde Namus

Vehbi Tülek

Kirimli Ahmet

Vehbi Tülek

Elhamdülillah Muslumaniz

Vehbi Tülek

Sultanzade Gazi Hüsrev Bey’in Türbesi

Vehbi Tülek

Beni O Günlere Eriştirme

Vehbi Tülek

72 - Kanunlar Yürüdükçe Devlet Zeval Bulmaz

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Molla Câmî'ye Iftira Atan Bedevînin Sonu

Mevlânâ Abdurrahmân Câmi (Molla Câmi) hazretleri Hirat'ta yetişen büyük âlim ve velilerdendir. 1414 (H.817) de İran'ın Câm kasabasında doğdu. İmâm-ı Muhammed Şeybâni hazretlerinin neslindendir...
Molla Câmi hazretleri, bir sene, Hicaz'a gitmek için yola çıktı. Her geçtiği şehirdeki âlimler onu karşılayarak, ziyâret edip, hayır duâsını aldılar. Bilmedikleri müşkillerini sorarak, verdiği cevaplara hayran kaldılar. Bağdât'ta Eshâb-ı kirâm düşmanları ile yaptığı münâzaralarda hep gâlip geldi. Bâzı insaflı olanların tövbe etmesine sebeb oldu. Uğradığı yerlerde, sultanlardan, emirlerden ve halktan pekçok hürmet, izzet ve ikrâm gördü. Daha önce vefât etmiş büyüklerin kabirlerini ziyâret etti. Medine-i münevvereye geldiğinde, Peygamber efendimize olan muhabbetini dile getiren kasideler söyledi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sevenin Ve âşığın Kendi Irâdesi Yoktur

Vehbi Tülek

Seyyid Ayderûs hazretleri evliyânın büyüklerindendir. İsmi Ebû Bekr bin Abdullah Şâzili'dir. 1447 (H.851) senesinde Yemen'de Terim'de doğdu. İlk temel bilgileri babasından öğrendikten sonra beldesinde bulunan âlimlerden ilim öğrendi ve çok talebe yetiştirdi. 1508 (H.914)'de Aden'de vefât etti.

Kadızâde Ahmed Emîn Efendi

Vehbi Tülek

Mümin, Niyetini Iyi Ve Doğru Yapmalıdır

Vehbi Tülek

Fahrüddin Cibrin hazretleri Şafii mezhebi fıkıh ve kırâat âlimidir. 662 (m. 1263)'de Kâhire'de doğdu. 739 (m. 1338)'de orada vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:

bir Velî Kuluma Düşmanlık Eden!

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Melekdâd

Vehbi Tülek

O, Kalp Ilimlerini Benden Iyi Bilir

Vehbi Tülek

Şerîfzâde Seyyid Mehmed Efendi

Vehbi Tülek

Bu Pişmanlık Ona Fayda Vermez

Vehbi Tülek

Şa­fiî Fı­kıh â­li­mi E­bül­-abbâs­-ı Vâ­sıtî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yeterki Kalbi Kirilmasin

Yeterki Kalbi Kirilmasin

Bir hükümdarın pek çok cariyeleri vardı. İçlerinde pek güzel dilberler bulunmasına rağmen, siyah bir cariyeye daha fazla alaka ve sevgi gösterirdi. Diğerlerinin bunu çekemediğini fark eden padişah, bir gün kendilerine üzeri mücevheratla süsülü birer kristal bardak vermişti. Manevi değeri yanında maddi kıymeti de pek yüksek olan bu bardakları ellerinde tutan cariyeler, hayranlıkla bakarlarken padişah:
- Herkes elindeki bardağı yere vurup kırsın, demişti. Güzel cariyeler hediyelerini sinelerine bastırarak:
- Efendimizin bu kadar değerli bir hediyesini nasıl kırabiliriz! dediler. Siyah cariye ise padişahın emrini, hiç tereddüt etmeden ve vakit kaybetmeden der'akab yerine getirdi. Barfdak yere çarpılmış ve param parça olmuştu. Padişah siyah cariyeye hitaben: - Diğer cariyelerim bu kadar kıymetli bardağı kıramadıkları halde sen neden kırdın? dedi. Siyah cariyenin verdiği cevap ise çok takdire şayandı:
- Bana efendimin kalbi lazım, kadehin ne kıymeti olabilir. Yeterk ki onun kalbi kırılmasın!
Hükümdar, bu cevabın içerisinde diğerlerine gereken dersi vermiş bulunuyordu. Yüzü güze fakat özü çirkin bir kadın, kocasının kalbini kırmaya devam ettikçe, kalbte açtığı yaraya güzellik olamaz

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

"kılıcını Değil Kınını Öpmüşlerdir!"

Vehbi Tülek

Abdullah Bin MübÂrek

Vehbi Tülek

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Ayyaşin Sonu

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

İmanı Ona Kafidir

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Annenin Hizmete İhtiyaci Var

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Vehbi Tülek

Örümcek Ağı

Vehbi Tülek

Padişah Ve At

Vehbi Tülek

Allah'ın Takdirine Kulun Aklı Ermez

Vehbi Tülek