Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.216.586

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kim Resulullah'ı Severse Allah'ın Ihsanına Kavuşur

Seyyid Muhammed Kavukçu Osmanlı âlimlerindendir. 1224’te (m.1809) Lübnan'da Trablusşam’da doğdu. İlk tahsiline memleketinde başlayıp 1239’da (1823) Mısır’a gitti; Ezher’de aklî ve naklî ilimler tahsil etti. 1305’te (1888) Mekke’de vefat etti Çok eser yazdı Bunlardan Mevlid-in-Nebî'nin önsözünde şöyle buyuruyor: 

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Eski İftarlar

Sultan Abdülmecid Han devri. Ricâl-i Devlet-i Aliyyeden bir beyzadenin konağında iftar daveti var. Kibar ve ricalden davet edileceklere rütbelerine, mevki ve hassasiyetlerine göre davetiyeler yazıldı ve yollandı. Bunlar, pek ziyade arifane kaleme alınırlardı. Bunların yazılarına sarfolunan emek dolayısıyle iftar davetlerinin neza ket dereceleri anlaşılabilir. İftar sofrası selamlıkta kurulmuştu. Ama bütün levazımat haremden veriliyordu. Hatta iftariye tepsisi de. Harem kileri tepsiyi saat 11.30'da tanzime başlamıştı. Evvela on iki kişilik büyük değirmi, yaldızlı sini geldi. Önce, Bursa bezinden kalem işlemeli sofra örtüsü yere yayıldı. Sonra da altı bacak denilen sofra iskemlesi açılıp sini bunun üzerine oturtuldu. Bu sininin etrafına on iki tane de tekerlek denilen yer şilteleri dizildi. Her şilte karşısına Karamürsel bezinden küçük havlularla, küçük tabaklar içinde el, ağız silmeye mahsus sabunlu el bezleri kondu.

Vehbi Tülek

Bir Saltanat Ki

Vehbi Tülek

Hükümdar Ne İmiş Görsünler

Vehbi Tülek

33 - Şah Sultan Ve Merkez Efendi

Vehbi Tülek

Yavuz Sultan Selim Hânın kızı Şâh Sultan, zevci Sadr-ı âzam Lütfi Paşa ile Yanya'dan İstanbul'a gelirken, yolda eşkıyânın baskınına uğradı. Bu kötü durumdan nasıl kurtulacaklarını düşünürlerken, o anda Allahü teâlânın izni ile, zamânın evliyâsından Merkez Efendi karşılarına çıkıverdi. Önceden orada olmadığı hâlde, bir anda karşılarına dikilen Merkez Efendiyi gören haydutlar, şaşkına döndüler.

Bir Yüz Karasi

Vehbi Tülek

Kayip Saat

Vehbi Tülek

İlk Uçan Türk, HezÂrfen Ahmed Çelebi

Vehbi Tülek

Bu Ne Müfsidane Teklifdir!

Vehbi Tülek

Mimar Sinan’in Yumurtalari

Vehbi Tülek

Sultan Ii. Mahmud Han’in Takdiri

Vehbi Tülek

Sultan Ahmed Ve Bostan Çelebi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Hediyeleşin, Çünkü Hediye Sevgiyi Artırır

Muhammed ibn-i Ebi Ya'lâ hazretleri Hanbeli fıkıh âlimidir. 451'de (m. 1059) Bağ­dat'ta doğdu. Kâ­di Ebû Ya'lâ el-Ferrâ'nın oğludur. Babasından ve zamanın büyük âlimlerinden fıkıh ilmi tahsil etti ve talebe yetiştirdi. 526 (m. 1131)'de vefat etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kullarımı Nasıl Buldunuz

Vehbi Tülek

Esba bin Ferec hazretleri hadis ve Mâliki fıkıh âlimi olup hadis ilminde hafız (yüz binden fazla hadis-i şerifi râvileriyle birlikte ezbere bilen) idi. 150 (m. 767)'de doğdu, 225 (m. 840)'da vefât etti. Naklettiği Hadis-i şeriflerden bazıları:

Tebâreke Sûresini Okumadan Yatma!

Vehbi Tülek

fitnelere Bulaşmadan Canımı Al Yâ Rabbi!..

Vehbi Tülek

Dün bir nebze bahsettiğimiz Yemenli veli Seyyid Ali hazretlerini anlatmaya kaldığımız yerden devam ediyoruz...
Seyyid Ali hazretlerine karşı, zaman zaman haddi aşan, onu inciten edebsiz bir kimse vardı. Ona karşı incitici söz ve hareketlerde bulunurdu. Seyyid Ali'nin yakınları bir gün o edebsiz kimseye dediler ki:

Kusurlu Müslümana "fasık" Denir

Vehbi Tülek

Kefevî Hüseyin Efendi

Vehbi Tülek

Günaha Önem Vermemek

Vehbi Tülek

Kemâleddîn Demîrî

Vehbi Tülek

Ağlayıp Sızlamak, Derdi Belâyı Geri Çevirmez

Vehbi Tülek

Hafız Mehmed Ali Efendi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
İftiranin Neticesi

İftiranin Neticesi

Bir zaman Hasan Ünsi Efendiyi sevmeyen birisi gelip, devlet adamlarından Mustafa Paşa'ya onun aleyhinde sözler söyledi. Cezâlandırılmasını istedi. Paşa bu sözler üzerine; "Peki onu nefy edelim. Bir yere sürelim." dedi. O gece Paşa yatmak için başını yastığa koydu. Lâkin yastığı alevli bir ateş sardı. Paşa birden bire geriye çekilip ayak ucunda durdu ve korkuyla bakmaya başladı. Etrafına seslendi. Ev halkı koşup geldi. "Ne oldu?" dediklerinde; "Başımı yastığa koyunca, yastığı bir ateş kapladı. Ondan korktum!" cevâbını verdi. Bunun üzerine evdekiler; "Paşa hazretleri ateş falan yok. Okuyun da yatın." dediler. O da; "Okumadan yattığım yoktur. Mutlakâ okur, öyle yatarım." dedi. Paşa tekrar yatağa girip başını yastığa koyduğunda yine aynı ateşli alevi gördü. Hemen sıçrayıp; "Söndürün, söndürün!" diye bağırmaya başladı.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sakin Kalyona Binme

Vehbi Tülek

Allah'ın Emaneti

Vehbi Tülek

Hizir Aleyhisselam Nasil Görülür

A'meş Ve Hanımı

Zalimlere Dersini Verdi!

Namazini Ben Kildirayim

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Salavat-ı Şerifin Bereketi

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Vehbi Tülek

Sarayda İftar

Vehbi Tülek

Altıyüz Dirhemlik İp

Vehbi Tülek

Yüz Vermedin!

Vehbi Tülek

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Vehbi Tülek

O Kullarına Çok Merhametlidir

Vehbi Tülek