Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.476.076

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Dînin Temel Direği, Fıkıh Bilgisidir

Abdürrahmân bin İbrâhim Bedrî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 624 (m. 1227) yılında Şam yakınlarında Neva kasabasında doğdu. Zamanın büyük âlimlerinden hadîs ve fıkıh ilmini öğrendi. Şafiî mezhebi fıkıh bilgilerinde mütehassıs oldu. Bâderiyye’de yerleşip, medresede ders verdi. Pekçok talebe yetiştirdi. 690 (m. 1291) yılında Bâderiyye’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Ii. Mahmûd Han Ve İsyanci Vehhabiler

28 Temmuz 1808'de Alemdâr Mustafa Paşanın Selim Hanı tekrar başa geçirmek üzere saraya girdiği sırada sâbık hâkânın âsiler tarafından şehit edilmesi üzerine Sultan Mahmûd, Osmanlı tahtına çıktı.İkinci Mahmûd Han, Alemdâr Mustafa Paşayı, veziriâzam tâyin edip, Kabakçı isyânından sonra ülkede pekçok hâdise çıkaran zorbaları yola getirmekle vazifelendirdi. Kabakçı Mustafa isyânında rol oynamış bulunan âsiler cezâlandırıldı. Fesat çıkaranlar İstanbul dışında ikâmete mecbur tutuldu. İstanbul'da otorite sağlamaya çalışılırken, Rumeli ve Anadolu'nun birçok yerinde ve bilhassa Halep ve Bağdât'ta vâlilerin çıkardığı karışıklıklar devâm ediyordu. Cezâyir'in idâresini dayılar ele geçirmişti. Vehhâbiler Haremeyn'i zaptede rek, hutbelerden pâdişâhın adını kaldırmışlardı. Bu kötü gidişe, dur demek isteyen Sultan Mahmûd, Anadolu ve Rumeli vâlilerini İstanbul'a dâvet etti. Bu vâlilerin yeni Sultan'a bağlılıklarını bildirmeleri istendi. Vâliler İstanbul'a gelip, Sultan Mahmûd Hana bağlılıklarını arz ettiler ve muhtemel âsilere karşı ittifak senedi imzâladılar.

Vehbi Tülek

Selman Reis

Vehbi Tülek

Sultanim Özür Dileriz

Vehbi Tülek

Ben Ağlamayayim Da Kim Ağlasin

Vehbi Tülek

Emekli bir albay anlatır: Sultan Ahmet camiine gidiyorum her sabah, ne kadar erken gidersem gideyim mihrabın bir kenarında saçı sakalı bembeyaz olmuş ihtiyar bir adam ümitsizce bedbin durmadan ağlıyor. O kadar ağlıyor ki ağlamadığı tek dakikayı yakalayama dım. Nihayet bir gün yanına sokuldum: "Muhterem dedim, Ah Efendim dedim, Allah'ın rahmetinden bir insan bu kadar ümitsiz olur mu? Niye bu kadar ağlıyorsun?" Bana: "Beni konuşturma" dedi, "kalbim duracak". Ben çok ısrar edince ağlıya ağlıya anlattı. Dedi ki :

Osmanli Askeri Ve Papazlar

Vehbi Tülek

70 - Bana Kanuna Uymaz İşler Getirmeyin

Vehbi Tülek

Hükümdar Ne İmiş Görsünler

Vehbi Tülek

Özlediğimiz Düğün

Vehbi Tülek

Rumeli Hisarinin Şekli

Vehbi Tülek

64 - Sadik Sadrazam Sultanzade Mehmed Paşa

Vehbi Tülek

Broken Hill Savaşi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Hallâc-ı Mensûr

Hallâc-ı Mensûr, Sofiyye-i aliyye denilen büyük velilerdendir. Asıl adı Hüseyin bin Mensûr'dur. 858 yılında İran'ın Beyzâ şehrinde doğduğu rivâyet edilmektedir. Sekr halinde iken (kendinden geçme) gördüklerini dine aykırı kelimelerle söylediği için 919 yılında şehid edildi...
Ali Râmiteni hazretleri, (Hüseyin Mensûr zamânında, hâce Abdülhâlık-ı Goncdevâni'nin oğullarından biri bulunsaydı, Mensûr idâm edilmezdi.) Hâcenin manevi oğullarından biri bulunsaydı, Hüseyin Mensûru terbiye ederek, o makâmdan geçirirdi, buyurmuştur.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Mecdeddîn Mûsulî

Vehbi Tülek

Mecdeddin Mûsuli hazretleri, Hanefi mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 1203 [h.599] senesinde Kuzey Irak'ta, Musul şehrinde dünyaya geldi, 1285 [h.683] senesinde vefât etti. "Muhtâr" ve bunun şerhı olan "İhtiyâr" kitâbları meşhûrdur.

Mûsuli hazretleri, vefatından kısa bir zaman evvel buyurdu ki:

Bilmediğinizi, Ehil Olanlara Sorun

Vehbi Tülek

İctihâd Makamına Lâyık Olanlar

Vehbi Tülek

Abdullah bin Ferrûh Kayrevâni hazretleri Mâliki fıkıh âlimidir. 115 (m. 733)'de Endülüs'te (İspanya) doğdu. Ailesi, kendisi çok küçük­ken Tunus'ta Kayrevan'a göç etti. Burada zamanın büyük âlimlerinden ilim tahsil ettikten sonra Medine'ye giderek İmam Mâlik'in derslerinde devam etti ve ilimde yüksek derecelere kavuştu. Oradan Kahire'ye gitti ve 176'da (m. 792) burada vefat etti. Buyurdu ki:

Yozgatlı Hacı Ahmed Efendi

Vehbi Tülek

İbn-i Kurkûl (ibrâhim Bin Yûsuf Hamzî)

Vehbi Tülek

Ümmî Velî Seyyid Alî

Vehbi Tülek

Zeyrekzâde Rükneddîn Efendi

Vehbi Tülek

Allahü Teâlâdan âfiyet Dilemelidir

Vehbi Tülek

Mümin, Helâl Ve Temiz Rızık Talep Etmelidir

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Ölüyü Diriltemem

Ölüyü Diriltemem

Trablusşam Nakib-ül-eşrâfı Şeyh Abdülfettâh Zağbi Efendi, Yûsuf Nebhâni hazretlerine şöyle anlatmıştır:

Bir defâsında bir arkadaşımız hastalanmıştı. Abdullah ibni Şeyh Hıdır ez-Zağbi'yi de yanımıza alıp ziyâretine gitmek istedik. Onu götürmekten maksadımız hastanın bereketlerinden istifâde ederek şifâya kavuşması idi. Ancak gitmek istemedi. Çok ısrar edince kabûl edip bizimle geldi. Hastanın yanına vardığımızda, şiddetli hastalığından hiç bir eser kalmadı. Ayağa kalkıp bizi karşıladı. "Hoş geldiniz." deyip konuştu. Ziyâreti yapıp yanından ayrıldık. Ayrılıp giderken yolda Şeyh Abdullah hazretleri; "Ben ölüyü diriltemem." dedi. Bu sözüyle ziyâretine gittiğimiz kişinin öleceğine işâret etmişti. Dedim ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek

Adalet Ve Tevazu

Vehbi Tülek

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

Her Şeyi Göze Almıştı!

Karşılık Beklemiyorum

Altıyüz Dirhemlik İp

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Vehbi Tülek

Allah Haramdan Kaçani Korur

Vehbi Tülek

Cünnetü'l-esmâ

Vehbi Tülek

Kum Ve Kaya

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek