Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.491.952

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Hanefî Mezhebinin Reîsi: İmam-ı A'zam Ebû Hanîfe

Cemâlîzâde Fudayl Efendi Osmanlı âlimlerinden olup Şeyhülislam Zenbilli Ali Cemâlî Efendi’nin oğludur. 920 (m. 1514) senesinde İstanbul’da doğdu. Ebüssü’ûd Efendi gibi zamanının büyük âlimlerinden ilim tahsil etti ve Ebüssü’ûd Efendinin kızıyla evlendi. İstanbul’da çeşitli medreselerde müderrislik ve Mekke-i mükerreme kadılığı yaptı. Şeyhülislâmlık teklif edildiyse de, bu vazîfeyi kabûl etmedi. 991 (m. 1583) senesinde İstanbul’da vefât etti. Çok kitap yazdı. Bunlarda, Hanefî mezhebine göre fıkıh bilgilerini açıklayan “Dımânât” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Büyüklüğün Sirri

Osmanlı Devletinin Viyana'ya kadar ilerlemesinden çok korkup, başarısının sebebi ni aradıkları halde bulamayan Avrupa'ya, İstanbul'daki İngiliz sefiri bir gün şu şifreli mektubu yazıyordu:"Buldum...Buldum... Osmanlıların zaferden zafere ulaşmalarının sebebini ve bunları durdurma çaresini buldum... Osmanlılar, aldıkları esirlere hiç kötülük yapmıyorlar, kardeş gibi davranıyorlar. Hangi millettten, hangi dinden olursa olsun, küçük çocukların zekalarını ölçüyorlar. Keskin zekalı çocuklar seçilerek, saray mektepleri ve sonra da Enderun Mektebi içinde değerli öğretmenler tarafından okutuluyorlar. İslam bilgileri, İslam ahlakı, fen, kültür dersleri verilerek, kuvvetli ve başarılı bir Müslüman olarak yetiştiriliyorlar. Bunların arasından da Osmanlı ordularını zaferden zafere ulaştıran değerli kumandanlar, Sokollular ve Köprülüler gibi seçkin siyaset ve idare adamları çıkıyor. Osmanlı akınlarını durdurmak için bu mektepleri ve bunların kolları olan medreseleri yıkmak, Müslümanları ilim ve fende geri bırakmak lazımdır."

Vehbi Tülek

46 - MurÂd Edilen Sultan Selîm'dir

Vehbi Tülek

Acele Tövbe Et

Vehbi Tülek

Orhan GÂzi Ve AlÂeddîn Esved

Vehbi Tülek

Sultan Orhan Gâzi, âlimleri, evliyâyı görüp gözeten bir zât-ı muhterem idi. O mübârek kimse,birgün Alâeddin Esved hazretlerini ziyârete gitti. Onun mahalline vardığında, Alâeddin Esvedhazretleri nâfile namaz kılmakta idi. Orhan Gâzi, avluda bekledi. Bu sırada farz namaz vaktigeldi. Orhan Gâzi ve orada bulunan Alâeddin Esved'in talebeleri namaz için hazırlandılar.Namazın sünnetini kıldılar. İkâmet okununca, Kara Halil imâmete geçti. Cemâata namazıkıldırdı. Alâeddin Esved de, odasından çıkıp namaza katıldı. Namazdan sonra bir müddetsohbet ettiler. Orhan Gâzi edeble dinledi. Sonra başını kaldırıp;"Seferde ve hazerde, ahâli arasında vâki olacak hâdiselerde hükmedip, hak ile bâtılı ayırmak,şer'i hükümleri beyân etmek için bir hâkim-i samedâni lâzımdır. Talebenizden birini benimile sefere gitmek için tâyin etseniz." deyip, merâmını arzetti.

Mesir Macunu

Vehbi Tülek

Kabakçi Mustafa İsyÂni

Vehbi Tülek

Bizim Maksadimiz

Vehbi Tülek

Sultanzade Gazi Hüsrev Bey’in Türbesi

Vehbi Tülek

Sirplara Osmanli Hoşgörüsü

Vehbi Tülek

Bayezîd Han Ve “yiğitbaşı”...

Vehbi Tülek

Turhanzade Ömer Bey’in Cevabi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Hacı Bayram-ı Velî Ve Akbıyık Sultan

Akbıyık Sultan, İkinci Murâd Han ve Fâtih Sultan Mehmed devrinde yaşayan büyük velilerdendir. Hacı Bayram-ı Veli hazretlerinin sohbetinde yetişti. Onun feyz ve bereketi ile kemâle erişti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kıraatin Başlangıcı Nakle Dayanır

Vehbi Tülek

Seleme bin Âsım hazretleri tefsir ve kıraat âlimidir. Kûfe’de doğdu. Kıraat ilmini Kûfe’de Yahyâ bin Ziyâd el-Ferrâ’dan aldı. 270 (m. 883)’de vefat etti. Derslerinde buyurdu ki:

Mimar Sinan "yüce Divan"da

Vehbi Tülek

İsrafla Cimriliğin Ortası Iktisattır

Vehbi Tülek

Ebü'l-Abbâs Zenâti hazretleri Mâliki fıkıh âlimidir. 960'ta (m. 1553) Fas'ta doğdu. İlk tahsilinden sonra Merakeş'e ve Mağrib'in diğer şehirlerine gide­rek çeşitli âlimlerin derslerine devam et­ti. Karaviyyin Camii'nde ders verdi. 1025'te (m. 1616) vefat etti. Buyurdu ki:

Onlar, Melekler Gibi Görünmez Olurlar

Vehbi Tülek

Ahmed Sârbân Efendi

Vehbi Tülek

Zünnun-ı Mısri Ve Konuşmayan Genç

Vehbi Tülek

Hadis Ve Fıkıh âlimi Ali Bin Muhammed

Vehbi Tülek

Abbas El-bahrânî

Vehbi Tülek

“ölmek Için Temiz Bir Yer Arıyorum!”

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Padişah Ve At

Padişah Ve At

Padişahın yakınlarından bir beyin çok güzel bir atı vardı. Bir gün o ata binip padişahın alayına katıldı. Padişahın gözü, ansızın o ata takıldı. Böyle bir at kendi sürüsünde yoktu. Atın çalımı, rengi padişahın gözünü aldı, attan gözünü ayıramıyordu. Çevikliği, güzelliğiyle beraber atta padişahı çeken bir şey vardı. Önce önemsemek istemedi ama, gönlü atı istiyordu.
Padişah geziden dönünce, vezirine durumu açtı. Yolda bir at gördüğünü, derhal gidip o atı, sahibinden alıp, getirmelerini emretti. Padişahın adamları, hızla atın sahibi beyin yanına geldiler. Padişahın atı çok beğendiğini, ne fiyat isterse hemen vereceklerini bildirdiler. Bey, beyninden vurulmuşa döndü. O güzelim, canı gibi sevdiği atını padişah istiyordu ha! Ne yapacağını, ne söyleyeceğini şaşırdı. Padişahın adamlarını oyalamak için onlara yemek ikram etti. Onlar yemeklerini yerken İmadülmülk aklına geldi. Hemen durumu ona danışmalı, ondan akıl almalıydı. Çünkü o, zamanın en bilgini, en akıllısı, en güzel ahlaklısıydı. Kaç kere vezirliği bırakıp, ibadet için uzlete çekilmişse de padişah ona yalvararak izin vermemişti. Atın sahibi üzüntülü bir halde zamanın şeyhülislamının yanına koştu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Vehbi Tülek

Allah Haramdan Kaçani Korur

Vehbi Tülek

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Allah Nasil Misafir Edilir?

Değişen Sizin Kalbiniz

Hakikati Görmek

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Yeterki Kalbi Kirilmasin

Vehbi Tülek

Namazini Ben Kildirayim

Vehbi Tülek

Salavat-ı Şerifin Bereketi

Vehbi Tülek

Sünnet Akçesi

Vehbi Tülek

Bizi Hatirlayin!

Vehbi Tülek

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Vehbi Tülek