Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.433.791

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Onlar Ne Isrâf, Ne De Cimrilik Ederler

Şemsüddîn Muhammed Şirbînî hazretleri Şâfiî fıkıh âlimidir. Mısır’ın Şirbîn köyünde doğdu. Tahsil için Kahire’ye gitti. Zekeriyyâ Ensârî ve Şehâbeddin Remlî’nin derslerine devam etti. İcazet aldıktan sonra Mansûrî Külliyesi’nde tefsir hocalığına tayin edildi. 977 (m. 1570)’de Kahire’de vefat etti. “Muğni’l-muhtâc” isimli eseri, Nevevî’nin “Minhâc” şerhidir. Bu kitabında şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Bu Ecel Teridir

Sultan II. Abdülhamid Hân'ın, son gününde, hayatında hiç bir sabah terk etmediği banyo ve duşa girmesi hastalığını ağırlaştırmıştı. Son gününü Müşfika Dördüncü Kadı-Efendi şöyle anlatıyor: "O gün sabah banyosunu yaptı. Ben çamaşırlarını giydirdim Fakat baktım ki sırtı durmadan terliyor. " Aman Efendiciğim, çok terliyorsunuz," dedim. "Kadın-Efendi, bu, ecel teridir," cevabını verdi.Elbisesini giydi. Kahvesini verdik. Hamamdan sonra kahve içmek itiyâdında idi. Yarım bardak sütlü maden suyu da içti.Oturduğu yerde iki rek'at namaz kıldı. Bundan sonra ağırlaşmaya başladı."Abdülhamid Hân hazretleri, 1 Kasım 1912'den vefât günü olan 10 Şubat'a kadar 5 yıl, 3 ay, 9 gün Beylerbeyi sarayında kalmıştır. Burada en küçük oğlu Şehzâde Mehmed Âbid Efendi ve en sevgili zevcesi Müşfika 4. Kadın-efendi ile yaşamıştır. Tahttan indirildikten 8 yıl, 9 ay, 13 gün sonra 75 yaşını 4 ay, 19 gün geçe burada dâr-ı bekâya irtihâl etmişlerdir.S. Abdülhamid Hân'ın vefât yılı, aynı zamanda, Birinci Dünya Savaşı fâciasının da son yılıdır.

Vehbi Tülek

Hey Sultan MurÂd’im VÂ’den Yakin Geldi!..

Vehbi Tülek

Bağdad Gibi Yüz Kaleye Değerdin

Vehbi Tülek

Dari Ekmek

Vehbi Tülek

Padişahlardan biri maiyetiyle birlikte bir gezintiye çıkmıştı. Yolu üzerindeki bir köyde çok yaşlı bir adamın tarlasına fidan dikmekle meşgul olduğunu gördü. İhtiyara uzaktan seslendi:- Baba, sen ne diye fidan dikmeye uğraşıyorsun? Maşallah yaşını yaşamışsın, bu diktiğin fidanların meyvesinden herhalde yiyemezsin. İhtiyar cevap verdi: - Bu diktiğim fidanların meyvesini bizim yememiz şart değil evlat. Biz nasıl bizden öncekilerin diktiği fidanların meyvesinden yedikse, bizim diktiğimiz fidanların meyvesini de bizden sonrakiler yer.

Senin Gibi Bir Kumandanin Kilici Alinmaz

Vehbi Tülek

Cezzar Ahmed Paşa Ve Napoeon Bonapart

Vehbi Tülek

Ateş Pahasi

Vehbi Tülek

Elçi Hazretleri Merak Etmesinler

Vehbi Tülek

Bu Asker Sağ Oldukça Bu Kale Size Verilmez

Vehbi Tülek

Kanuni Ve Pir Ali Efendi

Vehbi Tülek

Haci Fehmi Efendi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

ölüm ânında Niçin Ağlıyorsun?

bn-i Abbâs (radıyallahü anh) şöyle rivâyet eder: Bir gün Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) efendimiz mescidden çıkıp şeytanla karşılaşınca; "Seni benim mescidimin kapısına kim getirdi?" diye sordu. Şeytan; "Allah getirdi" dedi. Resûl-i ekrem; "Niçin getirdi?" diye sorunca, şeytan; "İstediğini bana sorman için" dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Herkesin Huyu Değişebilir

Vehbi Tülek

Ahmed Çârpûrti hazretleri Şafii fıkıh ve hadis âlimlerindendir. 746 (m. 1345) senesinde vefât etmiştir. Tebriz'de yerleşmiş, akli ilimlerde mütehassıs olmuştur. Buyurdu ki:

İbn-i Hallâl

Vehbi Tülek

Molla Zeyrek

Vehbi Tülek

Molla Zeyrek hazretleri Osmanlı Hanefi fıkıh âlimidir. Asıl adı Mehmed olup Hacı Bayrâm-ı Veli'nin talebelerindendir. Zeyrek ismi de onun tarafından verildi. Hızır Şah Efendi'nin derslerine girerek tahsilini ilerletti. Fatih Sultan Mehmed, Zeyrek semtindeki Manastırı medreseye çevirip kendisine tahsis etti. II. Bayezid zamanında Bursa Müftülüğüne tayin edildi. 903 (m.1497)'de orada vefat etti. Bu mübarek zat buyurdu ki:

İlk Matbaa Ve Beşir Ağa

Vehbi Tülek

Marûf-ı Kerhî

Vehbi Tülek

cenâzesi Günlerce Güneş Altında Kalır!

Vehbi Tülek

Cemâleddîn Hansevî Hazretleri

Vehbi Tülek

Abdülhâlık Goncdüvânî

Vehbi Tülek

Allah Adamlarında Üç Alâmet Vardır

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Ayyaşin Sonu

Ayyaşin Sonu

Herkesin birbirini tanıdığı küçük bir kasabada, bir ayyaş yaşıyordu. Bütün gününü, gecelerinin çoğunu kasabanın meyhanesinde geçiriyordu. Evini, işini, çoluk-çocuğunu çoktan unutmuştu. Bu yüzden herkes kendisinden nefret ediyordu. Kimse kendisiyle ne doğru dürüst konuşuyor, ne de selam alıp veriyordu. Bu haldeyken günün birinde vakti saati doldu ve öldü. Kendisine yaşarken duyulan hoşnutsuzluk ölümünden sonra bile sürdürüldü. O kadar ki, namazını kılacak kimse çıkmadı. Cenazesi ortada kaldı. Adamın karısı, kocasının ölüsünü bir küfeye koyup sırtına yüklendi ve gömmesi için o çevrede yaşayan ve iyilik severliği ile tanınan bir çobana götürdü. Çoban bir çukur açıp adamı gömdü. Ardından herkes "Cehennemi boylamıştır" diye dünüşünüyordu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Vehbi Tülek

9 Evi Dolaşan Kelle

Vehbi Tülek

Tüccarin Rüyasi

Allah'ın Emaneti

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Bizi Hatirlayin!

Onun Görmediği Yer

Gerçek Zehir

Geç Gelen Kurtarıcı

Vehbi Tülek

Bereketi Var Mı?

Vehbi Tülek

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Vehbi Tülek

Sonunda Orta Yolu Buldular

Vehbi Tülek

Fani Dünya

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Vehbi Tülek