Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.493.087

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Hanefî Mezhebinin Reîsi: İmam-ı A'zam Ebû Hanîfe

Cemâlîzâde Fudayl Efendi Osmanlı âlimlerinden olup Şeyhülislam Zenbilli Ali Cemâlî Efendi’nin oğludur. 920 (m. 1514) senesinde İstanbul’da doğdu. Ebüssü’ûd Efendi gibi zamanının büyük âlimlerinden ilim tahsil etti ve Ebüssü’ûd Efendinin kızıyla evlendi. İstanbul’da çeşitli medreselerde müderrislik ve Mekke-i mükerreme kadılığı yaptı. Şeyhülislâmlık teklif edildiyse de, bu vazîfeyi kabûl etmedi. 991 (m. 1583) senesinde İstanbul’da vefât etti. Çok kitap yazdı. Bunlarda, Hanefî mezhebine göre fıkıh bilgilerini açıklayan “Dımânât” isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Pişmemişler Celveti Olamazlar

Sultan I. Mahmud devrinde Ruslarla yapılan bir savaşta, Celveti dervişlerinden Molla Mehmed esir düşer. Diğer Osmanlı esirleriyle birlikte cephe gerisine götürülür. Bir müddet sonra esirler bir meydan da ictima edilir. Rus kumandanı General Plotanof, esirleri tek tek süzerken, Derviş Mehmed'in önünde durur. "Sen kimsin, hünerin nedir, ne iş yaparsın" gibi sorular sormaya başlar. Tercüman tarafın dan Derviş Mehmed'e izah edilen sorular üzerine: "Ben Hazret-i Üftade dergahının dervişiyim ve o varlığa bağlıyım. Celvetiye müntesibi olanlar suda boğulmazlar ve ateşte yanmazlar." Şeklinde cevap verir.

Vehbi Tülek

Çelebi Halifenin Kerameti

Vehbi Tülek

Sultan Abdülaziz Eğer O Topu Patlatsaydi

Vehbi Tülek

25 - Senin Nasibin Diyar-i Rum'dadir

Vehbi Tülek

Niyâzi-i Mısri, devamlı ibâdet ve tâatla meşgûl olduğu sırada, bir gece rüyâsında Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretlerini gördü. Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri büyük bir taht üzerinde oturmaktaydı. Etrâfına talebeleri toplanmıştı. Niyâzi-i Mısri, kendisini onların arasın da görünce, hayâsından dışarı çıkmaya yol ve fırsat aradığı bir sırada, Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri, onu yanına çağırıp, bir kese altın hediye verdi ve; "Senin nasibin diyâr-ı Rûm'dadır. Mısır'da değildir." buyurdu. Ertesi gün Niyâzi-i Mısri bu rüyâsını hocasına anlatın ca, hocası hemen ona hilâfet verdi ve duâ etti. Bunun neticesinde Niyâzi-i Mısri 1646 sene sinde Mısır'dan ayrılarak İstanbul'a gitti. İstanbul'da Sultanahmed Câmii civârında Sokullu Mehmed Paşa dergâhında ikâmet edip, uzun süre riyâzette kaldı. Kaldığı odada çok gözyaşı döktü. Halil Paşa, Niyâzi-i Mısri hazretlerinin kaldığı odanın döşemelerini yenilemek için teşebbüste bulunduğu zaman, Niyâzi-i Mısri hazretlerini rüyâsında gördü. Rüyâda "Gözlerimin yaşı ile yıkanmış olan tahtaları muhâfaza ediniz." diye emretmesi üzerine, tahtalarını muhâfaza etmek sûretiyle odayı tâmir etti.

Kanuni Ve Pir Ali Efendi

Vehbi Tülek

Osmanoğullarinin Âkibeti Ne Olacak?

Vehbi Tülek

Gayret-i İslama Ne Oldu?

Vehbi Tülek

Herşey Aslina Çeker

Vehbi Tülek

Artik Serbestsiniz

Vehbi Tülek

33 - Şah Sultan Ve Merkez Efendi

Vehbi Tülek

Ya’kub GermiyÂnî’nin Yardimi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Sağ Elin Verdiğini Sol El Bilmemeli

Halilzade Mekki Mehmed Efendi, Seksendokuzuncu Osmanlı Şeyhülislâmıdır. 1126 (m. 1714)'de Mekke-i mükerremede doğdu. 1212 (m. 1797)'de İstanbul'da vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Seyyid İbrâhim Halvetî

Vehbi Tülek

İbrâhim Halveti hazretleri, Kayseri velilerindendir. Seyyid olup, soyu Peygamber efendimize ulaşır. Erzincan'da Halveti büyüklerinden Pir Muhammed Erzincâni hazretlerine talebe oldu. Kısa zamanda icâzet, diploma aldı. Hocası onu insanlara ilim ve edeb öğretmesi için memleketi Kayseri'ye gönderdi. 1455 (H.860) târihinde orada vefât etti.

İbrâhim Halveti hazretleri, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:

Resulullah'ın Mübarek Kabrini Ziyaret Etmek

Vehbi Tülek

Kabristanda Namaz Kılmak Nehyolundu

Vehbi Tülek

Molla Abdülkerim Efendi Osmanlı müftülerindendir. Edirne'de Ali Tûsi'den ve Sinan Acemi'den ders aldı, tahsilini tamamladıktan sonra müderrislik, İstanbul'un fethinin ardından kadıaskerlik, İstanbul müftülüğü yaptı. 895 (m. 1489)'da vefat etti. Buyurdu ki:

Hacı Ömer Hüdai

Vehbi Tülek

Dinimiz, Mücâdele Ve Münâkaşadan Meneder

Vehbi Tülek

Bir Kimse Hikmetli Söz Söylemekle Azîz Olmaz

Vehbi Tülek

Ya Hayır Söyle Yahut Sus

Vehbi Tülek

Hakkınızı Vermekte Size Zulmettim Mi

Vehbi Tülek

Anadolu Velîlerinden Abdullah Efendi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

B0r Çuval Toprak

Vehbi Tülek

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Vehbi Tülek

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Allah'ın Emaneti

Firkateyne Bininiz

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Kum Ve Kaya

İcÂzetin Sirri

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

Vehbi Tülek

Allah'ın Emaneti

Vehbi Tülek

Sonunda Orta Yolu Buldular

Vehbi Tülek

Terbiye Yaratilişa Bağlidir

Vehbi Tülek

Yüz Vermedin!

Vehbi Tülek

Padişah Ve At

Vehbi Tülek