Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.444.923

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

İslâmiyete Uyuldukça, Nefsin Istekleri Azalır!

Nasuhzade Abdülmecid Efendi Osmanlı evliyasındandır. Kastamonu-Tosya’da doğdu. Şeyh Nasuh Efendinin oğludur. Nasuh Efendi, Zeyneddin Hafi'nin talelerinden Abdüllâtif Kudsi’nin halifesi Taceddin Efendiden hilâfet aldı. Abdülmecid Efendi babasının vefatından sonra irşad faaliyetini devam ettirdi. 973 (m. 1565)de Tosya'da vefat etti. Tezkire-i Ülü'l-Elbâb isimli eserinde şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

5 - Doğan Bey Ve Yildirim Bayezid

Birinci Kosova savaşı ile büyük bir hezimete uğrayan haçlılar, bunun acısını çıkarmak için yedi yıl boyunca uğraşarak büyük bir ordu daha kurdular ve 1396 yılı yaz aylarında Macaristan'dan yola çıkan kalabalık haçlı ordusu 9 Eylül günü Tuna boyunda ki Niğbolu kalesi önlerine geldi. Sayıları öyle çoktu ki, ordugâhlarında, "Gök yıkılsa mızraklarımızla tutarız" sözleri işitiliyordu. Fransız, İngiliz, İskoç, Alman, Avusturya, Venedik, Ulah gibi Avrupa'nın en kuvvetli devletlerinin asilzadeleri kumandasındaki bu son derece kalabalık ordu, bu sefer Osmanlıları mağlup edip, kesin olarak Balkanlardan atacaklarından gayet emin görünüyorlardı. Niğbolu kalesi kumandanı Doğan Bey, yanındaki üç bin askerle, ikiyüz bin kişilik orduya karşı nasıl başedeceğini düşünüyor ve çareler arıyordu. Bu sırada Fransız birliklerinin kumandanı Mareşal Busiko kaleye bir elçi göndererek teslim olmalarını istedi ve,

Vehbi Tülek

Kanuni Sultan Süleyman Ve Bahri Dede

Vehbi Tülek

KinalizÂde Ali Çelebi

Vehbi Tülek

Bir Bayram Günü

Vehbi Tülek

Ayşe Osmanoğlu, babası Sultan Abdülhamid Hân dönemini anlatıyor:

'31 Mart 1901 Kurban Bayramında Dolmabahçe Sarayı'na gitmiştik. Bayramlaşmayı seyretmek için locaya yerleşmiş, seyre dalmıştık. Aniden şiddetli bir yer sarsıntısı başladı. Saray yıkılıyor zannıyle korkup titremeye başladım. Hepimiz yerlerimize mıhlanmış gibi kalıp, 'Allah! Allah!' diye bağırmaya başladık. Bu sırada, ortadaki büyük âvizenin orta kısmı şiddetli bir gürültü ile yere düştü. Gürültünün şiddetinden birbirimize sarılıyor, aramızda bayılanlar oluyordu. Bu sırada aşağıdan, Müezzin Abdullah'ın gür ve tesirli sesiyle okumaya başladığı ezân, kulaklarımıza aksetti. Cenâb-ı Hakka duâ edip sığındık. O zaman 'Aman, Efendimize bir şey oldu mu?' diye pencerelere koştuk. Salon karmakarışık olmuştu. Hiç kimse yerinde yoktu. Babam, yalnız başına, tahtının önünde kılıcına dayanmış, ayakta duruyor, Ezân-ı Muhammedi'yi dinliyordu. Yavaş yavaş herkese sükûnet geldi. Babam metânetle tahtına oturdu. Muâyede (yâni, bayramlaşma) başlasın!' emrini verdi. Âvizenin düşen parçasının 700 kilo olduğunu söylediler. Allaha şükür, bundan başka zâyiat olmadığı gibi, kimsenin burnu bile kanamadı...'

Parlayan Kiliç

Vehbi Tülek

Osmanlilarda Mevlid Kandilleri

Vehbi Tülek

SehzÂdelerin Sünnet Dügünü

Vehbi Tülek

Sultanlar RikÂbinda Yürüsün!

Vehbi Tülek

Kavuk Yerine Miğfer

Vehbi Tülek

Çocuk Eğitimine DÂir Ferman

Vehbi Tülek

Sultan İkinci Murad Ve Molla Fenari

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

ya O Yiğidin Hâli Ne Oldu?

Hazret-i Ömer (radıyallahü teâlâ anh), Peygamber efendimizin ikinci halifesi ve kayınpederidir. Hafsa validemiz onun kızıdır. Hayatta iken Cennet ile müjdelenmiş on kişiden ikincisi olup, Hazret-i Ebu Bekir'den sonra Eshab-ı kiramın en büyüğüdür. Çok âdil, abid, çok merhametli, aşağı gönüllü bir zat idi...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Türkiye'nin Ilk Psikiyatrı Dr. Mazhar Osman

Vehbi Tülek

Mazhar Osman, Sultan Abdülhamid Han zamanında tıp tahsili yaparak o devrin en önde gelen hekimlerinden oldu. Ülkemizin ilk Psikiyatrı. İsmi, halkımız arasında fıkra ve hikâyelere konu olacak kadar sevilen Dr. Mazhar Osman, aynı zamanda mütedeyyin bir insandı. Vefat etmeden biraz önce evlatlarına şu vasiyeti yaptı:

Yemeye, Içmeye Ve Giyime Dikkat Etmeli

Vehbi Tülek

"bedeli" Çanakkale'de "bedeni" Gazze'de!..

Vehbi Tülek

Teğmen Muzaffer'in alayında kamyon ve otomobil lastiği ile diğer birtakım malzemelere ihtiyaç vardı. Bunlar ise ancak İstanbul'dan sağlanabilirdi. Muzaffer Teğmen, becerikli bir İstanbul çocuğu olduğundan, karagâh, gerekli malzemenin temin ve mübâyaasına onu memur etti...
Muzaffer Teğmen, hemen yola çıktı ve aradı, uğraştı, nihayet Karaköy'de bir Yahûdi'de istediklerini buldu. Malzemeyi bulmuştu, fakat para yoktu. Eli boş dönemezdi, bir çaresini bulmak lâzımdı. Tüccar Yahûdi'ye dedi ki:

Abdülganî Nablüsî Hazretleri

Vehbi Tülek

Hilmin Ve Yiğitliğin En Yükseği

Vehbi Tülek

Kullarımdan Gereği Gibi Şükreden Azdır

Vehbi Tülek

İbn-i Yezdad Ahvazi

Vehbi Tülek

İlliyyîndeki Ve Siccîndeki Rûhlar!..

Vehbi Tülek

Fasîh Dede Ve Nasuhi Efendi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Örümcek Ağı

Örümcek Ağı

Dünya hayatında hiç kimseye iyilik yapmamış, bencil bir adam ölünce, cehennem kapısında bir melek karşıladı. Melek adama şöyle seslendi: "Hayatta iken tek bir gün bile birisine iyilik yaptıysan buraya girmeyeceksin. Varsa söyle!"

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Derdi Olan Neylesin?

Vehbi Tülek

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Gördünüz Rüyadan Haberimiz Var

Bana Delil Getir

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufiler

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Yirmi Saniyede

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Vehbi Tülek

Helvaci Çocuk

Vehbi Tülek

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Vehbi Tülek

Sarayda İftar

Vehbi Tülek

Gerçek Zehir

Vehbi Tülek