Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.461.680

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Affın, Intikam Almaktan Efdal Olduğunu Unutma!

Hamîdüddîn Fergânî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 805 (m. 1403) senesinde Tebrîz civarında Merâga’da doğdu. Bağdad ve Kâhire’ye gidip fıkıh ilmi tahsil etti. Sonra Şam’da tahsiline devam etti. İcazet alarak talebe yetiştirdi. 867 (m. 1463) senesinde Şam’da vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Cem Sultan Ve Papa

Fatih'in oğlu Sultan Cem'e, Papaların yaptıkları eziyetler, onların kendi dinlerinden olmayanlara ne gözle baktıklarının açık göstergesidir. Papa VIII. İnnocent, Saint Jean şövalyelerinden Sultan Cem'i para ile satın almıştır. Yani insan tacirliği yaptığı delilli, ispatlıdır. Papa huzuruna getirilen Sultan Cem'e, Hıristiyan olduğu takdirde, kendisini Macar kralı yapacağını vadetmiştir. Yani din değiştirmesi için, rüşvet teklif etmiştir. Cem Sultan bunu şiddetle reddettiğinde, Papa "Ben senin bizim fakir Hıristiyanlar'a bol sadaka verdiğini işittim. Hıristiyanlığı seviyorsun zannettim" deyince, Cem Sultan acıyan bakışlarla Papa'ya bakarak "İşte siz burada yanılıyorsunuz. Biz insanların inançlarına bakmaksızın, ihtiyacı olanlarına yardım ederiz. Bizim dinimiz bunu emreder" dediğinde, Papa öfkelenerek ve maalesef "Öyle ise bir köşede sinip yat" diyerek; zaten olmayan terbiyesinin seviyesini ortaya döküvermiştir. Cem Sultan'ın babası Fatih idi. Papalar onu, onaltı defa zehirletme teşebbüsünde bulunmuş ve onyedincisinde; başarılı olmuşlardır. Roma Papalarının ekserisi, insan zehirlemenin üstadıdır.

Vehbi Tülek

Tapusunu Hanimin Üzerine Çikartacağim

Vehbi Tülek

Osmanli Konağinda

Vehbi Tülek

Bir Kâse Yoğurt

Vehbi Tülek

Osmanlı Devleti döneminde her paşa ve padişah için, memleketinde herkesin istifadesine açık bir hayır kurumu yapıp ahirete öyle gitme, en büyük ideal idi. Bu sebeple, fethedilen yerlerde her biri bir cami, bir külliye veya bir hastane yapıp gitti. Ecdâdımız, kendi devirlerinin kültürünün gerektirdiği müesseseleri kurdular. İnsan nerde neyi tahsil ederse etsin ama Rabbiyle her zaman irtibatlı olsun diye camisiz yer bırakmadılar.

Ii. Abdülhamid Han'in İmzasi

Vehbi Tülek

Nasuhi Efendi Ve Mezomorto Hüseyin Paşa

Vehbi Tülek

Şair Padişah Ii. Selim

Vehbi Tülek

Varna Zaferi

Vehbi Tülek

Asil Kahraman Bunlardir

Vehbi Tülek

18 - İskender Paşa

Vehbi Tülek

Nusret Mayin Gemisinin Zaferi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Siz, Ümmetlerin En Iyisi Oldunuz

Kemâleddin ibn-i Zemlikâni hazretleri Şafii mezhebi fıkıh âlimlerinden ve evliyânın büyüklerindendir. 667 (m. 1269)'da Şam'da doğdu. 727 (m. 1327)'de vefât etti. Dürret-ül-mudiyye adlı eserinde buyuruyor ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sabrın Başlangıcı Acı Sonu Bal Gibi Tatlıdır!

Vehbi Tülek

İsmâil Fakirullah hazretleri evliyânın büyüklerinden olup Erzurumlu İbrâhim Hakkı hazretlerinin hocasıdır. 1656 (H.1067) senesinde Siirt'in Tillo kasabasında dünyâya geldi. Babası Mevlânâ Kâsım onu küçük yaşta yetiştirmeye, ilim öğretmeye başladı. Zâhiri ilimlerde âlim ve bâtıni ilimlerde mütehassıs bir veli olarak yetişti. 1734 (H.1147) senesinde vefat etti.

Bildiği Ile Amel Etmeyenler

Vehbi Tülek

Ziyâüddîn Nahşebî

Vehbi Tülek

Ziyâüddin Nahşebi hazretleri Hindistan ulemâ ve evliyâsındandır. 751 (m. 1350) yılında Bedâyûn'da vefât etmiştir. "Silk-üs-sülûk" adlı eserinde buyurdu ki:

Allahü Teâlâ, Kerîm Olduğu Için Affeder

Vehbi Tülek

Cennetin Irmakları Firdevs’ten Çıkar

Vehbi Tülek

Hadîs Ve Fıkıh âlimi Hakîm-i Şehîd

Vehbi Tülek

Unutmayan, Unutulmaz!..

Vehbi Tülek

İnsan Ile Küfür Arasındaki Sınır

Vehbi Tülek

Ebü'l-ferec Harrânî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Niyâzi-i Mısri, devamlı ibâdet ve tâatla meşgûl olduğu sırada, bir gece rüyâsında Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretlerini gördü. Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri büyük bir taht üzerinde oturmaktaydı. Etrâfına talebeleri toplanmıştı. Niyâzi-i Mısri, kendisini onların arasın da görünce, hayâsından dışarı çıkmaya yol ve fırsat aradığı bir sırada, Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretleri, onu yanına çağırıp, bir kese altın hediye verdi ve; "Senin nasibin diyâr-ı Rûm'dadır. Mısır'da değildir." buyurdu. Ertesi gün Niyâzi-i Mısri bu rüyâsını hocasına anlatın ca, hocası hemen ona hilâfet verdi ve duâ etti. Bunun neticesinde Niyâzi-i Mısri 1646 sene sinde Mısır'dan ayrılarak İstanbul'a gitti. İstanbul'da Sultanahmed Câmii civârında Sokullu Mehmed Paşa dergâhında ikâmet edip, uzun süre riyâzette kaldı. Kaldığı odada çok gözyaşı döktü. Halil Paşa, Niyâzi-i Mısri hazretlerinin kaldığı odanın döşemelerini yenilemek için teşebbüste bulunduğu zaman, Niyâzi-i Mısri hazretlerini rüyâsında gördü. Rüyâda "Gözlerimin yaşı ile yıkanmış olan tahtaları muhâfaza ediniz." diye emretmesi üzerine, tahtalarını muhâfaza etmek sûretiyle odayı tâmir etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

Padişah Ve At

Vehbi Tülek

Yirmi Saniyede

Değişen Sizin Kalbiniz

Bizi Hatirlayin!

Korkma!

Cünnetü'l-esmâ

Arkadaşlarımı Korumak Için

A'meş Ve Hanımı

Vehbi Tülek

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Vehbi Tülek

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Vehbi Tülek

Firkateyne Bininiz

Vehbi Tülek

Bize Teveccüh Edin

Vehbi Tülek

Helvaci Çocuk

Vehbi Tülek