Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.563.241

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Mutlak Adak Ve Şarta Bağlı Adak Kesmek

Muhammed Şehîd Belhî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. Afganistan’da Belh şehrinde doğdu. İlim öğrenmek için Horasan, Nişâbûr, Rey, Bağdâd, Kûfe ve daha başka yerlere seyahatler yaptı ve çeşitli kitaplar telîf etti. Buhârâ kadılığında ve daha sonra Horasan emîrinin vezirliğinde bulundu. 344 (m. 955) târihinde Rebî-ül-âhır ayında şehîd edildi. Müntekâ isimli kitabında şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

75 - Ertuğrul Şehitleri

Sultan II. Abdülhamid Han devri, dış politikada Osmanlı devletinin en başarılı olduğu bir dönemdir. Bütün Avrupa devletlerini idare ederek, iç savaş yapmadan 33 yıl geçmişti. 19. yüzyıl sonlarında Rusya, sınırlarını Japon denizine kadar genişletti ve yayılmacı siyaseti, uzakdoğu için de bir tehdit unsuru olmuştu. Bu yüzden Japonya İmparatorluğu, Rus tehlikesine karşı Osmanlı devleti ile işbirliği yapmayı kararlaştırdı. Aynı yıllarda Rusya, Osmanlı devletine karşı büyük bir askeri harekata hazırlanıyordu. Sultan Abdülhamid, tek başına Rus orduları ile başa çıkmanın çok zor olacağını bildiği için, Japonya ile yapılacak bu işbirliği sayesinde bir müttefik kazanacak ve eğer Rusya Osmanlı devletine saldırmadan önce, Japonya'nın Rusya'ya savaş açarsa, böyle bir felakete uğramayacaktı. Bu sebeple Japon İmparatorunun amcası, Türk-Japon dostluğunun tesisi için 1897'de İstanbul'a geldi. Padişah tarafından mükemmel bir şekilde ağırlanan Prens, memnun bir şekilde ülkesine döndü.

Vehbi Tülek

Türklerde Namus

Vehbi Tülek

Galiçya Cephesinde Bir Türk Çocuğu

Vehbi Tülek

Benim Dahi Muradim Odur

Vehbi Tülek

Yavuz, devlet işlerinde hata edenleri hiç affetmezdi ve bu sebeple de bir çok vezirinin boynunu vurdurmuştu. "Dilerim Allah'dan Yavuz'a vezir olasın" sözü de bu devirde beddua idi. Buna rağmen kadirşinas bir kişiydi. Fikrini açık söyleyenlerin görüşü, kendi görüşüne aykırı olsa da, kızıp söylenerek dinler ve hak sözü kabul ederdi.

Kendisinin şiddet ve gazabından korkan, her an ölüm tehlikesi gçiren Piri Paşa bir gün:

"Padişahım, eninde sonunda bir bahane ile beni de idam ettireceksin. Heman, bir gün evvel halas etsen daha iyi olmaz mı?" sözleriye korkusunu beirtince, bu sözlere bir hayli gülen Yavuz:

"Benim dahi muradım odur, lakin senin yerini tutacak bir adam bulamadım. Yoksa seni muradına kavuşturmak gayet kolaydır" cevabını verdi.

Kendiliğinden Buralara Gelmez

Vehbi Tülek

Topal Koyun

Vehbi Tülek

Sen Kim, Bu Evi Yapmak Kim

Vehbi Tülek

Ii.mahmud Han’in İlim Ve Sanat Aşki

Vehbi Tülek

16 - Yavuz Ve Sina Çölü

Vehbi Tülek

Öyleyse Sultanimizi Üzme !

Vehbi Tülek

Şehid Padişah Iii. Selim HÂn

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Her âyetin Hakkını Vererek Okumalı

Minkârizâde Yahyâ Efendi, Osmanlı Şeyhülislâmlarının kırk ikincisidir. 1018 (m. 1609) senesinde Antalya'nın İbradı kazasında doğdu. 1088 (m. 1677) senesinde İstanbul'da vefât etti. "Et-Tibyân fi âdâb-il-Kur'ân" isimli eserinde şöyle yazmaktadır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kadınlar Cenâzede Bulunmaz

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Haffâf hazretleri hadis ve Hanbeli mezhebi fıkıh âlimidir. 495 (m. 1101)'de Bağdad'da doğdu. 543 (m. 1148)'de vefât etti. Bir dersinde buyurdu ki:

Âmir Bin Abdullah

Vehbi Tülek

Beni Kimseye Muhtaç Etme Yâ Rabbî

Vehbi Tülek

Kâsım Ali Bedahşi hazretleri Hindistan'da yetişen büyük velilerdendir. Hicri onbirinci asrın ortalarında vefât etti. Rivâyet edilir ki:

Dinimizde Hayânın Yeri Çok Mühimdir

Vehbi Tülek

Abdülkâdir Şeyhî Efendi

Vehbi Tülek

İnsanlara Doğruyu Göstermek Peygamberlerin Sünnetidir

Vehbi Tülek

İmanı Olanlara Müjdeler Olsun

Vehbi Tülek

Muhaşşi Sinânüddîn Efendi

Vehbi Tülek

Resûlullah Efendimiz Eshâbı Ile Şakalaşırdı

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Ölüyü Diriltemem

Ölüyü Diriltemem

Trablusşam Nakib-ül-eşrâfı Şeyh Abdülfettâh Zağbi Efendi, Yûsuf Nebhâni hazretlerine şöyle anlatmıştır:

Bir defâsında bir arkadaşımız hastalanmıştı. Abdullah ibni Şeyh Hıdır ez-Zağbi'yi de yanımıza alıp ziyâretine gitmek istedik. Onu götürmekten maksadımız hastanın bereketlerinden istifâde ederek şifâya kavuşması idi. Ancak gitmek istemedi. Çok ısrar edince kabûl edip bizimle geldi. Hastanın yanına vardığımızda, şiddetli hastalığından hiç bir eser kalmadı. Ayağa kalkıp bizi karşıladı. "Hoş geldiniz." deyip konuştu. Ziyâreti yapıp yanından ayrıldık. Ayrılıp giderken yolda Şeyh Abdullah hazretleri; "Ben ölüyü diriltemem." dedi. Bu sözüyle ziyâretine gittiğimiz kişinin öleceğine işâret etmişti. Dedim ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Vehbi Tülek

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Vehbi Tülek

İftiranin Neticesi

Bereketi Var Mı?

Abayi Yakmak

Adam Olmazsan

Delik Kova

Onun Görmediği Yer

Zalimlere Dersini Verdi!

Vehbi Tülek

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Vehbi Tülek

Bu Gece Yolcu Olsa Gerektir

Vehbi Tülek

Derdi Olan Neylesin?

Vehbi Tülek

Sarik Ve Sakal

Vehbi Tülek

İsmail Hakki Efendi

Vehbi Tülek