Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.496.472

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kim Kibirli Olursa Allahü Teâlâ Onu Alçaltır!

Abdurrahmân Fûrânî hazretleri hadîs ve Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 388 (m. 998) yılında Türkistan’da Merv’de doğdu. Buradaki büyük âlimlerin derslerine devam ederek ilmde yüksek derecelere ulaştı ve icazet aldı. Şafiî mezhebinde mutlak müctehid ile müntesib müctehid arasında bir derece olan eshâb-ı vücûhtan sayıldı. Hadîs ilminde zamanının ileri gelenlerinden idi. 461 (m. 1069) yılında Merv’de vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Herkes Yediğini Gönderir

Yavuz Sultan Selim zamanında, İran şahı kıymetli mücevherlerle süslü bir sandık hediye gönderiyor Sultan Selim'e.

Sandık açılıyor. İçinden çeşit çeşit değerli taşlar, kıymetli atlas, kadife kumaşlar çıkıyor. Fakat bir de pis bir koku yayılıyor.
Dehşet bir koku, herkes burnunu tıkıyor.
Neyse en alttaki bohçadan insan pisliği çıkıyor.
Yani Osmanlıya acayip bir hakaret!

Vehbi Tülek

Fatihin Hocasi Molla GürÂnî

Vehbi Tülek

Kazliçeşme

Vehbi Tülek

Orhan GÂzi Ve AlÂeddîn Esved

Vehbi Tülek

Sultan Orhan Gâzi, âlimleri, evliyâyı görüp gözeten bir zât-ı muhterem idi. O mübârek kimse,birgün Alâeddin Esved hazretlerini ziyârete gitti. Onun mahalline vardığında, Alâeddin Esvedhazretleri nâfile namaz kılmakta idi. Orhan Gâzi, avluda bekledi. Bu sırada farz namaz vaktigeldi. Orhan Gâzi ve orada bulunan Alâeddin Esved'in talebeleri namaz için hazırlandılar.Namazın sünnetini kıldılar. İkâmet okununca, Kara Halil imâmete geçti. Cemâata namazıkıldırdı. Alâeddin Esved de, odasından çıkıp namaza katıldı. Namazdan sonra bir müddetsohbet ettiler. Orhan Gâzi edeble dinledi. Sonra başını kaldırıp;"Seferde ve hazerde, ahâli arasında vâki olacak hâdiselerde hükmedip, hak ile bâtılı ayırmak,şer'i hükümleri beyân etmek için bir hâkim-i samedâni lâzımdır. Talebenizden birini benimile sefere gitmek için tâyin etseniz." deyip, merâmını arzetti.

Bir Avuç Bulgur

Vehbi Tülek

Aslan Öldü!...

Vehbi Tülek

Ravza-i Murad’da Açan Gül

Vehbi Tülek

Nesilleri HelÂk Olurdu

Vehbi Tülek

Osmanli'yi 45 Yil Beklemiş

Vehbi Tülek

Kanuni Adina Yemin Eden Çavuş

Vehbi Tülek

Osmanlilarin Müslüman Devletlere Silah Yardimi

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

E­bül­-abbâs Ve ­ki­bir­li Bir â­lim!..

Ebü'l-Ab­bâs Mü­les­sem, Ke­lâm âlim­le­rin­den­dir. Mı­sır'da Nil sa­hi­lin­de bu­lu­nan Kûs ve Sa'id şe­hir­le­rin­de ikâ­met eder­di. 1274 (h. 672) se­ne­sin­de Kûs şeh­rin­de ve­fât et­ti. Ora­da bu­lu­nan der­gâ­hı­nın bah­çe­si­ne defn olun­du...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ziyad Bin Samid Ve Amr Sabit Bin Rakş

Vehbi Tülek

Ziyad bin Samid radıyallahü anh, Eshâb-ı kiramdandır. Ensarın gençlerinden idi. Babası, yaşı küçük diye Bedir Harbine katılmasına izin vermedi. Uhud Harbine katılmak için Peygamber Efendimizden (sallallahü aleyhi ve sellem) izin aldı. Savaş sırasında büyük kahramanlıklar gösterdi...

Babanzâde Ahmed Naim Efendi

Vehbi Tülek

Onlar, Malını Ilim Elde Etmek Için Harcardı

Vehbi Tülek

Abdullah Uşşakî Efendi âlim ve evliyânın büyüklerindendir. Balıkesir’de doğdu. 20 yaşına kadar memleketinin ulemasından âlet ilimlerini öğrendikten sonra İstanbul'a gelerek tahsilini tamamlamak üzere çeşitli medreselerde meşhur âlimlerin derslerine devam etti. Mezun olduktan sonra bazı devlet hizmetlerinde bulundu. Edirne'de memur iken Şeyh Cemaleddin Uşşakî hazretlerine intisab ederek tasavvufta yüksek derecelere ulaştı. İcazet verilerek memleketine gönderildi. Burada çok talebe yetiştirdi. 1196 (m. 1781)’de Balıkesir’de vefat etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Müferric Bin Muvaffak

Vehbi Tülek

Şâh Şücâ Kirmânî

Vehbi Tülek

Sana Saygı Gösterene Saygılı Davran

Vehbi Tülek

Resûlullah Efendimizin âmâya Öğrettiği Dua

Vehbi Tülek

Yûsuf Bahri Efendi

Vehbi Tülek

Selam Vermek, En Güzel Duadır

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Hâce Ali Şirgâhi, Şâh Şücâ Kirmâni'nin türbesinin yanında fakirleri davet eder, yemek verirdi. Böyle bir gün; "Yâ Rabbi! Bir misâfir gönder!" dedi. Âniden bir köpek geldi. Hâce Ali köpeği kovaladı. Köpek kaçtı. Sonra Şâh'ın kabrinden bir ses geldi:
"Misâfir istiyordun. Gönderdik, kovdun." dedi. Derhal kalktı, dışarı koştu. Köpeği aradı bulamadı. Şehrin dışına gitti. Köpeği orada bir ağacın altında yatıyor halde buldu. Yemeği onun önüne koydu. Köpek yemeğe dönüp bakmadı. Hâce Ali utandı ve istigfâra başladı. Tövbe etti. Köpek dile gelip;
"Ey Hâce Ali, şimdi iyi ettin. Misâfir çağırıp kovmak ne demektir. Dikkatli ol! Eğer Şâh Şücâ orada olmasaydı, göreceğini görmüştün, bütün haller senden alınırdı." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Cimrilik Ve Nankörlüğün CezÂsi

Vehbi Tülek

Bize Teveccüh Edin

Vehbi Tülek

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Altıyüz Dirhemlik İp

B0r Çuval Toprak

Geç Gelen Kurtarıcı

Korkma!

Allah Diyen Genç

Bana Delil Getir

Vehbi Tülek

Gül Yaprağı

Vehbi Tülek

Sakin Kalyona Binme

Vehbi Tülek

Değişen Sizin Kalbiniz

Vehbi Tülek

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Vehbi Tülek

Mazarratli Harfler Kaçtir?

Vehbi Tülek