Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.477.077

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Dînin Temel Direği, Fıkıh Bilgisidir

Abdürrahmân bin İbrâhim Bedrî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 624 (m. 1227) yılında Şam yakınlarında Neva kasabasında doğdu. Zamanın büyük âlimlerinden hadîs ve fıkıh ilmini öğrendi. Şafiî mezhebi fıkıh bilgilerinde mütehassıs oldu. Bâderiyye’de yerleşip, medresede ders verdi. Pekçok talebe yetiştirdi. 690 (m. 1291) yılında Bâderiyye’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Osmanli Devleti Ve Endülüs

711 tarihinde Kuzey Afrika'yı baştan başa kat eden Müslüman mücahidler, İspanya'ya girdikten sonra orayı terk edinceye kadar İberik yarımadasını medeni eserlerle süslemiş, çok sayıda kültürel ve sosyal müesseseler meydana getirmişlerdi. Müsümanlar, İspanya topraklarına ayak basar basmaz, ırk, din, dil, mezheb ve soy farkı gözetmediler. Got, Vandal, Romalı, Hristiyan ve Yahudi demeyip herkese Müslümanlar gibi haklar tanıdılar. Endülüs ( III. Abdurrahman, II. Hakem gibi) büyük hükümdarlar gördü. Parlak devirler yaşadı. Orada (Kurtula Camii gibi) âbideler, (Medinetü'z-zehra gibi) saraylar yapıldı. Doğuda Bağdad, batıda Kurtula, dünya yüzünde İslâm medeniyetinin gözler kamaş tıran merkezleri haline geldi. Kurtuba'da kadınlardan alimler, sairler ve muallimler yetişti.

Vehbi Tülek

3 - İstanbul'un Fethi (manzum Hikaye)

Vehbi Tülek

42 - Birakmam Seni Santa Barba

Vehbi Tülek

HilÂfeti HÂiz Olan Türkler

Vehbi Tülek

Birinci Dünyâ Savaşında İngilizler, İslâm dünyâsını parçalayıp yutmak için çok kesif bircâsusluk ve propaganda faâliyetlerine girişmişlerdi. Bu çalışmalar sonucunda Hintmüslümanlarının aşırı dostluk ve bağlılıklarına mukâbil Arap dünyâsında bâzı çözülmelerbaşlamıştı. Birçok Arap liderlerine Osmanlı Devletinin yıkılmasıyla kurulacak devletlerdentaçlar vâdedilerek ayrılık telkin edilmekteydi. Sultan Reşâd Han sarsılan İslâm birliğini"hilâfeti hâiz olan Türkler" etrâfında yeniden tesis ve takviye için Şeyh Senûsi hazretlerinihuzûruna kabûl etti. Ondan Müslüman Âlemini dolaşarak Hilâfet etrafında bozulan birliğiyeniden kurmasını ricâ etti. Gerçekten de o devirde müslümanların en fazla sözünüdinleyecekleri şahsiyet gâyet haklı bir şöhrete mâlik olan Şeyh Senûsi hazretleri idi. Şeyhhazretleri derhâl muvâfakat ederek Sultana, Türk milletine hizmete hazır bulunduğunubildirdi. Ancak tam İslâm Dünyâsını dolaşmaya çıkacağı sırada kendisini dâvet eden SultanReşâd Han vefât etti. Sultan Vahideddin'in cülûs merâsiminde bulunmak üzere seyâhatertelendi.

Ii. Abdülhamid Han’in İslamiyete Saldiran Piyesi Fransa’da Yasaklatmasi

Vehbi Tülek

Din Adamlarindan Devlete Zarar Gelmez

Vehbi Tülek

Garip Bir Koşu

Vehbi Tülek

Kendi Re’yimizle İş Yapmayiz

Vehbi Tülek

90 - Sultan Ii. Bayezid'in Mora Seferi

Vehbi Tülek

Sadrazamlik Makami Herkesin Hirsini Tahrik Eden Makamdir

Vehbi Tülek

Haliçteki İlk Köprü

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Nasr Bin Abdürrezzâk

Nasr bin Abdürrezzâk hazretleri, Hanbeli mezhebi fıkıh ve hadis âlimlerindendir. Seyyid Abdülkâdir-i Geylâni hazretlerinin torunudur. Hanbeli mezhebinde ilk Kâdı'l-kudâttır. 1169 (H.564) senesinde doğdu. 1236 (H.633) senesinde vefât etti. Vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Zikir, Hâtırlamak, Anmak Demektir

Vehbi Tülek

Şemsüddin İbn-i Atiyye hazretleri Şâfii mezhebi âlimi ve büyük velilerdendir. Mısır'ın İskenderiyye şehrinde, 1415 (H.818) senesinde doğdu. Çok ilim tahsil etti. Birçok âlimden hadis ve fıkıh ilimlerini okudu. Kânûni Sultan Süleymân Hân devrinde, deniz yolu ile İstanbul'a geldi. Pâdişâh kendisine çok tâzim edip, sayısız ikrâm ve ihsânlarda bulundu. Bir ara kadıaskerlik vazifesine tâyin edildi. Fakat İstanbul'un soğuğuna dayanamadığı için Mısır'a gitmek üzere izin istedi. Kara yolu ile Mısır'a gitmek üzere İstanbul'dan hareket etti. 1534 (H.941) senesinde Şam'a geldiğinde vefât etti.

Ebu Hafs Bin Esved

Vehbi Tülek

Kişinin, Nefsi Ve Hevâsı Ile Cihâdı

Vehbi Tülek

Nâzillili Mehmed Efendi, evliyânın büyüklerindendir. Nâzilli'de doğdu. 1300 (m. 1883)'de Mekke-i mükerremede vefât etti. "Hazinet-ül-esrâr" adlı eserinden bazı bölümler:

Doğru Sözü Kabul Etmelidir

Vehbi Tülek

Kurtuluşun Alâmeti!..

Vehbi Tülek

Armağanî Mehmet Efendi

Vehbi Tülek

İslâmiyete Uyanların Nefisleri Temizlenir

Vehbi Tülek

Kerâmetler Menbâı Ebû Bekr Ya’fûrî

Vehbi Tülek

Yûnus Bin Ubeyd

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Hazret-i Üftade’nin Yardimi

Bir gün Yalova'dan İstanbul'a bir gemi gidiyordu. İstanbul'a yaklaştıkları sırada, şiddetli bir rüzgâr esmeye, dalgalar gittikçe büyümeye, gemiye şiddetle vurmaya başladı. Dalgaların vuruşundan tahtalar gıcırdıyordu. Gemi, koca denizde bir o tarafa, bir bu tarafa yalpalıyor, devrilecek gibi oluyordu. Yolcular ne yapacaklarını şaşırdılar. Herkes geminin bir tarafına birikince, tehlike daha da büyüdü. Kaptan, yolcuları teskin etmeye çalışıyor ve herkesin yerinde oturmasını tavsiye ediyordu. Herkes birbiriyle helâlleşiyor ve şimdiye kadar işlediği günahlarına tövbe ediyordu. Bâzıları da, kurtulmaları için adakta bulunuyordu. Yolcuların arasındaki bir genç, Fâtiha-i şerife ve İhlâs sûrelerini okuyarak, hâsıl olan sevâbı; Peygamber efendimizin, Eshâb-ı kirâmın, evliyânın, âlimlerin ve zamânın velilerinden Üftâde hazretlerinin rûh-ı şeriflerine hediye etti. Sonra da; "Yâ hazret-i Üftâde! Himmetinizi, yardımınızı istirhâm ediyorum." dedi. O anda, uzaklardan bir karaltı peydâ oldu. Yaklaştıkca, bunun bir insan olduğunu, suyun üzerinde süratle kendilerine doğru geldiğini gördüler. Onun yürüdüğü yerlerde dalgalar hemen sâkinleşiyordu. Nihâyet o zât geminin yanına geldi ve gemiyi eliyle bir mikdâr tuttuktan sonra, geminin önünden yürümeye başladı. Yürüdüğü yerlerde deniz durgunlaşıyordu. Bir müddet sonra gözden kayboldu. Kaptan, o kimsenin su üzerinde gittiği istikâmete göre, geminin dümenini ayarladı. Bir müddet sonra, selâmetle sâhile vardılar. Herkes bu hâdise karşısında şaşırıp kaldı. Sâdece o delikanlı şaşırmamıştı. Yolcular sâhile çıktıklarında, bir kimse karşılarına çıkıp onlara; "Ey yolcular! Üftâde hazretlerinin selâmı var. Sağ olduğum müddetçe, bu sırrı kimseye söylemesinler diye bana emretti." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Vehbi Tülek

Allah'ın Takdirine Kulun Aklı Ermez

Vehbi Tülek

Allah'ın Emaneti

Delik Kova

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Adam Olmazsan

Ayyaşin Sonu

Altıyüz Dirhemlik İp

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Vehbi Tülek

Başka Du Bilmez Misin?

Vehbi Tülek

Sizin Rizkinizdan Kesilmiş

Vehbi Tülek

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Vehbi Tülek

Kadin Akli

Vehbi Tülek

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Vehbi Tülek