Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.417.705

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Kardeşim Ağır Hasta Ya Resûlallah!

Abdülazîz Dehlevî hazretleri, Hindistan evliyâsının büyüklerinden Şah Veliyyullah Dehlevî hazretlerinin oğludur. 1746 (H.1159) senesinde Dehli'de doğdu. Küçük yaşta Kur'ân-ı kerîmi ezberledi. On bir yaşında iken babasının vazîfelendirdiği hocalardan okudu. Meşhur altı hadîs kitabı Kütübü Sitte gibi kıymetli eserleri babasından dinledi. Hadîs-i şerîf ilminde diploma aldı. Hindistan'da İngiliz yönetimine karşı hürriyet meşalesini yakarak "Sirâc-ül-Hind" lakabıyla tanındı. 1824 (H.1239) senesinde Delhi'de vefât etti. Elli kadar eser yazdı. Tefsîr-i Azîzî isimli eserinde Bekara sûresinin fazîletlerini bildirirken diyor ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Osmanlinin Lübnan Siyaseti

Osmanlıda olduğu gibi Memluklularda da toprak idaresi Tımar sistemiyle idi. Ancak Memluklular, Lübnan topraklarını önce Tımar sistemi ile yönettilerse de sonraları bunu veraset sistemine döndürdüler. Sultan Selim Han Lübnan'ı alınca toprakların yine veraset ile idaresinin devamını emretti. Ki koca Osmanlı devletinde toprakları Tımara tabi olmayan tek bölge Lübnan oldu. Selim Han, Lübnan'daki cemaatlerin en güçlüsü olan Dereziler'den, Maanoğulları'nı emir tayin etti. Bu sistem ta 1697'ye kadar böyle sürdü. Ve Lübnan tarihinin en huzurlu dönemini yaşadı. Fransa ve İtalya'dan gelen misyonerler Derezi ailelerine Katolikliği aşılamaya başladılar. Bundan sonra bölgede karışıklık ve huzursuzluk aldı yürüdü. Lübnan liderliği 1697'de yeni Hıristiyan olan Maanoğullları'ndan Beşir Şihabi'ye geçti. Onun oğlu Katolik Beşir Ömer, 1789'da Emir oldu ve 51 sene ülkeyi yönetti. Mısır Valisi Mehmed Ali Paşa'nın Osmanlı Devletine isyanı üzerine Beşir Ömer onun tarafını tutarak; Osmanlı Devleti aleyhine çalıştı. Fransızlar bu arada Marunileri, Derezilere karşı tahrik ederek silahlandırdılar. Artık Lübnan'da huzur bitmişti. Her tarafta kan akıyordu.1841'de tekrar idarede etkili olan Osmanlı Devleti, İstanbul'dan Ömer Paşa'yı Lübnan'a vali tayin etti... Her tarafta kan dereleri akıyordu. Maruni ve Dereziler birbirlerine karşı silaha sarıldılar. Fransızlar insanları, Ömer Paşa'ya karşı ayaklandırdılar. 1845'te Lübnan'a inceleme ve gerekli değişiklikleri yapmak üzere Osmanlı Dışişleri Bakanı Şekip Efendi tam yetki ile gönderildi. Bu Şekip Efendinin İstanbul'daki hükümete gönderdiği raporu devlet arşivlerinde vardır. Bu raporda özetle şöyle yazıyor: "Lübnan'daki karışıklıkların tek bir sebebi vardır: Buradaki İngiliz ve Fransız Konsolosları Maruni ve Derezileri karşılıklı olarak kışkırtıp silahlandırıyorlar. Bu konsoloslar Lübnan'dan çıkarılmadıkça Lübnan huzura kavuşamaz." Bir Türk devlet adamı, Fransızların Marunileri, İngilizlerin de Derezileri ölüme sürüklediğini tesbit etmiş.

Vehbi Tülek

20 - Şehid Derviş Paşa

Vehbi Tülek

Zigetvar Kalesi Ve Bahri Dede

Vehbi Tülek

Kirk Yillik KÂni

Vehbi Tülek

Ebubekir Kâni Efendi, 18. Yüzyılın tanınmış edebiyatçılarındandı. Bilhassa hiciv eserleri ile meşhur olmuştu. Divan'ı, Hasbıhal isimli hiciv eseri ve Münşeat adlı mektupları edebiyatımızda mühim bir yer tutar. Bu mektuplar arasında, bir kediyi konuşturarak yazdığı Hirername önemlidir. Kâni Efendi, Eflak Voyvodası İskerletzade Konstantin Efendi'nin özel katipliğini yapmak üzere Bükreş'e tayin edilmişti. Burada, Voyvo danın yeğenine de Türkçe öğretmenliği yapmıştı. Daha sonra Limni Adasına gönderilmiş, bir süre sonra da İstanbul'a dönmüştü. Bükreş'teki ikameti sırasında ona muhalif olanlar, Efendi'nin tanassur ettiğini, yani Hristiyan olduğunu söylemeye başladılar. Bu söylenti kulaktan kulağa geçerken şekil değiştirerek, onun bir Romen kızına gönlünü kaptırdığı, onu elde etmek veya nikahına almak için din değiştirdiği şeklinde yayıldı. O sırada 70 yaşında bulunan Kâni Efendi, dedikoduculara, iki asırdır dilimize bir atasözü olarak yerleşen tarihi cevabını verdi:"Kırk yıllık Kâni, olur mu Yani"

FÂtih’in İlme Ve UlemÂya Verdiği Kiymet

Vehbi Tülek

Turgut Reis Ve Cerbe Zaferi

Vehbi Tülek

Belgrad’da İki Şehid

Vehbi Tülek

İki Milyon Sterline Banko

Vehbi Tülek

Ii. Mahmud Han’in Hocasi

Vehbi Tülek

Şehzade Selim’in Cevabi

Vehbi Tülek

Sultan Iii. Selim Ve Kabakçi Mustafa

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

İşlerimi Allaha Havale Ediyorum

Müeyyedzâde Abdürrahim Çelebi Osmanlı âlim ve evliyâsının büyüklerindendir. 1537 (H.944) senesinde İstanbul'da vefât etti. Dini ilimleri ve zamanının fen bilgilerini iyice öğrendi. Sonra tasavvuf yoluna girdi. Büyük veli İskilipli Şeyh Muhyiddin Efendinin hizmetinde bulundu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Onu Seven, Beni Sevmiş Olur

Vehbi Tülek

Muhammed bin Abdüssettâr İmâdi hazretleri Hadis ve Hanefi mezhebi fıkıh âlimidir. 559 (m. 1164)'de Harezm'deki Kerder beldesinde doğdu. 642 (m. 1244)'de Buhârâ'da vefât etti. "Ed-Dürret-ül-münifiyye fi intisâr il-İmâm-il-Azam Ebi Hanife" isimli eserinde buyuruyor ki:

“mısır’ın Fakihi” Abdullah Ibni Vehb

Vehbi Tülek

dervişin Vatanı Yoktur!

Vehbi Tülek

Ebû Hamza hazretleri, Horasan bölgesi velilerindendir. Nişâbur'un Mülkâbâd mahallesindendir. Doğum târihi bilinmemektedir. Cüneyd-i Bağdâdi hazretleriyle aynı asırda yaşamıştır. Ebû Türâb-ı Nahşebi ve Ebû Said-i Harrâz ile yolculuk edip sohbet etmiştir. Zamânındaki âlimlerin ve evliyânın ileri gelenlerinden idi...

İstanbul Velîlerinden Sünbül Sinân Efendi

Vehbi Tülek

Onun Gönderilmesi Ile Peygamberlik Son Buldu

Vehbi Tülek

Bu Sözleri Yazın, Îmân Kokusu Geliyor

Vehbi Tülek

Merzifonlu Hayreddin Efendi

Vehbi Tülek

Şam'dan Yayılan Nur Abdullah-ı Herâtî

Vehbi Tülek

Anadolu Velîlerinden Molla Osman Efendi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Korkma!

Korkma!

Sinop'ta medfûn bulunan ve Takıyyüddin Ebû Bekr Kefevi'nin talebesi olan Mahmûd Kefevi hocasının şu kerâmetini anlattı:"Gemiye binip İstanbul'a gitmek üzere yola çıktık. Ben o zaman gençtim ve bu benim ilk yolculuğumdu. Hoş bir rüzgârla dört gün gittik. Sonra şiddetli bir rüzgârla deniz kabardı. Dalgalar her taraftan vurmaya başladı. Gemide bulunanlar korku, dehşet ve ümitsizlik içinde bâzı mal ve eşyâlarını denize attılar. Bu ızdırap ve sıkıntı bana da ümitsizlik vermeye başladı. Hocam Takıyyüddin Ebû Bekr Kefevi, geminin alt katında sâkin ve telaşsız bir halde oturuyor du. Dalgaların şiddetli vuruşları gemide bulunanların ve benim korkumu iyice arttırdı. Hocam bana bakıp; "Korkma! Allahü teâlâ bizi kurtaracak ve biz Erikli Kasabasının doğu tarafındaki Hacı Baba Dergâhında kuşluk vakti oturup süt içeceğiz ve incir yiyeceğiz." buyurdu. Gemici lerin hesâbına göre seksen mil yolumuz kalmıştı. Ebû Bekr Kefevi hazretleri sükûn ve vekar içinde tatlı ve güzel sesiyle Kehf sûresini okumaya başladı. Biz rahatladık ve korkumuz kalma dı. Halbuki dalgaların vuruşları hâlâ devâm ediyordu. Nihâyet Allahü teâlâ bizi, hocam Ebû Bekr Kefevi hazretlerinin duâsı bereketiyle kurtardı. Gecenin sabahında Erikli sâhiline çıkıp doğruca Hacı Baba Dergâhına ziyârete gitti. Biz de onu tâkib ettik. Hep birlikte oturduk. Hocamız Kur'ân-ı kerim okuyor biz de dinliyorduk. O sırada dergâhın çevresinden bir kadın iki elinde birer çanak ile çıkageldi. Kapları önümüze bıraktı. Biri süt, diğeri incirle doluydu. Şeyh Ebû Bekr Kefevi tebessüm ederek bize baktı ve; "Bismillah ile yiyiniz!" buyurdu. Biz besmele ile yedik. Hocamın bu kerâmetine şâhid olduğumuz zaman, 1542 (H.949) senesiydi."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bereketi Var Mı?

Vehbi Tülek

Sakin Kalyona Binme

Vehbi Tülek

Salavat-ı Şerifin Bereketi

Pişman Oldular!

Adalet Ve Tevazu

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Iv. Mehmed Han Ve Ahmed CÂhidî Efendi

Bu Dünya Ona Da Kalmaz

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Vehbi Tülek

Hizir Ve Gelin

Vehbi Tülek

Allah’a Firar Et

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Vehbi Tülek

Yoksa Hizir Olduğunu Söylerim

Vehbi Tülek

Şikayet

Vehbi Tülek