Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.409.977

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Tasavvuf, Kalbi Sâf Yapmak, Temizlemek Demektir

Kösec Ahmed Efendi Nakşibendî meşayıhındandır. Trabzon’da doğdu. İstanbul’a giderek Mehmed Emîn Tokâdî hazretlerinin talebelerinden Seyyid Yahyâ Efendiye intisab etti. Nakşibendî yolunda yükseldikten sonra icazet verilerek Konya’ya gönderildi. 1195 (m. 1780)’de Konya’da vefat etti. “Silsile-i Hacegân fî âdab-i Ubudiyyeti'l-Âyan” isimli eseride şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

CÂmide Nargile

Süleymâniye Câmii, Mimar Sinan'ın kalfalık (Selimiye ustalık) eseridir. Câmi ile bir külliye hâlinde olan bu eser Kanuni Sultan Süleyman Hân zamanında 1550' de başlanarak 1556'da bitirildi.Avlusu ile birlikte dikdörtgen şeklindeki câminin harem kısmı, 68x63 m dir. 26,50 m kutrunda ve 53 m yükseklikte olan düz pandantifli kubbe, dört kalın kemer üzerinde oturmak ta ve kâidesinde yuvarlak kemerli 32 pencere bulunmaktadır. Câmi 138 pencereden ışık alır. Akustik ve havalandırma düzeni bir mimâri şâheseridir. Mimar Sinan, Süleymâniye Câmii'ni yaptığı sırada birtakım kimseler; "Câmi içinde nargile fokurdatır durur" diye, kendisini Kanuni Sultan Süleyman Hân'a şikâyet ederler. Kanuni, âni bir baskın yapar. Hakikaten Mimar Sinan'ı nargile fokurdatırken bulur. Fena hâlde canı sıkılır. Sert bir sesle "Bre bu ne hâldir?" diye çıkışır. Mimar Sinan gâyet soğukkanlı "Pâdişahım, bu nargileyi burada bulundurmamın sebebi, fokurtusu içindir. Dikkat ederseniz, Tömbekisi (tütünü) yoktur. Fokurduyan suyun sesi bana câmide okunacak Kur'ân-ı kerim seslerinin her tarafa yayılmasını sağlamak için lüzumlu tedbirleri almama yardım etmektedir." diye cevap verir. Mimar Sinan bu tedbiriyle, bugün ancak modern tiyatro binalarında görülebilen akustik tertibatı, yâni ses yankılanması ayarını, 16. asırda yapmış oluyordu.

Vehbi Tülek

Din Adamlarindan Devlete Zarar Gelmez

Vehbi Tülek

Doğum

Vehbi Tülek

Ali Onbaşi

Vehbi Tülek

I. Dünya savaşında, Osmanlı Ordusunun savaştığı cephelerden biri olan Galiçya'da, Ruslarla burun burunayız. Meşhur 15 Eylül 1916 taarruzuna hazırlık yapmakta olan sahra bataryalarımızdan biri, eteklerini saran bodur çalılıklar içinde yükselen çam ağaçlarıyla dolu olan Ulu Dağın tepesine bir gözcü göndermek mecburiyetinde... Gözcü, bu tepenin arkasında mevzilenmiş olan Rus askerinin durumunu, siperinden hücuma geçtiği takdirde uzanıp giden sırtın üzerindeki irili ufaklı tepelerin hangisinin arasından geçebileceğini, dalları arasında saklı bulunduğu bir çam ağacının tepesinden telefonla bildirecek. Tabii, kaderde tepenin arkasında mevzilenmiş ve her an dağın tepesinde bir Osmanlı hücumu için dikkat kesilmiş olan Rus askerinin kurşun yağmuruna hedef olmak da var. Batarya kumandanı sordu:-Bu fedakarlığı, gönüllü olarak gösterecek?-Ben hazırım kumandanım!..

Osmanli Paşasinin Siyaseti

Vehbi Tülek

PÂdişÂhim, Baba Haydar Sizi Bekliyor!

Vehbi Tülek

Vehhabi İsyani Ve Kavalali İbrÂhim Paşa

Vehbi Tülek

Hadim SinÂn Paşa Ve Misir Seferi

Vehbi Tülek

Ekmeğe 5 Para Bile Zam Yok

Vehbi Tülek

Kefeni Kanlar İçindeydi

Vehbi Tülek

Padişahın Gezinti Teklifi!

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Âlim Manifaturacı “demir Hoca”

Demir Hoca, tahsil çağı gelince Köse Vâiz Medresesinde ilim öğrenmeye başladı. Hocası Hacı Hamdi Efendiden icâzet, diploma aldı. İlim tahsilini tamamladıktan sonra manifaturacılık yaparken, en çok Nevşehir'in Tavukçu Camii'nde ve daha sonra da diğer bütün câmilerinde ücretsiz imâm-hatiplik yaptı. Bir süre sonra ticâreti tamâmen bırakıp insanlara Allahü teâlânın emir ve yasaklarını bildirmeye çalıştı. Kendisi için tutulan han odalarında çok talebe yetiştirdi...


Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Abdullah Bin Üneys (radıyallahü Anh)

Vehbi Tülek

Bir gün Resûlullah Efendimiz, huzurlarına Abdullah bin Üneys radıyallahü anhı çağırdılar: -Yâ Abdullah! Hüzeli kabilesinin Lıhyanoğulları kolundan Halid bin Süfyan, bizimle çarpışmak üzere etrafına adamlar topluyormuş. Halid, şu sıralar ya Nahle'de veya Urene'dedir. Onu bertaraf ederek bir fitneyi daha baştan yok etmeliyiz...
Hazreti Abdullah, Sevgili Peygamberimiz kendisine bir vazife verdikleri için çok sevindi:

O Emaneti Insan Yüklendi

Vehbi Tülek

dülger-zâde Mustafa Efendi

Vehbi Tülek

Dülger-zâde Mustafa Rızâ-eddin Efendi, ilk tahsilini tamamladıktan sonra, Sinân Paşa Medresesi'ne devam etti. Bu sırada, Aziz Mahmûd Hüdâyi hazretlerinin dergâhında talebe yetiştirmekle görevli Ya'kûb Efendi'nin emri ile Odabaşı şeyhi Fenâi Efendi'nin derslerine devam edip, Celvetiyye yoluna girdi...

Akıl, Nasıl Kulluk Yapılacağını Bulamaz

Vehbi Tülek

“genç Osman” İkinci Osman Han

Vehbi Tülek

Bedir Şehitlerinden Umeyr Bin Humam

Vehbi Tülek

rüzgâra Emret Beni Hindistan'a Iletsin!

Vehbi Tülek

Hadîs âlimi İbni Asâkir

Vehbi Tülek

Ebû Hâzim El-kâdî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Allah Diyen Genç

Allah Diyen Genç

Fakir bir genç, padişahın kızına aşık olmuş. Bu ümitsiz sevdasını gidip o beldenin meşhur dervişine anlatarak yardım dilemiş. Derviş: "Evlâdım, şehrin girişinde tam yol ağzında otur, kim ne derse desin sadece 'Allah' diye cevap ver." demiş. Fakir genç, denileni yapmış. Günlerce, aylarca şehrin girişinde başka hiçbir kelime konuşmadan "Allah" demiş. Derviş, yiyeceğini, içeceğini her gün getiriyormuş. Zamanla "Allah" diyen genç halk arasında meşhur olmaya başlamış. Nihayet bir gün padişah da genci merak etmiş. Dervişten, genç hakkında bilgi istemiş. Derviş, gencin devrin büyüklerinden olduğunu söylemiş. Padişah, kalkıp genci ziyarete gitmiş. "Kimsin? Derdin ne? Ne istersin?" demiş ise de, genç, padişaha karşı da "Allah" demekten vazgeçmemiş. Başka tek kelime konuşmamış. Derviş akşam gencin yanına gelmiş. "Padişah sana "Kızımı vereyim" diyene kadar, sen ondan sakın ola ki bir istekte bulunma!" diye tembihte bulunmuş. Nihayet bir gün padişah gelip: "Ne istiyorsun, istiyorsan seni kızımla evlendireyim." deyince, genç, dervişin şaşkın bakışları altında "Yok" demiş. Artık onu da istemiyorum. Ben başka birisinin hatırı için Allah dedim, Allah devrin padişahını ayağıma getirip, benim gibi miskin bir gence kendi kızını teklif ettirdi. Eğer Onun hatırı için Allah deseydim kim bilir ne olurdu? Ben bundan böyle Ondan başkasını anmıyor, ondan başkasını istemiyorum.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sarayda İftar

Vehbi Tülek

Kadin Akli

Vehbi Tülek

Zalimlere Dersini Verdi!

Misâfir Istiyordun. Gönderdik, Kovdun

Gül Yaprağı

Tencere Yuvarlanir, Kapağini Bulur

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Vehbi Tülek

Arkadaşlarımı Korumak Için

Vehbi Tülek

Yuhçu Baba

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Vehbi Tülek

Abayi Yakmak

Vehbi Tülek