Faziletli Kadıköy Müftüsü Ahmed Mekkî Efendi
Meşhurların Son Sözleri
Perşembe, 06 Eylül 2007
Ahmed Mekkî Üçışık 1896 (H.1314) yılında Van’ın Başkale kazâsında doğdu. Küçük yaştan îtibâren fazîletli babasından ve amcası Seyyid Tâhâ Efendiden ilim tahsîline başladı. Medrese tahsîlini bitirdikten sonra yine babasından zâhirî ilimlerin inceliklerini alarak icâzetle şereflendi. Yüksek teveccühlerine ve himmetlerine mazhar olarak evliyâlık yolunda kemâl mertebelere ulaştı.
Büyük mutasavvıf Ahmed et-Ticânî
Meşhurların Son Sözleri
Çarşamba, 05 Eylül 2007
Ebü’l-Abbâs Ahmed bin Muhammed et-Ticânî hazretleri, “Tîcâniyye” yolunun kurucusudur. 1737 (H.1150) senesinde Cezâyir’in güneyinde Ayn-ı Mâdî denilen yerde doğdu. Seyyid, yani Peygamber efendimizin (sallallahü aleyhi ve sellem) mübârek soyundandır.
Ahmed et-Ticânî hazretleri 1815 (H.1230)’de Fas’ta vefât etti. Soyu, oğulları Muhammed Kebîr ve Muhammed Habîb ile devam etti. Mâlikî mezhebindeydi.
Hanefî fıkıh âlimi Ebü'l-Hasen-i Kerhî
Meşhurların Son Sözleri
Salı, 04 Eylül 2007
Ebü’l-Hasen-i Kerhî, hadîs ve Hanefî fıkıh âlimidir. 260 (m. 874) yılında Irak’ın Kerh bölgesinde doğdu. Bundan dolayı “Kerhî” nisbesiyle anılmıştır. Ömrünün büyük kısmını Bağdâd’da geçirdi. 340 (m. 952) yılında yine orada vefât etti.
Ebü’l-Hasen-i Kerhî’nin fıkıh ilminde en meşhûr hocası; İmâm-ı a’zam Ebû Hanîfe hazretlerinin torunu İsmâil bin Hammâd’dan ilim öğrenmiş olan Ebû Sa’îd Ahmed bin Hüseyn Bürdeî’dir...
İmam-ı Şafii'nin talebesi Ebû Yakub el-Buveytî
Meşhurların Son Sözleri
Pazartesi, 03 Eylül 2007
Ebû Yakub el-Buveytî, Bağdad’da yaşamış olan kelam âlimlerindendir. İmam-ı Şafii hazretlerinin talebesidir. Mu’tezileye karşı Ehl-i sünnet itikadını canla başla müdafaa ederdi...
İmam-ı Şafii hazretlerinin, Muhammed bin Abdulhakem adında bir talebesi vardı. İlimde ileri derecedeydi. Mısır halkının hiç şüphesi yoktu ki, İmam-ı Şafii hazretlerinin vefâtından sonra yerine bu talebesi geçecektir!..
Son hastalığında İmam-ı Şafii hazretlerine bu mesele soruldu:
Hadis ve fıkıh âlimi Kays bin Âsım
Meşhurların Son Sözleri
Pazar, 02 Eylül 2007
Kays bin Âsım, Tebe-i tabiindendir. Hadis ve fıkıh âlimidir. Kendisinden, bazı hadis âlimleri hadis-i şerif rivayet etmişlerdir. Emevi halifesi Ömer bin Abdülaziz hazretlerinin dayısıdır. İlim sahibi olmasının yanında, Bizans ile yapılan savaşlara da katılarak büyük kahramanlıklar göstermiştir.
Bu mübarek zatın hikmetli sözleri pek çoktur. Buyurdu ki:
Şeyh-ül-Harem Abd bin Ahmed
Meşhurların Son Sözleri
Cumartesi, 01 Eylül 2007
Abd bin Ahmed, hadis, kelam ve Maliki fıkıh âlimidir. 966 (H. 355) senesinde Endülüs’te (İspanya) dünyaya geldi. İlim tahsili için memleketinden çıkıp, Mısır, Bağdad, Şam ve Mekke’ye gitti. Orada yerleşti ve evlendi. Mekke’nin Şeyh-ül-Harem’i oldu. Zamanının en büyük hadis âlimiydi. Hadis ve Maliki fıkhı üzerine birçok kitap yazdı. Kendisinden birçok hadis âlimi, hadisi şerifler rivayet etmişlerdir.
Bu mübarek zat, Mekke’de cömertliği ile meşhur oldu. Eline geçen her şeyi fakirlere verirdi. Dünya malına hiç ehemmiyet vermezdi. Sohbetlerinde buyurdu ki:
Azılı müşrik Amr bin Abdûd
Meşhurların Son Sözleri
Cuma, 31 Ağustos 2007
Mekkeli müşrikler Bedir’in intikamını almak için Medine önlerine gelmişlerdi. Fakat o da ne? Karşılarında bir hendek görerek şaşkına döndüler! Resûlullah efendimiz şehrin etrafına çepeçevre hendek kazdırmıştı... Müşrik ordusunun bu hendeği aşması mümkün görünmüyordu. Medîne kuşatması bu şekilde bir ay devâm etti...
Düşman ordusu, bütün gücüyle şiddetli bir saldırıya geçti. Muharebenin iyice şiddetlendiği yirmi ikinci gün, müşriklerin en azılılarından Amr bin Abdûd, hendek kenarlarına gelip meydana er istedi. Müslümanlardan hiç kimse Amr’ın davetine cevap vermedi. Amr, bir daha meydan okudu. Yine cevap alamadı. Yedi kere böyle oldu.
Dul bir kadın ve cömert Yahudi...
Meşhurların Son Sözleri
Perşembe, 30 Ağustos 2007
Bir Kurban Bayramı arefesinde, dul bir kadın yanında yetim çocuğu ile zengin bir Müslümanın giyim eşyası satan mağazasına girerek, Allah rızası için yardım istedi. Adam fakir kadına yardım etmediği gibi, hakaretler ederek kovdu. Kapı dışarı edilen kadıncağız, mahzun bir hâlde oradan ayrılıp giderken, o Müslümanın karşısında, aynı şeyleri satan bir dükkanın sahibi olan Yahudi olanları gördü ve kadını ısrarla dükkana çağırıp, ne isterse almasını, kendisine ve çocuğuna olacak elbisenin kendisinde bulunduğunu söyledi...
Yuva yıkan ocak söndüren fitneci!
Meşhurların Son Sözleri
Salı, 28 Ağustos 2007
Köle pazarında müthiş pazarlıklar yapılıyordu... Adamın birinin, güçlü kuvvetli bir köleyi gözü tutmuş ve onu ne pahasına olursa olsun almak istiyordu. Sahibine:
-Bu köleyi bana sat, dedi. Adam;
-Satayım, ama bunun bir kusuru var, onu da bildireyim. Bu köle fitnecinin biridir, dedi. Adam:
-Amaaan canım. Bunun fitneciliğinden ne olacak. Güçlü kuvvetli, diyerek köleyi satın aldı...
Dört şehîd anası Hansa Hatun
Meşhurların Son Sözleri
Salı, 28 Ağustos 2007
Peygamber Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanında, Amr’ın kızı meşhûr şâire Hansa Hatun, çok güzel kahramanlık şiirleri söylerdi. Müslüman olduktan sonra, İslâmiyet onu, üstün bir ferâgât ve fedâkârlık timsâli yapmış ve îmânda kemâle erdirmişti. Dört çocuğu Kadisiye Harbi’nde şehîd olduğu halde, cesâret ve sebâtında aslâ bir sarsılma olmamıştı.