Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.451.789

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Nasihatların Özü, Allah Adamları Ile Bulunmaktır

Ferdî Abdullah Efendi, Osmanlı âlimlerindendir. Manisa’nın Turgutlu kazâsında doğdu. İlim tahsilini İstanbul’da tamamladıktan sonra, Turgutlu’da müftîlik yapan Abdullah Efendi, hacca gittiğinde Mekke-i mükerremede, Müceddidiyye yolunun ve Abdullah-ı Dehlevî hazretlerinin halîfelerinin büyüklerinden olan Hindli Muhammed Can Efendi’ye talebe oldu. O büyük zâtın huzûrunda yetişerek kemâle geldikten sonra, icâzet ve hilâfet almakla şereflendi. Şeyhülislâm Ârif Hikmet Bey’in delaletiyle, İstanbul’da Fâtih civârında bulunan Emîr Buhârî Dergâhı şeyhliğine tayin edildi. Vefâtına kadar orada vazîfe yaptı. 1274 (m. 1857) senesinde İstanbul’da vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Beni O Günlere Eriştirme

Cem Sultan Papanın elinde esir iken, bir sohbet sırasında Papa ona, kendi dininden ayrı bir memlekete niçin geldiğini sorunca teessüre kapılan Cem; "Maksadım başka bir memlekete iltica etmek değildi. Rumeli'ye geçebilmek için Rodoslulardan yol istedim. Muvafakatlarını alarak Rodos'a geldim. Fakat onlar söz ve yeminlerine sadakat göstermeyip beni yolumdan alıkoydular ve bana yedi yıldır hapis hayatı yaşattılar. Böylece layık oldukları nâmertliklerini gösterdiler. Şimdi ise sizin huzurunuzdayız. Artık Mısır'a gidip ailemle beraber olmaktan başka bir arzum yoktur." dedi.

Vehbi Tülek

Velinimeti İçin Şehid Olan Ohrili Hüseyin Paşa

Vehbi Tülek

Zamaninin Ebu Hanifesi: Molla Hüsrev

Vehbi Tülek

Rahmetli Pederim Baytar İdi

Vehbi Tülek

Bayburt'lu şâir Zihni (1797–1859), bir işi için, Bâbıâli'deki bir daireye gitmiş. Sultan II. Mahmud'un kıyâfet inkılâbı icâbı memûrin artık Avrupâi kılık-kıyâfet giymekte, pek çoğunun sırtında İstanbulinler bulunmaktadır. Zihni ise hâlâ eski taşra kıyâfetleri içindedir. Memurlar bizimkini Cer mollalarından biri sanıp biraz alay etmek istemişler:-Hoca Efendi! Sen akıllı ve bilgili bir zâta benziyorsun. Hele söyle bakalım ben kaç yaşındayım?Sorunun ne maksada mebni olduğunu hemen kavrayan Zihni, oradakilerin âmiri durumundaki adama şöyle cevap vermiş:-Zât-ı âlileri, 30-35 civarında gösteriyorsunuz.Bu sefer diğer memurlar da, saf bir mollaya rastladıklarını vehmederek sormaya başlamışlar. Zihni, her birini münâsip şekilde 15-20 yaş gençleştirerek gönüllerini hoş etmiş.Böylece dairede ne kadar insan varsa yaşı söylendikten sonra âmir olan yaşlı zât tekrar sözü almış:-Efendi, ne güzel tahminlerde bulundunuz. Hemen herkesi tam isâbetle bildiniz. Sizde bu kabiliyet doğuştan mıdır, yoksa nasıl iktisab ettiniz?Sözün burasında Zihni, beklediği ânın geldiğini görüp cevabı yapıştırmış:-Hiç düşünmedim; ama rahmetli pederim baytar idi. Bakar bakmaz hangi hayvanın kaç yaşında olduğunu bilirdi. Gâliba ben de ondan tevârüs etmiş olmalıyım.

Dilekçesi Sirtinda

Vehbi Tülek

Ebdal Murad’in Kilici

Vehbi Tülek

Baba Yusuf Sivrihisari Ve Ii. Bayezid Han

Vehbi Tülek

Osmanoğullarinin Âkibeti Ne Olacak?

Vehbi Tülek

Sahibinin Kursaği

Vehbi Tülek

İki Cihanda Yüzün Ak Olsun

Vehbi Tülek

İnanilmaz Arttirma

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Mâlikî Fıkıh âlimi Ziyâeddîn Halîl Cündî

Ziyâeddin Halil Cündi, Mısır'ın Mâliki mezhebi fıkıh âlimi ve velilerindendir. Doğum târihi ve yeri belli değildir. Küçük yaştan itibâren, İmâm-ı Şâfii, Ahmed-i Bedevi, Seyyidet Nefise ve Şerâfeddin Kürdi'den sonra Mısır'da yetişen evliyânın en büyüğü olan Abdullah Menûfi'nin terbiyesine verildi. Kâhire, Mekke ve Medine gibi zamânın belli başlı ilim merkezlerindeki âlimlerden ilim öğrendi. Hadis-i şerif ilminde, fıkıh bilgilerinde âlim oldu. Tasavvufta yüksek derecelere kavuştu. Mâliki mezhebine göre fetvâ verdi. Pekçok talebe yetiştirip, faydalı eserler yazdı. İbn-i Mezrûk, Tâcüddin İshâki gibi âlimler talebelerinden idi...

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sünbül Efendi'nin Gülü Ya'kûb Germiyânî

Vehbi Tülek

Ya'kûb Germiyâni, büyük velilerdendir. Kütahya civârında Şeyhli köyünde doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. 1571 (H.979) târihinde İstanbul'da vefât etti. Kocamustafapaşa'da bulunan Sünbül Efendi Câmii civârında medfûndur...
Ya'kûb Germiyâni, Sünbül Sinân hazretlerinin talebeleri arasına girdi. Sünbül Sinân Efendi, Ya'kûb Germiyâni'yi çok sever; "Talebe olunca, Germiyânlı Yâkub Efendi gibi olmak lâzımdır" buyururdu.
Sünbül Sinân Efendi vefât edince, Merkez Efendinin sohbetlerine devâm eden Ya'kûb Germiyâni, onun vefâtından sonra, Kocamustafapaşa dergâhında talebeleri yetiştirmeye başladı...

Şehabeddin Ahmed Deyrebî

Vehbi Tülek

Vakti En Mühim Işler Ile Geçirmelidir

Vehbi Tülek

Şemsüddîn Muhammed Şâzilî hazretleri Mısır'da yetişen büyük velîlerdendir. Önce medresede ilim tahsil etti. Medrese arkadaşlarından biri de, meşhûr muhaddis İbn-i Hacer Askalânî'dir. Sonra tasavvufa yöneldi. Vilâyetin bütün makamlarını geçmiş, ilmiyle âmil, yüksek hâller sâhibi bir kimse idi. Ebü'l-Hasan-ı Şâzilî hazretleri buyurdu ki: "Benden sonra, Mısır'da Muhammed Hanefî ismiyle meşhûr bir zât gelecek, bu ülkenin fâtihi olacak, kendisi büyük şân sâhibidir. O, benim beşinci halîfem olacaktır."

Âlim Bir Hükümdar Sultan Keykâvus

Vehbi Tülek

Safranbolulu Hacı Reşid Paşa

Vehbi Tülek

Yolumuzun Esası, Zaruri Olan Ile Yetinmektir

Vehbi Tülek

Kötü Ahlaklılarla Görüşmemelidir

Vehbi Tülek

Sen Benden, Duâ Istemeyecek Misin?

Vehbi Tülek

Ebû Bekr-i Beydâvî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Helvaci Çocuk

Helvaci Çocuk

Vaktiyle, cömertliği ile nam yapmış bir şeyh vardı. Bu yüzden de daima borçluydu. Dergahına gelen hiç kimseyi boş çevirmez, dertlerine derman olur, borçlarını öderdi. Bunu yapmak için de servet sahiplerinden onbinlerce altın dinar borç almıştı.Sevgili Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) ne güzel buyurmuşlar:"Pazarda iki melek daima dua eder; Yâ Rabbi, sen cömertlere ihsan eyle, hasislerin malını da helak et!"Bu mübarek zatın alacaklıları, paralarını istediler, alamayınca, bir zaman sonra onu rahatsız etmeye başladılar. Hatta işi hakarete kadar götürdüler. Bu yüzden mübarek, hastalanıp yatağa düştü. Alacaklılardan dördü bunu duyunca; "Adam, bizim paramızı ödeyemeden ölecek. Hemen gidip paramızı alalım" diyerek evine geldiler.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Hazreti Hâlid'in Üstün Başarısı

Vehbi Tülek

B0r Çuval Toprak

Dört Şey Mühimdir

Yirmi Saniyede

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Evliyalar Ölmez İmiş

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Allah'ın Takdirine Kulun Aklı Ermez

Vehbi Tülek

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Vehbi Tülek

Yeterki Kalbi Kirilmasin

Vehbi Tülek

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Vehbi Tülek

Senin Nasibin Diyar-i Rum’dadir

Vehbi Tülek