Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.075.698

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bu Büyük Acıya Nasıl Tahammül Ederim?

Hasan bin Muhammed Bûrînî hazretleri tefsîr, fıkıh ve hadîs âlimidir. 963 (m. 1556) senesinde Filistin’de Nablûs’un Bûrîniyye köyünde doğdu. Şam’da meşhur âlimlerin derslerine devam ederek ilim tahsil etti. İcazet aldıktan sonra Câmi-i Emevî’de ders okuttu. 1024 (m. 1615) senesinde Şam’da vefât etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

18 - İskender Paşa

Cihan sultanı Kanuni Süleyman Han, ikinci defa çıktığı İran seferinden de galibiyetle dönüyordu. Fakat savaş meydanlarında Osmanlı askerinin karşısından kaçan İran Şahı Tahmasb, padişah İstanbul'a avdet edince, her zaman yaptığı gibi Osmanlı sınırını geçti ve topraklarımıza saldırmaya başladı. 1551 yılında oğlu İsmail Mirza'yı kalabalık bir ordu ile Erzurum üzerine gönderdi. -Kalenin anahtarlarını Kanuni Sultan Süleyman oraya yetişmeden istiyorum, diye talimat verdi.Erzurum beylerbeyi İskender Paşa kahraman bir askerdi. Kanuni, kendisine bu vazifeyi verirken :-Baka İskender, seni böyle mühim bir sancağın muhafazasına memur eyledik. Görelim seni, yüzümüzü kara çıkarma, demişti.

Vehbi Tülek

Osmanli’nin Son Abd Büyükelçisi

Vehbi Tülek

Hemen Tayin Edelim

Vehbi Tülek

Müslümana Dünyada Rahat Yok

Vehbi Tülek

Bütün ömrünü mücadele ile, cihad ile geçiren Barbaros Hayreddin Paşa'nın kendi hatıratında geçen şu hadise dünyanın "rahat" yeri olmadığını göstermesi bakımından ibret vericidir:"Cezâyir'i ve çevresini fethettikten sonra, kendi kendime, "Elhamdülillah, Allahü teâlânın yardımı ile nerede düşman varsa yola getirdik, bize baş kaldıracak düşman bırakmadık. Gazâ yoluna da tekneleri göndererek boş bırakmadık. Artık biraz da kendi rahatımıza bakalım" dedim.O gece bir rü'yâ gördüm. Rü'yâmda ak sakallı, nûrâni yüzlü bir zât dedi ki, "Yâ Hayreddin! Yalan dünyada rahat olmaz. Rahat, Cennet-i a'lâda olur. Seferlere devam et! Sana müjdeler olsun ki, adanın fethi yakındır. Cenâb-ı Hakkın yardımı seninledir."

Kamaları Sökülmeyen Tek Batarya

Vehbi Tülek

Allah İçin Vurmuştum

Vehbi Tülek

Ülkemde Bu Adama CevÂb Verecek Bir Âlim Yok Mu?

Vehbi Tülek

56 - Paris'de Bir Osmanli

Vehbi Tülek

Eğri Fatihi Iii. Mehmed Han

Vehbi Tülek

Beş Yüz Beş Kuruş

Vehbi Tülek

İnanilmaz Arttirma

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Şâh-ı A’lâ

Şâh-ı A'lâ (Şeyh Abdüsselâm) hazretleri, Hindistan'da yetişen evliyânın büyüklerindendir. İsmi Abdüsselâmdır. Hayâ ve ilim menbaı olan hazret-i Osman'ın temiz neslindendir. Şeyh Abdüsselâm, on altıncı asrın ilk senelerinde doğdu. Tasavvufta bağlandığı hocalarının silsilesi Feridüddin Genc-i Şeker'den gelmektedir. 1623 (H.1033) senesinde vefât etti.

Şeyh Abdüsselâm hazretleri, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Şemsüddîn Muhammed Dımaşki

Vehbi Tülek

Şemsüddin Muhammed Dımaşki hazretleri hadis ve fıkıh âlimidir. 715 (m. 1316)'da Şam'da doğdu. Amidi, İbn-i Cemâa ve Zehebi gibi âlimlerden ders okudu. Hadis ilmindeki yüksek derecesinden dolayı Dârü'l-hadisi'l-Bahâiyye şeyhliğine tayin edildi. 765 (m. 1364)'de Şam'da vefat etti. Şöyle nakletmiştir:

Ya Hayır Söyle Ya Da Sus

Vehbi Tülek

Kâfirlere Şefaat Edilmeyecektir

Vehbi Tülek

İsmail Ferruh Kırımi hazretleri 19. yüzyıl Osmanlı âlimlerindendir. Aslen Kırımlı olup, buraları Ruslar tarafından işgal edilince İstanbul'a hicret etmiştir. Hüseyn Vâiz-i Kâşifi'nin yazdığı Fârisi (Mevâhib-i aliyye) tefsirini Türkçeye çevirmiş, (Mevâkib) ismini vermiştir. Bu kitapta buyuruluyor ki:

Ebû Bekr Es-sûlî

Vehbi Tülek

İbrâhim Şirvânî Hazretleri

Vehbi Tülek

Ebû Abdullah Huşenî

Vehbi Tülek

Abdürrahmân Bin Muhammed

Vehbi Tülek

İnsanlar Boş Şeylerle Meşgul Oluyorlar!

Vehbi Tülek

Ahîzâde Hüseyin Efendi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Abdullah El-acemî

Abdullah El-acemî

Zamânın sultânı Melik Zâhir Mücirüddin, bir defâsında Abdullah el-Acemi hazretlerinin köyüne gitmişti. Abdullah el-Acemi bahçelerde bekçilik yapıyordu. Melik onu bir bahçe içinde görüp:

"Ey Genç! Bize tatlı bir nar getir." deyince, bulunduğu bahçedeki bir nar ağacından nar koparıp götürdü. Melik kesip tadına baktı ve; "Bu nar ekşi sen nasıl bekçisin narın ekşisini tatlısını ayırd edemiyorsun?" dedi.

Abdullah el-Acemi kendisine âid olmayan meyvelerden hiç yemediği için, ekşisini tatlısını bilmiyordu. Melik'in sözleri üzerine hem üzüldü hem de mahcûb oldu. Gidip bir ağacın altında namaza durdu ve iki rekat namaz kılıp şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi bana hangi narın tatlı olduğunu bildir, gidip Melik'e vereyim..."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Vehbi Tülek

Örümcek Ağı

Vehbi Tülek

İftiranin Neticesi

Allah Nasil Misafir Edilir?

Bir Çuval Toprak Ve Arsa

Gül Yaprağı

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

İcÂzetin Sirri

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Vehbi Tülek

Annenin Hizmete İhtiyaci Var

Vehbi Tülek

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Vehbi Tülek

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Vehbi Tülek

B0r Çuval Toprak

Vehbi Tülek

Garip Karşilanan Bir Adak

Vehbi Tülek