Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.488.198

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Esas Pehlivan, Nefsine Galip Gelendir!

Şihâbüddîn Şâgûrî hazretleri hadîs âlimidir. 530 (m. 1116) senesinde İran’da Şâgûr’da doğdu. 615 (m. 1218) senesinde Şam’da vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Kanuni Sultan Süleyman Ve Yakub-i Germiyani’nin Yağmur Duasi

Kânûni Sultan Süleymân Hân devrinde, bir ara yağmurlar yağmaz olmuş, insanlar kuraklıktan çok muzdarip olmuşlardı. İstanbul halkı, yağmur duâsına çıkılmasına karar verdi. Pâdişâh da çıktı. Okmeydanı'nda büyük bir kalabalık toplandı. Öyle ki bu toplulukta, başta pâdişâh olmak üzere, âlimler, vâliler, idâreciler, vezirler, kuvvetli-zayıf, zengin-fakir herkes vardı. Bilindiği gibi, Osmanlı sultanları yapacakları bütün mühim işlerde, mutlaka şeyhülislâma danışırlar, onun fetvâsına uygun hareket ederlerdi. Bunun için Şeyhülislâm Ebüssü'ûd Efendi den, yağmur duâsını kimin yapmasının münâsib olacağı suâl edildi. O da; "Duâyı, pâdişâh veya onun münâsib gördüğü bir zât eder." buyurdu. Bunun üzerine pâdişâh; "Ya'kûb Germiyâni duâ eylesin." dedi. Ya'kûb Efendi ise, kendisini buna ehil, münâsib görmeyip mahcûb oldu ve bir tarafa gizlendi. Oğlu Yûsuf Efendinin, yerini bildirmesiyle arayıp buldular. Gelmek istemedi ise de; "Pâdişâh efendimizin emridir." dediler. Bunun üzerine mecbûren kalkıp geldi. Minbere çıkıp duâ etti. Orada bulunanlar "Âmin" dediler. Bu duâ bereketiyle öyle yağmur yağdı ki, her taraf su ile doldu. İnsanlar, onun büyük bir âlim ve yüksek bir veli olduğunu, bu hâdise ile daha iyi anladılar. O ise kendisini; âciz, aşağı, bu işe lâyık olmayan biri gördüğünden çok mahcub olmuştu. Ya'kûb Germiyâni hazretleri duâ günü, gizlendiği yeri haber verip meydana çıkmasına sebeb olduğu için, daha sonraları oğlu Yûsuf Efendiye sitem etti. Kendisini duâ etmeye, duâsının kabûl olmasına lâyık görmeyerek ve çok tevâzu göstererek; "Yağmur bolluğuna uğradık. Ben o meclise varmayacaktım. Bizi kırıklığa uğratıp, ömrümde, çekemeyeceğim mahcûbiyete müptelâ olmama sebeb oldun." Dedi.

Vehbi Tülek

Sultan Iii. Selim Ve Kabakçi Mustafa

Vehbi Tülek

Zigetvar Kalesi Ve Bahri Dede

Vehbi Tülek

Plevnenin Düşmesi Ve Gazi Osman Paşanin Teslim Olmasi

Vehbi Tülek

Gazi Osman Paşa, aylardır devam eden Rus kuşatmasına karşı Plevne'yi kahramanca savunuyordu. Fakat kalede erzak ve cephane tükenmişti. Kendilerinden birkaç kat daha kalabalık Rus ve Rumen kuvvetlerine daha fazla direnmek mümkün olmayacaktı. Kaleden çıkış harekatı yapıp, düşman saflarını yararak kurtulmak için çareler aranıyordu.Gazi Osman Paşa 10 Aralık sabahı 40.000 neferden oluşan ordusunu iki eşit kısma ayırmıştı. Bunlardan 20.000 kişilik birinci kuvvet Rus istihkamlarına taaruz ederek muhasara hattını yarıp geçmeye çalışacak , diğer 20.000 kişilik kuvvet ise evvelkinin taaruzunu himaye ederek onlar geçtikten iki saat sonra hücumda bulunacaktı.Kıtalar yavaş yavaş Vid suyunu geçmeye başlamıştı. Sabah saat on sularında Tahir Paşa'nın kumandasına verilen birinci fırkanın hepsi nehrin sol sahiline varmış ve Gazi Osman Paşa nın emrine göre nehirden yüz adım ileride yalnız bir hat üzerine yayılmaya başlamışlardı.

Nemiz Kaldi Bizim Mülk-i Arab’da

Vehbi Tülek

Yildirim Bayezid’in Mendili

Vehbi Tülek

Osmanli'da Tören

Vehbi Tülek

99 - Deli Hüseyin Paşa Ve İran Şahinin Yayi

Vehbi Tülek

110 - Fatih'in Sirri

Vehbi Tülek

Cağaloğlu SinÂn Paşa (çağalazâde)

Vehbi Tülek

Osmanlilarda Kiliç Ustaliği

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Muîdzâde Mehmed Efendi

Muidzâde Mehmed Efendi, Osmanlı âlim ve velilerinden olup, Maraş'ın Bektût oğulları ailesindendir. Bunun için bir nisbeti de "Bektûti"dir. 1516 (H.922) senesinde Eshâb-ı Kehf'in beldesi olan Tarsus'ta doğdu. 1575 (H.983) senesinde Kudüs kâdısı iken vefât etti. O sırada bulunan Hanefi mezhebi âlimlerinin büyüklerinden ve fazilet sâhibi yüksek zâtların meşhûrlarından idi.
Muidzâde Mehmed Efendi vefatından kısa bir zaman önce
buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kurra Ve Muhaddis Rufey Bin Mihran

Vehbi Tülek

Ebu'l-Aliyye (Rufey bin Mihran), tâbiinden, büyük kurra ve muhaddislerdendir. İran'da doğdu ve orada büyüyüp yetişti. Müslümanlar İran'la savaşa başladığında Rufey hazretleri, Müslümanların ellerine düşen genç kölelerden biriydi. Çok geçmedi o ve beraberindekiler Müslüman oldular. Abdullah İbni Mesud, Übeyy İbn Ka'b, Ebu Eyyub el-Ensari, Ebu Hüreyre, Abdullah İbn-i Abbas ve başka sahabilerden hadis öğrendi...

Nûreddîn Zeyyâd

Vehbi Tülek

Bu Altınları Fakirlere Ve Zavallılara Dağıt

Vehbi Tülek

Bennân-ı Hammâl hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Bütün ömrünü Mısır'da geçirdi. Ebû İmrân-ı Kebir'in talebesi idi. Cüneyd-i Bağdâdi Ebû Hafs Nişâbûri ve zamânın âlimleriyle sohbet etti. Ebü'l-Hüseyin Nûri'nin hocası idi. 928 (H.316) senesinin ramazan ayında Mısır'da vefât etti.

Ey Basîret Sâhipleri! İbret Alınız!

Vehbi Tülek

Muhammed Arîzî

Vehbi Tülek

Yûsuf Hakîkî Baba

Vehbi Tülek

Mahdûmzâde Ebül-kâsım

Vehbi Tülek

dülger-zâde Mustafa Efendi

Vehbi Tülek

Sadreddîn Münâvî

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Kânûni Sultan Süleymân'ın vezir-i âzamı olan Rüstem Paşanın terzibaşısının kardeşinin oğlu olan Ali Efendi, Tırhala'dan getirilerek amcasının yanında yetiştirildi. Rüstem Paşa, 1548' de İran Seferinden dönerken Ankara yakınlarına gelince, Bayramiyye yolu büyüklerinden Hüsâm Efendiyi berâberindekilerle birlikte ziyârete gitti. Sohbet esnâsında orada bulunan larla tek tek tanışan Hüsâm Efendi, Terzibaşının yeğeni olan genç Ali Efendiye gelince onun ne işle meşgûl olduğunu sordu. Terzilik mesleğiyle uğraştığı söylenince, terzilerin piri olarak kabûl edilen İdris aleyhisselâma nisbetle ona İdris lakabını verdi. Ali Efendiyi hizmetine ve talebeliğe kabûl etti. Bir müddet Hüsâm Efendinin hizmetinde ve sohbetinde bulunan Ali Efendi, tasavvuf yolunda ilerledi. Daha sonra İstanbul'a gelen Ali Efendi, ticâretle meşgûl oldu. İlk zamanlar ticâret sebebiyle Belgrad, Filibe, Sofya, Edirne, Gelibolu gibi memleketlere gitti. Gittiği yerler deki âlim ve evliyâ zâtların sohbetlerinde bulunup tasavvuf yolunda yükseldi. Defâlarca hac vazifesini yapmak için Hicaz'a gitti. Oradan Yemen'e gitti. Son zamanlarında ticâreti bırakıp İstanbul Fâtih Çarşamba'da Mehmed Ağa Câmii yakınındaki evinde ikâmet etti. Ticâreti, emrinde bulunan kimseler yürüttüler.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bize Teveccüh Edin

Vehbi Tülek

Abdullah-i EnsÂrî

Vehbi Tülek

Delik Kova

Cennetlik Hanım Isteyen...

Örümcek Ağı

Tencere Yuvarlanir, Kapağini Bulur

Fitne Ve İftira Ateşi Söndürüldü

Şikayet

Cimrilik Ve Nankörlüğün CezÂsi

Vehbi Tülek

Hakikati Görmek

Vehbi Tülek

Ayyaşin Sonu

Vehbi Tülek

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

Vehbi Tülek

Senin İsmin Defterden Silinmiştir

Vehbi Tülek

Hizir Aleyhisselam Nasil Görülür

Vehbi Tülek