Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.564.232

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Mutlak Adak Ve Şarta Bağlı Adak Kesmek

Muhammed Şehîd Belhî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. Afganistan’da Belh şehrinde doğdu. İlim öğrenmek için Horasan, Nişâbûr, Rey, Bağdâd, Kûfe ve daha başka yerlere seyahatler yaptı ve çeşitli kitaplar telîf etti. Buhârâ kadılığında ve daha sonra Horasan emîrinin vezirliğinde bulundu. 344 (m. 955) târihinde Rebî-ül-âhır ayında şehîd edildi. Müntekâ isimli kitabında şöyle buyuruyor:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Şaşiran ŞÂir

Şâirlerden biri, yeni yazdığı bir şiiri, Pâdişaha takdim etmek üzere huzûra kabul edi lir. Pâdişah o kadar zekidir ki, okunan bir şeyi ezberlemekte, birinci vezir 2 defâ okunanı, ikinci vezir de 3 defâ okunanı ezberleyebilmektedir. Şâir şiirini okuyunca, Pâdişahın çok hoşuna gider ve bir latife yapmak ister. Der ki:-Burada herkes bu şiiri zâten bilirdi. Şâir şaşırıp arzeder:-Pâdişahım, affedersiniz. Bu şiiri yeni yazdım ve ilk defâ burada, yâni huzûrunuzda okudum.
-Sen benim sözüme inanmadın gâlibâ. Bak şimdi ben okuyorum dikkatle dinle!
Pâdişah şiiri okur ve şâirin çok fazla şaşırdığını görünce, iki defâ dinlediği için ezberleyen birinci vezire dönüp der ki:-Şâirimiz iyice tatmin olsun, bir de şiiri sen oku bakalım!Şâirin şaşkınlığı iyice artar. Birşeyler söylemek için kekeler. Pâdişah iyice şaşırtmak için ikinci vezire dönüp der ki:-Bir de sen oku da, şâir dostumuz iyice kanaat getirsin artık. O da yanlışsız okur. Şâir ne diyeceğini şaşırmış vaziyette iken, Pâdişah imdâdına yeti şir. Durumu anlatır ve çeşitli hediyeler verir. Şâir de anlar ki; devletimizin başında hakikat en seçilmiş insanlar var.

Vehbi Tülek

RidÂniye Meydan MuhÂrebesi

Vehbi Tülek

Asil Ruh

Vehbi Tülek

Cağaloğlu SinÂn Paşa (çağalazâde)

Vehbi Tülek

Merinalı kaptanlardan meşhur Viskond Çağala'nın oğludur. On iki yaşındayken babası Kaptan Çağala ile Merina'dan İspanya'ya giderken Türk leventleri tarafından yakala narak (1561) Sultan Süleyman'a (Kânûni) takdim edildi. Yûsuf Sinan adı verilerek saraya alındı ve Türk-İslâm terbiyesiyle yetiştirildi. Sarayda silahtar ve kapıcıbaşı olarak görev yaptıktan sonra 1573'te Yeniçeri Ağalığına getirildi. Önce, Van ve ardından 1583'te vezirlik le Revan Beylerbeyi oldu. 1585'te Özdemiroğlu Osman Paşanın ölümü üzerine İran Serdarlı ğına getirildi. Bu sırada Tebriz ve Tiflis'i kuşatmadan kurtardı. 1586'da Bağdat Beylerbeyi olan Sinan Paşa, Temmuz 1591'de Uluç Hasan Paşanın vefâtı üzerine Kaptan-ı deryâ oldu. 1595'e kadar bu hizmette kaldıktan sonra kubbe vezirliğine getirildi.Sultan Üçüncü Mehmed Hanın Eğri Seferine üçüncü vezir olarak katıldı. Haçova Meydan Muhârebesinde ordunun sağ kol kumandanı olup yaptığı taarruzlarla yarım saatte düşmanın yirmi bin kişilik kuvvetini imhâ etti. Böylece kaybedilmiş gibi görünen muhârebe nin kazanılmasında büyük rol oynadı. Bu başarısından dolayı Hoca Sâdeddin Efendiyle Kapıağası Gazanfer Ağanın tavsiyeleriyle İbrâhim Paşanın yerine vezir-i âzam oldu. Savaştan sonra askeri yoklatarak muhârebe meydanından kaçmış olan timar ve zeamet sâhipleriyle kapıkulu ocaklarından otuz bin kişinin dirliklerini kesmesi ve Kırım'da Gâzi Giray'ı azletmesi huzursuzluklara yol açtı. Bu sebeple sadârete gelişinden kırk beş gün sonra azledildi.

Herşey Aslina Çeker

Vehbi Tülek

İskender Bey Kimdir

Vehbi Tülek

Amin Alayi

Vehbi Tülek

Kemal Reis

Vehbi Tülek

86 - Hoşa Giden Tabir

Vehbi Tülek

Git Zavalli Oyuncak

Vehbi Tülek

Asirlarca Araliksiz Okunan Kur’Ân-i Kerîm

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Zâtî Efendi

Keşanlı Zâti Efendi Osmanlı âlim ve velilerindendir. Gelibolu'da doğdu. Bursalı İsmâil Hakkı hazretlerinin talebelerindendir. Akli ve nakli ilimleri hocasından öğrendi. Hocası tarafından Gelibolu'ya gönderildi. Daha sonra Keşan'a gidip Halvetiyye dergâhı postnişini oldu. 1738 (H. 1151) senesinde Keşan'da vefât etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ahiretini Ihmâl Eden Kimselerin Vay Hâline!

Vehbi Tülek

Ebû Bekr Hemedânî hazretleri Şafiî fıkhı ve hadis âlimidir. İran’da Hemedan’da 308 (m. 920) târihinde doğdu. İlim tahsili için çok yerleri dolaştı. Bağdâd’da bulundu. Şafiî fıkhı ve hadîs ilimlerinde büyük âlim oldu. Hemedan’da kadılık yaptı. 400 yılına varmadan vefât etmesi için duâ ederdi. Duâsı kabûl oldu ve 398 (m. 1007) yılında vefât etti. Hafs bin Amr ve başka âlimler Ebû Bekr Hemedânî’den şu hadîs-i şerîfleri rivâyet ettiler:

Ey Yahûdîler! Allah’tan Korkun!

Vehbi Tülek

Bir Kimse Ölünce, Onun Kıyâmeti Kopmuş Olur!

Vehbi Tülek

Celâleddîn Tebrîzî hazretleri evliyanın büyüklerindendir. 560’ta (m. 1165) Tebriz’de doğdu. Bağdat’a gidip Şehâbeddin Sühreverdî hazretlerineintisab etti. İcazet verilerek Hindistan’a gönderildi. Önce Delhi’ye, sonra Bedâyûn’a, oradan Bengal’deki Panduh kasabasına giderek insanları irşad etti. 642 (m. 1244)’de orada vefat etti. Sohbetlerinde buyurdu ki:

Seyyid Ahmed-i Kebîr

Vehbi Tülek

Zekâtı Açıkça Sadakayı Ise Gizlice Vermelidir

Vehbi Tülek

Ali Bin Muhammed

Vehbi Tülek

Mümine Lanet Etmek Onu Öldürmek Gibidir

Vehbi Tülek

Ne Mutlu Bu Kur’ân-ı Kerîmi Okuyan Dillere

Vehbi Tülek

Allah'ın Düşmanına Yardım Etmek!

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Namazini Ben Kildirayim

Namazini Ben Kildirayim

Büyük İslâm âlimi Mevlânâ Şemseddin Fenâri'nin ömrünün sonlarına doğru gözlerine perde geldi. Göremez oldu. Sultanın veziri olan Hacı İvâz Paşa bir konuda Molla Fenâri'ye kızmıştı. Gözleri görmez olunca, laf olsun diye; "Dilerim ki, o âmâ ihtiyârın namazını ben kıldırayım." demişti. Bu söz Molla Fenâri'nin kulağına ulaşınca; "Ol kimse câhildir. Cenâze namazını kıldırmayı beceremez. Cenâb-ı Hakk'ın kapısından ümidim şudur ki, bana hemen şifâ buyurup, onu âmâ eyleye ve ben onun namazını edâ edeyim." dedi. Bir süre sonra, bir gece rüyâsında Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem efendimiz; "Tâhâ sûresini tefsir eyle!" diye buyurdukta; "Yüksek huzûrunuzda, Kur'ân-ı kerimi tefsir etmeye gücüm olmadığı gibi, gözlerim de görmüyor." demişti. Peygamberlerin tabibi olan Resûlullah efendimiz mübârek hırkasından bir parça pamuk çıkarıp, mübârek tükrüğü ile ıslattıktan sonra gözleri üzerine koydu. Molla Fenâri uyanıp, pamuğu gözlerinin üstünde buldu, kaldırınca, görmeye başladı. Allahü teâlâya hamd ve şükretti. Pamuk ipliklerini saklayıp, öldüğü zaman gözleri üzerine konmasını vasiyet etti. Tam bu günlerde, vezirin gözleri görmez oldu. Vezir bir süre sonra vefât etti ve cenâze namazını Molla Fenâri kıldırdı. Gözlerinin açılmasının bir şükrânesi olarak, 1429 (H.833) senesinde Şam yolu ile ikinci defâ hacca gitti. Bu esnâda Mısır'a ve Kudüs-i şerife de uğradı. Bir çok âlim ile sohbet edip onlardan istifâde etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Vehbi Tülek

Karşılık Beklemiyorum

Vehbi Tülek

Fahreddin Acemî Ve Hurufiler

Namazini Ben Kildirayim

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

9 Evi Dolaşan Kelle

İcÂzetin Sirri

Yuhçu Baba

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Örümcek Ağı

Vehbi Tülek

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Vehbi Tülek

Namazini Ben Kildirayim

Vehbi Tülek

Bereketi Var Mı?

Vehbi Tülek

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek