Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.477.644

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Dînin Temel Direği, Fıkıh Bilgisidir

Abdürrahmân bin İbrâhim Bedrî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 624 (m. 1227) yılında Şam yakınlarında Neva kasabasında doğdu. Zamanın büyük âlimlerinden hadîs ve fıkıh ilmini öğrendi. Şafiî mezhebi fıkıh bilgilerinde mütehassıs oldu. Bâderiyye’de yerleşip, medresede ders verdi. Pekçok talebe yetiştirdi. 690 (m. 1291) yılında Bâderiyye’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Fatih’in Medreseleri

Fatih'in bilime olan hizmetlerine tanıklık eden anıtların en önemlisi, kuşkusuz camisinin etrafına yaptırdığı medreselerdir... Ancak ilk medrese eğitimi, fetihten hemen sonraki günlerde cami haline getirilen Ayasofya'da başlamış ve caminin yanındaki papaz odaları boşaltılarak öğrencilerin buralarda kalmaları sağlanmıştır. Molla Hüsrev'in başmüderrisliğe getirildiği bu ilk öğretim kurumunda, İstanbul'un ilk kadısı,Ayasofya'yı Cami olarak "tescil eden" Hızır Çelebi 'nin ilk müderrisler arasında bulunduğu görülmektedir. Bu sıralarda molla Zeyrek de müderris olarak Zeyrek camisinde derslere başlamıştır. (Türkiye Tarihi 2 s: 243) İşte İstanbul'da fetihten sonra öğretime başlayan ilk iki medrese bunlarrdır. Fatih medreselerinin yapımı bitince, Zeyrek'teki öğrenciler oraya taşınmış, Ayasofya'da ise öğretim sürdürülmüştür. Vakfiyesinde de belirtildiği üzere, Medaris-i Semaniye adı ile Fatih Camii'nin etrafında yapılmış olan bu yeni kuruluş, sekiz medrese ve her medresenin arkasında Tetimme adı verilen daha küçük sekiz medreseden oluşmaktadır. Ayrıca müderris ve öğrencilerin yararlanması için bir kitaplık, bir Darüşşifa ve bir de misafirhane bulunmakta idi. medreselerin her birinde "akli" ve "natli" bilimlerde birer müderris, Daruşşifada ise hangi ulustan olursa olsun iki hekim, bir göz hekimi, bir cerrah ve bir de eczacı görevlendirilmişti. Hekimlerin hastaları günde iki kez ziyaret etmeleri şart koşulmuştur.Fatih döneminde üzerinde durulması gereken önemli bir kuruluş da hızla geliştiği görülen bir yüksek okul niteliğindeki Enderun Okulu'dur. Bu kuruluş içinde askerlik, yöneticilik,güzel sanatlar bölümleri olduğu gibi, ayrıca bir de hastane bulunmakta idi. tanzimat dönemine kadar yaşadığı görülen Enderun Okulu'nda Galata Sarayı,Eski Saray ve Edirne Sarayı gibi sarayların orta dereceli saray okullarını bitirenler kabul edilmekte idi.

Vehbi Tülek

Hükümdarlar VilÂyet Zabteder, Bahşetmez!

Vehbi Tülek

Devlet İçinde Devlet Ya Da Düyun-u Umumiye

Vehbi Tülek

Cem Sultan Ve Papa

Vehbi Tülek

Fatih'in oğlu Sultan Cem'e, Papaların yaptıkları eziyetler, onların kendi dinlerinden olmayanlara ne gözle baktıklarının açık göstergesidir. Papa VIII. İnnocent, Saint Jean şövalyelerinden Sultan Cem'i para ile satın almıştır. Yani insan tacirliği yaptığı delilli, ispatlıdır. Papa huzuruna getirilen Sultan Cem'e, Hıristiyan olduğu takdirde, kendisini Macar kralı yapacağını vadetmiştir. Yani din değiştirmesi için, rüşvet teklif etmiştir. Cem Sultan bunu şiddetle reddettiğinde, Papa "Ben senin bizim fakir Hıristiyanlar'a bol sadaka verdiğini işittim. Hıristiyanlığı seviyorsun zannettim" deyince, Cem Sultan acıyan bakışlarla Papa'ya bakarak "İşte siz burada yanılıyorsunuz. Biz insanların inançlarına bakmaksızın, ihtiyacı olanlarına yardım ederiz. Bizim dinimiz bunu emreder" dediğinde, Papa öfkelenerek ve maalesef "Öyle ise bir köşede sinip yat" diyerek; zaten olmayan terbiyesinin seviyesini ortaya döküvermiştir. Cem Sultan'ın babası Fatih idi. Papalar onu, onaltı defa zehirletme teşebbüsünde bulunmuş ve onyedincisinde; başarılı olmuşlardır. Roma Papalarının ekserisi, insan zehirlemenin üstadıdır.

Aşçi Yahya Baba Ve Sultan Ii. Bayezid

Vehbi Tülek

Hemhal Olmak

Vehbi Tülek

Haliçteki İlk Köprü

Vehbi Tülek

Midhat Paşa

Vehbi Tülek

Kanuni Sultan Süleyman Ve Bahri Dede

Vehbi Tülek

“müfti’s-sekaleyn” Ne Demektir Ve Kimdir?

Vehbi Tülek

Haci Bayram-i Veli Hazretlerinin Nasihati

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

İlmi Ile Amel Etmeyen İslâm âlimi Değildir

Hüseyin bin Muhammed Mâsercisi hazretleri hadis hafızıdır. 297 (m. 910)'da İran'da Nişâbur'da doğdu. Memleketinde, Şam ve Irak'ta birçok âlimden hadis rivayet etti. Daha sonra Mısır'a giderek 365 (m. 976)'da vefat etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Sana Hakaret Eden Adama Niçin Karşılık Vermiyorsun?

Vehbi Tülek

Bekr bin Abdullah Müzeni hazretleri Tâbiinin meşhurlarındandır. Enes bin Mâlik, İbn-i Abbâs, İbn-i Ömer "radıyallahü anhüm" ve diğer Eshâb-ı kirâmın sohbetlerinde yetişti. Bunlardan hadis-i şerif rivâyet etti. İlminin çokluğundan dolayı kâdılık, hâkimlik makâmına getirilmek istendi. O zaman şöyle buyurdu: "Kendisinden başka ilâh olmayan Allahü teâlâya yemin ederim ki, ben hâkimlik işini yapamam. Eğer, bu sözüm doğru ise, sizin beni bu iş için görevlendirmeniz, uygun değildir. Eğer sözüm yalan ise, yalancı birisini bu vazifeye tâyin etmeniz doğru olmaz."

Fatih'e Yazılan Şehit Mektubu

Vehbi Tülek

Mehmed Emîn Tokâdî Hazretleri

Vehbi Tülek

Mehmed Emin Tokâdi hazretleri, İstanbul evliyâsının büyüklerindendir. 1664 (H.1075) târihinde Tokat'ta doğdu. 1745 (H.1158) târihinde İstanbul'da vefât etti. Kabr-i şerifi, Unkapanı'na inen cadde ile Zeyrek Yokuşunun kesiştiği tepe üzerinde, Soğukkuyu Piri Paşa Medresesi kabristanındadır...

Evliyânın Kerâmet Göstermesi Haktır

Vehbi Tülek

Şeytanın Işi, Insanları Kandırmaya Çalışmaktır!

Vehbi Tülek

Fırka-i Nâciyyeden Ayrılanların Hâli

Vehbi Tülek

Beyâzîzâde Ahmed Efendi

Vehbi Tülek

Haccın, Vücub Ve Eda Şartları Vardır

Vehbi Tülek

Alâeddin Attar’ın Mübarek Annesi

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Bize Teveccüh Edin

Bize Teveccüh Edin

1604 senesinde Sivas'daki Şemsiyye Dergâhı şeyhi ve Kara Şems'in dâmâdı Receb Efendi vefât edince, Abdülmecid Efendi onun vazifesini yürüttü. İlim ve irfândaki şöhretini duyan Sultan III. Mehmed Han tarafından İstanbul'a dâvet edildi. Üçüncü Mehmed Han, Abdülmecid Efendiyi İstanbul'a dâvet ederken, kendi el yazılarıyla şu mektubu yazmışlardı:"Fazilet ve kerâmet sâhibi Sivaslı Abdülmecid Efendi! Merhûm amcan Şemseddin Efendi nin, Eğri seferinde maddi ve mânevi çok yardımlarını gördüm. Döndükten sonra İstanbul'da kalmasını istemiştim. Fakat o arzu etmeyince, ihtiyârlığı sebebiyle memleketine gitmesine izin verdim. Şimdi sizin söz, fiil ve diğer özelliklerinizle ona tam olarak benzediğinizi duydum. İstanbul'u teşrifinizi cân-ü gönülden istiyorum. Hatt-ı şerifim size ulaştığı zaman ihmal etmeyesiniz."

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Korkma!

Vehbi Tülek

Kadı Iyâd Hazretleri Ve Dürüst Genç

Allahü Tealadan Bir An Gafil Olmayasin

"encümen-i Bîzebân"

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Sultan Mahmud Ve Hirsizlar

Derdi Olan Neylesin?

At Hirsizi

Vehbi Tülek

Onun Görmediği Yer

Vehbi Tülek

Allah'ın Emaneti

Vehbi Tülek

Gül Yaprağı

Vehbi Tülek

Abdullah El-acemî

Vehbi Tülek

Ana Hakkı Ve Alkama'nın Sonu

Vehbi Tülek