Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.301.886

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Beni Faydasız Ilimden Koru Ya Rabbî!

Muhammed bin Ahmed Mukrî hazretleri kırâat ve Hanbelî fıkıh âlimidir. 401 (m. 1011) yılında İran’da Şîrâz'da doğdu. Bağdad’a giderek zamanın meşhur âlimlerinin derslerine devam etti ve icazet alarak Nizamiye Medresesi’nde ders verdi. 499 (m. 1105) yılında Bağdad’da vefât etti. Bu mübarek zat, bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Fatima Sultan’in Rüyasi

Yıldırım Bayezid Han, Rumeli'de sefere çıkmıştır. O yıl Edirne'de konaklar. Ailesi Bursa' dadır. Bâyezid'in Hundi Fatıma adında hâya ve takva sahibi bir kerimesi vardır. Bu kızcağız bir gece rüyasında Efendimiz'i görür. Ondan Muhammed Buhari ile evlenmesi istenir. Ama kız cağız edebinden kimseye bir şey söyleyemez. Ertesi gün Server-i Kainat yine rüyasını şereflendirir ve "Eğer" buyururlar, "Ahirette şefaatime kavuşmak istiyorsan dinle beni!"
Hundi Fatıma Sultan'ın talibi çoktur. Adı büyük paşalarla, namlı beyler sıradadır. Görünüşte Emir Sultan gibi fakir ve garip biri onlarla aşık atamaz. Ancak Hundi Sultan kararlıdır. Bedeli ne olursa olsun Emir Sultan'la evlenecektir. Ama sırrını kimselere açamaz. Hem Emir Sultan'ın Efendimizin emrinden haberi var mıdır acaba? Çok geçmez. Bir gün Emir Sultan dünür yollar saraya. Valide sultan dudak büker. Açıktan açığa "olmaz!" demez; ama öyle demeye getirir: "Söyleyin ona" der, "kırk deve yükü altın getirsin, alsın kızımı!" Emir Sultan sakindir, "Öyleyse!" der, "göndersin develeri!"

Vehbi Tülek

Bu Devletin Dediği Yapilir

Vehbi Tülek

Kanuni Ve Pir Ali Efendi

Vehbi Tülek

Eline Ne Gelirse Ver

Vehbi Tülek

Sadrazam Yeğen Mehmed Paşa ordusuyla İstanbul'dan sefere çıkmadan önce hocası Mehmed Emin Tokadi hazretlerinin huzuruna gidip duasını aldı. Hocası onu kucaklayıp bağrına basarak bir müddet öyle tuttu. Sonra da gözyaşları içinde, zafer kazanmaları için dua etti. Fatiha-yı şerif okudu. Yeğen Mehmed Paşa, sohbetlerinden çok istifade ettiği, kalbi ne hizmet ve cihad aşkını yerleştiren hocasından dua aldıktan sonra sefer hazırlıklarını tamamladı. Sonra emrindeki ordu ile Avusturya seferine çıktı.

Padişahın Gezinti Teklifi!

Vehbi Tülek

Şefaat Buyurulup Affolundunuz

Vehbi Tülek

Kanuni Sultan Süleyman’in Fransa Kralina Mektubu

Vehbi Tülek

Filan Gün Saltanat Tahtina Oturacaktir

Vehbi Tülek

Hz Peygamber'in SelÂmi

Vehbi Tülek

Hey Sultan MurÂd’im VÂ’den Yakin Geldi!..

Vehbi Tülek

Tek Kollu Reis

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Meşhûr Olmak Isteyen Şöhretin Kölesi Olur

Muhammed Nasihuddin hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Tasavvufta icâzeti, diplomayı babasından aldı. Babası vefât ettikten sonra onun yerine geçti. 1020 (H.411) yılında Afganistan'da Çeşt şehrinde vefât etti. Dünyâdan ve dünyâ malından nefret ederdi. Bu sebeple; "Dünyâ bütün her şeyiyle bana arz olunsa, hiç düşünmeden rahat ve kolay bir şekilde dünyânın murdarlığına hükmederim" buyurdu.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ebülmehâmid Mahmûd

Vehbi Tülek

Ebülmehâmid Mahmûd Buhâri hazretleri, fıkıh âlimlerindendir. 671 [m. 1272] de Buhârâ'da vefât etti. (Hakâyık-i manzûme) kitâbı meşhûrdur. Bu kitâb, (Manzûme-i Nesefi) şerhi olup iki cilddir. Fıkıh kitâbıdır. Bu kitapta buyuruyor ki:

Muhammed Bin Müslim El-esedî

Vehbi Tülek

Bid’at Ehli Ile Mücadele Ederim

Vehbi Tülek

Hasan es-Sekkâf hazretleri tasavvuf büyüklerinden olup, Yemen'de Terim beldesinde doğdu. 813 (m. 1410)'da orada vefât etti. Kıymetli nasihatleri vardır. Buyurdu ki:

Buhara Kadısı Ebu Abdullah Halimi

Vehbi Tülek

Hadîs âlimi Yahyâ Bin Maîn

Vehbi Tülek

Şemseddîn Muhammed Dâvûdî

Vehbi Tülek

Abdurrahmân Ba'lî

Vehbi Tülek

Ye­rin Bi­le Ka­bul Et­me­di­ği A­dam!

Vehbi Tülek

Talebelerimizle Her Zaman Ona Duâcıyız

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Yürüdüğü Yerde Deniz Durgunlaşiyordu

Bir gün Yalova'dan İstanbul'a bir gemi gidiyordu. İstanbul'a yaklaştıkları sırada, şiddetli bir rüzgâr esmeye, dalgalar gittikçe büyümeye, gemiye şiddetle vurmaya başladı. Dalgaların vuruşundan tahtalar gıcırdıyordu. Gemi, koca denizde bir o tarafa, bir bu tarafa yalpalıyor, devrilecek gibi oluyordu. Yolcular ne yapacaklarını şaşırdılar. Herkes geminin bir tarafına birikince, tehlike daha da büyüdü. Kaptan, yolcuları teskin etmeye çalışıyor ve herkesin yerinde oturmasını tavsiye ediyordu. Herkes birbiriyle helâlleşiyor ve şimdiye kadar işlediği günahlarına tövbe ediyordu. Bâzıları da, kurtulmaları için adakta bulunuyordu. Yolcuların arasındaki bir genç, Fâtiha-i şerife ve İhlâs sûrelerini okuyarak, hâsıl olan sevâbı; Peygamber efendimizin, Eshâb-ı kirâmın, evliyânın, âlimlerin ve zamânın velilerinden Üftâde hazretlerinin rûh-ı şeriflerine hediye etti. Sonra da; "Yâ hazret-i Üftâde! Himmetinizi, yardımınızı istirhâm ediyorum." dedi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Vehbi Tülek

Veliye Rastlamak İstiyorsan

Abayi Yakmak

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Bereketi Var Mı?

Cennetlik Hanım Isteyen...

Hakikati Görmek

Abdullah Bin MübÂrek

Vehbi Tülek

Yüz Vermedin!

Vehbi Tülek

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

Vehbi Tülek

Minareden Okunan Şiir

Vehbi Tülek

Garip Karşilanan Bir Adak

Vehbi Tülek

Hayat Kurtaran Yalan

Vehbi Tülek