Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.480.135

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Dînin Temel Direği, Fıkıh Bilgisidir

Abdürrahmân bin İbrâhim Bedrî hazretleri Şafiî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 624 (m. 1227) yılında Şam yakınlarında Neva kasabasında doğdu. Zamanın büyük âlimlerinden hadîs ve fıkıh ilmini öğrendi. Şafiî mezhebi fıkıh bilgilerinde mütehassıs oldu. Bâderiyye’de yerleşip, medresede ders verdi. Pekçok talebe yetiştirdi. 690 (m. 1291) yılında Bâderiyye’de vefât etti. Bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

At Binenin, Kılıç Kuşananın Şah'ım!

Osmanlı Devleti'nde, yabancı devletlere gönderilecek elçilere çok dikkat edilirdi. Devlet-i Aliyye'nin itibarını gözetecek Serdengeçtiler aranırdı. 1736'da İran Şahı Tahmasb'a da bir elçi göndermek icabetti. İmrahor Mustafa Paşa münasip görüldü. Şah tarafından kabul edilen Mustafa Paşa, görevini yerine getirdi. Sonra, âdeti olduğu için Şah biraz eğlenmek, biraz da denemek kastıyle dedi ki: -İmrahor Paşa!.. Benim bir derdim var. Acaba sen halledebilir misin?-Hayırdır İnşâallah.-Bir atım var. Fakat, çok haşarı. Üstüne bineni yere fırlatır. Şuna bin de fikrini söyle!Mustafa Paşa, sükût etti. Biraz sonra iki seyis, iki tarafından yakalamış atı getirdiler. Önüne geleni kapar, ardında kalanı teper bir hayvandı. Şah sinsi sinsi güler, at yerleri eşeler, seyisler korkuyla bekleşirlerdi. Bütün İran devlet büyükleri meraktaydı. Mustafa Paşa, gayret kemerini kuşanıp, seyislere işaret etti. Azgın hayvanı, apıl apıl getirdiler. Bir adım kala: "Bismillah..." deyip üstüne sıçradı. Sonra da seyislere: "Bırakın!" diye bağırdı. Beygir bütün marifetlerini gösterdi. Sıçradı, çifte attı, şâha kalktı. Fakat, İmrahor Paşa'yı sırtından atamadı. Sonunda kuzu gibi uslanıverdi. Osmanlı elçisi, İran Şâhı'nın önüne geldi. Attan aşağı sıçradı. Gemleri uzatırken dedi ki:"At binenin, kılıç kuşananın Şah'ım!"

Vehbi Tülek

Ii. Murad Han Ve Şücaeddin Karamani Hazretleri

Vehbi Tülek

Bir Yabancinin Hac Düşünceleri

Vehbi Tülek

Silada

Vehbi Tülek

1915 senesi Kasım ayının soğuk bir akşam vakti. Afyon ile Uşak arasındaki Işıklar istasyonunda duran trenden üç asker indi. Bunlardan biri, geçen kış Kafkas cephesinde savaşmış bir süvari onbaşısı, biri Çanakkale'de omzundan yaralanmış bir topçu çavuşu, diğeri de Mısır cephesinde döğüşmüş bir piyade neferi idi. Bunlar iki yıl evvel aynı köy den çıkıp da her biri memleketin birer ucunda harp etmiş üç hemşehri, aynı günlerde yaralanıp, garip bir tesadüf eseri İstanbul'da askeri hastanede, hatta aynı koğuşta buluşmuşlardı. Bir aydan fazla süren tedavilerinden sonra 60 gün tebdili hava verilmiş ve memleketlerine doğru yola çıkmışlardı. Bunlardan Ahmet ile Osman çavuş birbirlerine akraba idi. Emin onbaşı da onlara komşuydu.

Zulm İle ÂbÂd Olanin

Vehbi Tülek

Fatima Sultan’in Rüyasi

Vehbi Tülek

Git HünkÂrdan Ferman Getir...

Vehbi Tülek

Ne Dediler

Vehbi Tülek

Alin Terinde Bereket Vardir

Vehbi Tülek

Yanliş Gelen Telgraf

Vehbi Tülek

Ehli Sünnetin HÂmisi Iv. Murad Han

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Fakir Akrabaya Verilen Zekât

Nûreddin Esnevi hazretleri fıkıh, usûl ve nahiv âlimidir. Mısır'da İsnâ'da 650 (m. 1252)'de doğdu. 721 (m. 1321)'de Kâhire'de vefât etti. Bir dersinde, zekât hakkında şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Nûreddîn Berîfkânî

Vehbi Tülek

Nûreddin Berifkâni hazretleri, Kuzey Irak evliyâsındandır. 1789 (H.1204) târihinde Berifkan köyünde doğdu. Önce Kur'ân-ı kerimi hatmetti. Zâhiri ilimlerde de yükseldikten sonra mânevi ilimlerde de olgunlaşmak isteyen Şeyh Nûreddin, önce Şeyh Hâc Mahmûd Celili hazretlerinden Kâdiriyye yolunun edeplerini öğrendi. Sonra da Nakşibendi yolu büyüklerinden Şeyh Nûr Muhammed Hindi hazretlerinden bu yolun edeplerini ve usûlünü öğrendi. Allahü teâlâ kalb gözünü açtı ve böylece mânevi feyizlere kavuşmuş oldu. Hocası kendisine icâzet (diploma) verip hak yolun bilgilerini öğretmekle vazifelendirdi. 1850 (H.1267) târihinde vefât etti. Vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:

Biz Kuluz, Başıboş Değiliz

Vehbi Tülek

Tefsîr Ve Kelâm âlimi Muhammed Bin Eslem

Vehbi Tülek

Muhammed bin Eslem Tûsi, Horasan taraflarında yaşayan büyük velilerden, tefsir, kelâm ve hadis âlimidir. 856 (H.242) senesinde Nişâbur'da vefât etti.
Zamânındaki hadis âlimleri onun "sikâ", güvenilir bir zât olduğu husûsunda görüş birliğine vardılar.
Ebû Abdullah isminde bir zât şöyle anlatıyor:
"Vefâtından dört gün önce Muhammed bin Eslem'in yanına girdim. Bana dedi ki:

Ebû Avane Vasıtî

Vehbi Tülek

Tütünsüz Baba

Vehbi Tülek

Çolak Hasan

Vehbi Tülek

Abdülmün’îm Hazrecî

Vehbi Tülek

Kutbüddîn Münevver Hazretleri

Vehbi Tülek

Bir Gönül Sultanı İbn-i Hafîf

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Sakiz Ağacinda Yapilan Hac

Nureddin Cerrahi, çocukluğundan beri anasına karşı büyük bir sevgiyle doluymuş. Hem ne türlü, âdeta aşka benzer bir sevgiymiş bu! Büyüyüp geliştiği zaman Nureddin Cerrahi'yi anası irşad etmiş. Nureddin Cerrahi, doğumundan dört yüz yıl evvel müjdelendiği gibi, İbrahim Düssuki'nin sırrını taşıyan olgun, dolgun bir insan olarak âlem halkı içinde parladıktan bir süre sonra, anasının huzuruna vararak - Bana izin verde hacca gideyim. Şeriatın bana farz kıldığı görevimi yapayım" demiş. Annesi bu isteği yerinde görmüş, genç Nureddin de hazırlıklara başlamış. Lazım olan parayı tedarik ettikten sonra bir gün anacığına veda ederek, evden hacca götürecek olan kervanın sahibine giderken yolda iki gözü iki çeşme sel sel ağlayan bir adam görmüş.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Salavat-ı Şerifin Bereketi

Vehbi Tülek

Üzülmeyiniz, Allahü Teala Sizi Kurtardi

Vehbi Tülek

Korkma!

Firkateyne Bininiz

Derdi Olan Neylesin?

Biz Söze Bakmayız, Öze Bakarız

Allah Diyen Genç

Padişah Ve At

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Vehbi Tülek

Üç Kandil

Vehbi Tülek

Her Şeyi Göze Almıştı!

Vehbi Tülek

Adalet Ve Tevazu

Vehbi Tülek

Allah Haramdan Kaçani Korur

Vehbi Tülek

Alabilirsen Al

Vehbi Tülek