Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.558.848

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Ehl-i Sünnet Itikadının Temel Esasları

İshâk bin Muhammed Semerkandî hazretleri Hanefî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. Semerkand’da doğdu. Fıkıh ve kelâm ilmini, meşhûr âlim Ebû Mensûr Muhammed Mâtürîdî’den tahsil etti. Ebû Bekr Verrâk ve zamanındaki Belh evliyâsı ile sohbet etti ve onlardan tasavvuf ilmini öğrendi. 342 (m. 953) senesinde vefât etti. Çok kitap yazdı. Eserlerinden “es-Sevâd-ül-a’zam” kitabında, bir insanın “Ehl-i sünnet vel cemâatten olabilmesi için, altmışbir temel esâsı kabûllenmesi gerekir. Bu temel esaslardan bazıları şunlardır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Osmanli Kadinlari Avrupada Hiç Taninmaz

Meşhur tarihçi, ilim ve devlet adamımız Ahmed Cevdet Paşa'nın hanımı Seniha Sultan, bir Fransız diplomatının hanımı olan Madame Simone de La Cherte ile pek çok kez mektuplaşmıştır. Bu mektuplarda, 1911'lerin Osmanlı kadınından birçok mevzuda bilgiler mevcuttur. İşte bunlardan bir tanesi:"Sevgili iki gözüm,Biz Türk kadınları, Avrupa'da hiç tanınmayız. Hatta diyebilirim ki, Çin ve Japon kadınları kadar bile tanınmayız. Halbuki Pekin ve Tokyo, Paris'e çok uzaktır. İstanbul ise çok yakındır. Bizim hakkımızda akla hayâle gelmeyecek şeyler uyduruyorlar. Ne ehemmiyeti var. Bizim esir olduğumuzu, kafes içinde birbirine rakip sayısız zevceler topluluğu hâlinde yaşadığımızı sanıyorlar. Ve nihâyet -sevgili büyük Loti'mizin yazdığı öylesine güzel fakat öylesine yanlış anlaşılan- içimizden çoğunun Latince ve eski Yunanca, cebir ve felsefebildiğini, câhil olsun, âlim olsun, bütün Türk kadınlarının, gece gündüz hiç ara vermeden "boyunduruğumuzdan" kurtulmayı, "hürriyetimizi ve itibarımızı ve kadınlık haklarımızı" elde etmeye çalıştığımızı sanıyorlar.

Vehbi Tülek

68 - Geriye Bakan İki Göz Olacağina İleri Bakan Bir Göz Olsun

Vehbi Tülek

Kibris Fatihi Lala Mustafa Paşa

Vehbi Tülek

Cağaloğlu SinÂn Paşa (çağalazâde)

Vehbi Tülek

Merinalı kaptanlardan meşhur Viskond Çağala'nın oğludur. On iki yaşındayken babası Kaptan Çağala ile Merina'dan İspanya'ya giderken Türk leventleri tarafından yakala narak (1561) Sultan Süleyman'a (Kânûni) takdim edildi. Yûsuf Sinan adı verilerek saraya alındı ve Türk-İslâm terbiyesiyle yetiştirildi. Sarayda silahtar ve kapıcıbaşı olarak görev yaptıktan sonra 1573'te Yeniçeri Ağalığına getirildi. Önce, Van ve ardından 1583'te vezirlik le Revan Beylerbeyi oldu. 1585'te Özdemiroğlu Osman Paşanın ölümü üzerine İran Serdarlı ğına getirildi. Bu sırada Tebriz ve Tiflis'i kuşatmadan kurtardı. 1586'da Bağdat Beylerbeyi olan Sinan Paşa, Temmuz 1591'de Uluç Hasan Paşanın vefâtı üzerine Kaptan-ı deryâ oldu. 1595'e kadar bu hizmette kaldıktan sonra kubbe vezirliğine getirildi.Sultan Üçüncü Mehmed Hanın Eğri Seferine üçüncü vezir olarak katıldı. Haçova Meydan Muhârebesinde ordunun sağ kol kumandanı olup yaptığı taarruzlarla yarım saatte düşmanın yirmi bin kişilik kuvvetini imhâ etti. Böylece kaybedilmiş gibi görünen muhârebe nin kazanılmasında büyük rol oynadı. Bu başarısından dolayı Hoca Sâdeddin Efendiyle Kapıağası Gazanfer Ağanın tavsiyeleriyle İbrâhim Paşanın yerine vezir-i âzam oldu. Savaştan sonra askeri yoklatarak muhârebe meydanından kaçmış olan timar ve zeamet sâhipleriyle kapıkulu ocaklarından otuz bin kişinin dirliklerini kesmesi ve Kırım'da Gâzi Giray'ı azletmesi huzursuzluklara yol açtı. Bu sebeple sadârete gelişinden kırk beş gün sonra azledildi.

Deli Hüseyin Paşa

Vehbi Tülek

Bizans’in Korkulu Rüyasi Orhan GÂzi

Vehbi Tülek

Yavuz Sultan Selîm Ve Dede Molla

Vehbi Tülek

Topal Arabaci

Vehbi Tülek

Seni Kanuna Şikayet Ederiz

Vehbi Tülek

Çandarli Kara Halil

Vehbi Tülek

Mesir Macunu

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Büyük Mutasavvıf Câfer-i Huldî

Büyük veli Câfer-i Huldi hazretleri, 867 (H.253) senesinde Bağdât'ta doğdu. 959 (H.348)'de aynı yerde vefât etti. Kabri Şünûziyye'de, Sırri-yi Sekati ve Cüneyd-i Bağdâdi'nin kabirlerinin yanındadır. Cüneyd-i Bağdâdi'nin talebelerinin en büyüklerindendir.
Bu mübarek zat, haram ve şüpheli şeylerden çok sakınır, dünyâya meyletmezdi. Hasır dokuyarak geçimini temin ederdi. Tasavvuf büyükleri arasında zamânın en önde gelenlerinden (en büyüklerinden) olup, kerâmetler ve faziletler sâhibi, emin, sâdık ve sika, güvenilir bir zât idi.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Büyük Velî İbn-i Cevzî

Vehbi Tülek

İbn-i Cevzi hazretleri, 1117 (H.511) senesinde, Bağdât'ta dünyâya geldi. Babası vefât ettiğinde, kendisi çok küçüktü. Ona annesi ve halası baktı. Beş yaşına basınca, halası, Ebü'l-Fadl bin Nâsır Mescidine götürdü. Burada vaaz dinlemeye başladı. Küçük yaşta Kur'ân-ı kerimi ezberledi.

Abdullah Ibn-i Ebî Asrûn

Vehbi Tülek

Aile Efradı Ile Sohbet, Güzel Ahlâktandır

Vehbi Tülek

İbn-i Hüvârâ hazretleri evliyânın büyüklerindendir. Irak’ta Betâih beldesinde yaşadı. O zamanda Irak’ta bulunan evliyâ arasında şânı yüce, kadri yüksek bir zât idi. Hazreti Ebû Bekr’in (radıyallahü anh) rüyâda kendisine hırka ve takke giydirdiği ilk zâttır. Şöyle ki; İbn-i Hüvârâ hazretleri, bir gece rü’yâsında Resûlullah Efendimizi (sallallahü aleyhi ve sellem) gördü. Yanlarında da Hazreti Ebû Bekr vardı. İbn-i Hüvârâ, Peygamber Efendimize, “Yâ Resûlallah! Bana bir hırka giydirir misiniz?” dedi. Resûlullah, “Ben senin Peygamberinim. (Hazreti Ebû Bekr’i işâret ederek) Bu da senin üstadındır” buyurup, sonra Hazreti Ebû Bekr’e döndü ve “Adaşın olan İbn-i Hüvârâ’yı giydir!” buyurdu. Hazreti Ebû Bekr de ona, hırka ve takke giydirip, başını okşadı, alnını sıvazladı. Sonra da, “Allahü teâlâ, bunu sana mübârek eylesin” buyurdu.

Beş Vakit Namaz Kılmanın Önemi

Vehbi Tülek

Hem Dünya Hem âhiret Için Iyilik Istemelidir

Vehbi Tülek

Ahîzâde Hüseyin Efendi

Vehbi Tülek

Nefsini Tanımayan, Büyük Aldanış Içindedir

Vehbi Tülek

Şehit, Öyle Bir Hâle Kavuşur Ki

Vehbi Tülek

Hafîd Ibni Merzûk

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Arafatta Görüşürüz

Arafatta Görüşürüz

Sultan III. Mustafa zamanında İstanbul'da yaşamış olan evliyanın büyüklerinden Abdülehad Nuri Efendinin meşhûr talebelerinden Karabâşi Hacı Sâdık Efendi şöyle anlattı: Hacca giderken, korkulu ve kimsesiz yerlerde, Abdülehad Efendiyi bizzat bu gözlerim ile görürdüm. Kendi kendime, ona olan fazla sevgimden dolayı onu gördüğümü, bir hayal olduğu nu düşündüm. Fakat Mekke-i mükerremeye vardığımda, tavâf ederken hocamı yanımda gördüm. Hattâ bana selâm verdi. Ben de elini öptüm. Sonra kayboldu. Ben tavâfımı bitirdiğimde, hocam Makâm-ı İbrâhim denilen yerden ayrılıyordu. Bana; "Ey Sâdık Dede! Arafat'ta görüşürüz." deyip tekrar kayboldu. Arafat'ta, hocam Abdülehad Efendi ile birlikte vakfeye durduk. Sonra bana vedâ ederek ayrıldı.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Bereketi Var Mı?

Vehbi Tülek

Bize Teveccüh Edin

Vehbi Tülek

Yuhçu Baba

Deniz Üzerinde Yürüyüp Sahile Doğru Gitti

Ya Kadîmü'l-ihsÂn İhsÂnüke'l-kadîm

Adalet Ve Tevazu

Kaldıramayacağın Bir Yükün Altına Girme

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Karşılık Beklemiyorum

Vehbi Tülek

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

Vehbi Tülek

Pişman Oldular!

Vehbi Tülek

Bana İyi Bir Elbise Yapiver

Vehbi Tülek

Allah'ın Takdirine Kulun Aklı Ermez

Vehbi Tülek

A'meş Ve Hanımı

Vehbi Tülek