Mâlikî fıkıh âlimi Abdullah MenûfîMâlikî fıkıh âlimi Abdullah Menûfî

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 20 Temmuz 2007

Abdullah Menûfî, usûl, tefsîr, nahiv ve Mâlikî mezhebi fıkıh âlimlerindendir. 1287 (H.686) senesinde Mısır’ın Buhayra şehrinde doğdu. Sonra Menûf’a yerleşti. 1347 (H.748)’de Mısır’da vefât etti.
Abdullah Menûfî hazretleri, Süleymân Şâzilî’nin sohbetlerinde yetişip, vilâyet derecelerinde yükseldi. Mâlikî mezhebi fıkıh bilgilerinde, tefsîr ve Arabî ilimlerde âlim oldu. Birçok talebe yetiştirdi. Mısır’da onun ilminden istifâde etmeyen yok gibiydi...

Devamını oku...

Firavun ve sihirbazlar

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 20 Temmuz 2007

Musa aleyhisselam, Allahın dinini tebliğe başlamıştı. Firavun, Hazreti Mûsa’nın tevhid mücadelesinden, saltanatını kaybetme endişesi ile korktu, ürktü ve şaşkınlık içinde Mısır’ın en meşhur sihirbazlarını topladı. Musa aleyhisselam ile sihirbazları müsabakaya çıkardı... Sihirbazlar, elinde asası ile gelen Musa aleyhisselama, hürmet ve nezaket göstererek sordular:
-Ya Mûsa, sen mi önce asanı atarsın, yoksa biz mi atalım?
Mûsa aleyhisselam ise onlara;
-Siz atacağınızı atın! dedi. (A’raf, 115-116)

Devamını oku...

Saray vaizlerinden Ünsî Hasan Efendi

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 19 Temmuz 2007

Ünsî Hasan Efendi, İstanbul’da yetişen büyük velîlerden. İsmi Hasan bin Recep bin Şehîd Muhammed, lakabı Ünsî’dir. 1645 (H.1055) senesi Taşköprü’de doğdu. 1723 (H.1136) senesi İstanbul’da Bâbıâli yakınında Salkım Söğüd’de Aydınoğlu Dergâhında vefât etti. Örtülü taş türbede medfûndur...
Ünsî Hasan Efendi önce Bayramiyye yolu büyüklerinden olan babası Recep Efendiden okudu. İlim ve edeb üzere yetişti. Henüz yirmi yaşlarında iken Ayasofya Câmii’nde ders okutmaya başladı. Tefsîr-i Beydâvî ve Mesnevî okur, kendisine mahsus odasında ikâmet eder, ilimle meşgûl olurdu.

Devamını oku...

Kerîmüddîn Bâbâ Hasan Ebdâlî

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 18 Temmuz 2007

Kerîmüddîn Bâbâ Hasan Ebdâlî, Hindistan’ın büyük velîlerindendir. Müceddid-i elf-i sâni İmâm-ı Rabbânî hazretlerinin talebesidir. Bu mübarek zattan icâzet ile şereflendikten sonra memleketine dönen Kerîmüddîn Bâbâ Hasan, o memleketin halkından nice kimselerin dünya ve âhiret saadetlerine vesîle olmuştur...

Devamını oku...

Kerâmetler menbâı Ebü’l-Abbâs Seyyârî

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 17 Temmuz 2007

Ebü’l-Abbâs Seyyârî, evliyânın büyüklerindendir. Fıkıh ve hadîs ilimlerinde büyük bir âlim, fazîletler ve kerâmetler sahibi olup, Ebû Bekr-i Vasıtî’nin en büyük talebesi idi. 340 (m. 951) senesinde Merv şehrinde vefât etti. Kabri orada olup, herkes tarafından ziyâret edilmektedir. Kabrini ziyâret edip, bu zât hürmetine Allahü teâlâya duâ edip isteklerini arz edenlerin, murâdlarına kavuştukları görülmüştür...

Devamını oku...

“Şeyh-ül-Fukaha” Ahmed bin Muhammed

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 16 Temmuz 2007

Ahmed bin Muhammed el-Berkânî, fıkıh ve hadis âlimlerinin büyüklerindendir. 944 (H.333) senesinde Harezm’in Berkan köyünde dünyaya geldi. İlim öğrenmeye, önce fıkıh ilmi ile başladı. Şafii fıkhında zamanının en âlimi oldu. Bu sebeple ona “Şeyh-ül-Fukaha” (fakihlerin şeyhi) unvanı verildi.

Devamını oku...

Buhârâlı velî Ârif-i Dikgerânî

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 15 Temmuz 2007

Ârif-i Dikgerânî, on dördüncü yüzyılda, Buhârâ’da yetişen velîlerdendir. Kendilerine “Silsile-i aliyye” adı verilen büyük âlim ve velîlerden Seyyid Emir Külâl (Gilâl) hazretlerinin dört halîfesinden ikincisidir. İsmi, Ârif’tir. Buhârâ civârındaki Dikgerân köyünde doğduğu için “Dikgerânî” nisbesiyle meşhûr oldu. Doğum ve vefât târihleri bilinmemektedir. Dikgerân’da vefât etti...

Devamını oku...

Mısır evliyâsından Ali bin Şihâb

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 14 Temmuz 2007

Ali bin Şihâb Mısır evliyâsındandır. Doğum târihi belli değildir. 1486 (H.891) senesinde vefât etti. Nesebi dördüncü dedede Tilmsan Sultânı Ebû Abdullah’a, sonra da Seyyid Muhammed bin Hanefiyye’ye ulaşır. Büyük âlim İmâm-ı Şa’rânî hazretlerinin dedesidir. Seyyid idi ancak, Resûlullah efendimizin soyundan olduğunu açıklamazdı. “Neseble öğünmek doğru değildir. Kişi, iyi amel sâhibi olmalıdır. Önceleri bir köle olan Selmân-ı Fârisî ve Bilâl-i Habeşî (radıyallahü anhümâ) Resûlullah’ın emrine girince, O’nun sohbetinde şanları ne kadar üstün oldu” buyurdu...

Devamını oku...

Gözü yaşlı mutasavvıf Ahmed bin Abdurrahmân

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 13 Temmuz 2007

Ahmed bin Abdurrahmân, İslâm âlimlerinin ve evliyânın büyüklerindendir. Evliyânın büyüklerinden Abdurrahmân es-Sekkaf hazretlerinin oğludur. Doğum târihi tesbit edilememiştir. 1425 (H.829) senesinde vefât etti. Zamânında bulunan büyük velîlerin sohbetlerine devâm ederek ve çok gayret ederek, tasavvuf yolunda ilerledi. Kısa zamanda yetişerek, büyük âlimlerden ve evliyâdan oldu. Dünyâya düşkün olmayan, gönlünü Allahü tealâya vermiş bir velîydi. Fazîletler, kerâmetler sâhibi bir zât olup, pek çok üstünlükler kendinde toplanmış idi...

Devamını oku...

“Tek murâdım sizin gibi olmak!”

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 11 Temmuz 2007

Silsile-i aliyye büyüklerinden olan Ali Râmitenî hazretleri, geçimini dokumacılık yaparak kazanırdı. Bu sebeple kendisine “dokumacıların şeyhi” mânâsına “Pîr-i Nessâc” derlerdi. Ali Râmitenî hazretlerine, “Azîzân” denmesinin sebebi ise şöyle anlatılır:
Bir zaman Ali Râmitenî’nin evinde iki-üç gün yiyecek bir şey bulunmadı. Evdekiler açlık sebebiyle çok üzülüyorlardı. Gelen misâfire de evde ikrâm edecek bir şey yoktu. O sırada Ali Râmitenî hazretlerinin talebelerinden yiyecek satan bir genç, pirinç doldurulmuş bir horoz hediye getirdi;

Devamını oku...