Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

15.444.959

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Yüzde Beşten Fazla Kâr Almayan Zat

Sırrî-yi Sekatî hazretleri evliyânın meşhurlarındandır. Bağdât'ta doğdu. 865 (H.251)'de orada vefât etti. Tasavvufta, verâ ve takvâda asrının bir tânesi idi. Hâris-i Muhâsibî ve Bişr-i Hafî'nin akrânıdır. Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerinin hocasıdır. Ticâret yapardı. Bağdât'ta bir dükkânı vardı. Ticârette yüzde beşten fazla bir kâr almazdı. Bir defasında altmış altına bâdem aldı. Bâdem birden pahalılaştı. Tellal, bâdemleri doksan altına satmak istedi. Sırrî-yi Sekatî hazretleri, "Ben âdetimi bozmam, ancak 63 altına satarım" dedi. Tellâl ise bunu kabûl etmeyip malları satmadı. Kendisi anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Şehid Padişah Iii. Selim HÂn

Veliahd Selim, devam etmekte olan Osmanlı-Avusturya-Rus Harbinde cephelerden gelen acı haberlere dayanamayan amcası, Birinci Abdülhamid Hanın vefâtıyla 7 Nisan 1789 târihinde Osmanlı Sultanı oldu. İçte ve dışdaki meseleleri hâl etmek için yüksek devlet memurlarının katıldığı, 16 Mayıs 1789 târihinde büyük bir divân toplantısı yaptı.Divânda devlet meselelerinin halli için herkesin fikirlerini söylemesini istedi. Divândan sonra idâri, mâli, siyâsi ve askeri meselelerin halli için tâlimat verdi. Avusturya ve Rusya ile harplerin devâmına karar verildi. Mâliyenin düzelmesi için, sarayda bulunan altın ve gümüş eşyânın büyük bir kısmı paraya çevrilmek üzere, darphâneye gönderildi. Merkez ve eyâletlerdeki halk da Sultan Selim Hana yardımcı olmak ve saraya uymak için, altın ve gümüşlerini devlete teslim etti. Saray ve halkın yardımlarıyla cepheler takviye edildi. Fransa ve İspanya sefirleri sulh; Prusya, Kırım'ın kurtarılması için antlaşma; İsveç ise Rusya ya karşı yardım talebiyle harp teklif ettiler.

Vehbi Tülek

Kurşun Yarasi

Vehbi Tülek

Filan Gün Saltanat Tahtina Oturacaktir

Vehbi Tülek

66 - Para Böyle Günler İçindir

Vehbi Tülek

Fazıl Ahmet Paşa'nın sadrazamlığı zamanında, Avusturya üzerine yapılan Uyvar seferi sırasında, Osmanlı ordusu, kendisilerinden kat kat daha kalabalık bir Avusturya birliği ile karşılaştı. Sadrazam, bu ordu ile harbi kabul etmek mecburiyetindeydi. Fakat, o devirde Osmanlı ordusu, diğer müesseseler gibi eski ihtişamını kaybetmiş, ancak maddi tedbirlerle muvaffakiyetler kazanabiliyordu. İşte Fazıl Ahmet Paşa, böyle bir durumda, yapılacak olan şeyi yaptı. Düşman kellesi getirecek olan her askere altın verileceğini vadetti.

At Binenin, Kılıç Kuşananın Şah'ım!

Vehbi Tülek

Somuncu Baba

Vehbi Tülek

Ayni Oyun

Vehbi Tülek

Bu Hükümdar Kemal Ve Tedbir Sahibidir

Vehbi Tülek

Hristiyan Tarihçinin Kaleminden “hac”

Vehbi Tülek

Yüzbaşi Şevket

Vehbi Tülek

Binbaşi Mehmed Ali Bey

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

İyilerin Hâmisi Hz. Zülkarneyn

Asıl adı İskender olan Hazreti Zülkarneyn, Kur'ân-ı kerimde bildirilen, mübârek bir zâttır. Peygamber veya evliyâdandır. Doğuya ve batıya gittiği için "Zülkarneyn" denildi. Yâfes'in soyundandır. Hızır aleyhisselâm bunun kumandanlarından ve teyzesinin oğlu idi...
Bazı âlimlerin rivayetine göre Mekkeliler kitap ehli olan Yahudilere adam gönderip Peygamber Efendimizi çetin bir imtihandan geçirmek için, birkaç soru hazırlayıp göndermelerini istemişlerdi. Onlar da şu üç şeyden sormalarını tavsiye etmişler: Ruh, Eshab-ı Kehf ve Zülkarneyn... Bunun üzerine âyet-i kerime inmiştir. (Kehf 83-98)

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Mahmûd Zengenî Hazretleri

Vehbi Tülek

Mahmûd Zengeni hazretleri, Kuzey Irak velilerindendir. Bâbâniyye sülâlesindendir. 1717 (H.1130) târihinde Karadağ'da doğdu. 1800 (H.1215) târihinde Kerkük'te vefât etti...
Bu mübarek zat, sohbetlerinde buyurdu ki:

“osmanlının Ikinci Kurucusu” Çelebi Sultan Mehmet

Vehbi Tülek

Eğitimci Ve Yazar Muallim Cevdet

Vehbi Tülek

Âilesi 1877 Harbinden sonra Niş'ten Anadolu'ya göçen Muallim Cevdet 1883'te Bolu'da doğdu. İlk ve ortaokulu Bolu'da, liseyi Kastamonu'da bitirdi. Bilâhare İstanbul'a gelerek Dârulmuallimin-i Âliye Edebiyat Şûbesini birincilikle bitirdi. Bir müddet İstanbul Hukuk Mektebine gitti; daha sonra yatılı olarak İstanbul Erkek Muallim Mektebine girdi. Dârüşşafaka, Robert Koleji ve Şemsülmekâtib gibi özel okullarda öğretmenlik yaptı...
Arkadaşlarıyla Bakü'de bulunduğu sırada, bir öğretmen okulu açarak, Türk-İslâm maârifinin gelişmesine hizmet etti (1907). Burada Rusça ve Latince'yi öğrendi. Türk milliyetçiliği konusunda makaleler yazdı. Pedagoji ve târih araştırmaları yaptığı sırada, Rus hükümeti tarafından sınır dışı edilince İstanbul'a döndü (1908).

Eshab-ı Kiramın Üstünlüğü

Vehbi Tülek

Âlemlerin Hepsini De Allahü Teâlâ Yarattı

Vehbi Tülek

Fıkıh âlimi İbn’ül-hatib

Vehbi Tülek

Edepli Olanlar Feyiz Alırlar

Vehbi Tülek

Bir Hikmet Ehli Şumeyt Bin Aclân

Vehbi Tülek

Fakirin Borcunu Sil Ve Bir Şey Isteme

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Namazini Ben Kildirayim

Namazini Ben Kildirayim

Büyük İslâm âlimi Mevlânâ Şemseddin Fenâri'nin ömrünün sonlarına doğru gözlerine perde geldi. Göremez oldu. Sultanın veziri olan Hacı İvâz Paşa bir konuda Molla Fenâri'ye kızmıştı. Gözleri görmez olunca, laf olsun diye; "Dilerim ki, o âmâ ihtiyârın namazını ben kıldırayım." demişti. Bu söz Molla Fenâri'nin kulağına ulaşınca; "Ol kimse câhildir. Cenâze namazını kıldırmayı beceremez. Cenâb-ı Hakk'ın kapısından ümidim şudur ki, bana hemen şifâ buyurup, onu âmâ eyleye ve ben onun namazını edâ edeyim." dedi. Bir süre sonra, bir gece rüyâsında Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem efendimiz; "Tâhâ sûresini tefsir eyle!" diye buyurdukta; "Yüksek huzûrunuzda, Kur'ân-ı kerimi tefsir etmeye gücüm olmadığı gibi, gözlerim de görmüyor." demişti. Peygamberlerin tabibi olan Resûlullah efendimiz mübârek hırkasından bir parça pamuk çıkarıp, mübârek tükrüğü ile ıslattıktan sonra gözleri üzerine koydu. Molla Fenâri uyanıp, pamuğu gözlerinin üstünde buldu, kaldırınca, görmeye başladı. Allahü teâlâya hamd ve şükretti. Pamuk ipliklerini saklayıp, öldüğü zaman gözleri üzerine konmasını vasiyet etti. Tam bu günlerde, vezirin gözleri görmez oldu. Vezir bir süre sonra vefât etti ve cenâze namazını Molla Fenâri kıldırdı. Gözlerinin açılmasının bir şükrânesi olarak, 1429 (H.833) senesinde Şam yolu ile ikinci defâ hacca gitti. Bu esnâda Mısır'a ve Kudüs-i şerife de uğradı. Bir çok âlim ile sohbet edip onlardan istifâde etti.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Helvaci Çocuk

Vehbi Tülek

İmanı Ona Kafidir

Vehbi Tülek

Meşayihın Kadrini Bilmezsen

O Kullarına Çok Merhametlidir

Anzakli Ömer

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Allah Diyen Genç

Keramete İnanmayan Âlim

Firkateyne Bininiz

Vehbi Tülek

Arafatta Görüşürüz

Vehbi Tülek

Latif Bir Şikayet

Vehbi Tülek

Dinini Dünyalığa Alet Edenin Sonu

Vehbi Tülek

Allahü TeÂlÂyi Bilir Misin?

Vehbi Tülek

Ayyaşin Sonu

Vehbi Tülek