Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.473.504

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Bu Ümmet, Dalâlet Üzere Ittifak Etmez!

Mevlânâ Mehdî Şîrâzî hazretleri Osmanlı tefsîr âlimlerindendir. İran’da Şîrâz’da doğdu. Şirâz’da ilim tahsil ettikten sonra İstanbul’da meşhur âlimlerin derslerine devam etti. İstanbul, Dimetoka, Silivri ve Filibe’de müderrislik vazîfesinde bulundu. 957 (m. 1550) senesinde Filibe’de vefât etti. Bu mübarek zat, bir dersinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Osmanli'nin Hatirasina

Sen gittin ey Osmanlı, âlemden elem kaldı
Altın kubbelerinden geride alem kaldı

Söğüd'ün yaylasını uzattın Viyana'ya
Çizdiğin haritadan elimde kalem kaldı

Vehbi Tülek

33 - Şah Sultan Ve Merkez Efendi

Vehbi Tülek

Eğer Padişah Biz İsek...

Vehbi Tülek

Mimar Koca Mehmed Ağa

Vehbi Tülek

Sultanahmed Camii mimarı Mehmed Ağa, 1563'de Rumeli'den İstanbul'a geldiğinde çocuk yaştaydı. 5 sene orta tahsilinden sonra Hâssa Mimâri Mektebinde 21 sene mimarlık eğitimi gördü. Çeşitli vazifelerde bulunduktan sonra Sultan III. Murad Han tarafından, Rumeli, Mısır, Arabistan, Kırım ve Macaristan'a, buradaki mimari eserleri incelemek maksadıyla gönderildi. Daha sonra Suyolları Nâzırı oldu. I. Ahmed Han padişah olunca onu Hâssa Sermimarlığı makamına getirdi. Mehmed Ağa, 23 Eylül 1611'de İstanbul'dan hareket ederek, 4 Mart 1612'de Mekke-i Mükerreme'ye vasıl oldu. Şimdi ilk büyük icraatını gerçekleştiriyordu; Meşhur "Altın Oluk"u, Kâbe'ye yerleştir dikten sonra, 82 kilo saf altınla işlenmiş örtü ile Kâbe-i Muazzamayı kapladı ve oradan Medine-i Münevvere'ye geçti. Sultan Ahmed Han, Şeb-çerağ yani Gece Aydınlatan isimli meşhur elması Ravza-i Mutahhara'ya takılmak için göndermişti. Bu meşhur elmas kalın bir altın bir muhafaza içine alınmış, etrafı da 227 küçük elmasla işlenmiş ti. Mehmed Ağa bu elmas askıyı, büyük bir merasimle Peyagamber Efendimizin başucuna astı. Ayrıca Hazret-i Fâtıma validemizin kabrini de baştan başa yeniledi. Daha sonra İstanbul'a döndü.

Ağirliğinca Altin Ederdi

Vehbi Tülek

İstanbul’un Fethi Ve İnsan Haklari

Vehbi Tülek

Bu İtibar Sadece İlme Mi?

Vehbi Tülek

Kanuni’nin Merhameti

Vehbi Tülek

110 - Fatih'in Sirri

Vehbi Tülek

Kanije Kahramani Tiryaki Hasan Paşa

Vehbi Tülek

Orhan GÂzi Ve AlÂeddîn Esved

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Bütün Kötülüklerden Sana Sığınırız Allahım

Ebû İshak İbrâhim Masmûdi hazretleri Cezayir'deki Tilmsân'da yetişen âlim ve velilerin büyüklerindendir. 805 (m. 1402) senesinde vefât etti. Bir vaazında cemaatte şöyle seslendi:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

İlim Öğrenmek Için Yollara Düşenler

Vehbi Tülek

Ebü'l-Hattâb İbn-i Dıhye hazretleri Endülüs'te yetişen hadis âlimlerindendir. Eshâb-ı kirâmdan Dıhye-i Kelbi'nin (radıyallahü anh) soyundan olup, 544 (m. 1149)'da Endülüs'te doğdu, önce burada ilim tahsil etti. Sonra Mısır'a gelip oraya yerleşti. "Sahih-i Müslim"i ezberleyen hafızlardandır. 633 (m. 1235)'de Kâhire'de vefât etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Üsküdarlı Şair Mustafa Sâfî

Vehbi Tülek

Rükü Ve Secdeleri Tam Yapmayanlar

Vehbi Tülek

Ebû Abdullah Şatibi hazretleri hadis, tefsir ve fıkıh âlimidir. 496 (m. 1103)'de Endülüs'te (İspanya) Mürsiye'de (Murcia) doğdu. 565 (m. 1170)'da Şatibe'de (Jativa) vefât etti.
Bu mübarek zat, bir dersinde buyurdu ki:

Bidat Ehliyle Harp Ederim

Vehbi Tülek

Ebedî Olarak Yaşamak Istiyorsan

Vehbi Tülek

İmândan Sonra En Kıymetli Ibâdet

Vehbi Tülek

Ma’tûk El-bâışkî

Vehbi Tülek

Eshâb-ı Kirama Söven Dinden Çıkar!

Vehbi Tülek

İnsanları Doğru Yoldan Saptıranlar

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Abbasi halifelerinin beþincisi Harun Reþid, sarayının bahçesindeki bir gül fidanını çok beðenir. Yapraðı, kokusu, görünüþüyle dikkatini çeken gülü özel bakıma alması için bahçıvana emir verir.

Bahçıvan üzerine titremeye baþlar gülün. Ne var ki, sakınan göze çöp batar derler ya. Aynen öyle olur. Bir sabah bahçıvan gelip bakar ki, gülün dalına konan bir bülbül, ne kadar yaprak varsa hepsini gagalayarak yere düþürmüþ. Tek yaprak bırakmamıþ gülün baþında... Korku içinde koþar halifeye:

- Sultanım der, üzerine titrediðimiz gülün yapraklarını bir bülbül gagalayarak yere dökmüþ, tek yaprak bırakmamıþ gülün baþında... Harun Reþid, telaþ etmeden cevap verir:

- Üzülme efendi üzülme, der. Bülbülün yaptıðı yanına kalmaz!.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Abdullah-i İlÂhî Hazretleri Ve Muhyiddin Çelebi

Vehbi Tülek

Bizi Hatirlayin!

Vehbi Tülek

Latif Bir Şikayet

Zahiri Hükümdarin Celaline Tutuldum

Ayyaşin Sonu

Fahreddin-i Acemi Ve Hurufiler

Allah'ın Takdirine Kulun Aklı Ermez

At Hirsizi

Evliyalar Ölmez İmiş

Vehbi Tülek

Mü'mine Ikram, Affa Sebebdir

Vehbi Tülek

İmanı Ona Kafidir

Vehbi Tülek

Ölüyü Diriltemem

Vehbi Tülek

Sarayda İftar

Vehbi Tülek

Sakin Kalyona Binme

Vehbi Tülek