Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.451.508

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Nasihatların Özü, Allah Adamları Ile Bulunmaktır

Ferdî Abdullah Efendi, Osmanlı âlimlerindendir. Manisa’nın Turgutlu kazâsında doğdu. İlim tahsilini İstanbul’da tamamladıktan sonra, Turgutlu’da müftîlik yapan Abdullah Efendi, hacca gittiğinde Mekke-i mükerremede, Müceddidiyye yolunun ve Abdullah-ı Dehlevî hazretlerinin halîfelerinin büyüklerinden olan Hindli Muhammed Can Efendi’ye talebe oldu. O büyük zâtın huzûrunda yetişerek kemâle geldikten sonra, icâzet ve hilâfet almakla şereflendi. Şeyhülislâm Ârif Hikmet Bey’in delaletiyle, İstanbul’da Fâtih civârında bulunan Emîr Buhârî Dergâhı şeyhliğine tayin edildi. Vefâtına kadar orada vazîfe yaptı. 1274 (m. 1857) senesinde İstanbul’da vefât etti. Bir sohbetinde şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

Müftî Olsa Gerektir

Ebüssü'ûd Efendi, şeyhülislâm olmasıyla ilgili bir rüyâsını şöyle anlatmıştır: "Henüz daha medresede talebe iken, bir gece rüyâmda Zeyrek Câmiine girdim. Câmi çok kalabalık idi. "Bu topluluk nedir?" dedim. "Resûl-i ekrem efendimizin divân-ı seâdetleridir, toplantılarıdır" denildi. Hürmetle bir köşede durdum. Önümde de, o devrin müftisi İbn-i Kemâl Paşa oturuyordu. Peygamber efendimiz mihrâbda bulunuyordu. Sağ ve solunda Eshâb-ı kirâm efendilerimiz edeble ayakta duruyorlardı. Resûlullah efendi mizin huzûrunda da bir zât vardı. Kıyâfetinden onu Arab zannetmiştim. Peygamber efendimiz ile dizdize denilecek bir hâlde oturuyor ve konuşuyordu. Acabâ bu zât kimdir ki, Eshâb-ı kirâm efendilerimiz ayakta oldukları hâlde, o, Resûlullah'ın huzûrunda oturuyor? diyerek hayret ettim. Konuşmalarını dinledim; Peygamber efendimiz Arabca konuşuyorlar, o zât ise Farsça söylüyordu.

Vehbi Tülek

Sokollu Mehmed Paşanin Mahareti

Vehbi Tülek

Diş Kirasi Rekoru

Vehbi Tülek

33 - Şah Sultan Ve Merkez Efendi

Vehbi Tülek

Yavuz Sultan Selim Hânın kızı Şâh Sultan, zevci Sadr-ı âzam Lütfi Paşa ile Yanya'dan İstanbul'a gelirken, yolda eşkıyânın baskınına uğradı. Bu kötü durumdan nasıl kurtulacaklarını düşünürlerken, o anda Allahü teâlânın izni ile, zamânın evliyâsından Merkez Efendi karşılarına çıkıverdi. Önceden orada olmadığı hâlde, bir anda karşılarına dikilen Merkez Efendiyi gören haydutlar, şaşkına döndüler.

İstanbul’da Üç Gece

Vehbi Tülek

47 - Özi Kahramanlari

Vehbi Tülek

84 - Zenbilli Ali Cemali Efendi

Vehbi Tülek

İnebahti Deniz MuhÂrebesi

Vehbi Tülek

Velinimeti İçin Şehid Olan Ohrili Hüseyin Paşa

Vehbi Tülek

Osman Gazi Ve Kumral Ebdal

Vehbi Tülek

SÂlih Reis

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

İnsanların En Aşağısı Ve En Kıymetlisi

Muhammed bin İsmâil Mağribi hazretleri evliyânın büyüklerindendir. 892 (H.279) senesi Tûr-i Sinâ'da vefât etti. Evliyânın büyüklerinden Ebü'l-Hasan Ali bin Ruzeyn hazretlerinin sohbetlerinde yükseldi ve zamânının en büyüklerinden oldu. Pekçok büyük zâtın yetişmesine vesile oldu. İbrâhim bin Şeybân, İbrâhim bin Havvâs bunlardandır. Kıymetli nasihatleri vardır, buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Radıyyüddin Lârî

Vehbi Tülek

Radıyyüddin Lâri (rahmetullahi aleyh), Abdurrahmân-ı Câmi hazretlerinin önde gelen talebelerinden olup, 912'de (m. 1506) Afganistan'da Herat'ta vefat etti. Hocasının yazdığı Nefehâtü'l-üns kitabını şerh ederkek Tekmile-i Nefehâtü'l-üns adını verdi. Bu kitabında şöyle nakleder:

Tövbeyi Terk Etmek Insanı Helâk Eder

Vehbi Tülek

Hadîs Ve Fıkıh âlimi Abdurrahman-ı Şebrîsî

Vehbi Tülek

Ebü'l-Feth (Abdurrahman-ı Şebrisi), ilimde çok yüksek bir zat idi. Küçük yaşta ilim öğrenmeye başladı. Çok ilim tahsil etti. Birçok âlimden hadis ve fıkıh ilimlerini okudu. Bunların ilki, babasının dedesi Kâdı Nûreddin Ebü'l-Hasan Ali'dir. İbn-i Hacer, Takıyyüddin Ressâm, İzzeddin Ebû Muhammed ibni Furat el-Hanefi ve daha başka âlimlerden hadis-i şerif okudu.

Baba Tâhir Uryân

Vehbi Tülek

Dergâhımızda âb-ı Hayat Gibi Su Var.

Vehbi Tülek

Küfre Düşmekten Çok Korkmalı, Az Konuşmalı

Vehbi Tülek

Gönlünü Mahlûkâta Bağlayan Hakk'a Kavuşamaz

Vehbi Tülek

Arslan Bin Yâkûb

Vehbi Tülek

Muhammed Ibn-i Eşkâr

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Abbasi halifelerinin beþincisi Harun Reþid, sarayının bahçesindeki bir gül fidanını çok beðenir. Yapraðı, kokusu, görünüþüyle dikkatini çeken gülü özel bakıma alması için bahçıvana emir verir.

Bahçıvan üzerine titremeye baþlar gülün. Ne var ki, sakınan göze çöp batar derler ya. Aynen öyle olur. Bir sabah bahçıvan gelip bakar ki, gülün dalına konan bir bülbül, ne kadar yaprak varsa hepsini gagalayarak yere düþürmüþ. Tek yaprak bırakmamıþ gülün baþında... Korku içinde koþar halifeye:

- Sultanım der, üzerine titrediðimiz gülün yapraklarını bir bülbül gagalayarak yere dökmüþ, tek yaprak bırakmamıþ gülün baþında... Harun Reþid, telaþ etmeden cevap verir:

- Üzülme efendi üzülme, der. Bülbülün yaptıðı yanına kalmaz!.

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Kabahat Kilincin Midir?

Vehbi Tülek

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

Vehbi Tülek

Kimsenin Yaptığı Yanına Kalmaz

A'meş Ve Hanımı

İcÂzetin Sirri

SelÂmetle Gidip Gel

Minareden Okunan Şiir

İftiranin Neticesi

Allah Haramdan Kaçani Korur

Vehbi Tülek

A'meş Ve Hanımı

Vehbi Tülek

Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Vehbi Tülek

Allah Diyen Genç

Vehbi Tülek

Bunlar Şarapti

Vehbi Tülek

Bülbülün Zikri

Vehbi Tülek