Fakih Osman Osman Tavilî
Meşhurların Son Sözleri
Pazar, 05 Ekim 2008
Osman Tavilî, Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî hazretlerinin talebelerinden ve zamânındaki büyük velîlerdendir. Peygamber efendimizin torunu hazret-i Hüseyin’in neslinden olduğu için “Hüseynî”, Tavila köyünde yerleştiği için “Tavilî” nisbeleriyle de anıldı. 1781 (H.1195) senesinde Irak’ta Cebel-i Himrin denilen yerde doğdu. 1867 (H.1283) senesinde Tavila’da vefât etti
Hadîs âlimlerinden Bişr bin Mansûr
Meşhurların Son Sözleri
Cuma, 03 Ekim 2008
Bişr bin Mansûr es-Süleymî, büyük velîlerdendir. Künyesi “Ebû Muhammed”dir. Doğum yeri ve târihi bilinmemektedir. 796 (H.180) senesinde Basra’da vefât etti.
Şam'dan yayılan nur Abdullah-ı Herâtî
Meşhurların Son Sözleri
Perşembe, 02 Ekim 2008
Abdullah-ı Herâtî, Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî hazretlerinin yetiştirdiği velîlerdendir. İsmi Abdullah’tır. Herâtlı olduğu için “Herâtî” veya “Hirevî” nisbeleriyle meşhûr olmuştur. Doğum ve vefât târihleri kesin olarak bilinmemektedir. Şam’da vefât etti. Kabri Kâsiyun Dağı eteğinde Mevlânâ Halîd-i Bağdâdî hazretlerinin türbesi yanındaki kabristandadır.
Beni defneyle ve kabrimde gecele!
Meşhurların Son Sözleri
Salı, 30 Eylül 2008
Süfyân-ı Sevrî hazretleri 713 (H.95) senesinde Kûfe’de doğdu. 778 (H.161)’de Basra’da vefât etti. Tebe-i tâbiînin büyüklerindendir. Hikmetli sözleriyle insanlara nasîhatlerde bulunup, hak yolun bilgilerini öğretti. Bu hususta nasîhatleri pek çoktur. Buyurdu ki:
Estergon Muhafızı Kara Ali Bey
Meşhurların Son Sözleri
Pazartesi, 29 Eylül 2008
Kanuni Sultan Süleyman döneminde ve 1543 yılında elimize geçen Estergon Kalesi Sancakbeyliği haline getirilerek Budin Beylerbeyliği’ne bağlanmıştı. Ancak kale, bundan yaklaşık elli yıl sonra Alman, Leh, Çek ve İtalyanlardan oluşan 80 bin kişilik bir Haçlı ordusu tarafından kuşatıldı...
Bâyezîd-i Bistâmî ve Ebû Türâb'ın talebesi
Meşhurların Son Sözleri
Pazar, 28 Eylül 2008
Bâyezîd-i Bistâmî hazretleri, kendilerine “Silsile-i aliyye” denilen büyük âlim ve velîlerin beşincisidir. “Sultân-ül-Ârifîn” lakabıyla meşhûrdur. Tasavvufta derecesi çok yüksek idi. Talebelerine sık sık şöyle nasîhat ederdi:
Cennette iftar etti... Abdullah bin Mahreme
Meşhurların Son Sözleri
Cumartesi, 27 Eylül 2008
Abdullah bin Mahreme, İslâmiyeti ilk kabul eden sahabelerdendir. Asıl adı, Ebû Muhammed Abdullah bin Mahreme bin Abdil’uzzâ El-Kureşi El-Âmiri’dir. Ca’fer bin Ebû Talib’le Habeşistan’a hicret etmişti. Habeşistan’dan da Medine’ye hicret etti. Bu sırada otuz yaşındaydı. Peygamber Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) onu Ferve bin Amr El-Beyâzi ile kardeş yaptı
Asr-ı saadetteki bazı münafık ve casuslar!
Meşhurların Son Sözleri
Perşembe, 25 Eylül 2008
Münafıkların ünlülerinden biri Evs’in Levzanoğullarından Nebtel bin Haris idi. Bu adam hakkında Sevgili Peygamberimiz “Kim şeytanı görmek isterse Nebtel bin Haris’e baksın” buyurmuştur. Sık sık Resulullah Efendimizin ziyaretine gelir ve işittiklerini münafık arkadaşlarına yetiştirirdi... Peygamberimiz hakkında da arkadaşlarına şöyle derdi
Sultan Kutbeddîn Hilcî'nin âkıbeti!..
Meşhurların Son Sözleri
Çarşamba, 24 Eylül 2008
Hindistan Sultanı Alâeddîn’in yerine, kardeşlerini öldürerek geçen Kutbeddîn Hilcî, zamanın en büyük velisi Nizâmeddîn Evliyâ hazretlerine, akıl almaz bir kin beslemeye başladı. Bu kin, daha sonra açık bir düşmanlığa dönüştü... O zaman Nizâmeddîn Evliyâ’nın dergâhında günlük masraf; fakir, dul kadınlara, yetimlere ve muhtaç kimselere verilen sadakalar hâriç, iki bin gümüştü. Bu durumu kıskanan bâzı fitneciler, sultâna; “Nizâmeddîn Evliyâ, bu sadaka olarak dağıttığı ve harcadığı servetini, onu sık sık ziyâret eden şehzâdelerden ve devletin resmî vazifelilerinden topluyor” diye şikâyette bulundular. Ayrıca sultânı, herkesin Nizâmeddîn Evliyâ’yı ziyâret etmemesi için bir emir çıkarmak üzere iknâ ettiler...
Hadîs âlimi Hâlid bin Ma'dân
Meşhurların Son Sözleri
Salı, 23 Eylül 2008
Hâlid bin Ma’dân, Tâbiînin büyüklerinden, hadîs ilminde güvenilir bir âlimdir. Aslen Yemenli olup, Humus’ta ikâmet etti. Hicri 103 (m. 722) senesinde vefât etti.
Bu mübarek zat çok ibâdet ederdi. Her an kalbi Allahü teâlâ ile meşgûl idi. Çok hadîs-i şerîf rivayet etmiştir. İşte onlardan birkaçı: