Yalancı şahitliğin sonu böyle rezil olmaktır!..

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 09 Şubat 2008

Vaktiyle Durmuş adında bir şaklaban vardı. Bu adam hem kervanbaşıydı hem de kervanda bulunanları eğlendiriyordu. Bir gün kervan bir şehrin kenarında konakladı. Durmuş, ihtiyaç için çarşıya gitti, dükkanlara bakarken yanına birisi sokuldu ve Durmuş’a şöyle bir teklifte bulundu:
-Merhaba ahbap! Sen burada ne yapıyorsun? Benim tam senin gibi bir adama ihtiyacım vardı. Mahkemede bana yalancı şahitlik yaparsan sana bir kese altın vereceğim!..

Devamını oku...

O'na gidiyorum gelen var mı?..

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 08 Şubat 2008

Ebû Abdullah Muhammed bin Yahya, Yemen’de yaşamış olan fıkıh âlimlerinin büyüklerindendir. Doğum yeri ve tarihi bilinmemektedir.
Ebû Abdullah hazretleri Aden şehrindeki âlimlerden fıkıh ilmini öğrendi ve Hanbeli mezhebinde söz sahibi oldu. Uzun seneler Aden şehrindeki Mescid-i Tevbe adı ile meşhur olan camide ders verdi. İnsanlardan başka cinlere de fetva verirdi.
Fıkıh ilminden başka tasavvufta da yüksek derecelere kavuşmuşan bu mübarek zatın kerametleri Yemen halkı arasında yayılmıştı. Hikmetli sözleri çoktur. Buyurdu ki:

Devamını oku...

Bir gönül sultanı Abdülehad Nuri

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 07 Şubat 2008

İstanbul’da yetişen evliyanın büyüklerinden olan Abdülehad Nuri hazretleri, Miladi 1594 yılında Sivas’ta doğmuştur. Sultanahmed, Ayasofya ve Bâyezıd camilerinde yıllarca “Cuma Vaizliği” yaparak insanlara her konuda rehber olmuştur... Resulullah efendimizin işaretleri ile tüm tarikatların manevi terbiye ve taçları Abdülehad Nuri hazretlerine verilmiştir. Tarihe büyük bir olay olarak geçen, Kadızade’nin cehli zikir ehline karşı almış olduğu tavır ve birtakım isnadları çürüten risaleleri meşhurdur. Yirmi iki de Türkçe kitabı mevcuttur...

Devamını oku...

Kûfe Kadısı İyas el-Müzenî

Meşhurların Son Sözleri

Çarşamba, 06 Şubat 2008

İyas bin Muaviye el-Müzenî, Hicri 46. yılda Arabistan’da doğdu. Müzeyne kabilesine mensup çocukta, çocukluğundan itibaren asalet ve zekâ işaretleri belirdi. Ailesiyle birlikte Basra’ya gitti, orada yetişti ve tahsilini orada yaptı. Halife Ömer bin Abdülaziz onu Kûfe’ye kadı olarak tayin etti. Vefatına kadar da bu vazifede kaldı...

Devamını oku...

Bir şefkat timsali Pertevniyal Sultan

Meşhurların Son Sözleri

Salı, 05 Şubat 2008

Pertevniyal Sultan (1812-1883) Osmanlı Padişahı Abdülaziz Hanın annesi ve II. Mahmud Hanın hanımıdır. 1829 yılında II. Mahmud Hanın hanımı oldu. 10 yıllık bir evlilikten sonra Padişah vefat etti. 25 Haziran 1861 tarihinde Sultan Abdülmecid’in vefatı üzerine oğlu Abdülaziz Han tahta geçince Pertevniyal Sultan da “Valide Sultan” unvanını aldı. Oğlunun bütün saltanatı boyunca Valide Sultan kaldı.

Devamını oku...

Kahraman Maraşlı Evliya Efendi

Meşhurların Son Sözleri

Pazartesi, 04 Şubat 2008

Birinci Dünya Savaşından mağlup çıkan Osmanlı devleti, Mondros Andlaşmasından sonra işgal edilmeye başlandı. Bu işgal güçlerinden Fransızlar Maraş’a girmişlerdi. Bunu fırsat bilen Ermeniler silahlandılar. 31 Ekim 1919 Cuma günü sabah olur olmaz, şehirdeki Ermenilerden taşkınlık hareketleri görüldü...
Fransızlardan güç alan Ermeniler, şehre dağılarak önlerine gelen Türklere hakaret ediyorlar, Türk Milletinin örf, âdet, gelenek ve görenekleri ile dinine dil uzatıyorlardı...

Devamını oku...

Kırâat âlimi ve hattat Müştâk Efendi

Meşhurların Son Sözleri

Pazar, 03 Şubat 2008

Müştâk Efendi Anadolu’da yetişen evliyânın büyüklerindendir. İsmi, Muhammed Mustafa Müştak’tır. Anne tarafından soyu Seyyid Abdülkâdir Geylânî hazretlerine ulaşır...
Müştâk Efendi, 1758 (H.1172) senesinde Bitlis’te doğdu. 1831 (H.1247) senesinde bozuk itikatlı kişiler tarafından şehîd edilen Müştâk Efendi, Muş Kabristanında medfundur.
Bu mübarek zat, Hakkârî beylerinden olduğu halde dünyâ malı ve rütbelerinden yüz çevirmişti. Babalarından kendilerinin idâresine giren yirmi yedi köydeki ne kadar mal varlığı ve geliri varsa, hepsini terk etmişti. Mânevî saltanat ona, dünyânın yanında üstün ve kıymetli olmuştu...

Devamını oku...

Önümde ateşten bir dağ var!..

Meşhurların Son Sözleri

Cumartesi, 02 Şubat 2008

Mâlik bin Dînâr hazretleri, gençliğinde mal mülk sâhibi bir zengin yiğitti. Büyük velî Hasan-ı Basrî hazretlerine talebe olunca, bütün mallarını ve parasını, fakir talebelere harcadı. Kalbinden Allahü teâlânın aşkından başka her şeyin sevgisini çıkardı. Ömrünün büyük bir kısmını Basra’da geçirdi. İyi halleri ve çok kerâmetleri görüldü. Güzel ahlâkı dillere destan oldu...
Bu mübarek zat buyurdu ki: “Âlim, bildiği ile amel etmediği zaman, yağmur damlasının yalçın kayadan kayması gibi, vaaz ve nasîhati gönüllerden silinir gider.”

Devamını oku...

Medine yollarında... Cündeb bin Damre

Meşhurların Son Sözleri

Cuma, 01 Şubat 2008

Cündeb bin Damre, çok zengin ve çok yaşlı ve dört erkek evlâd sahibi Mekkeli bir Müslümandı. Hicret edememeşti. Birçok Müslüman Mekke’den Medine’ye; Resulullah’ın yanına göçmüşken O’nun hâlâ Mekke’de durup kalması yüreğini yakıyordu. Nisâ sure-i şerifesi, bu yangını harlandırdı; ihtiyar çınar tutuştu. Sure-i şerifede mealen “Mü’minlerden mazereti olmadan yerlerinde oturup kalanlar; elbette mallarıyla canlarıyla Allah yolunda cihad edenlerle bir olamazlar!..” diye buyuruluyordu... Cündeb radıyallahü anh, Rabbine yalvarmaya başladı:

Devamını oku...

Seyyid Zeyd bin Zeynel'âbidîn

Meşhurların Son Sözleri

Perşembe, 31 Ocak 2008

Zeyd bin Zeynel’âbidîn, Tâbiînden ve fıkıh âlimidir. Hazreti Hüseyin’in torunu ve İmâm-ı Zeynel’âbidîn’in oğludur. İlk önce babasından ders almaya başladı. Daha sonra ağabeyi Muhammed Bâkır, Ebân bin Osman, Urve bin Zübeyr, Abdullah bin Hasan, Abdullah bin Ebî Râfi’ gibi âlimlerden ilim öğrenip hadîs-i şerîf rivâyet etti. Medine’den başka diğer İslâm memleketlerini de dolaşarak oralarda ilim tahsil etti. Resûlullahın (sallallahü aleyhi ve sellem) Eshâbından bazılarını gördü.

Devamını oku...