Hüseyin Hilmi Işık

(Rahmetullahi Aleyh)

Türkiye Gazetesi

e-Gazete (Bugün)

Türkiye Gazetesi

Bizim Sayfa (Bugün)

Toplam Ziyaretçi

16.555.422

Huzur Pınarı

Caliyet-ül Ekdar

Dinimiz İslam

Silsile-i Aliyye Büyükleri

Uhud Şehidi: Amr Bin Ukeyş

Hâkim Nişâbûrî hazretleri meşhur hadîs âlimidir. Hadîs ilminde hâkim idi. Yani râvîlerinin hâl tercümeleri ile beraber, sekizyüzbinden ziyâde hadîs-i şerîfi ezbere bilirdi. Bu ilimde ve diğer ilimlerde çok kitap yazdı, ilimde, fazilette, Allahü teâlâyı tanımakta ve hafızasının kuvvetliliğinde çok yüksek idi. 321 (m. 933) senesinde Horasan’da Nişâbûr’da doğdu. 405 (m. 1014)’de orada vefât etti. Müstedrek kitabında şöyle anlatır:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

1001 Osmanlı Hikayesi

Tüm Yazılar

At Binenin, Kılıç Kuşananın Şah'ım!

Osmanlı Devleti'nde, yabancı devletlere gönderilecek elçilere çok dikkat edilirdi. Devlet-i Aliyye'nin itibarını gözetecek Serdengeçtiler aranırdı. 1736'da İran Şahı Tahmasb'a da bir elçi göndermek icabetti. İmrahor Mustafa Paşa münasip görüldü. Şah tarafından kabul edilen Mustafa Paşa, görevini yerine getirdi. Sonra, âdeti olduğu için Şah biraz eğlenmek, biraz da denemek kastıyle dedi ki: -İmrahor Paşa!.. Benim bir derdim var. Acaba sen halledebilir misin?-Hayırdır İnşâallah.-Bir atım var. Fakat, çok haşarı. Üstüne bineni yere fırlatır. Şuna bin de fikrini söyle!Mustafa Paşa, sükût etti. Biraz sonra iki seyis, iki tarafından yakalamış atı getirdiler. Önüne geleni kapar, ardında kalanı teper bir hayvandı. Şah sinsi sinsi güler, at yerleri eşeler, seyisler korkuyla bekleşirlerdi. Bütün İran devlet büyükleri meraktaydı. Mustafa Paşa, gayret kemerini kuşanıp, seyislere işaret etti. Azgın hayvanı, apıl apıl getirdiler. Bir adım kala: "Bismillah..." deyip üstüne sıçradı. Sonra da seyislere: "Bırakın!" diye bağırdı. Beygir bütün marifetlerini gösterdi. Sıçradı, çifte attı, şâha kalktı. Fakat, İmrahor Paşa'yı sırtından atamadı. Sonunda kuzu gibi uslanıverdi. Osmanlı elçisi, İran Şâhı'nın önüne geldi. Attan aşağı sıçradı. Gemleri uzatırken dedi ki:"At binenin, kılıç kuşananın Şah'ım!"

Vehbi Tülek

54 - Taziya Muska

Vehbi Tülek

Haram Lokma Yiyen HarÂmî Olur

Vehbi Tülek

Iii. Mehmed Han Ve Abdülmecid Sivasi Efendi

Vehbi Tülek

Üçüncü Mehmed Han, Abdülmecid Efendiyi İstanbul'a dâvet ederken, kendi el yazılarıyla şu mektubu yazmışlardı:"Fazilet ve kerâmet sâhibi Sivaslı Abdülmecid Efendi! Merhûm amcan Şemseddin Efendinin, Eğri seferinde maddi ve mânevi çok yardımlarını gördüm. Döndükten sonra İstanbul'da kalmasını istemiştim. Fakat o arzu etmeyince, ihtiyârlığı sebebiyle memleketine gitmesine izin verdim. Şimdi sizin söz, fiil ve diğer özelliklerinizle ona tam olarak benzediğinizi duydum. İstanbul'u teşrifinizi cân-ü gönülden istiyorum. Hatt-ı şerifim size ulaştığı zaman ihmal etmeyesiniz."

Sultan Abdülaziz Eğer O Topu Patlatsaydi

Vehbi Tülek

Mimar Sinan Ve Süleymaniye Camii

Vehbi Tülek

Rezil Olursun

Vehbi Tülek

Sultan Mahmud’u Kurtaran Zat

Vehbi Tülek

Alman İmparatorunun İstanbul Ziyareti

Vehbi Tülek

22 - Ebussuud Efendi Ve Nureddinzade

Vehbi Tülek

Hamdolsun İslam Askeri Muzaffer Olmuştur

Vehbi Tülek

Yolumuzu Aydınlatanlar

TÜM YAZILAR

Dört Türlü Zekât Malı Vardır

Ebû İshâk İbrâhim hazretleri Şafii fıkıh âlimidir. 597 (m. 1200)'de Suriye'deki Ca'ber kalesinde doğdu. 687 (m. 1288)'de Kâhire'de vefât etti. Bir dersinde, zekât mevzuunda, şunları anlattı:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Ebedi Olan Şeyler Için Endişe Etmeli

Vehbi Tülek

Mahmûd Nasiruddin Çırağ hazretleri Hindistan'da yetişen Çeştiyye evliyâsının büyüklerinden olup, Nizâmüddin Evliyâ'dan gelen Çeştiyye yolunun son halifesidir. Hindistan'ın Uttar Pradeş eyaletindeki Bara Banki'de doğdu. 757 (m. 1356)'da vefât etti.

Namazları Vaktinde Kılmak Şarttır

Vehbi Tülek

Abdülmelik Füleyh Bin Süleyman

Vehbi Tülek

Abdülmelik Füleyh bin Süleyman hazretleri hadis hafızı olup Medi­ne'de doğdu. Nâfi', Zühri, Hişâm bin Urve gibi tabiinin meşhur âlimlerinden ha­dis tahsil etti. Kendisinden de Abdullah bin Mü­barek gibi meşhur âlimler hadis rivayet ettiler. Hazreti Füleyh 168 (m. 784)'de Medi­ne'de vefat etti. Naklettiği hadis-i şeriflerden bazıları:

Namazın Hakîkatini Anlayamayanlar

Vehbi Tülek

şems-ül-evliyâ Şemseddîn Pâni-pütî

Vehbi Tülek

Müslümanın Ölümü Sonsuz Hayattır

Vehbi Tülek

Her Incinin Bir Sedefi Vardır

Vehbi Tülek

Kadın Velîlerden Âişe El-mennubiyye

Vehbi Tülek

Para, Münâfığın Boynuna Geçmiş Bir Iptir!

Vehbi Tülek

Dini Hikayeler

TÜM YAZILAR
Cünnetü'l-esmâ

Cünnetü'l-esmâ

Mecmûatü'l-Ahzâb kitabında şöyle nakledilir: İmam Gazali hazretleri anlatıyor:
Kûfe ve Basra'da büyük bir tâûn hastalığı zuhur etti. Kûfe şehrinin ileri gelenlerinden Abdullah bin Hasan ve Ebul-Münzir, Hazret-i Ali'nin (radıyallahü anh) yanına geldiler. "Musallat olan hastalık yüzünden insanlar kırılıyor, cenazeleri defnetmekle meşgul olanlar kafi gelmiyor... Hatta vahşi hayvanlara yem olanlar var! Bize bir çare göster, himmet elini uzat. Ya Emirel-Müminin, şu sıkıntılı halimizde bize bir rehberlik yap" diye yalvardılar. Ali (radıyallahü anh) de onlara, birşeyler yazıp verdi. Buyurdu ki:

Vehbi Tülek

Vehbi Tülek

Arafatta Görüşürüz

Vehbi Tülek

Gül Yaprağı

Vehbi Tülek

Hizir Aleyhisselam Nasil Görülür

"encümen-i Bîzebân"

Abdullah El-acemî

Allah'tan Utanandan Her Şey Utanir

Kadin Akli

Bana Delil Getir

Onun Görmediği Yer

Vehbi Tülek

Kırk Bin Kahramanın Başarısı

Vehbi Tülek

Karşılık Beklemiyorum

Vehbi Tülek

Elini Değil, Ayağini Uzatmiş

Vehbi Tülek

Fani Dünya

Vehbi Tülek

İsmail Hakki Efendi

Vehbi Tülek